31 | “Yâ Kerîme’s-saftı | Ey affı bol olan | |
Yâ ‘Azîme’l-menn | Ey iyiliği büyük olan, | ||
Yâ Keşîra’l-hayr | Ey hayrı çok olan | ||
Yâ Kadîme’l-fadl | Ey fazlı köklü olan, | ||
Yâ Latîfe’s-sun’ | Ey sanatı güzel olan, | ||
Yâ Dâime’l-lütf | Ey lütfu daim olan, | ||
Yâ Nâfise’l-kerb | Ey sıkıntıyı gideren, | ||
Yâ Kâşife’d-durr | Ey zararı kaldıran | ||
Yâ Mâlike’l-mülk | Ey mülkün sahibi, | ||
Yâ Kâdiyen bi’l-hakk | Ey hak ile hükmeden, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
32 | “Yâ ‘Azîzen lâ yüdâm | Ey mağlup edilmeyen Azîz, | |
Yâ Latîfen lâ yürâm | Ey kendisinden uzaklaşılmayan Latîf, | ||
Yâ Rakîben lâ yenâm | Ey uyumayan gözetleyici, | ||
Yâ Kaimen lâ yefût | Ey yok olmayan Mevcûd, | ||
Yâ Hayyen lâ yemût | Ey ölmeyen Hayy, | ||
Yâ Meliken lâyezûl | Ey yok olmayan Melik, | ||
Yâ Bakiyen lâ yefnâ | Ey fena bulmayan Bâkî, | ||
Yâ ‘Alimen lâ yechel | Ey cehalet arız olmayan Âlim, | ||
Yâ Sameden lâ yüt’âm | Ey taama muhtaç olmayan Samed, | ||
Yâ Kaviyyen lâ yüd’af | Ey zaafa uğratılmayan Kavî, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
33 | “Ve es’elüke biesmâike | Ey isimlerinde, sıfatlarında ve fiillerinde ortağı olmayan Vâhid, | |
Yâ Vâhid | Ey istediğini bulan Vâcid, | ||
Yâ Vâcid | Ey her yerde hazır ve nazir olan Şâhid, | ||
Yâ Şâhid | Ey sonsuz şan ve yücelik sahibi Mâcid, | ||
Yâ Mâcid | Ey bütün işlerini ezeli hikmetine göre neticeye ulaştıran Râşid, | ||
Yâ Râşid | Ey peygamberler gönderen ve ölüleri dirilten Bâis, | ||
Yâ Bâiş | Ey bütün mülk ve servetlerin hakiki sahibi Vâris, | ||
Yâ Vâris | Ey hikmeti gereği elem ve zarar verici şeyleri yaratan Darr, | ||
Yâ Dârr | Ey hayır ve menfaatli şeyleri yaratan Nâfi, | ||
Yâ Nâfi’ | Ey kullarına hidayet veren Hâdi, | ||
Yâ Hâdî | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | ||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
34 | “Yâ A’zamü min külli ‘azîm | Ey mağlup edilemeyen, bütün azimlerden daha Azîm, | |
Yâ Ekramü min külli kerîm | Ey bütün cömertlerden daha Kerîm, | ||
Yâ Erhamü min külli rahîm | Ey bütün merhametlilerden daha Rahîm, | ||
Yâ Ahkemü min külli hakîm | Ey bütün hikmet sahiplerinden daha Hakîm, | ||
Yâ Aİemü min külli ‘alîm | Ey bütün âlimlerden daha Alîm, | ||
Yâ Akdemü min külli kadîm | Ey bütün zamanları aşan Kadîm, | ||
Yâ Ekberu min külli kebîr | Ey bütün büyüklerden daha büyük, | ||
Yâ Ecellü min külli celîl | Ey bütün yücelerden daha Celîl, | ||
Yâ E’azzü min külli ‘azîz | Ey bütün izzet sahiplerinden daha Azîz, | ||
Yâ Eltafü min külli latîf | Ey bütün lütuf sahiplerinden daha Latîf, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
35 | “Yâ Men hüve fî ‘ahdihî vefiyy | Ey sözünü yerine getiren, ahdinde vefalı, | |
Yâ Men hüve fî vefaihî kaviyy | Ey sözünü yerine getirirken acze düşmeyen, vefasında kuvvetli, | ||
Yâ Men hüve fî kuvvetihi ‘aliyy | Ey kuvvetinde yüce, | ||
Yâ Men hüve fî ‘ulüvvihî karîb | Ey yüceliğiyle beraber çok yakın olan, | ||
Yâ Men hüve fî kurbihî latîf | Ey yakınlığıyla beraber latif olan, | ||
Yâ Men hüve fî lütfıhî şerîf | Ey lütfunda şeref sahibi olan şerif, | ||
Yâ Men hüve fî şerefîhî ‘azîz | Ey şerefinde izzet sahibi olan aziz, | ||
Yâ Men hüve fî ‘izzetihî ‘azîm | Ey izzetinde büyük olan azim, | ||
Yâ Men hüve fî ‘azametihî mecîd | Ey azametinde, büyüklüğünde ikram sahibi mecîd, | ||
Yâ Men hüve fî mecdihî hamîd | Ey yüceliğinde övülen Hamid, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
36 | “Yâ Men hüve küllü şey’in hâdiun leh | Ey her şeyin kendisine boyun eğdiği, | |
Yâ Men hüve küllü şey’in kâinün leh | Ey her şey kendisi için var olan, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in mevcudun leh | Ey her şey kendisi için mevcut olan, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in münîbün leh | Ey her şeyin kendisine döndüğü, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in hâifün minh | Ey her şeyin kendisinden korktuğu, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in müsebbihun leh | Ey her şeyin kendisini tesbih ettiği, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in kâimün bih | Ey her şey onunla ayakta olan, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in hâşiün leh | Ey her şeyin kendisine itaat ettiği, | ||
Yâ Men hüve küllü şey’in sâirun ileyh | Ey her şeyin kendisine yöneldiği, | ||
Yâ men hüve küllü şey’in hâlikün illâ vecheh | Ey ona bakan yüzü müstesna her şeyin helak olduğu, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
37 | “Ve es’elüke biesmâike | Ey kullarına yeten Kâfi, | |
Yâ Kâfi | Ey her türlü derde deva veren Şâfî, | ||
Yâ Şâfî | Ey vaadinde duran Vâfî, | ||
Yâ Vâfî | Ey maddi ve manevi dertlere afiyet veren Muâfî, | ||
Yâ Mu’âfî | Ey her şeyiyle yüce olan Âlî, | ||
Yâ ‘Âlî | Ey kullarını iyiliğe ve Cennete davet eden Dâî, | ||
Yâ Dâ’î | Ey iyi kullarından hoşnut olan Râdî, | ||
Yâ Râdî | Ey hikmet ve adaletle hükmeden Kâdî, | ||
Yâ Kâdî | Ey varlığının sonu olmayan Bâki, | ||
Yâ Bakî | Ey dilediğini doğru yola ulaştıran Hâdi, | ||
Yâ Hâdî | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Sübhâneke yâ îâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’I-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | ||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
38 | “Yâ Men lâ meferra illâ ileyh | Ey kendisinden başka kaçacak yer olmayan, | |
Yâ Men lâ mefze’a illâ ileyh | Ey kendisinden başka sığınılacak yer olmayan, | ||
Yâ Men lâ melcee illâ ileyh | Ey kendisinden başka iltica edilecek yer olmayan, | ||
Yâ Men lâ yütevekkelü illâ ‘aleyh | Ey kendisinden başka tevekkül edilecek kimse olmayan, | ||
Yâ Men lâ maksade illâ ileyh | Ey kendisinden başka maksud, gaye olmayan, | ||
Yâ Men lâ mencee illâ ileyh | Ey kendisinden başka kurtuluş yeri olmayan, | ||
Yâ Men lâ yürğabü illâ ileyh | Ey kendisinden başkasına rağbet edilmeyen, | ||
Yâ Men lâ yü’bedü illâ iyyâh | Ey kendisinden başkasına ibadet edilmeyen, | ||
Yâ Men lâ yüste’ânü illâ minh | Ey kendisinden başkasından yardım istenilmeyen, | ||
Yâ Men lâ havle velâ kuvvete illâ bih | Ey kendisinden başka güç ve kuvvet sahibi bulunmayan, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
39 | “Yâ Hayra’l-merhûbîn | Ey kendisine kaçılanların en hayırlısı, | |
Yâ Hayra’l-matlûbîn | Ey matlubların en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-merğûbîn | Ey rağbet edilenlerin en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-mes’ûlîn | Ey kendisinden dilekte bulunulanların en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-maksûdîn | Ey maksud olanların en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-mezkûrîn | Ey zikredilenlerin en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-meşkûrîn | Ey şükredilenlerin en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-mahbûbîn | Ey sevilenlerin en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-münzilîn | Ey indirenlerin en hayırlısı, | ||
Yâ Hayra’l-müste’nisîn | Ey kendisine ünsiyet edilenlerin en hayırlısı, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. | |||
40 | “Yâ Men hüve halaka fesevvâ | Ey yaratıp düzene koyan, | |
Yâ Men hüve kaddera fehedâ | Ey takdir edip hedefe götüren, | ||
Yâ Men hüve yekşifü’l-belvâ | Ey belayı kaldıran, | ||
Yâ Men hüve yesme’u’n-necvâ | Ey gizli yakarışı işiten, | ||
Yâ Men hüve yünkizü’l-garkâ | Ey batmışı kurtaran, | ||
Yâ Men hüve yünci’l-helkâ | Ey helak olana necat veren, | ||
Yâ Men hüve yeşfi’l-merdâ | Ey hastaya şifa veren, | ||
Yâ Men hüve emâte ve ahyâ | Ey öldüren ve dirilten, | ||
Yâ Men hüve edhake ve ebkâ | Ey güldüren ve ağlatan, | ||
Yâ Men hüve edalle ve ehdâ | Ey saptıran ve hidayete erdiren, | ||
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne ecirnâ mine’n-nâr.” | Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin, | ||
Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin. | |||
Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar. |