Arapça Türkçe Dualar

Cevşen Latince Cevşen-ül Kebir Arapça-Türkçe-Latin Harf Okunuşu

 

71 “YâRabbe’I-‘âlemîn Ey âlemlerin Rabbi,
Yâ Mâlike yevmi’d-dîn Ey amellerin karşılıklarının verildiği kıyamet gününün sahibi,
Yâ Men yühibbü’s-sâbirîn Ey sabredenleri seven,
Yâ Men yuhibbü’t-tevvâbîn Ey tevbe edenleri seven,
Yâ Men yuhibbü’l-mütetahhirîn Ey maddi ve manevi kirlerden temizlenenleri seven,
Yâ Men yuhibbü’l-muhsinîn Ey Allah’ı görür gibi ibadet edenleri ve iyilik yapanları seven,
Yâ Men hüve hayru’n-nâsirîn Ey yardım edenlerin en hayırlısı,
Yâ Men hüve hayru’l-fasilîn Ey müşkil meseleleri halledip hükme bağlayanların en hayırlısı,
Yâ Men hüve hayru’ş-şâkirîn Ey iyi mallara bol karşılık verenlerin en hayırlısı,
Yâ men hüve a’lemü bi’l-müfsidîn Ey ifsat edenleri en iyi bilen,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
72 “Ve es’elüke biesmâike Ey mahlûkatı örneksiz ve yoktan yaratan Mübdi,
Yâ Mübdi Ey mahlûkatı öldükten sonra yeniden dirilten Muîd,
Yâ Mu’îd Ey herşeyi muhafaza eden Hafîz,
Yâ Hafız Ey herşeyi ilim ve kudretiyle kuşatan Muhît,
Yâ Mühît Ey hamd ve senaya en çok layık olan ve çok övülen Hamîd,
Yâ Hamîd Ey azamet, şeref ve hâkimiyeti sonsuz Mecîd,
Yâ Mecîd Ey her türlü mahlûkata münasip rızık veren Mukît,
Yâ Mükît Ey darda kalan çaresizlerin imdadına kosan Mugîs,
Yâ Müğîs Ey istediğine izzet veren ve şereflendiren Muizz,
Yâ Mü’îzz Ey istediğini zelil kılan Müzill,
Yâ Müzill Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-e: ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
73 “Yâ Men hüve Ehadün bilâ didd Ey zıddı olmayan Ehad,
Yâ Men hüve Ferdün bilâ nidd Ey dengi bulunmayan Ferd,
Yâ Men hüve Samedün bilâ ‘ayb Ey kusur ve ihtiyaçtan münezzeh olan Samed,
Yâ Men hüve Vitrun bilâ şef Ey çifti bulunmayan Vitr,
Yâ Men hüve Rabbün bilâ vezîr Ey veziri bulunmayan Rab,
Yâ Men hüve Ğaniyyün bilâ fakr Ey fakirliği bulunmayan Gani,
Yâ Men hüve Sültânün bilâ ‘azl Ey azledilemeyen Sultan,
Yâ Men hüve Melîkün bilâ ‘acz Ey aczden münezzeh olan Melik,
Yâ Men hüve Mevcudun bilâ mişl Ey benzeri olmayan Mevcûd,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
74 “Yâ Men hüve zikruhû şerafün li’z-zâkirîn Ey zikri Kendisine zikredenlere büyük şeref olan,
Yâ Men hüve şükruhû fevzün li’ş-şâkirîn Ey şükrü Kendisine şükredenlere büyük kurtuluş olan,
Yâ Men hüve hamdühû fahrun li’l-hâmidîn Ey hamdi Kendisini övenlere büyük iftihar vesîlesi olan,
Yâ Men hüve tâ’atühû necâtün li’l-mütî’în Ey tâati, Kendisine itaat edenlere necât olan,
Yâ Men hüve bâbühü meftûhun li’t-tâlibîn Ey kapısı Kendisini arayanlara açık olan,
Yâ Men hüve sebilühû vâdihun li’l-mü’minîn Ey yolu mü’minlere zâhir ve belli olan,
Yâ men hüve âyâtühû bürhânün Ii’n-nâzirîn Ey âyetleri bakanlar ve ibret alanlar için kesin delil olan,
Yâ men hüve kitâbühû tezkiratün li’l-mûkınîn Ey kitabi kuvvetli iman sahipleri için öğüt olan,
Yâ men hüve ‘afvühü melceün li’l-müznibîn Ey affı günahkârlar için sığınak olan,
Yâ men hüve rahmetühû karîbûn li’l-muhsinîn Ey rahmeti Muhsinler için yakın olan,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
75 “Yâ Men tebâreke’smüh Ey ismi yüce ve mübarek olan,
Yâ Men te’âlâ ceddüh Ey şan ve makamı yüksek olan,
Yâ Men celle şenâüh Ey sena ve övgüsü büyük olan,
Yâ Men lâ ilahe ğayruh Ey kendisinden başka ilah olmayan,
Yâ Men tekaddeset esmâüh Ey isimleri mukaddes olan,
Yâ Men yedûmü bekâüh Ey bekası devam eden,
Yâ Meni’l-‘azametü behâüh Ey büyüklük, azamet, baha ve kadri olan,
Yâ Meni’l-kibriyâü ndâüh Ey büyüklük ve kibriyâyı kendisine perde yapan,
Yâ Men lâ yühsâ âlâüh Ey gizli nimetleri, ihsanları grup grup bile sayılamayacak kadar çok olan,
Yâ Men lâ yü’addü na’mâüh Ey ihsan ve nimeti hesap ve sayıya gelmeyen,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
   
 

Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.

 

 

76 “Ve es’elüke biesmâike Ey kullarına yardım eden Muîn,
Yâ Mü’în Ey açıklanması gereken herşeyi beyan eden Mübîn,
Yâ Mübîn Ey kullarına emniyet ve huzur veren Emîn,
Yâ Emîn Ey saltanatı muhkem, nüfuz ve iktidar sahibi Mekîn,
Yâ Mekîn Ey hiçbir şey hükmünü sarsmayan ve kendisine güvenilen Metîn,
Yâ Metîn Ey azap ve ikabı şiddetli olan Şedîd,
Yâ Şedîd Ey kullarının her yaptığını gören Şehîd,
Yâ Şehîd Ey bütün islerini ezeli takdirine göre en güzel bir şekilde neticeye ulaştıran Raşîd,
Yâ Raşîd Ey en çok övülen ve en çok övgüye layık olan Hamîd,
Yâ Hamîd Ey sonsuz şeref sahibi Mecîd,
Yâ Mecîd Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-neİ-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
77 “Yâ Ze’l-arşi’l-mecîd Ey yüce arşın sahibi,
Yâ Ze’l-kavli’s-sedîd Ey dosdoğru sözün sahibi,
Yâ Ze’l-fadli’r-raşîd Ey yerli yerince yapılan fazl-ü kerem sahibi,
Yâ Ze’l-batşi’ş-şedîd Ey kıskıvrak yakalayan şiddetli azap sahibi,
Yâ Ze’l-va’di ve’l-va’îd Ey vaad ve tehdit sahibi,
Yâ Karîben gayra ba’îd Ey uzak olmayan yakin,
Yâ Men hüve’l-veliyyü’l-hamîd Ey en fazla övgüye layık olan dost,
Yâ Men hüve ‘alâ külli şey’in şehîd Ey herşeyi müşahedesi altında tutan,
Yâ Men hüve leyse bizallâmîn li’l-‘abîd Ey kullarına hiçbir şekilde zulmedici olmayan,
Yâ men hüve akrabü ileyhi min habli’l-verîd Ey kuluna şah damarından daha yakın olan,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
78 “Yâ Men lâ şerîke lehû velâ vezîr Ey hiçbir ortak ve veziri olmayan,
Yâ Men lâ şebîhe lehû velâ nezîr Ey hiçbir benzeri ve dengi olmayan,
Yâ Hâlika’ş-şemsi ve’l-kameri’l-münîr Ey güneş ve nurlu ayı yaratan
Yâ Müğniye’l-bâisi’l-fakîr   Yâ Râzika’t-tıfli’s-sağîr Ey şiddetli sıkıntıya düşmüş fakirleri zenginleştiren,
Yâ Râhime’ş-şeyhi’l-kebir Ey küçük yavrulara rızık veren,
Yâ ‘Ismete’l-hâifi’l-müstecîr Ey düşkün ihtiyarlara merhamet eden,
Yâ Men hüve bi’ibâdihî basîr Ey korku içinde kurtuluş isteyenlerin sığınağı,
Yâ Men hüve bihavâyici’l-‘ibâdi habîr Ey kullarının her halini gören,
Yâ Men hüve ‘alâ külli şey’in kadîr Ey kullarının ihtiyaçlarından haberdar olan,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Ey herşeye gücü yeten,
  Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
79 “Yâ Ze’l-cûdi ve’n-ni’âm Ey cömertlik ve nimetler sahibi,
Yâ Ze’l-fadli ve’l-keram Ey fazl ve kerem sahibi,
Yâ Ze’l-be’si ve’n-nikam Ey şiddetli bela, intikam ve çetin azaplar sahibi,
Yâ Hâlika’l-levhi ve’l-kalem ‘ Yâ Bârie’z-zerri ve’n-nesem Ey Levh-i Mahfuz ve Kalemi yaratan,
Yâ Mülhime’l-‘arabi ve’l-‘acem   Yâ Kâşife’drdurri ve’l-elem Ey zerreyi, hoş rüzgârları ve nefesleri yaratan,
Yâ ‘Alime’s-sirri ve’l-himem Ey bütün kullarına ilhamda bulunan,
Yâ Men lehü’l-beytü ve’l-haram Ey zarar ve elemi gideren,
Yâ Men yahlüku’l-eşyâe mine’l-‘adem Ey gizli sır ve kaygıları bilen,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Ey Kâbe-i Muazzama ve Harem-i Şerifin sahibi,
  Ey eşyayı yoktan yaratan,
  Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
  Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.
80 “Ve es’elüke biesmâike Ey gerçek adalet sahibi Âdil,
Yâ ‘Adil Ey rızası için yapılan işleri kabul eden Kâbil,
Yâ Kabil Ey herşeyden üstün ve yüce olan Fâdıl,
Yâ Fâdil Ey her işin hakiki yapıcısı olan Fâil,
YâFâ’il Ey yaratıkların her işini üzerine alan Kâfil,
Yâ Kâfıl Ey herşeyi meydana getiren Câil,
Yâ Câ’il Ey her bakımdan eksiksiz olan Kâmil,
Yâ Kâmil Ey mahlûkatı yokluk karanlıklarından varlık nuruna çıkaran Fâtır,
Yâ Fâtır Ey kulları için hayır murad eden ve onları dergâhına çağıran Tâlib,
Yâ Tâlib Ey kullarını, rızasına ermek ve cemalini görmek için can attığı Matlûb,
Yâ Matlûb Sen bütün kusur ve noksan sıfatlardan münezzehsin,
Sübhâneke yâ lâ ilahe illâ ente’l-emâ-ne’l-emâne neccinâ mine’n-nâr.” Senden başka İlah yok ki bize imdat etsin.
  Emân ver bize, emân diliyoruz. Bizi Cehennemden kurtar.

 

Önceki sayfa 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10Sonraki sayfa

İlgili Makaleler