وَ أَمَّا الرُّبَاعِىُّ الْمُجَرَّدُ؛ فَلَهُ بِنَاءٌ وَاحِدٌ. فَهُوَ فَعْلَلَ يُفَعْلِلُ فَعْلَلَةً وَ فِعْلاَلاً؛ كَـدَحْرَجَ يُدَحْرِجُ دَحْرَجَةً وَ دِحْرَاجًا.
وَ أَمَّا الرُّبَاعِىُّ الْمُجَرَّدُ ve rübai mücerrede gelince; فَلَهُ ona (rübai mücerrede) vardır; بِنَاءٌ وَاحِدٌ tek bir bina, yani tek bir bab, tek bir siga vardır, فَهُوَ o bab ise; mazisi فَعْلَلَ ve muzarisi يُفَعْلِلُ ve birinci masdarı فَعْلَلَةً ve ikinci masdarı فِعْلاَلاً ‘dir. Bu vezinlere giren mevzunlar; mazisi دَحْرَجَ ve muzarisi يُدَحْرِجُ ve birinci masdarı دَحْرَجَةً ve ikinci masdarı دِحْرَاجًا ‘dir.
Metnin Toplu Manası: Rübai mücerredlere gelince: Rübai mücerred tek bir babtır. Rübai mücerredin vezinleri; mazisi فَعْلَلَ ve muzarisi يُفَعْلِلُ ve birinci masdarı فَعْلَلَةً ve ikinci masdarı فِعْلاَلاً gibidir. Rübai mücerred babın mevzunları; mazisi دَحْرَجَ ve muzarisi يُدَحْرِجُ ve birinci masdarı دَحْرَجَةً ve ikinci masdarı دِحْرَاجًا gibidir.