Bu sözlüğün sahibi Aruz ilminin kurucusu Halil b. Ahmed b.
Amr b. Temîm el-Ferâhidî’dir11. Sibeveyh’in hocasıdır. Sözlüğü
Halil b. el-Ferâhidî’nin öğrencisi Leys b. Seyyâr’ın yazdığı da iddia
edilmektedir12. Halil b. Ahmed Aruz ilminde bilinen Arap vezinleri
üzerine yeni vezin ilave edecek kadar rüsuh ehli bir alimdir.
Kitâbu’n-Nağam, Kitâbu’ş-Şevâhid, Kitâbun-Nukat ve’ş-Şekl ve
Kitâbu’l-‘Ayn‘a zeyl olmak üzere Kitâbu Fâiti’l-‘Ayn, Kitâbu’l-İkâ’
adlarında son derece faydalı ve son devir âlimlerine kaynak olan
çok sayıda eseri vardır.
Bu sözlük harflerin mahreçleri esas alınarak tertip edilmiştir.
Halil b. Ahmed’den önce harflerin mahreçleri esas alınarak tertip
edilen bu metot üzere yazılmış bir sözlük çalışması olmamıştır14.
Sözlükte kelimeler önce ‘halkî’ denilen gırtlaktan çıkış sırasına
göre dizilen harfler, ardından dil, diş ve dudaktan çıkan harfler
ve ardından da illetli harfler şeklinde ağızdan çıkış yerine göre
tanzim edilmiştir.
Sözlük Ayn ( ع) harfi ile başladığı için ‘Kitâbu’l-Ayn’ adı ile
şöhret bulmuştur. Eserde harflerin sayısı kadar bölümler bulunmaktadır.
Dolayısıyla her birisi, ‘Kitâbu’l-‘ayn’, ‘Kitâbu’l-hâ’,
‘Kitâbu’l-he’ vb. gibi harflerin adlarını koymuştur.
Lügatteki harflerin sıralaması şöyledir:
Arapça Alfabetik Sözlüklerin Tanıtımı
Dinbilimleri Akademik Araştırma Dergisi, IX (2009), sayı:1
(ع، ح، ه ، خ، غ/ ق، ك/ ج، ش، ض/ ص، س، ز/ ط، د، ت/ ظ، ث، ذ/ ر، ل، ن/ ف، ب، م/
و، أ، ي/ همزة)
Dikkat edilecek olursa Halil b. Ahmed kelimelerin sırlanmasında
kelimenin zâid veya başka bir harften maklub harflerini
dikkate almamış, aslî harflerine itibar etmiştir.
Ayrıca illetli ve mehmuz harfleri lefif babında sahîh sülâsi
bablardan sonra koymuştur .
Bu sözlüğün en önemli özelliklerinden birisi kalb sistemini
uygulayarak anlamı verilen kelimenin harflerinin yer değiştirilmesi
ile meydana gelen yeni kelimeleri de ele almasıdır. Buna göre
mesela ( عَبَدَabd) kelimesi ( عayn) bölümünde ele alınmış, ( عَبَدَ
abd) kelimesinin maklubu olan ( دبع ، دعب، بعد، عدب ) kelimeleri de
burada zikredilmiş, ancak ( دdal) ve ( بba) bölümüne gelince tekrar
ele alınmamıştır .
Bu eserin dikkat çekici bir diğer özelliği kelimelerin anlamlarını
şevahidle istidlal etmesidir. Ayrıca fasih Arapça’ya uymayan
kelime ve deyimlerin de ayıklandığı gözlemlenmektedir. Bu suretle
Arapça’nın fesahat ve belâğatının aslî güzelliği korunmuş ve
Arap dilinin diğer milletler arasında yayılması hedeflenmiştir
Eser kendinden sonra bu sahada yazılmış diğer çalışmalara örnek
teşkil etmesinden büyük öneme haizdir. Ebû Bekr ez-Zebîdî
(ö. 375-989) bu eserde bulunan ve kullanılmayan kelimelerin
tamamını, kullanılan şevahidinin de büyük bir kısmını çıkartarak
eseri özetlemiş, bu suretle daha kullanılır hale gelmiştir
Ali Cüneyt EREN•
49.
Çögenli Sadi, Arap Edebiyatında Kaynaklar, s. 123, Erzurum, 1995.
İnbâhu’r-Ruvât, I/341, İbn Hallikân, Vefeyatu’l-A’yân, II/244, Kehhâle,
Mu’cemu’l-Müellifîn, IV/112; İA, Moh. Ben Cheneb, V/158.