RUBAİ MEZÎD FİİLLER
RUBÂÎ MEZÎD FİİLLER
Rubâî mücerrede harf ilâvesiyle kurulan fiillere rubâî mezîd fiiller denir. Rubâî mezîd’in üç bâbı vardır. Onlar da şunlardır:
Masdar | Muzâri | Mâzî | ||||||
تَفَعْلُلاً | يَتَفَعْلَلُ | تَفَعْلَلَ | ||||||
تَدَحْرُجاً | يَتَدَحْرَجُ | تَدَحْرَجَ | ||||||
yuvarlanmak | yuvarlanıyor | yuvarlandı | ||||||
اِفْعِنْلاَلاً | يَفْعَنْلِلُ | اِفْعَنْلَلَ | ||||||
اِحْرِنْجاَماً | يَحْرَنْجِمُ | اِحْرَنْجَمَ | ||||||
toplanmak | toplanıyor | toplandı | ||||||
اِفْعِلاَّلاً | يَفْعَلِلُّ | اِفْعَلَلَّ | ||||||
اِقْشِعْراَراً | يَقْشَعِرُّ | اِقْشَعَرَّ | ||||||
çok ürpermek | çok ürperiyor | çok ürperdi | ||||||
|
|
| ||||||
1) TEDAHRECE (تَدَحْرَجَ) BÂBI
Masdar | Muzâri | Mâzî |
تَفَعْلُلاً | يَتَفَعْلَلُ | تَفَعْلَلَ |
تَدَحْرُجاً | يَتَدَحْرَجُ | تَدَحْرَجَ |
yuvarlanmak | yuvarlanıyor | yuvarlandı |
| … | تَزَلْزَلَ |
|
| sallandı |
دَحْرَجَ fiilinin başına تَ harfinin ilavesiyle yapılır.
(دَحْرَجَ) bâbının mutâvaatını (dönüşlülüğünü) ifade eder:
دَحْرَجْتُ الْكُرَةَ فَتَدَحْرَجَتْ. | Topu yuvarladım o da yuvarlandı. |
Bu bâbın meçhûlu yoktur.
2) İF’İNLÂL (اِفْعِنْلاَلاً) BÂBI
Masdar | Muzâri | Mâzî |
اِفْعِنْلاَلاً | يَفْعَنْلِلُ | اِفْعَنْلَلَ |
اِحْرِنْجاَماً | يَحْرَنْجِمُ | اِحْرَنْجَمَ |
toplanmak | toplanıyor | toplandı |
|
|
|
-Rubâî mücerrede iki harf eklenmesiyle إفْعِنْلاَلٌ bâbı yapılır.
-Burada حَرْجَمَ(topladı) fiilinin başına bir hemze, ayne’l-fiil ile birinci lâm (ل) arasına bir نْ harfi eklenmiştir. Bu da rübâi mücerredin mutavaatını yani dönüşlülüğünü ifade eder.
حَرْجَمْتُ الْإِبِلَ فاَحْرَنْجَمَتْ. | Develeri topladım onlar da toplandı. |
3) İF’İLLÂL (اِفْعِلاَّلاً) BÂBI
اِفْعِلاَّلاً | يَفْعَلِلُّ | اِفْعَلَلَّ |
اِقْشِعْراَراً | يَقْشَعِرُّ | اِقْشَعَرَّ |
çok ürpermek | çok ürperiyor | çok ürperdi |
Rubâî mücerrede iki harf eklenmesiyle; fiilin başına bir hemze (ا) sonuna da lâme’l-fiili cinsinden bir harf ilâvesiyle yapılır. Lâzım fiilin mübâlağasıdır:
قَشْعَرَ جِلْدُ الرَّجُلِ. | Adamın derisi ürperdi. | ||
إقْشَعَرَّ جِلْدُ الرَّجُلِ. | Adamın derisi çok ürperdi. | ||
Mâzî Meçhûl | |||
اُقْشِعِرَّ اُقْشِعِرَّا اُقْشِعِروُّا… | ürperildi | ||
Eklenen hemze ötre, ayne’l-fiili cinsindeki harfin esre okunmasıyle yapılır.
Muzâri Meçhûl | |
يُقْشَعَرُّ يُقْشَعَرَّانِ يُقْشَعَرُّونَ… | ürperiliyor |
Muzaraat harfi ötre, sondan ikinci harf malûmunda esre, meçhûlünde üstün okunmasıyla olur[1].
اَللَّهُ نَزَّلَ أَحْسَنَ الْحَدِيثِ كِتَابًا مُتَشَابِهًا مَثَانِيَ تَقْشَعِرُّ مِنْهُ جُلُودُ الَّذِينَ يَخْشَوْنَ رَبَّهُمْ ثُمَّ تَلِينُ جُلُودُهُمْ وَقُلُوبُهُمْ إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ ذَلِكَ هُدَى اللَّهِ يَهْدِي بِهِ مَنْ يَشَاءُ وَمَنْ يُضْلِلِ اللَّهُ فَمَا لَهُ مِنْ هَادٍ |
(39/ZÜMER, 23). Allah sözün en güzelini birbiriyle uyumlu (benzer) ve çeşitli üslûplarda tekrarlanan (bıkılmadan tekrar tekrar okunan) bir kitap olarak indirdi. Rablerinden korkanların, bu Kitab’ın etkisinden tüyleri ürperir, derken hem bedenleri ve hem de gönülleri Allah’ın zikrine ısınıp yumuşar. İşte bu Kitap, Allah’ın dilediğini kendisiyle doğru yola ilettiği hidâyet rehberidir. Allah kimi de saptırırsa artık ona yol gösteren olmaz. |