قُلْنَ ve كِلْنَ Ecvef Fiillerinin İlalleri
وَ تَقُولُ فِي الْجَمْعِ الْمُؤَنَّثِ مِنَ الْاَجْوَفِ؛ قُلْنَ وَ كِلْنَ، وَ الْاَصْلُ؛ قَوَلْنَ وَ كَيَلْنَ. قُلِبَتَا اَلِفًا لِتَحَرُّكِهِمَا وَ انْفِتَاحِ مَا قَبْلَهُمَا ثُمَّ حُذِفَتِ الْاَلِفُ لِسُكُونِهَا وَ سُكُونِ اللاَّمِ فَبَقِىَ قَلْنَ وَ كَلْنَ بِفَتْحِ الْقَافِ وَ الْكَافِ ثُمَّ نُقِلَتْ فَتْحَةُ الْقَافِ إِلَى ضَمَّةِ وَ الْكَافِ إِلَى الْكَسْرَةِ لِتَدُلَّ الضَّمَّةُ عَلَى الْوَاوِ الْمَحْذُوفَةِ وَ الْكَسْرَةُ عَلَى الْيَاءِ الْمَحْذُفَةِ لِأَنَّ الْمُتَوَلَّدَ مِنَ الضَّمَّةِ الْوَاوُ وَ مِنَ الْكَسْرَةِ الْيَاءُ وَ مِنَ الْفَتْحَةِ الْاَلِفُ.
وَ تَقُولُ فِي الْجَمْعِ الْمُؤَنَّثِ مِنَ الْاَجْوَفِ؛ ecvef olan yani aynül fiili illet harflerinden olan fiillerin cemi müennesleri için şöyle dersin; قُلْنَ “o kadınlar dediler” ve كِلْنَ “o kadınlar ölçekle tarttılar” dersin. وَ الْاَصْلُ ve قُلْنَ ve كِلْنَ fiillerinin aslı قَوَلْنَ ve كَيَلْنَ şeklindedir. قَوَلْنَ deki harekeli vav ve كَيَلْنَ deki harekeli ya harflerinden önceki harfler de fethalı olduğu için قُلِبَتَا o vav ve ya harfleri اَلِفًا elif harfine kalbolmuşlardır, لِتَحَرُّكِهِمَا vav ve ya harekeli oldukları için, وَ انْفِتَاحِ مَا قَبْلَهُمَا ve ma kabilleri fethalı olduğu için. ثُمَّ sonra fiillerimiz şu hali alır; قَالْنَ ve كَالْنَ olurlar. حُذِفَتِ الْاَلِفُ elif hazfedilir, لِسُكُونِهَا sakin olduğu için, وَ سُكُونِ اللاَّمِ ve lam harfi de sakin olduğu için yani iltika-i sakineynden elif hazfedilir. فَبَقِىَ bunun sonunda kalır; قَلْنَ ve كَلْنَ fiilleri kalır. بِفَتْحِ الْقَافِ وَ الْكَافِ kaf ve kef harflerinin fethalı olmasıyladır, ثُمَّ sonra, نُقِلَتْ فَتْحَةُ الْقَافِ kaf harfinin fethası nakledildi, إِلَى ضَمَّةِ dammeye, وَ الْكَافِ إِلَى الْكَسْرَةِ ve kef harfinin fethası da kesreye nakledildi, لِتَدُلَّ الضَّمَّةُ damme delalet olsun diye, عَلَى الْوَاوِ vav üzerine, الْمَحْذُوفَةِ hazfedilen vav üzerine, وَ الْكَسْرَةُ عَلَى الْيَاءِ الْمَحْذُفَةِ kesre de hazfedilen ya üzerine delalet olsun diye, لِأَنَّ الْمُتَوَلَّدَ çünkü doğan, tevellüd eden şey; مِنَ الضَّمَّةِ dammeden, الْوَاوُ vavdır, وَ مِنَ الْكَسْرَةِ ve kesreden, الْيَاءُ ya’dır, وَ مِنَ الْفَتْحَةِ الْاَلِفُ ve fethadan doğan şey ise eliftir.
Metnin Toplu Manası; Ecvef fiil olan cemi müennes gaibe sigasında قُلْنَ ve كِلْنَ dersin. Bu fiillerin asılları قَوَلْنَ ve كَيَلْنَ şeklindedir. قَوَلْنَ fiilindeki müteharrik vav ve كَيَلْنَ fiilindeki müteharrik ya harfleri kendilerinden önceki harf fethalı oldukları için elife kalbolurlar ve fiiller قَالْنَ ve كَالْنَ şeklinde olurlar. Burada sakin olan elif ile sakin olan lam harfleri yan yana gelirler ve iltika-i sakineyn nedeniyle biri hazfedilmelidir. Lam harfi fiillerin asli harfleri oldukları için asla hazfedilemezler ve arizen sakin olan elif harfi hazfedilir. Fiillerimiz قَلْنَ ve كَلْنَ şekillerini alırlar. Bu fiillerdeki kaf ve kef harfleri fethalıdır. Sonra kaf harfinin fethası dammeye ve kef harfinin fethası ise kesreleye nakil olurlar. Bu halde fiillerimiz قُلْنَ ve كِلْنَ olurlar. Kaf harfinin fethası dammeye nakil olmasının nedeni hazfedilen vav harfine delalet etsin diye ve kef harfinin kesreye nakil olması da hazfedilen ya harfine delalet etsin diyedir. Çünkü vav harfi dammeden, ya harfi kesreden ve elif harfi ise fethadan meydana gelmiştir.