Arapça Gramer

Nehy-i Gaib

 

V) NEHY-İ GAİB

          (GAİB EMRİN OLUMSUZU)

لاَ يَكْتُبُوا

لاَ يَكْتُبَا

لاَ يَكْتُبْ

Gâib

لاَ يَكْتُبْنَ

لاَ تَكْتُبَا

لاَ تَكْتُبْ

Gâibe

(Onlar) yazmasın

(O ikisi) yazmasın

(O) yazmasın

 

Görüldüğü gibi لِيَكْتُبْ  (yazsın) demek olurken olumsuzu olan “yazmasın” demek için muzâri fiilin başına لاَ getirilip sonu cezm yapılır.

Meçhûl yapılışı; Cahd-ı mutlakın meçhûl yapılışı gibidir. Yalnız başına لاَ getirilir.

لاَ يُكْتَبْ

yazılmasın

لاَ يُكْتَبْنَ

yazılmasınlar (müen)

لاَ يُكْتَبُوا

yazılmasınlar (müz)

لاَ نُكْتَبْ

yazılmayalım

 

Cümle Örnekleri:

لاَ يَذْهَبْ بَعْدَ شَهْرٍ.

Bir ay sonra gitmesin.

 

لاَ يَضْرِبِ الْوَلَدُ الْحَيَواَنَ.

Çocuk hayvanlara vurmasın.

 

 

 

 

لاَ يَسْرِقِ الرَّجُلُ الْأَمْواَلَ.

Adam malları çalmasın.

 

لاَ يَكْذِبِ الْوَلَدُ عَلَى أُمِّهِ.

Çocuk annesine yalan söylemesin.

لاَ يَكْسَلُوا فِي الْعَمَلِ.

İşte tembellik etmesinler.

 

اَلتَّلاَمِيذُ لاَ يَلْعَبُوا فِي الشاَّرِعِ.

Öğrenciler caddede oynamasın.

 

اَلْمُعَلِّمُ لاَ يَغْضَبْ عَلَى الطاَّلِبِ.

Öğretmen öğrenciye kızmasın.

 

الْعاَمِلاَتُ لاَ يَأْخُذْنَ الْمِفْتاَحَ.

İşçiler anahtarı almasınlar.

 

عاَئِشَةُ لاَ تَتْرُكِ الْقِراَءَةَ.

Aişe okumayı bırakmasın.

 

لاَ تُفْتَحِ النَّواَفِذُ.

Pencereler açılmasın.

 

NEHY-İ GÂİB İLE İLGİLİ AYETLER

1- يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِنَّمَا الْمُشْرِكُونَ نَجَسٌ فَلاَ يَقْرَبُوا الْمَسْجِدَ الْحَرَامَ بَعْدَ عَامِهِمْ هَذَا …

(9/TEVBE, 28). Ey iman edenler! Müşrikler ancak bir pisliktir. Onun için bu yıllarından sonra Mescid-i Haram’a yaklaşmasınlar…

يَا أَيُّهَا

ey! (nida harfi)

اَلَّذِينَ

kimseler (ism-i mevsul olup çok yakında işlenecektir)

آمَنَ  يُؤْمِنُ  إِيماَناً

iman etmek, inanmak

آمَنُوا

İman ettiler

 

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا

ey iman eden kimseler! (Ey iman edenler! cümlesinde görüldüğü gibi ism-i mevsuldan sonraki fiil önce tercüme edilip …en kimseler deniliyor)

 

إِنَّمَا

ancak, sadece

اَلْمُشْرِكُ

müşrik, Allah’a ortak koşan

 

نَجَسٌ

pislik

عَامٌ

sene, yıl

 

قَرَبَ  يَقْرَبُ قِرْباَناً

yaklaşmak

بَعْدَ عَامِهِمْ هَذَا

bu yıllarından sonra 

 

                   

2- وَلاَ   يَحْزُنْكَ    قَوْلُهُمْ    إِنَّ         الْعِزَّةَ       لِلَّهِ    جَمِيعًا    هُوَ   السَّمِيعُ    الْعَلِيمُ.

II. haber

I. haber

Mübt.

Hal

Haberu (إِنَّ) mahallen  merfû

İsmu (إِنَّ)

mansûb

Te’kit ve nasb harfi

Fâil

Fiil-i  muzâri meczûm

(كَ) mef’ûl

Cezm ve nefy harfi

(10/YUNUS, 65). Onların sözleri seni üzmesin. Çünkü bütün izzet (üstünlük) Allah’ındır. O işitendir, bilendir.

اَلْعِزَّةُ

üstünlük, izzet

جَمِيعًا

topluca, hepsi, tümü

(Cümlenin ikinci kısmında görüldüğü gibi bazen vurgulama ve önem belirtmek için haber de marife olarak gelebilir. Mübtedâ ve haberle ilgili geniş bilgi daha sonra işlenecektir.) 

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu