Son Dakika Bozdağ: Bu sene, Diyanet İşleri Başkanlığına 10 bin kişi alınacak
Bozdağ, TGRT Haber’de canlı yayınlanan ”Manşettekiler” programına konuk oldu. Bozdağ, ”2012 yılında yeni anayasayla ilgili bir taslağın çıkacağını bekliyor musunuz- Son dönemde yaşananlar bir sekteye uğramaya neden olabilir mi-” sorusu üzerine, ”Anayasa Uzlaşma Komisyonu, eğer anayasayı bırakıp, anayasa dışında Türkiye’nin gündeminde olan konuları tartışmasına, siyasi partilerinaldıkları tavırlar gibi kendi tavırlarını belirleyerek komisyon çalışmalarına veya başka komisyonlarda olan çalışmaları buraya yansıtırlarsa bu hoş bir şey olmaz. doğru bir şey olmaz” dedi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun Türkiye’nin ve partilerin üzerinde uzlaşabileceği anayasayıhazırlamakla görevli olduğuna işaret eden Bozdağ, başka tartışmaların bu komisyonun alanına girmemesi gerektiğini söyledi. Bozdağ, şunları kaydetti:
”O tartışmalardan istifade edebilir, eğer anayasada bir şey varsa. Ama o tartışmalara göre ‘şu olursa anayasa konusu olmayan konularla ilgili ortaya çıkan hususlarda tavırlar şöyle olmazsa biz, anayasaya devam etmeyiz’ dersek, o zaman bunu diyenin iyi niyetli olmadığını, sadece Anayasa Uzlaşma Komisyonu’ndan çıkmak için bahane aradığını bu gösterir. Biz, her zaman söylüyoruz. Nerede, ne olursa olsun, Anayasa Uzlaşma Komisyonu, anayasa üzerinde çalışacak ve dışarıda olup bitenleri izleyebilir, değerlendirebilir ama çalışmaların sağlıkla selametle yürümesi için onları bahane göstererek bir olumsuzluğa doğru gitmemesi lazım. Ben, gideceğini de zannetmiyorum. Çünkü komisyon üyeleri gayet uzlaşmacı, birbirlerini anlayan bir noktaya geldiler,birlikte pek çok güzel çalışmaya imza atıyorlar. Ben, bunun bir olumsuzluk doğuracağı kanısında değilim ama keşke olmasa, daha da iyi çalışmalar devam eder.”
-İmam hatip ve müezzin-kayyım atamaları-
Başbakan Yardımcısı Bozdağ, yeni bütçe dönemde kurumların ne kadar kadrolu ve sözleşmeli personel atayacağına ilişkin çalışmaların tamamlanmak üzere olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
”Diyanet İşleri Başkanlığı’nda, 2012 yılında 10 bin civarında yeni personel alacağız. Bunun bini memur, başka personel. Geri kalan 9 bini imam hatip ve müezzin-kayyım olarak alınacak elemanlardan oluşacak. Bunlarla ilgili ilanları çıkaracağız. Şu anda bir yeterlilik sınavı var, onunla ilgili süreç devam ediyor. 16 Haziran’da göreve başlayacak şekilde bunların alımını yapacağız. Alacağımız kişiler 16 Haziran’da göreve en geç başlayacak şekilde bir planlamanın içerisindeyiz ve çalışmalarımız bitti. Bu sene, Diyanet İşleri Başkanlığı’na 10 bin kişi alınacak. Bunun 9 bini imam hatip ve müezzin-kayyımlardan oluşacak. Diğeri de memurlardan oluşacak. Ayrıca, Şubat ayının sonuna doğru 6 bin 932 kuran kursu öğreticisinin atamasını yaptık, onlar görevlerine başladılar veya başlamak üzereler. Bu dönemde de aynı şekilde atamalarımız devam edecektir.”
Örgün din eğitimi almamış olanlardan yani imam hatip lisesi ve ilahiyat fakültesi mezunu olmayan ama aldıkları eğitimle din konusunda bilgisiyle temayüz etmiş kişilerden oluşan bin kişilik bir istisnai kadro düzenlemesi bulunduğuna dikkati çeken Bozdağ, bu konuya ilişkin ilanın da bugünlerde yapılacağını söyledi.
Kadrosu olup da boş olan camilerin yüzde 90’ının bu yıl yapılacak atamalarla dolacağını ifade eden Bozdağ, kadrosuz camilere kadro verilmesiyle ilgili çalışmaların da sürdürüldüğünü anlattı.
-Gurbetçilerin oy kullanması-
Bozdağ, yapılacak ilk seçimde hangi ülkelere sandık kurulacağına ilişkin bir soruyu yanıtlarken, vatandaşların Türkiye’ye gelmeden oy kullanmalarını sağlayacak kanun tasarısının Anayasa Komisyonu’ndan geçtiğini ancak Genel Kurul aşaması kaldığını söyledi. Kanun kabul edildikten sonra ilk seçimin 2014’te yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi olacağını hatırlatan Bozdağ, yurt dışındaki vatandaşların bu seçimde oy kullanabileceğini dile getirdi.
Almanya, Hollanda, Fransa, Avusturya, Belçika başta olmak üzere pek çok ülkede seçmenler olduğuna işaret eden Bozdağ, konuya ilişkin olarak ilgili ülkelerin hükümet yetkilileriyle görüşmeler yapılacağını ifade etti. Bozdağ, şöyle devam etti:
”Onların da uygun görüşü alındıktan sonra, çünkü onların rızası rağmen bizim sandık kurma imkanımız yok. Hükümranlık haklarıyla ilgili bir konu. Ama geçen seçimde, pek çok, ismini saydığım ülkelerin hepsi Türkiye’nin, kendi ülkelerine sandık kurarak vatandaşlarına oy kullanmalarına müsaade etmişti. Fakat Yüksek Seçim Kurulu bir takım teknik eksiklikler nedeniyle bunu uygulayamamıştı. Şimdi teknik eksikliklerin tamamını giderdik. Ben umuyorum ki Almanya’daki vatandaşlarımız ve Avrupa’nın hangi ülkesinde olursa olsun… Şu anda dünyanın 155 ülkesinde vatandaşımız var. 155’inde de YSK karar vermesi halinde, vatandaşlarımız bağlı bulundukları konsolosluklara giderek orada kendi evinde gibi oy kullanacak.”
Seçmen sayısının çok olduğu yerlerde vatandaşların randevuyla oy kullanabileceğine işaret eden Bozdağ, ”Hükümetler izin verirse konsolosluklar dışında başka mahallerde de sandık kurma imkanımız olacak, seçmen sayımızın fazla olduğu yerlerde” dedi.
Bozdağ, Sivas davasına ilişkin bir soru üzerine, Sivas olaylarının elim olduğunu belirterek, ”Ortada bir yargılama var ve bu yargılamayla ilgili ceza alanlar var. Zaman aşımına yargılama kapsamında olanlardan sadece 5 kişi sanki kamuoyunda bütün davanın sanıkları yargılanmış, hiç kimse ceza almamış, dava düşmüş dolayısıyla herkes cezasız kalmış gibi bir algı oluşturuluyor. Bu fevkalade yanlış bir şey” diye konuştu.
Bozdağ, bugün zaman aşımıyla ilgili yapılacak bir düzenlemenin geçmişe yürümesinin mümkün olmadığını da kaydetti.