وَ الْأَوَّلُ إِمَّا تَامُّ الْاِعْرَابِ وَ هُوَ أَنْ يَكُونَ رَفْعُهُ بِالضَّمَّةِ وَ نَصْبُهُ بِالْفَتْحَةِ وَ جَرُّهُ بِالْكَسْرِةِ. وَ ذَلِكَ الْمُفْرَدُ الْمُنْصَرِفُ وَ الْجَمْعُ الْمُكَسَّرُ الْمُنْصَرِفُ، نَحْوُ؛ جَاءَنَا الرَّسُولُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ وَ صَدَّقْنَا الرَّسُولَ عَلَيْهِ السَّلاَمُ وَ آمَنَّا بِالرَّسُولِ عَلَيْهِ السَّلاَمُ وَ نَحْوُ؛ نَزَلَ مِنَ السَّمَاءِ كُتُبٌ وَ صَدَّقْنَا الْكُتُبَ وَ آمَنَّا بِالْكُتُبِ
وَ الْأَوَّلُ birinci kısım, Yani Hareke-i Mahza İrab-ı Tam (Sadece harekeyle tam irab); إِمَّا تَامُّ الْاِعْرَابِ Tam İrab’a gelince; وَ هُوَ ve o tam irab; أَنْ يَكُونَ olur, رَفْعُهُ بِالضَّمَّةِ ref hali damme iledir, وَ نَصْبُهُ بِالْفَتْحَةِ nasb hali fetha iledir, وَ جَرُّهُ بِالْكَسْرِةِ ve cerr hali kesre iledir. وَ ذَلِكَ ve bu üç hal, الْمُفْرَدُ الْمُنْصَرِفُ müfred munsarif isimler, وَ الْجَمْعُ الْمُكَسَّرُ الْمُنْصَرِفُ ve Cemi Mükesser Munsarif isimler içindir. نَحْوُ müfred munsarife misal; جَاءَنَا الرَّسُولُ عَلَيْهِ السَّلاَمُ “Bize Resul Aleyhisselam geldi” ve وَ صَدَّقْنَا الرَّسُولَ عَلَيْهِ السَّلاَمُ “Resul Aleyhisselamı tasdik ettik” ve وَ آمَنَّا بِالرَّسُولِ عَلَيْهِ السَّلاَمُ “Resul Aleyhisselama inandık” gibidir. نَحْوُ Cemi Mükesser Munsarife misal; نَزَلَ مِنَ السَّمَاءِ كُتُبٌ “Gökten kitaplar indi” ve وَ صَدَّقْنَا الْكُتُبَ “Kitapları tasdik ettik” ve وَ آمَنَّا بِالْكُتُبِ “Kitaplara iman ettik” gibidir.
Metnin Toplu Manası; Birinci kısım Tam İrab’tır. Tam irabta, Müfred Munsarif ve Cemi Mükesser Munsarif isimlerde ref hali damme ile, nasb hali fetha ile ve cerr hali kesre iledir. Yani her 3 duruma uygun harekeler ve haller gelir. Buna tam irab deriz. Müfred Munsarif’in ref haline misal; جَاءَنَا الرَّسُولُ “Bize resul geldi” terkibinde الرَّسُولُ hakiki faildir ve failliğin alameti reftir. Dolayısıyla الرَّسُولُ lafzının ref hali damme ile irablanır. Nasb haline misal; صَدَّقْنَا الرَّسُولَ “Resulu tasdik ettik” yani bizim tasdik işimiz resule geçti ve o da meful oldu. الرَّسُولَ meful konumundadır ve mefulluğun alameti nasbtır. Nasbın alameti de fetha ile olur. Dolayısıyla الرَّسُولَ lafzının nasb hali fetha iledir. Cerr haline misal; آمَنَّا بِالرَّسُولِ “Resule İman ettik” terkibinde açıkça رَسُولْ lafzının başında بِ harfi cerri yer almaktadır. رَسُولْ lafzını cerr eder ve رَسُولْ lafzı mecrur olur. Müfred Munsarifin cerr hali kesre iledir. رَسُولْ lafzı ise harfi cerr ile beraber بِالرَّسُولِ olmuştur ve alameti de kesre ile olmuştur. Gelelim Cemi Mükesser Munsarife; نَزَلَ مِنَ السَّمَاءِ كُتُبٌ “Gökten kitaplar indi” terkibinde كُتُبٌ faildir ve Cemi Mükesser Munsariftir. كُتُبٌ lafzı fail konumda olduğundan alameti reftir. Bu isimlerin ref hali ise damme iledir. كُتُبٌ lafzı merfudur. صَدَّقْنَا الْكُتُبَ “Kitapları tasdik ettik” terkibinde الْكُتُبَ meful konumdadır. Mefulluğun alameti nasb oluşudur. Cemi mükesser munsariflerin nasb hali ise fetha iledir. الْكُتُبَ mansubtur. آمَنَّا بِالْكُتُبِ “Kitaplara İman ettik” terkibi aynı آمَنَّا بِالرَّسُولِ gibidir. بِالْكُتُبِ harfi cerr ile mecrurdur ve Cemi mükesser munsariflerin cerr hali kesre iledir.
Cerr Hali | Nasb Hali | Ref Hali | Kelimenin |
كَسْرَة | فَتْحَة | ضَمَّة | Müfred Munsarif |
كَسْرَة | فَتْحَة | ضَمَّة | Cemi Mükesser Munsarif |