Yıl: 2013

  • Malum fiil – Meçhul fiil

    Malum fiil – Meçhul fiil

    Fiilde belirtilen failin yani öznenin bilinip bilinmemesine göre fiiller ikiye ayrılır: 1- Malum fiil 2- Meçhul fiil.

    Malum fiil: İşi yapanın, failin, yani öznenin bilindiği fiillerdir. Fiile, “Kim?” “Ne?” sorusunu sorduğumuzda cevap alabiliyorsak bu fiil malum fiildir.

    Meçhul fiil: faili ve öznesi bilinmeyen fiile denir.

    Mazi fiilin meçhul fiile döndürülmesi: Mazi-malum fiilin meçhulünü yapmak için ilk harf ötrelenir, orta harfi esrelenir ve sonu olduğu gibi bırakılır. Şimdi bazı mazi-malum fiilleri beraber meçhul yapalım:

    ضَرَبَ  vurdu, dövdü;  ضُرِبَ  vuruldu, dövüldü. Gördüğünüz gibi,  ضَرَبَ  fiili meçhul yapılırken ilk harfi ötrelenmiş, orta harfi esrelenmiş ve sonu aynı bırakılmıştır.

    Başka bir fiili meçhul yapalım:  كَتَبَ  yazdı;  كُتِبَ  yazıldı. Gördüğünüz gibi,  كَتَبَ  fiili meçhul yapılırken ilk harfi ötrelenmiş, orta harfi esrelenmiş ve sonu aynı bırakılmıştır.

    Başka bir fiile bakalım:  شَرِبَ  içti;   شُرِبَ  içildi. Gördüğünüz gibi,  شَرِبَ  fiili meçhul yapılırken ilk harfi ötrelenmiş, orta harfi esrelenmiş ve sonu aynı bırakılmıştır.

    Meçhul fiil cümlesinde fail olmadığı için malum fiilin mefulü fail yerine geçer. Arapçada buna “Failin vekili” manasında “Nâibul Fail” denilir. Failin son harekesi ötre olduğu gibi nâibul failin de son harakesi ötre okunur. Failin taşıdığı bütün özellikleri taşır.

    Muzari fiilin meçhul fiile döndürülmesi: Muzari fiilin meçhulünü yapmak için önce baştaki müzaraat harfi ötrelenir. Sonra sondan bir önceki harf fethalanır. Sonu ise aynen bırakılır.

    Mesela:  يَكْتُبُ   fiilini meçhul yapalım: İlk önce müzaraat harfi olan “ye”yi ötreleriz,  يُكْتُبُ  olur. Sonra, sondan bir önceki harfi fethalarız,  يُكْتَبُ  olur. Son harfi de aynen bırakırız. Demek, يَكْتُبُ  fiilinin meçhulü  يُكْتَبُ  şeklindedir.

    Aksam-ı sebadaki fiillerin meçhulleri:

    MEÇHUL MUZARİ

    MEÇHUL MAZİ

    MALUM MAZİ

     

    يُكْتَبُ

    Yazılıyor

    كُتِبَ

    Yazıldı

    كَتَبَ

    Yazdı

    SALİM FİİL

    يُأْكَلُ

    Yeniliyor

    أُكِلَ

    Yenildi

    أَكَلَ

    Yedi

    MEHMUZ FİİL

    يُمَدُّ

    Uzatılıyor

    مُدَّ

    Uzatıldı

    مَدَّ

    Uzattı

    MUDAAF FİİL

    يُوصَلُ

    Ulaşılıyor

    وُصِلَ

    Ulaşıldı

    وَصَلَ

    Ulaştı

    MİSEL FİİL

    يُقَالُ

    Deniliyor

    قِيلَ

    Denildi

    قَالَ

    Dedi

    ECVEF FİİL

    يُرْوَى

    Rivayet ediliyor

    رُوِىَ

    Rivayet edildi

    رَوَى

    Rivayet etti

    NAKIS FİİL

    يُكْوَى

    Ütüleniyor

    كُوِىَ

    Ütülendi

    كَوَى

    Ütüledi

    LEFİF FİİL

     Temel mezid babların meçhulleri:

    MEÇHUL MUZARİ

    MEÇHUL MAZİ

    MALUM FİİL

     

    يُكْرَمُ

    İkram ediliyor

    أُكْرِمَ

    İkram edildi

    أَكْرَمَ

    İkram etti

    İF’AL BABI

    يُنَظَّفُ

    Temizleniyor

    نُظِّفَ

    Temizlendi

    نَظَّفَ

    Temizledi

    TEF’İL BABI

    يُقَاتَلُ

    Savaşılıyor

    قُوتِلَ

    Savaşıldı

    قَاتَلَ

    Savaştı

    MUFÂALE BABI

     Bu babların anlamları meçhul fiil gibi olduğu ve lazım fiil oldukları için meçhullerine ihtiyaç yoktur.

    اِجْتَمَعَ

    Toplandı

    İFTİAL BABI

    اِنْقَطَعَ

    Kesildi

    İNFİAL BABI

    تَكَبَّرَ

    Kibirlendi

    TEFE’UL BABI

    تَمَارَسَ

    Hasta gibi göründü

    TEFÂUL BABI

    اِحْمَرَّ

    Kırmızı oldu

    İF’İLAL BABI

    يُسْتَغْفَرُ

    Bağışlanma isteniliyor

    اُسْتُغْفِرَ

    Bağışlanma istendi

    اِسْتَغْفَرَ

    Bağışlanmayı istedi

    İSTİF’AL BABI

    Ek Bilgi 1:

    MALUM VE MECHUL FİİLLER  (Etgen ve Edilgen Fiiller)

         Faili anılan fiil etkendir.

         Öğrenci kapıyı açtı     فتح الطالب الباب    cümlesindeki   فتح  fiilinin faili olan الطالب anılmıştır, dolayısıyla  فتح  Fiili etkendir. Arapçada etken fiile malum fiil denir. 

         Faili anılmayan fiil edilgendir.

         Kapı açıldı  الباب فتح   cümlesinde ise,  فتح  fiilini işleyen anılmamıştır. dolayısıyla  فتح  Fiili edilgendir. Arapçada edilgen fiile mechul fiil denir.

         Mazi kalıbındaki malum bir fiili mechul yapmak için, sondan bir önceki harf kesre ile, diğer harekeli harfler isezamme ile harekelenir. Son harfe dokunulmaz.

    yazıldı          كتب           ß     yazdı           كتب

    düzenlendi    رتب          ß    düzenledi     رتب

    öğrenildi       تعلم           ß    öğrendi        تعلم

    çıkarıldı        استخرج    ß    çıkardı          استخرج

         Muzari kalıbındaki malum bir fiili mechul yapmak için, ilk harfi zamme ile, sondan bir önceki harfi ise fethaile harekelenir.    

    yazılır          يكتب          ß     yazar          يكتب

    düzenlenir    يرتب          ß    düzenler      يرتب

    öğrenilir       يتعلم           ß    öğrenir        يتعلم

    çıkarılır        يستخرج      ß    çıkarır          يستخرج

    Ek Bilgi 2:

    Malum fiil cümlelerinde fail’in çıkartılıp, mef’ulun failin yerini alması ile oluşan fiillere “Meçhul Fiiller” denir. (Edildi, yapıldı vb. şeklinde.)

    Meçhul fiiller başkasına geçen, mef’ulu olan fiiller (Müteaddi Fiiller) ile yapılır, failin kendisinde kalan fiiller (Lazım Fiiller) ile yapılmaz.

    Mef’ul failin yerini alır, mensup iken merfu olur.

     

    Mazi Fiil

    Malum mazi fiil meçhul yapılırken; sondan bir önceki harfin (aynel fiil) harekesi ‘esre’, ondan önceki harekeli harfler ‘ötre’ yapılır.

    قَتَلَ  –>  قُتِلَ  ،  شَرِبَ  –>  شُرِبَ

    خُلِقَ الإنْسَانُ مِن طِينٍ : İnsan çamurdan yaratılmıştır.

    فِي أَيِّ عَامٍ وُلِدْتُ؟ : Kaç yılında doğdun?

     

    Muzari Fiil

    Malum muzari fiil meçhul yapılırken; sondan bir önceki harfin (aynel fiil) harekesi ‘üstün’,  muzaraat harfinin harekesi ‘ötre’ yapılır.

    يَقْتُلُ  –>  يُقْتَلُ  ،  يَفْتَحُ  –>  يُفْتَحُ

    يُقْتَلُ آلافٌ مِن النَاسِ في الحُرُوبِ : Savaşlarda binlerce insan öldürüldü.

    لا يُلْدَغُ المُؤْمِنُ مِن جُحْرٍ واحِدٍ مَرَّتَيْنِ : Bir mümin aynı delikten iki kez ısırılmaz. (Aynı hatayı iki kez tekrarlamaz)

     

    Müennes Fiiller

    Mef’ul müennes ise meçhul fiil de ona göre şekillenir.

    سَرَقَ اللِصُّ السَاعَةَ  –>  سُرِقَتْ السَاعَةُ

    عَمَّ سُىِٔلَتْ آمِنَةُ؟ : Emine neyden soruldu?

    تُقْرَأُ سُورَةُ الفَاتِحَةِ فِي كُلِّ رَكْعَةٍ : Fatiha her rekatte okunur.

     

    Bitişik Zamirler İle

    قَتَلَھُم المُجْرِمُونَ  –>  قُتِلُوا

    سَأَلَنِي المُدِيرُ  –>  سُىِٔلْتُ

    Misal Fiiller

    Malum misal fiiller muzari yapılırken başlarında bulunan illet harfleri atılırdı. Meçhul misal fiilerde ise illet harfi atılmaz.

    يَجِدُ  –>  يُوجَدُ  ،  يَلِدُ  –>  يُولَدُ

    لا يُوجَدُ ھاذا الكِتَابُ فِي المَكْتَبَاتِ : Bu kitap kitapçılarda bulunmaz.

    لَمْ يَلِدْ ولَمْ يُولَدْ : O doğurmamış ve doğmamıştır.

     

    Ecvef Fiiller

    قَالَ –> قِيلَ  ،  بَاعَ –> بِيعَ

    يَقُولُ –> يُقَالُ  ،  يَبِيعُ –> يُبَاعُ

    Nâkıs Fiiller

    بَنَى –> بُنِيَ

    يَبْنِي  –>  يُبْنَى

    Muzaaf Fiiller

    صَبَّ –> صَبَبَ –> صُبِبَ –> صُبَّ

  • Meful ve meful çeşitleri

     

    Meful, failin yaptığı işten etkilenen kelime veya kelimelere denir. Meful sadece bir kelime olarak gelebileceği gibi birden fazla kelime olarak da gelebilir, cümle olarak da gelebilir.

    Meful çeşitleri şöyledir: 1-  Mefulün bih 2- Mefulün mutlak 3- Mefulün lieclih 4- Mefulün fih 5-Mefulün meah. Şimdi sırayla bu mef’ul çeşitlerini tanıyalım.

    1-MEFULÜN BİH: Failin yaptığı işten doğrudan etkilenen; olayın, üzerinde meydana geldiği ögedir. Eğer harf-i cersiz olarak gelirse mefulün bih sarih olur. Eğer harf-i cerli gelirse mefulün bih gayri sarih olur. Mefulün bih sarih “açık meful” demektir. Çünkü nasb alametini açıkça alır. Türkçedeki karşılığı düz tümleçtir. Mefulün bih gayr-i sarih ise “açık olmayan mefulün bih “anlamına gelir. Çünkü harf-i cerden dolayı açıkça nasb alametini alamaz. Mefulün bih alan fiil müteaddi fiildir. Mefulün bih almayan fiil ise lazım fiildir.

    2-MEFULÜN MUTLAK: Fiil cümlesinin fiilinin mastarı olarak gelen meful çeşididir. Mefulün mutlak ya tekit yani kuvvetlendirme için gelir. Ya çeşit bildirmek için gelir. Ya da sayı bildirmek için gelir. Tekid durumundaki mefulün mutlak, fiil cümlesinin fiilinin mastarı olarak gelir ve müfred-nekre olur. Türkçede “muhakkak, gerçekten, çok, iyice, öyle…” anlamlarına gelir. Çeşit için kullanılan mefulün mutlakta fiilin mastarı ya bir isim tamlaması ya da sıfat tamlaması şeklinde gelir. Türkçeye “… gibi, şeklinde, tıpkı” diye tercüme edilir. Sayı bildirmek için kullanılan mefulün mutlakta fiilin mastarı  فَعْلَةٌ  vezninde gelir. Sayı bildirdiği için müsenna ya da cemi yapılabilir. Bir sayı ile birlikte gelebilir.

    3- MEFULÜN LİECLİH: Fiil cümlesinde fiilin oluş sebebini bildirmek için gelen meful çeşididir. Başka bir ifadeyle, mefulün lieclih: “Niçin” sorusuna cevap veren meful çeşididir. Genellikle açık bir mastar olarak gelir.

    4- MEFULÜN FİH: Yer ve zaman bildiren meful demektir. “Nerede?” ve “Ne zaman?” sorularına cevap verir. Zarflar, isim cümlesinde haber; fiil cümlesinde mefulün fih olurlar.

    5- MEFULÜN MEAH: Beraberlik bildiren meful demektir. Failin mefulle birlikte hareket ettiğini, aynı şeyi yaptığını gösterir. Mefulün meahın başında vav ( وَ ) bulunur. Bu vav ( وَ ) atıf harfi olan vav değildir. Bu vav ( وَ ), “beraber” manasındaki  مَعَ   anlamına gelen bir vav ( وَ ) dır. Buna “vavü-l meiyye”denir. Ayrıca çoğu zaman mefulün meah ile fail aynı cinsten değildir.

  • Fiillerde İrab

     

    Fiillerde irab denilince aklımıza muzari fiil gelmelidir. Çünkü mazi ve emir fiillerin sonu, başlarına gelen bir edattan veya herhangi bir sebepten dolayı değişmez. Muzari bir fiil, cem-i müennesleri hariç murabdırlar, yani sonları değişir. Bu değişim, başlarına gelen cezm edatları veya nasb edatlarından dolayıdır. Fiillerde irab alametleri; ref, nasb ve cezmdir.

    Muzari fiilin ref alametleri:

    Başlarında cezm edatı veya nasb edatı bulunmayan muzari fiil ref durumunda demektir. Muzari fiilin ref alametleri damme yani ötre ve “ef’âlü-l hamse” denilen beş fiilde “nun”un bulunmasıdır.

    Ef’âlü-l hamse: Cem-i müennesler hariç, sonunda “nun” bulunan muzari fiil çekimleri demektir.

    Muzari fiili cezm eden edatlar:

    Muzari bir fiil, başına gelen cezm edatları ile cezm durumunda olur. Yani meczum olur. Muzari bir fiili cezm eden edatlar şunlardır:لَمْ ، لَمَّا ، لِ ، لاَ

    Cezm alametleri şunlardır:

    1- Sükûn, yani kelimenin sonunun cezimli olmasıdır.

    2- Ef’âlü-l hamse denilen 5 fiilde, fiillerin sonundaki “nun”un düşmesidir.

    3- Sonu illetli olan fiillerde illet harfinin düşmesidir.

    Muzari fiili nasb eden edatlar:

    Muzari bir fiil, başına gelen nasb edatlarından dolayı nasb edilir yani mensub olur. Muzari bir fiili nasb eden edatlar şunlardır: اَنْ ، لَنْ ، كَىْ ، إِذَنْ

    Nasb alametleri şunlardır:

    1- Fetha, yani kelimenin sonunun üstün olmasıdır.

    2- Ef’âlü-l hamse denilen 5 fiilde, fiillerin sonundaki “nun”un düşmesidir.

     

  • Kâne ve benzerleri – Nâkıs fiiller

    Anlamca nâkıs fiiller birer fiil olmalarına rağmen tek başlarına anlamları eksik olduğu için bir cümleye ihtiyaç duyarlar. Bunlarla kurulan cümle birer isim cümlesidir. Başka bir deyişle, bu fiiller isim cümlesinin başına gelirler. İsim cümlesinin mübteda ögesini kendilerine isim yaparlar. Ve isim cümlesinin haber ögesini de kendilerine haber yaparlar. İnne ve benzerlerinin tam tersine olarak, nakıs fiiller isimlerini ref eder; haberlerini nasb ederler. Nâkıs fiillerden bir kısmı şunlardır:

    أَصْبَحَ

    صَارَ

    لَيْسَ

    كَانَ

    Oldu

    Oldu

    Değil

    -idi, oldu

    كَادَ

    أَضْحَى

    عَسَى

    ظَلَّ

    Az kalsın

    Oldu

    Umulur ki

    Kalmak, olmak, Devam etmek

    مَافَتِئَ

    مَابَرِحَ

    مَازَالَ

    مَادَامَ

    Hala olmak, devam etmek

    Hala olmak, devam etmek

    Hala olmak, devam etmek

    -dığı müddetçe

  • İf’inlal babı

    İf’inlal babı, rubâi mücerred fiilin başına kesreli hemze ( اِ ) ve ikinci harfinden sonra sakin bir nun ( نْ ) ilavesiyle yapılır. Fiil böylece altı harfli “südâsi” olur. Örnek kelimelerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Rubâi bab

    VEZİN

    اِفْعِنْلاَلٌ

    يَفْعَنْلِلُ

    اِفْعَنْلَلَ

     

    فَعْلَلَ

    Toplandı

    اِحْرِنْجَامٌ

    يَحْرَنْجِمُ

    اِحْرَنْجَمَ

    Topladı

    حَرْجَمَ

    Kırıldı

    اِفْرِنْسَاخٌ

    يَفْرَنْسِخُ

    اِفْرَنْسَخَ

    Kırıldı

    فَرْسَخَ

    Koştu

    اِقْرِنْصَافٌ

    يَقْرَنْصِفُ

    اِقْرَنْصَفَ

    Koştu

    قَرْصَفَ

    Saygı gösterdi

    اِحْرِنْشَامٌ

    يَحْرَنْشِمُ

    اِحْرَنْشَمَ

    Saygı gösterdi

    حَرْشَمَ

    İf’inlal babının özelliğini öğrenelim:

    İf’inlal babı, müteaddi fiili lazım fiile çevirir. Ancak eğer fiil aslında lazım fiil ise bu durumda yine lazım anlamı verir. Mesela:حَرْجَمَ الرَّاعِى اْلإِبِلَ   “Çoban develeri topladı.” manasındadır. حَرْجَمَ  fiilini İf’inlal babına sokarak اِحْرَنْجَمَ ذلِكَ اْلإِبِلُ    dediğimizde mana “Şu develer toplandı.” şeklinde olur.  Gördüğünüz gibi, İf’inlâl babı müteaddi fiili lazım fiile çevirmiştir.

  • Tefe’ul babı

     

    Tefe’ul babı, sülasi fiilin başına fethalı bir “te” (تَ  ) getirilip orta harfinin şeddelenmesiyle yapılır. Böylece fiil beş harfe çıkar. Şimdi örnek fiillerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Sülâsi bab

    VEZİN

    تَفعُّلٌ

    يَتَفَعَّلُ

    تَفَعَّلَ

       

    Büyüklendi

    تَكَبُّرٌ

    يَتَكَبَّرُ

    تَكَبَّرَ

    Büyük oldu

    كَبُرَ

    Kırıldı

    تَكَسُّرٌ

    يَتَكَسَّرُ

    تَكَسَّرَ

    Kırdı

    كَسَرَ

    Taşındı

    تَحَمُّلٌ

    يَتَحَمَّلُ

    تَحَمَّلَ

    Taşıdı

    حَمَلَ

    İlerledi

    تَقَدُّمٌ

    يَتَقَدَّمُ

    تَقَدَّمَ

    Geldi

    قَدِمَ

    Kabul etti

    تَقَبُّلٌ

    يَتَقَبَّلُ

    تَقَبَّلَ

    Kabul etti

    قَبِلَ

    Tefe’ul babının özellikleri:

    1- Tefe’ul babı müteaddi fiili lazım fiile çevirir. Mesela: كَسَرَ   “kırdı” manasında müteaddi bir fiildir. كَسَرَ الْوَلَدُ الزُّجَاجَ   “Çocuk camı kırdı.” manasındadır. كَسَرَ  fiilini tefe’ul  babına sokarak  تَكَسَّرَ  dediğimizde mana “kırıldı” olur ve müteaddi fiil lazım fiile çevrilmiş olur. تَكَسَّرَ الزُّجَاجُ   “Camı kırıldı.” manasına gelir. Gördüğünüz gibi, tefe’ul babı ile müteaddi fiil lazım fiile çevrilmiştir.

    2- Tefe’ul babı, fiile zorla olma ve zorla elde etme manasını verir. Mesela:  عَلِمَ   “bildi” manasındadır. Bu fiili tefe’ul babına sokarak تَعَلَّمَ   dediğimizde mana “öğrendi” olur. Bu fiilden şunu anlarız ki: İlim ve bilgi zorla elde edilen bir şeydir. İşte tefe’ul babı, fiile zorla olma ve zorla elde etme manasını vermiştir.

     

     

    Tefe‘‘ul Babı (تَفَعُّلٌ)
     

    A- Tefe‘‘ul (تَفَعُّلٌ) Babı (Kalıbının) Yapılışı

    Bu bab, asıl harf olan فعل üçlüsünün başına bir “te” ve ortadaki harfin aynısından bir harf daha getirilerek elde edilmektedir. Bu bâb çatı bakımından tef‘îl’in veya sülâsî masdarın dönüşlüsüdür ve genellikle geçişsizdir.

     

     

    Arapçada en fazla kullanılan bablardan birisidir. Bu babın mâzî, muzâri mastar ve emir kalıbı şu şekildedir:

     

    B- Tefe‘‘ul (تَفَعُّلٌ)  Babının Anlamı

    Bir fiil bu baba aktarıldığında genelde “Tekellüf” anlamı elde edilmiş olur. Tekellüf kısaca bir eylemin zorlanarak, aşama aşama yapılması, daha fazla emek ve çaba sarfedilerek gerçekleşmesidir. Bunun en güzel örneği  عَلِمَ = bildi ile تَعَلَّم   öğrendi arasındaki anlam farkıdır. عَلِمَ normal, sıradan bir bilme iken bunun beş harfli türevi تَعَلَّم   ise aşama aşama, mesafe katederek, zorlanarak bilme, daha teknik ve zaman ve çaba sarfederek bilme, öğrenme; yani öğrenim görme anlamını ihtiva etmektedir. Harf sayısı arttıkça anlamda da bir genişleme söz konusu olmaktadır.

     

     

    Bu bab, daha önce geçen dört harfli bablardan  if’al ve tef’il bablarının anlamca dönüşlü hâlini elde etmek için kullanılır. Böylece şu şekilde bir anlam derecelendirmesi söz konusu olur:

     

     

     

     

    Görüldüğü üzere “ عَلَّمَ =Öğretti.” fiilinde “kime?” sorusuna cevap alabilirken yani eylemden etkilenen başkaları varken; “تَعَلَّم   = Öğrenim gördü.” fiilinde aynı soruya cevap alamamaktayız. Yani dönüşlü bir anlamla eylemi yapan ile eylemden etkilenen aynı varlık olmaktadır.

     

    Başındaتَ bulunan muzâri fiillerde bazen bu harf hazfedilebilir.  تَنَزَّلُ الْمَلَائِكَةُ = “Melekler inerler.” Bu fiilin aslı : تَتَنَزَّلُ şeklindedir.

     

     

     

     

    Ayetler

     

    2:74

    وَإِنَّ مِنْهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخْرُجُ مِنْهُ الْمَاءُ

    2:269

    وَمَا يَذَّكَّرُ إِلَّا أُولُو الْأَلْبَابِ

    5:6

    وَإِنْ كُنْتُمْ جُنُبًا فَاطَّهَّرُوا

    3:103

    وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللَّهِ جَمِيعًا وَلَا تَفَرَّقُوا

     

  • İnfial babı

    İnfial babı, mazi fiilin başına esreli hemze (اِ  ) ve sakin “nun”  (نْ  ) ilavesiyle yapılır. Şimdi örnek kelimelerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Sülâsi bab

    VEZİN

    اِنْفِعَالٌ

    يَنْفَعِلُ

    اِنْفَعَلَ

       

    Açıldı

    اِنْفِتَاحٌ

    يَنْفَتِحُ

    اِنْفَتَحَ

    Açtı

    فَتَحَ

    Çevrildi

    اِنْقِلاَبٌ

    يَنْقَلِبُ

    اِنْقَلَبَ

    Çevirdi

    قَلَبَ

    Atıldı

    اِنْطِرَاحٌ

    يَنْطَرِحُ

    اِنْطَرَحَ

    Attı

    طَرَحَ

    Kırıldı

    اِنْكِسَارٌ

    يَنْكَسِرُ

    اِنْكَسَرَ

    Kırdı

    كَسَرَ

    Kesildi

    اِنْقِطَاعٌ

    يَنْقَطِعُ

    اِنْقَطَعَ

    Kesti

    قَطَعَ

    İnfiâl babının özelliği:

    İnfiâl babı, müteaddi fiili lazım fiile çevirir. Mesela: كَسَرَ   “kırdı” manasındadır. كَسَرَ الْوَلَدُ الْغُصْنَ  dediğimizde mana: “Çocuk dalı kırdı”  şeklinde olur. Bu cümlede كَسَرَ  müteaddi fiil olup, الْغُصْنَ kelimesi mefulün bihtir.  كَسَرَ   fiilini İnfial babına sokarak  اِنْكَسَرَ  dediğimizde mana: “kırıldı” şeklinde olur.اِنْكَسَرَ الْغُصْنُ     “Dal kırıldı.” manasındadır. Bu cümlede اِنْكَسَرَ   fiili lazım bir fiildir. Gördüğünüz gibi, infial babı müteaddi fiili lazım fiile çevirmiştir…

  • İftial babı

    İftiâl babı, mazi fiilin başına esreli hemze ( اِ ) ve birinci harfinden sonra “te”   (تَ  ) ilavesiyle yapılır. Şimdi örnek kelimelerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Sülâsi bab

    VEZİN

    اِفْتِعَالٌ

    يَفْتَعِلُ

    اِفْتَعَلَ

       

    Toplandı

    اِجْتِمَاعٌ

    يَجْتَمِعُ

    اِجْتَمَعَ

    Topladı

    جَمَعَ

    Taşındı

    اِنْتِقَالٌ

    يَنْتَقِلُ

    اِنْتَقَلَ

    Taşıdı

    نَقَلَ

    Çabaladı çalıştı

    اِجْتِهَادٌ

    يَجْتَهِدُ

    اِجْتَهَدَ

    Çalıştı

    جَهَدَ

    Ayrıldı

    اِفْتِرَاقٌ

    يَفْتَرِقُ

    اِفْتَرَقَ

    Ayırdı

    فَرَقَ

    Çok kazandı

    اِكْتِسَابٌ

    يَكْتَسِبُ

    اِكْتَسَبَ

    Kazandı

    كَسَبَ

    Yayıldı

    اِنْتِشَارٌ

    يَنْتَشِرُ

    اِنْتَشَرَ

    Yaydı

    نَشَرَ

    İftiâl babının özellikleri:

    1- İftiâl babı müteaddi fiili lazım fiile çevirir. Mesela: جَمَعَ   “topladı” manasındadır. جَمَعَ الْمُعَلِّمُ  التَّلاَمِيذَ   dediğimizde mana “Öğretmen öğrencileri topladı.”  şeklinde olur. جَمَعَ   fiilini İftiâl babına sokarak  اِجْتَمَعَ  dediğimizde mana “toplandı” olur. اِجْتَمَعَ التَّلاَمِيذُ   “Öğrenciler toplandı.” manasındadır. Bu cümlede اِجْتَمَعَ   fiili lazım bir fiildir. Gördüğünüz gibi, iftial babı müteaddi fiili lazım fiile çevirmiştir.

    2- İftiâl babı, failin gayretini gösterir. Mesela:  جَهَدَ   “çalıştı” manasındadır. Bu fiili İftial babına sokarak اِجْتَهَدَ   dersek, mana “Çokça çalıştı, çabaladı çalıştı” şeklinde olur ve failin gayretini gösterir.

    Yine كَسَبَ   “kazandı” manasındadır. Bu fiili İftial babının sokarak  اِكْتَسَبَ   dersek, mana “çalışmakla kazandı” şeklinde olur ve yine failin gayretini gösterir. Buna göre: كَسَبْتُ الْمَالَ   “Malı kazandım.” manasında iken,   اِكْتَسَبْتُ الْمَالَ “Malı çalışmakla kazandım.” manasına gelir.

  • Mufâale babı

     

    Mufâale babı, fiilin birinci harfinden sonra bir elif ilave etmek suretiyle olur. Fiil böylece dört harfli olur. Şimdi örnek kelimelerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Sülâsi bab

    VEZİN

    مُفاعَلَةٌ

    يُفَاعِلُ

    فَاعَلَ

       

    Vuruştu

    مُضَارَبَةٌ

    يُضَارِبُ

    ضَارَبَ

    Vurdu

    ضَرَبَ

    Birlikte içti

    مُشَارَبَةٌ

    يُشَارِبَ

    شَارَبَ

    İçti

    شَرِبَ

    Yazıştı

    مُكَاتَبَةٌ

    يُكَاتِبُ

    كَاتَبَ

    Yazdı

    كَتَبَ

    Karşılıklı yarıştı

    مُسَابَقَةٌ

    يُسَابِقُ

    سَابَقَ

    Yarıştı

    سَبَقَ

    Birbirine yaklaştı

    مُقَارَبَةٌ

    يُقَارِبُ

    قَارَبَ

    Yaklaştı

    قَرُبَ

    Mufâale babının özelliği:

    Mufâale babının en önemli özelliği, bir işin karşılıklı yapıldığını göstermesidir. Mufâale babında işdeşlik ve müşareket vardır

    Mesela:  كَتَبَ   “yazdı” manasındadır. Bu fiili mufâale babına sokarak كَاتَبَ  dediğimizde mana “yazıştı” olur. Gördüğünüz gibi, mufâale babı bir işin karşılıklı yapıldığını göstermiştir…

    Başka bir örnek: ضَرَبَ   “vurdu” manasındadır. Bu fiili mufâale babına sokarak ضَارَبَ   dediğimizde mana “vuruştu” olur.

    Şu noktaya da dikkat etmeliyiz: Bazen sülâsi fiil mufâale babına girer ama müşareket bildirmez.

    Mesela:  هَجَرَ   “hicret etti” manasındadır. Bu fiili mufâale babına sokarak  هَاجَرَ desek mana yine “hicret etti” şeklinde olur ve müşareket bildirmez. Demek, bazen sülâsi bir fiil mufâale babına girer ama müşareket bildirmez. Bu noktaya dikkat etmelisiniz.

     

  • Tef’il babı

    تفعيل TEF‘ÎL BÂBI
    Tef‘îl bâbında baştaki te ve sondan bir önceki ye harfi eklemedir. Üç harfli kökün başına te getirilir.
    Kökün ikinci harfi ile üçüncü harfi arasına da ye getirilir. Bu ye harfi kendisi okunmaz kendisinden önceki
    harfi uzun î şeklinde okutur.
    1. Tef‘îl bâbı genellikle ettirgenlik belirtir. Geçişsiz fiilleri geçişli yapar.
    فهم fehime anladı تفهيم tefhîm anlatmak
    علم’ alime bildi تعليم ta’lîm bildirmek, öğretmek
    2. Tef‘îl bâbı nispet bildirir. Bir hal ve keyfiyetin isnâdına yarar.
    (صوب) (doğru (śavâb صواب

    تصویب taśvîb – doğru saymak
    کذب kizb (yalan) تکذیب tekzîb – yalan saymak
    3. Tef‘îl bâbı sayı isimlerinden yeni mastarlar yapmak için de kullanılır.
    (وحد) (bir(vâĥid واحد

    توحيد tevĥîd – birlemek, birleştirmek, Tevhîd

    عشره’ aşere (on) تعشير ta‘şîr – onda birini almak
    Osmanlıcada kullanılan tef‘îl bâbındaki bazı kelimeler şunlardır.
    teşdîd تشدید ’teşcî تشجيع tesvîd تسوید teskîn تسکين
    taŧbîķ تطبيق taśvîr تصویر taśmîm تصميم teşvîķ تشویق
    تطهير taŧhîr تعجيز ta’cîz تعطيل ta’ŧîl تعمير ta‘mîr
    تعييب ta’yîb تفتيش teftîş تفصيل tafśîl تفویض tefvîż
    tevķîf توفيق tevcîh توجيه tekfîr تکفير taķsîm تقسيم

    TEF‘ÎL BABININ İSM-İ F‘İL ve İSM-İ MEF‘ÛLÜ
    Tef‘îl bâbında da ism-i fâ‘il ve ism-i mef‘ûl yapmak için:
    1. Ekleme te ve ye atılır, üç harfli kök bulunur.
    2. Üç harfli kökün başına mim getirilir. Mimin harekesi her zaman ötredir. Son harf sakin olarak okunur.
    3. Sondan bir önceki harf şeddeli okunur.
    4. Şeddeli harf esre okunursa ism-i fâ‘il, üstün okunursa ism-i mef‘ûl yapılmış olur.
    تعليم ta‘lîm علم معلم mu‘allim – öğreten (i.fâ‘il)
    mu‘allem – öğretilmiş (i. mef‘ûl)

    محرر حرر taĥrîr تحریر

    muĥarrir – yazı yazan (i. fâ‘il)
    muharrer – yazılmış (i. mef‘ûl)

    Aşağıdaki kelimeler tef‘îl bâbının ism-i fâ‘iline örnektir:
    مصور muśavvir مؤلف mü’ellif مؤذن mü’ezzin مجدد müceddid
    müfettiş مفتش müdeķķıķ مدقق muĥaķķıķ محقق muĥaśśıl محصل
    Aşağıdaki kelimeler tef‘îl bâbının ism-i mef‘ûlüne örnektir.
    müzeyyen مزین mürekkeb مرکب mübeşşer مبشر
    müsellaĥ مسلح muķaddem مقدم mükedder مکدر

    تفعل TEFE‘‘ÜL BÂBI

    Kelimenin kök üç harfinin başına te eklenir. Kökün ikinci harfi şeddeli olarak ötre okunur. Aslî sülâsî   mastarın veya tef’îl bâbındaki bir fiilin dönüşlülüğü içindir ve geçişsizdir.
    شکر şükr minnet, şükran تشکر teşekkür şükranını bildirmek
    جسم cism تجسم tecessüm cisimlenmek
    جمع cem’ toplama تجمع tecemmu’ toplanmak
    Tef‘îl Bâbı Tefe‘‘ül Bâbı
    تأخير te’hir geciktirmek تأخر te’ahhur gecikmek
    توجيه tevcîh yöneltme توجه teveccüh yönelme
    Kök harflerinden biri illetli olan tefe‘‘ül bâbındaki kelimelere örnekler:
    تجلی tecelli, تعدی ta‘addî, تمنی temennî, توقی tevaķķî, تسلی tesellî, تأنی te’ennî

    Tefe’’ül bâbında örnek kelimeler:
    تعدد ta‘addüd çoğalma تعهد ta‘ahhüd söz verme
    تعلق ta‘alluķ ilişiği olma تعرض ta‘arruż düşmana saldırma
    تغلب taġallüb zorla hüküm sürme تغير taġayyur değişme
    تخلل tahallül bozulma, halel bulma تحمل taĥammül dayanma
    تحير taĥayyür hayrete düşme تکرر tekerrür tekrarlanma
    تکثر tekessür çoğalma تکون tekevvün var olma

    تفعل TEFE‘‘ÜL BÂBININ İSM-İ F‘İL ve İSM-İ MEF‘ÛLÜ
    Tefe‘‘ül bâbının ism-i fâ‘il متفعل mutafa‘‘il: ism-i mef‘ûlü mutafa‘‘al olarak gelir. Pratik yol: Tefe‘‘ül
    bâbındaki kelimenin başına mim getirilir. Ve kural uygulanır. Mimin harekesi her zaman ötre, son harf
    sükûndur. Sondan bir önceki harf (şeddeli harf) esre okunursa ism-i fâ‘il, üstün okunursa ism-i mef‘ûl olur.
    tecessüs تجسس
    متجسس
    mütecessis (i.f.) araştıran
    mütecesses (i.m.) araştırılan şey

    teşebbüs تشبث

    متشبث
    müteşebbis (i.f.) teşebbüs eden, girişen
    müteşebbes (i.m.) teşebbüs olunan

    teveccüh توجه
    متوجه
    müteveccih (i.f.) yönelen
    mütevecceh (i.m.) kendisine yönelinen
    تبسم tebessüm متبسم mütebessim gülümseyen
    تشکر teşekkür متشکر müteşekkir teşekkür eden
    تفکر tefekkür متفکر mütefekkir düşünen, düşünür
    تردد tereddüd متردد mütereddid tereddüd eden, kararsız
    تولد tevellüd متولد mütevellid doğan, ileri gelen

     

     

    Tef’il babı, sülasi fiillerde orta harfini şeddelemek suretiyle yapılır. Fiil böylece dört harfe çıkar. Şimdi örnek fiillerde bu babı inceleyelim:

     

    Mastar

    Muzari

    Mazi

    Manası

    Sülâsi bab

    VEZİN

    تَفْعِيلٌ

    يُفَعِّلُ

    فَعَّلَ

     

    فَعَلَ

    İndirdi

    تَنْزِيلٌ

    يُنَزِّلُ

    نَزَّلَ

    İndi

    نَزَلَ

    İkram etti

    تَكْرِيمٌ

    يُكَرِّمُ

    كَرَّمَ

    Cömert oldu

    كَرُمَ

    Girdirdi

    تَدْخِيلٌ

    يُدَخِّلُ

    دَخَّلَ

    Girdi

    دَخَلَ

    Öğretti

    تَعْلِيمٌ

    يُعَلِّمُ

    عَلَّمَ

    Bildi

    عَلِمَ

    Bindirdi

    تَرْكِيبٌ

    يُرَكِّبُ

    رَكَّبَ

    Bindi

    رَكِبَ

    Yaklaştırdı

    تَقْرِيبٌ

    يُقَرِّبُ

    قَرَّبَ

    Yaklaştı

    قَرُبَ

    Tef’il babının özellikleri:

    1- Tef’il babı, lazım fiili müteaddi yapar. Mesela: نَظُفَ الْبَيْتُ   cümlesi “Ev temiz oldu.” manasındadır. نَظُفَ   fiilini tef’il babına sokarak:  نَظَّفْنَا الْبَيْتَ   dediğimizde ise mana “Evi temizledik.” şeklinde olur. Gördüğünüz gibi, lazım fiil tef’il babı ile müteaddi olmuştur.

    2- Tef’il babı, müteaddi fiilin müteaddiliğini artırır. Mesela: عَلِمَ أَحْمَدُ الدَّرْسَ   dediğimizde mana “Ahmed dersi bildi.” şeklinde olur.   عَلِمَ  fiilini tef’il babına sokarak   عَلَّمَ الْمُعَلِّمُ أَحْمَدَ الدَّرْسَ  dediğimizde ise mana “Öğretmen Ahmed’e dersi öğretti.” şeklinde olur. Bu cümlede  أَحْمَدُ  kelimesi 1. mefulün bih;  الدَّرْسَ  kelimesi ise 2. mefulün bihtir. Gördüğünüz gibi,  عَلِمَ  fiili tef’il babına sokularak عَلَّمَ   olduğunda müteaddiliği artmış ve iki mefulün bih almıştır.

    3- Tef’il babı, bir işin çok kuvvetli ve fazla yapıldığını ifade eder. Mesela:  مَزَقَ الْوَلَدُ الْجَرِيدَةَ  dediğimizde mana “Çocuk gazeteyi yırttı.” şeklinde olur.  مَزَقَ  fiilini Tef’il babına sokarak مَزَّقَ الْوَلَدُ الْجَرِيدَةَ    dediğimizde ise mana: “Çocuk gazeteyi parçaladı.” şeklinde olur. Gördüğünüz gibi, fiil tef’il babına sokularak مَزَّقَ   olduğunda bir işin çok kuvvetli bir şekilde yapıldığını ifade etmiştir.