Ay: Şubat 2012
-
Diyanet Yeterlilik Sınavı Soruları 11 Mart 2012
Resmi Sınav Soruları Açıklandığında Sitemizden Ulaşabileceksiniz. Sorular forum bölümümüzden alıntılandığı için hatalar bulunabilir
SORULAR
1) Efendimizi vefatından sonra kim yıkadı? HZ ALİ.
2) ölüyü kefenlemenın hukmu? cvp: farzı kifaye
3) Oruçun farz kılındığı ayet? cvp: bakara 183
4) namazı vaktinde kılmaya eda,vakti çıktıktan sonra kılmaya kaza denir
5) usve i hasene?cvp: güzel örnek
6) zekat için 160 koyunu olan birinin kaç adet koyun zekat vermesi lazım
a )1 b )2 c )3 d ) 4
7) 4 mezhebe göre abdestin hukmu
8) gazvetül usr saatül usr ceyşül usr sorusunun cevabı tebük seferi
9) kıyam hangi namazlarda rukündur ?
10) zekatın verildiği yolda kalanlar ne demektir? İbnus-sebil
11) edebül müfred’in yazarı kimdir? buhari
12 ene (zamir olan) durulursa nasıl durulur?
13) maturidi mezhebinde irade nasıl olur? insan kesb eder Allah halk eder
14) haccın farzlarından değildir? sader tavafı
15) hac ve umrede kesilen kurbanlara ne denir? hedy
16) cenaza bahsinde hangisi konu edilmez? telfikk
17) ölen kişinin sadece vücüdunu örten kefenin hükmü nedir? farz
18) Elhamdü lillahi rabbil alemin de rabb de durmak nasıl vakıftır? vakfı kabih/ izdırari/ tam/
19) zekatın geçerliliği için ne gerekir? temlil/niyet* nisab yıllanma* akıl/baliğğ
20) cahiliyyedeki asabiyyet ne demektir? kavimcilik
21)
22) Kuranda Mucize terimiyle aynı anlamda kullanılmamıstır? burhan ayet beyyine rikak
23 ) hicretten önce, islam’a davet için hangi sahabi gönderilmiştir?zeyd b.sabit, muaz b. cebel, mus’ab b. umeyr….
24) filozoflara göre habfisi ahlak konusu değildir? aşk/ nebat /nefs/siyaset
25) peyg. s.a.v katılmadığı savaşlara ne denir? seriyye
26) Kuranda geçen VASAT kavramından ne anlaşılır? adalet/güç/ son/ vaa’d
27) ramazan orucuna niyyetin vakti? güneşin batmasıyla beraber zevval vaktinden biraz öncesine kadar
28) hudeybiye de müslümanların müttefiki olan topluluk? huzaala/ bekir/ gatafanlılar/
29) uhut savaşı sonrasında müşrikleri korkutmak için tekrar yapılan gazvenin ismi?hamreül esed
30)saatül usre gazvetül usree savaşlarından hangisi kasdedilir? tebük
31)yesribe gönderilen ilk hoca? musab b umey
32) şafiye göre umrenin rükünleri
33) uhuddan sonra gidilen olay hamraül esed
34)cenazeyle ilgili olmayan terim telfik
35)şafiye göre kunut sabah namazı farzında okunur
36) zekatın geçerlik şart niyet ve temlik
37) Allahın sıfatı ilgili soru muhalefetün lil havadis
38) delil değildir sorusu istihlas delili
39) guslü gerektirmeyen istihaze
40 ) bu çürümüş kemikleri kim diriltecek ayetine cevap :ba’s
41)medineye heyetlerin geldiği seneye ne denir? senei vufutt
42) namazı vaktinde kılmak EDA vaktinden sonra kılmaya KAZA vakti içinde kılıp sahih olmadığı için tekrar kılmaya İADE DENİR
43) Seferilik hükümleriyle ilgili olarak hangisi yanlıştır? bütün mezheplerde sünnetler terk edilmez kısaltılmaz/ namazları kısaltarak kılmak malikilere göre müekked sünnet/ hanefilere göre kısaltmak azizmettir/ şafilere göre kısaltmak ruhsattır
44) imama uymakla ilgili olarak hangisi yanlıştır? imam lahih veye mesbuk olamaz/ imamla muktedi arasında kadın saf olamaz/ muktedi nevi olarak imamdan yüksek namaz kılar/ mukdedi imamla aynı hizada veya önde olamaz
45) insani ilişkilerde akıl ve kültürle kazanılan bağışlayıcılık vs özelliklere ne denir? hilm
46)mahreçleri aynı olan harfler ha ve aynyanlış olan tecvid terimi iklab olacaktı
47) hangisi haccın farzı değil dir veda tavafı
48) akşamdan oruca niyetlenip gündüz sefere çıkanın hanefiye göre hükmü
49) farz namazın son oturuşunu yaptıktan sonra kalkıp beş reket kıldıktan sonra altıya tamamlayıp selam verilen namazın hükmü
50) hacda kesilen kurban hedy
51) Elhamdü lillahi rabbil alemin de rabb de durmak nasıl vakıftır? vakfı kabih/ izdırari/ tam/ kafi
52) orucun kefaretinin şer’i delili?/kuran/sünnet/kıyas/istinbat
53 kefhaayn daki ayndaki tecvid -meddi lin-meddi lazm
54 Mecraha kelimesinde hangi tecvit kuralı vardır..(imale)
55 dudak ihfası(ihfavı şefevi) sorusu nasıl olur cevap:sakin mimden sonra harekeli be harfini gelmesi olacktı.
meddi munfasılı ziyade medle uzatmanın hükmü-caiz
rem-i cimar = minada şeytan taşlamak
şafilerde umrenin rukunleri nelerdir = 4 ihram tavaf say traş
harekesi iki üstün olan hemzede nasıl durulur
HANEFİYE GÖRE ÖRGÜLÜ SAÇLA GUSLÜN HÜKMÜ
gadtebeyyene deki mütecanis idgam nasıl idgamdır-tam idgam
kurbanla ilgili soru vardı 6 ayını doldurmuş 1 yaşında gibi gösteriyorsa kurban edilirr
1- usvei hasene güzel örnek2- ene kelimesi meddi tabii yapılarak vakfedilir
3- sevee meddi tabii yapılarak vakfedilir
4- müslümanlarla mütttefik olan kabile huzaa
5- araf cenet cehennem arası
6- önceki durağın aynısı kef harfi
7- mahreçleri aynı olan ayn hı
8- Tam İdğam ebedtum
9- iz zalamu mütecaniseyn
10- yesribe gönnderilen musab bin umeyr
11- peygamberimizi yıkayan hz ali
12- ceyşul usra tebuk
13- kâf hâ ayn sâdda ayn da medd-i lin
14- mecrehe imale vardır
15- cenaze namazının rükünleri kıyam tekbir
16- izhari kameriyye el-Gavlu
17- lem takısından sonra idğami şemsiye
18- necaseti hafiife 5 te bir
19- havaici feriyye
20- havelenul havl
21- hangis yanlıştır idğam:ğunne yapmak
22- minada şeytan taşlama remyi cimar
23- esmaül hüsnada yanlıştır el-azim
24- kendine yasaklanması ihram
25- hangisi farz değildir sader tavafı
26- munfasılın üstüne eklenen meddin durumu – caiz
27- sakin nun ve sakin vav ye bir kelimede ise— izhar
28- orucun niyet zamanı– akşamdan zevale kadar
29- allahın isimlerinden can alan — el-Kabz
30- yaratılana benzememek olan- muhalefetül lil havadis
31- yasin süresi çürümüş kemiklerden yaratmak– ba’s
32- geçmişten günümüze gelen dinlerde ortak özellik- inanç esaslarının aynı olması
33- zekatın geçerlilik şartı– niyet , temlik
34- hissi mucize– duyu organlarıyla anlaşılır olması
35- mucize kuranda ne olarak geçmiyor– rikak
36- namzı vaktince kılan falan diye boşluklar — eda , kaza , iade
37- hangisine boy abdesti gerkmez– istihaze
38- cenazeyle ilgili olmayan terim—telfik
39- Uhut Savaşı sonrası Hamraül eset
40- Asabiyet – Yakınlara her halükarda Yardım(!)
41- Teşrii İrade ile doğrudan alaklı olmayan – Allah’ın İnsanı Yaratması(!)
42- Allah’ın varlığını isbat eden delillerden değil – İstihlas
43- Heyetler senesi – Senei Vüfud
44- Elhamdü lillahi Rab de vakıf – Vakf-ı Kabih
45- Öncesi sonrasıyla anlam bakımından bağı olmayan – Vakf-ı Tam
46- İstağfir lizikri – İdğam yok
47- Gusul gerekmez – Saç örgülerinin çözülmesi
48- Hangi Tecvid Yoktur – Meddi Lazım(!)
49- Mim den sonra B – İzhar-ı Şefevi
50- Şafilerde umrenin rüknü – ihram tavaf say tıraş(!)
51- Vasat Ümmet – Adalet(!)
52- insani ilişkilerde akıl ve kültürle kazanılan bağışlayıcılık vs. Hilm(!)
53- Allah’a Karşı saygı.. – Takva(!)
54- ( Harflerle El takısından sonra hangi harflerde idgam yapılmaz o soru)
55- Abdestte Niyet – Hanefilerde Sünnet, diğerlerinde Farz
56- Cenazenin Kefenlenmesi – Farz(!)
57- Akşamdan niyet eden gündüz yolculuğa çıkarsa – Kefaret gerekmez(!)
58- Kıyamın Farz Olduğu Namazlar – Farzlar, Vacipler ve Sabahın Sünneti(!)
59- Peygamber(s.a.v)’ in katılmadığı savaşlara ne denir? Seriyye
60- Filozoflara Göre Ahlakın Konusuna girmeyen – Nebat(!)
61- Seferilikte Namazlarla ilgili – Maliki Sünnet-i müekket(!)
62- Oruçta Kefaretin Kaynağı – Kur’an(!)
63- Orucun Farziyyeti – Bakara 183-185(!)
64- Şafilerde Konut – Sabah(!)
65- Allah’ın varlığını isbatta selim akıl.. – Fıtrat Delili
66- Muktedi ile alaklı….
67- Sorumluluk vs… – Şükür(!)
68- Zekat verilen Yolda Kalmışlar – İbn-ü Sebil
69- Namazda Konuşmadan Gözlerini kıbleden Çevirmek (!)
70- namazda konuşmak vs.namazı bozan hatalara ne denir – müfsidatı salat(!)
71- ..Ru ru’ba.. – Vasl halinde birinci kelime Meddi Tabii olup uzatılır
72- Şafilerde Fatiha yanlış okunursa namaz bozulur..(!)
73- 160 koyunun Zekat nisabı – 2 (3)
74- Hacc’da kesilen Kurban – Hedy
75- Edebü Müfred – Buhari
76- Iztırari fiiller..mi Kesb mi?
77- Yatsının farzında 5 ve 6. Rekatlar..
78 Kurbanlıklar – 6 ayını doldurmuş 1 yaşında gibi gösteriyorsa kurban edilirr
79- İzhar-ı Kameriye Harfi – He
80) veğfir li zenbik ra sakin olduğundan kıraat imamı asım a göre ra nasıl okunur ?
Resmi Sorular
11 Mart 2012’de yapılacak olan Diyanet işleri başkanlığı personel yeterlilik sınavı soru ve cevapları Egitek ile eşzamanlı olarak sitemizde yayımlanacak.
11 Mart 2012 Diyanet Mesleki Yeterlilik Sınav Soruları ve Cevapları
Sınav soru ve cevapları sınavdan sonra sitemizde yayınlanacaktır.Sınava girecek adaylara başarılar dileriz.
Forum Bölümümüzde Takipçilerimiz Tarafından Eklenen 11 Mart 2012 Yeterlilik soruları
“Stajyer Vaiz” 2012 Yeterlik Soru ve Cevapları
“Stajiyer Kuran Kursu Öğreticisi ” 2012 Yeterlik Soru ve Cevapları
“İmam Hatip” 2012 Yeterlik oru ve Cevapları
“Müezzin Kayyım” 2012 Yeterlik Soru ve Cevapları”
ÖNCEKİ DÖNEM SORU VE CEVAPLARI
19 Mart 2011’de yapılan Diyanet işleri başkanlığı personel yeterlilik sınavı soru ve cevapları yayımlandı. Soru ve cevaplara aşağıdaki bağlantıdan ulaşabilirsiniz…
Diyanet İşleri Başkanlığı 2011 Personel Yeterlilik Sınavı Soru ve Cevapları
- Stajyer Vaiz
- Stajiyer Kuran Kursu Öğreticisi
- İmam Hatip
- Müezzin Kayyum
- Nakil
- Hac Görevlendirmesi
- Yurt Dışı Görevlendirmesi
- Hac Görevlendirmesi – Yurt Dışı Görevlendirmesi
19 Mart 2011’de yapılan Diyanet işleri başkanlığı personel yeterlilik sınavı soru ve cevapları yayımlandı.
Soru ve cevaplara bağlantıdan ulaşabilirsiniz…
Diyanetten Facebook ve Twitter Kılavuzu
Sosyal medyaya dedikodunun hakim olduğu ise şöyle anlatılıyor: “Sosyal ağlarda tanıdık veya tanımadık binlerce insanla iletişim kuruluyor. Bu içeriklerin çoğu bireysel ilişkiler ve kişiler arası iletişim üzerine kurulu. Burada sakıncalı nokta ise insani ilişkilerle ilgili merak ve dedikodunun sosyal medyaya hakim olması.”
İşte o tavsiyeler
– Size gelen bir iletiyi başkasına aktarmak istediğinizde bu iletiyi size gönderenin bunu isteyip istemediğinden emin olun.
– Şaka yaparken veya eleştirel sözler yazarken çok dikkatli olunuz. Yüz yüze olmadığınız için şakanız eleştiri olarak da algılanabilir. Sevincinizi ve güldüğünüzü “:)” işareti ile belirtiniz.
– Sosyal ağlarda size nasıl davranılmasını istiyorsanız siz de aynı şeklide davranınız.
– Özel simgeler kullanmaktan, esprili ya da alaycı anlatımlardan kaçınınız, farklı söyleşi biçimi ile herkese açık ortamlarda iletişimde bulunmayınız.
Diyanet Bazı Haberleri Yalanladı
Diyanet İşleri Başkanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşavirliği tarafından yapılan yazılı açıklamada, ”Diyanet yılın ahlaklı ve dindarını seçecek”, başlığı ile yayınlanan haberlerin gerçeklikle hiçbir ilgisinin bulunmadığı belirtildi.
Bir muhabirin Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar’la yaptığı telefon görüşmesine dayalı olarak ürettiği haberin gerçeklikle hiçbir ilgisi bulunmadığı vurgulanan açıklamada, ”Yeni hazırlanan strateji planında yer alan hedeflere yönelik olarak Prof. Dr. Özafşar’ın getirdiği açıklık, ciddi anlamda tahrif edilerek habere konu edilmiştir. Bu çerçevede ‘Diyanet yılın ahlaklı ve dindarını seçecek’ başlığı ile kamuoyuna duyurulan haber ve bu haberin içeriğinin basın ahlak ilkeleri ve dürüst gazetecilik prensipleriyle örtüştüğünden söz edilemez” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, gazetelerde ”Enişte terfisine iptal” ya da ”Diyanet’e enişte terfisine iptal” başlığıyla yayımlanan haberlerde de, Başkanlığın atama kuralları hakkında şüphe uyandırmaya yönelik bir dil kullanıldığı kaydedildi.
Habere söz konusu olan Doç. Dr. İsmail Karagöz’ün Başkanlığın değişik kademelerinde görev yaptığı, son olarak iç denetçilik görevinde iken Rehberlik ve Teftiş Kurulu Başkanlığına atandığı vurgulandı.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
”Doç. Dr. Karagöz’ün tercih edilmesinin yegane sebebi kurumsal geleneğimizde aslolan liyakat ve ehliyet kriterlerine sahip olmasıdır.
Söz konusu haberde ifade edilen Doç. Dr. Karagöz’ün müfettişlik yapmadığı ise asla doğru değildir.
Ankara, 16. İdare Mahkemesi tarafından verilen iptal kararı hakkındaki hukuki süreç sona ermemiş, konu Danıştay’a intikal etmiştir.
Enişte terfisi başlığı altında yer alan haberlerin hiçbir şekilde gerçeklikle ilgisi bulunmamaktadır. Başkanlığımızda her zaman olduğu gibi bugün de aslolan liyakat ve ehliyettir.”
Diyanet Yeterlilik Başvurularını Uzattı
D U Y U R U
11.03.2012 tarihinde yapılacak 2012 Yılı Yeterlik Yazılı Sınavı için başvuru ücretini yatırdığı halde e-başvuru sisteminde kaydı yer almayan adaylar için sınav başvuru süresi 23.02.2012 tarihine kadar 2 (iki) gün süre ile uzatılmıştır.
Adayların, “http://basvurular.meb.gov.tr/bsv2/diyanet_yetmesbil/default.aspx” adresinden “Başvuru İşlemleri” bağlantısınıkullanarak kayıt işlemlerini yapmaları gerekmektedir. Başvuru sisteminde kaydı bulunmayan adaylar başvuruücretini yatırmış olsalar bile sınava giremeyeceklerdir.
Adaylar, başvuru ile ilgili yapacağı işlemleri, “http://basvurular.meb.gov.tr/bsv2/diyanet_yetmesbil/basvuru_nasil_kayit_edilecek.aspx” adresinden “BaşvuruNasıl Yapacağınızı Resimlerle Öğrenin”bağlantısını kullanarak adım adım öğrenebilirler. Adayların başvurularınıyaparken internet tarayıcısı olarak Internet Explorer programını kullanmaları gerekmektedir.
Sınav başvurusunu kesinleştiren adaylar, 01.03.2012 tarihinden itibaren “Sınav Giriş Belgesi”ni “http://www.meb.gov.tr” internet adresinden alacaklardır. Sınav günü, “Sınav Giriş Belgesi” yanında bulunmayan adaylar sınava alınmayacaktır.
D.İ.B.İNSAN KAYNAKLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
Diyanet Dergisinin Bu Ayki Konusu
Derginin Şubat sayısı için bir başyazı kaleme alan Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, İslam medeniyetinin bir söz medeniyeti olduğunu vurgulayarak, “Yüce Rabbimiz, kelam sıfatıyla tenezzül buyurarak insanlara vahiy göndermiş ve kerim kitabımız Kur’an, okunan bir söz olarak vahyedilmiştir. Âdem (as) bir söz ile yaratılmış ve âlem ‘Ol’ sözüyle var olmuştur” diye yazdı.
Sözün, insanın evrene açıldığı ve yüreğindekini dışarıya açtığı mucizevî bir ayet olduğunu ifade eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, sözün doğru, anlamlı, faydalı, hakka ve hakikate yaraşır güzellikte olması gerektiğini kaydetti.
GÖRMEZ’İN YAZISI
Başkan Görmez yazısına şöyle devam etti:“Söz, hakikat, ahlak ve estetik boyutu olmak üzere üç temel esas üzerine bina edilmiştir. Kur’an-ı Kerim’de sözle ilgili ayetler incelendiğinde sözün bu üç boyutu üzerinde durulduğu görülür. Müslümanlar İslamî ilimleri oluştururken sözün mana ve hakikat ile ilişkisi üzerinde özellikle durdukları içindir ki, bu ilimlerin neredeyse tamamı, sözün hakikat, hikmet ve ahlakla ilişkisini ortaya koymak için var olmuştur. Nitekim usul-i fıkıhtaki delalet bahsi, sözün hakikat değerini ortaya koyarken, İslam felsefesi, sözün hikmet boyutunu, edebiyat ise sözün estetik boyutunu ortaya koymaktadır.”
SÖZ ESTETİĞİ
Söz estetiğini ortadan kaldıran her türlü unsurun kadim kaynaklarımızda dilin afetleri başlığı altında ele alındığını ifade eden Başkan Görmez, şunları dile getirdi.“Günümüzde konuşan her insanın bu gibi afetlere maruz kalması, kitle iletişim araçları marifetiyle her türlü estetikten yoksun sayısız sözün ortalıkta uçuşması, dahası bu sözlerin görüntüye ve yazıya dönüştürülmesi pek çok afete yol açan bir söz kirliliği oluşturmaktadır”
SÖZÜN KENDİSİ DE BİR DAVRANIŞTIR…
Söz ile davranışı birbirinden ayırmanın oldukça güç olduğunu ifade eden Başkan Görmez, sözün kendisinin de bir davranış olduğunu belirterek şunları kaydetti;“Davranışı güzel olanın sözü de güzel olur. Modern zamanlara gelindiğinde sözün değeri düşmüş, imaj yüceltilmiş, görüntü ve görsellik öne çıkarılmıştır. Sözle imajın farkı anlatılamayacak kadar büyüktür. Söz, hakikat terazisinde bir değere sahip iken, imajın böyle bir değeri bulunmamaktadır. Dolayısıyla günümüzde Müslümanlara düşen görev, imajın ve görselliğin görüntüsüne kendimizi kaptırmadan sözü yüceltmeye devam etmek olmalıdır. Din görevlileri olarak yapacağımız en önemli hizmetlerden birisi, imaj ve görüntünün büyüsüne kapılmadan, bütün teknolojik imkanlarla birlikte sözün değerine inanmaya ve hikmetli sözü yüceltmeye devam ederek, din-i mübini İslam’ı anlatmaktır.”
“İÇİNDE İNSANİ VE AHLAKİ ERDEMLERİN BULUNMADIĞI BİR DİNDARLIK, YANILGIDAN İBARETTİR”
Yazısında son günlerde sıkça dile getirilen ‘dindarlık’ konusuna da vurgu yapan Başkan Görmez, “Dine bağlılık da, dindarlık da kendisini sözden ziyade davranış olarak ortaya koymalıdır. İçinde insani ve ahlaki erdemlerin bulunmadığı bir dindarlık, yanılgıdan ibarettir. Bu nedenle önemli olan, kişinin dindarlığını sözde değil, özde yaşamasıdır. Sözü öze, özü söze feda etmeden bilgi, ibadet ve ahlak eksenli bir dindarlık gayemiz olmalıdır” diye yazdı
Türk Halkı Diyanete Güvenmiyor
DİYANETİ AŞAN NEDENLER
19. ve 20 yüzyıllar Batı kaynaklı materyalist felsefenin altın çağlarıydı. Fiziği ve görüneni esas alıp metafiziğe savaş açan bu düşünce akımı kısa zamanda dünyayı etkisi altına almıştı. Kuşkusuz bunda Kilise ile İktidar arasındaki güç mücadelelerinin kilisenin aleyhine sonuçlanmasının etkisi de büyüktü. Bu mücadele sonucunda iktidar galip gelmiş, kiliseyi hakimiyeti altına alarak ona sınırları belli bir alanda hareket imkanı vermişti. Aynı zamanda bu yüzyıllar Osmanlı Devletinin Batı karşısında kendisini ezik hissedip ona hayranlığının arttığı yüzyıllardı. 1857’de ölen A.Comte’un düsünceleri Osmanlı’ya gelmekte gecikmedi ve böylece pozitivizmin düşünce hayatımızda önemli bir yeri oldu. Felsefeyi, edebiyatı, politikayı dolayısıyla toplumun bütün katmanlarını etkiliyordu bu düşünce akımı.
Osmanlı’nın külleri üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devleti de laikliği kendisine bir ilke olarak benimsedi. “Din geri kalmışlık sebebimizdi”. Bu yüzden siyaset ve devlet kuralları farklı işler, din ise kedisine çizilen sınırlar içerisinde, siyasi otoritenin izin verdiği ölçüde yaşamını devam ettirirdi. Osmanlıda Şeyhülislamlık gibi gerektiğinde padişahı bile aşan bir mevkide bulunan din işleri, yeni kurulan Türkiye Cumhuriyeti Devletinde yine de 3. sırada yer alabilmişti. Ancak aradan geçen yıllar içerisinde hiyerarşideki yeri gittikçe eridi ve günümüzde 51. sırada yer alıyor.
DİB’in, cumhuriyetin kurulduğunda protokolde üçüncü sırada olup şu an 51. sıraya kadar gerilemesinin siyasi nedenleri kadar toplumsal nedenleri de vardır. Diyanetin en önemli temsilcisi olan din görevlilerinin, halk arasındaki tabirle hocaların, yazılı ve görsel medyada bilinçli veya bilinçsiz, kaba-saba, çok yiyen, temizliğine dikkat etmeyen, dünya işlerinden anlamayan, giyim-kuşam zevki olmayan kişiler olarak lanse edilmesi ve bunun bütün kuruma mal edilmesi diyanetin gözden düşmesinin en önemli nedenlerinden biri olmuştur. Bu şekilde din ve dinin temsilcisi olanlar toplum nazarında küçük düşürüldü. Burada bütün suç tabii ki dışarıda aranmamalıdır. Maalesef dini çok menfi şekilde temsil ed(emey)en din görevlilerinin de etkisi olmuştur bütün bu olumsuzluklarda.
Günümüz Dünyasında, maddenin tatmin edemediği insanlığın zihni ve kalbi tekrar dine dönüş yaşamaktadır. Kurtuluşu dinde ve dini değerlere bağlılıkta aramaktadır iki-üç asırdır savrulan zavallı dünya insanı.
İşte bu noktada Diyanet’e çok büyük görev düşmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kendi içinde özeleştiri yapıp Türkiye gündeminde neden daha güçlü temsil bulamadığını sorgulaması gerekmektedir. Bu noktada işin siyasi tarafına girmeden uzmanlık alanı dinin sosyal hayata etkileri olan biri olarak bazı önerilerde bulunmak istiyorum.
DİYANET’İN İTİBARINI ARTTIRMA ADINA ÖNERİLER
• Her sahada uzmanlaşmanın önem kazandığı günümüzde diyanet görevlileri de uzman olmalıdır. Bu nedenle Diyanet YÖK ile daha sıkı iş birliği halinde olmalı, din görevlisi yetiştirilirken gerekli olan kıstaslar ortak belirlenmelidir. Bir din görevlisi en azından ilahiyat mezunu olmalıdır ki; işinin ehli olabilsin.
• Toplum din görevlilerinin şahsında dini görmektedir. Bundan dolayı onların yaptıkları en küçük hatalar dine mal edilmektedir. Bu nedenle Din görevlileri yaşadıkları toplumsal hayattaki davranış ve uygulamalarında çok daha hassas olmalıdırlar.
• Din görevlileri memuriyet anlayışından sıyrılıp, topluma daha fazla faydalı olma mülahazasıyla, cemaatiyle farklı ortamlarda daha çok beraber olabilmelidir.
• 2001 yılında Adapazarın’da kıldığım bir Cuma namazında, imam Cuma hutbedinde Abdullah İbn Cahş isimli sahabiden bahsederken ilkinde Bahş, ikincisinde Cahş, üçüncüsünde ise Kahş olarak okumuştu. Bu olayı hiç unutamam. Bu ve bunun gibi olayların önüne geçmek adına hutbeler ve vaazlar merkezden gelmemeli her bir din görevlisinden hutbeyi kendisinin hazırlaması istenmelidir.
• “Veren el alan elden üstündür.” Camiler toplum nazarında hep alan el olarak lanse edilmemelidir. Veren el olup dinin ve dinin temsilcisi olan bu kurumun itibarı artırılmalıdır. Bunu sağlamak için de caminin ihtiyaçları imam tarafından maddi durumu müsait cemaatten bazı kişilere gördürülse, hem o insanın sadaka-ı cariyede bulunmasına vesile olunacak hem de imam efendiler ezile büzüle her Cuma cemaatten para istemek zorunda kalmayacaklardır. Bunun neticesinde de gerektiğinde bir fakire de el uzatabilen camilerimizin itibarı toplum nezdinde yükselecektir.
• Şüpheli şeylerden uzak durma adına şeffaf olabilmek önemlidir. Şeffaflığa en çok dikkat etmesi gereken kurum da diyanet olduğu için Torpil ve Diyanet yan yana en son gelmesi gereken iki kelimedir. Diyanet’in kuruma eleman alırken mülakat yapması akıllara “acaba” sorusunu getirmektedir. Alacağı görevlinin Kur’an-ı Kerim’ini dinlemek için mülakat yapabilir ancak diğer mülakat konuları yazılı olmalı ve böylece objektif kriterlere bağlanmalıdır.
• Allah, kendi adına çalışılan bir yeri zayi etmez. Yüce kitabında da “kişi için ancak çalıştığının karşılığı” olduğunu buyurmaktadır. Eğer Diyanet kendi içerisindeki problemleri halledebilirse, kendini aşan diğer problemler tabii mecrasında çözüme kavuşacak ve gerek toplum gerekse de devlet nezdinde layık olduğu itibara kavuşabilecektir.
Taha ÜNAL
Din Sosyolojisi Uzmanı
tahaunal80@gmail.com
Kaynak: Samanyolu
Klasik Arapça 9.Ders Sarf: Bina Kitabı (Fiillerde Çatı = İfal Babı)
Recep Tayyip Erdoğan Mısırda Yok Satıyor / Kitabın Arapçasını İndir
Başbakan Erdoğan’a Arap dünyasında duyulan hayranlık, kitap satışlarına da yansıdı. Kitabın mütercimi Mısırlı akademisyen Tarık Abdulcelil, 5 bin adet yapılan ilk baskının tükendiğini çok yakında ikinci ve üçüncü baskıların da yapılacağını anlattı.
Tarık Abdulcelil, “Arap Baharı’ndan sonra daha da ilgi çekmeye başladı. Şu anda Arap ülkeleri yeni bir oluşuma doğru gidiyor. Bu ülkeler kendilerine lider ve parti modeli arıyorlar. Tüm gözler şimdi Recep Tayyip Erdoğan’ın üzerinde… Herkes onun nasıl bir lider olduğunu merak ediyor.” diyor.
Kitapçı Mahmud Kerim Mahmud da satışlardan çok memnun. Mahmud, “Erdoğan, Arap dünyasında çok yakından tanınan bir lider. Kitabın tanıtımından sonra ilginin çok daha fazla olacağını tahmin ediyorum.” diye konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan Mısırda Yok Satıyor / Kitabın Arapçasını İndir
Rar Şifre: fasiharabic.com
Klasik Arapça 8.Ders Sarf: Bina Kitabı (Fiillerde Çatı = 3. – 6. Bab)
AÖF İlahiyat Arapça Kitapları İndir
Açıköğretim İlahiyat Fakültesinde toplamda 4 dönem bulunmaktadır. Her dönem içinde de arapça dersi bulunuyor. Bu arapça dersleri için ayrı ayrı hazırlanmış 4 kitap bulunuyor. Bütün açıköğretim ilahiyat arapça kitaplarını burdan indirebilirsiniz.
Açıköğretim ilahiyat arapça kitapları indir 1
Açıköğretim ilahiyat arapça kitapları indir 2
Açıköğretim ilahiyat arapça kitapları indir 3
Açıköğretim ilahiyat arapça kitapları indir 4
Rar Şifre: fasiharabic.com