D) Akla, His Ve Müşahedeye Aykırı Olması: Hadis Usulü Online Oku

42640


d) Akla, His Ve Müşahedeye Aykırı Olması:

 

Bazı uydurmalar Kur’ân’ın, mütevatir ve sahîh
sünnetin, icmâ-ı ümmetin veya akıl ve sağduyunun hükümlerine tevîl kâbil
olmayacak şekilde zıtlık arzeder (cem ve te’vîli kâbil zıtlıklar için hemen vaz
hükmüne gidilmez). Meselâ:


*

Mütevatir rivâyetin râvilerince tekzîb edilen bir rivâyet.


*

Büyük bir cemaati ilgilendiren ciddî bir meselenin sadece bir kişi tarafından
rivâyeti.


*

Küçük bir hataya büyük bir tehdîd veya basît bir amele büyük bir mükafat va’di
(ki kıssacıların hikâyelerinde rastlanan bu durumlar mânâdaki rekaket denen
şeydir).


*

Râvi’nin râfızî, rivâyetinde Ehl-i Beyt’in fazîleti veya muhaliflerinin
rezîletiyle ilgili olması.


*

Dinde bir asıl mahiyetindedir, ama bir kişi rivâyet etmektedir. Râfizîlerin,
İmamet’in Hz. Ali (radıyallahu anh)’ye ait olduğu iddiaları gibi.

İbnu’l- Cevzî şöyle der: “Bir hadîsin ma’kûl’a
mugayir, menkûl’e muhâlif, usul’e (sünen, müsned, sahîh, câmi… gibi
kaynaklara) aykırı olduğunu görürsen bil ki bu hadîs mevzudur”. Burada ma’kûl
meselesinde dikkat gerekir, herkes kendi aklına göre hareket edecek olursa pek
çok şeyi gayr-ı ma’kûl bulabilir. Usul kitaplarında ma’kûl’a aykırının misâli,
merfu olarak rivâyet edilen şu sözdür: “Tufan sırasında Hz. Nuh (aleyhisselâm)’un
gemisi, Beytullah’ın etrafında yedi kere tavaf etti. Sonra Makam-ı İbrahîm’de
iki rek’ât namaz kıldı”.

Yine akla muhalif sınıfa verilen ikinci bir
örnek de şudur: “Allah atı yarattı. Sonra koşturdu. At koşunca terledi. Atın
terinden de kendisini yarattı”. Suyutî, “Böyle bir rivâyeti değil müslüman, aklı
olan bir kimse bile uydurmaz” der.

Bunu uyduran Ebu’l-Mühezzim hakkında Şu’be şöyle
der: “Ben onu gördüm, kendisine tek kuruş (dirhem) verilse elli hadîs
uyduruverecek birisiydi”. Bunu rivâyet eden Muhammed İbnu Şüca’ın da dinde sapık
olduğu belirtilir.

[1]

“Hicri 600 tarihinden sonra
doğacaklara Allah’ın hiçbir ihtiyacı yoktur” düzmesi, hem akla, mantığa hem de
tarihi gerçeklere aykırıdır. Zira o tarihten sonra yaşayanlar arasında İslam’a
ve insanlığa gerçekten değerli hizmetler vermiş olanların haddi hesabı yoktur.

“Patlıcanın her derde deva
olduğuna” dair uydurma, tecrübe ve ilmi bulgulara aykırıdır.

[2]

“Ana babasına iyilik etmek
isteyenler şairlere para versin”

“İnsanoğlunun kalbi kışın
yumuşar. Bunun sebebi Allah’ın Adem’i çamurdan yaratmış olmasıdır; çünkü çamur
kışın yumuşak olur.” uydurmaları gibi.

[3]



 




[1]

İbrahim Canan, Kutub-i Sitte Tercüme ve Şerhi, Akçağ Yayınları: 2/145-146.



[2]

İsmail Lütfi Çakan, Hadis Usulü, Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi
Yayınları: 160.



[3]

Talat Koçyiğit, Mücteba Uğur, İ. Hakkı Ünal, İmam-Hatib Liseleri İçin Hadis
Usulü, 12. sınıf: 51.