MÜBTEDA VE HABER المبْتدأ الخَبرُ
Mübteda; isim cümlesinin kendisiyle başladığı isimdir ve merfudur.
العلمُ نافِعٌ : İlim faydalıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
المُعلِّمانِ مُخْلِصَنِ : İki öğretmen ihlaslıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
التلاميذُ مُجْتَهِدون : Öğrenciler çalışkandır.
المبْتدأ الخَبرُ
Haber; isim cümlesinin ikinci kısmıdır. Mübtedanın nasıl ve ne durumda
olduğunu haber verir. Merfudur.
الرَجُلُ فاضلٌ :Adam faziletlidir.
المبْتدأ الخَبرُ
الطلابُ ناجحونَ : Öğrenciler başarılıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
الأقْلامُ جَميلةٌ : Kalemler güzeldir.
المبْتدأ الخَبرُ
Haber genellikle nekre olur ve mübtedadan sonra gelir. Mübteda ve haber
arasında müzekkerlik, müenneslik; müfredlik ve cemi olma bakımlarından
uyum vardır. Ancak mübteda gayri akil bir isimin çoğulu olursa, haber
müfred müennes olarak gelir.
الكُتُبُ مُفيدَةٌ : Kitaplar faydalıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
البيوتُ جميلةٌ : Evler güzeldir.
المبْتدأ الخَبرُ
Haberin Öne Geçtiği Yerler:
1)Mübteda nekre olup, haber zarf veya car-mecrur (şibhi cümle) olursa.
عِنْدي آِتابٌ :Yanımda bir kitap vardır. ( Zarf)
الخَبرُ المبْتدأ
في حَقيبَتي قَلَمٌ : Çantamda kalem vardır. ( Car- Mecrur ).
الخَبر المبْتدأ
2)Haber soru ismi olursa.
مَنْ أنْتَ ؟ : Sen kimsin?
الخَبرُ المبْتدأ
آَيْفَ حالُكَ ؟ : Nasılsın?
الخَبرُ المبْتدأ
Not: Soru isminden sonra gelen kelime zarf, harfi cerli isim veya fiil ise,
bunlar mübteda olamayacağından, soru isimi mübteda olur.
منْ جاء؟َ : Kim geldi?
المبْتدأ الخَبرُ
منْ في البيْتِ؟ : Evde kim var?
المبْتدأ الخَبرُ
3)Mübteda da habere ait bir zamir bulunursa.
في الدّارِ صاحِبُها : Evde sahibi var.
الخَبرُ
للعاملِ جزاءُ عملِهِ : İşçinin çalışmasının karşılığı vardır.
الخَبرُ المبْتدأ
4)Mübteda da hasr (özellik veya hükmün kendisine ait olması) kastedilirse.
ما عالِمٌ إلاّ أللّهُ : Allah’tan başka alim yok.
الخَبرُ المبْتدأ
إنّما الشاعِر البُخْتُرِيُّ : Şair ancak Buhteri’dir.
الخَبرُ المبْتدأ
Haberin Geliş Şekilleri:
1) Müfred Haber:
a) Müfred isim:
العلمُ نافعٌ : İlim faydalıdır.
b)Sıfat terkibi:
زينبُ بنتٌ جميلةٌ : Zeyneb güzel bir kızdır.
c)İzafet terkibi:
هذا أبو خالدٍ : Bu, Halid’ in babasıdır.
d) Şibh-i izafe:
هذا الرجل أبٌ لِعَلِيّ : Bu adam, Ali’nin babasıdır.
e) Şibh-i fiil:
أخوكَ ذاهِبٌ إلي الحَديقةِ : Kardeşin bahçeye gidiyor.
2)Cümle Olan Haber:
a) İsim cümlesi:
علِيٌّ أبوهُ مُهَنْدِسٌ : Ali’nin babası mühendistir.
المبْتدأ الخَبرُ
b) Fiil cümlesi:
الطّالبُ يدرسُ الطِبَّ : Öğrenci tıp okuyor.
المبْتدأ الخَبرُ
c) Şart cümlesi:
الكَريمُ إنْ تُكْرِمْهُ يُكْرِمْكَ : Cömere ikram edersen sana ikram eder.
المبْتدأ الخَبرُ
3) Şibh Cümle Olan Haber :
a) Zarflar:
أحَمَد عِنْدَكَ : Ahmet senin yanındadır..
b) Harfi cer ve mecrur ile:
العصفورُ على الشَّجرةِ : Serçe ağacın üstündedir.
Mübtedanın Geliş Şekilleri:
a) Müfred kelime olarak:
العلمُ مفيدٌ : İlim faydalıdır.
b) Müevvel mastar olarak:
أنْ تَصوُمواَ خَيْرٌ لَكُمْ : Oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.
c) Zaid harfi cerli isim olarak gelebilir:
هَلْ عِنْدَآُمْ مِنْ أحَدٍ : Yanınızda herhangi bir kimse var mıdır?
Mübtedanın Nekra Olması: Mübteda umumilik ve hususilik bildirince
nekre olarak gelir
1) Mübtedanın umumilik ifade etmeside şöyle olur:
a) Kelimenin ifade ettiği bütün bireyler kastedilince.
إنْسَانٌ خيْرٌ مِنْ بَهِيمَةٍ : İnsan (bütün insanlar) hayvandan daha üstündür.
b) Soru edatından sonra gelince
هَلْ أَحَدٌ في الدارِ : Evde kimse var mı?
c) Olumsuzluk edatından sonra gelince
ما جاهِلٌ بيْنَنا : Aramızda cahil yoktur.
2) Mübteda şunlarla hususilik kazanır:
a) Sıfatla:
صَديقٌ آَريمٌ زَارَنا : Cömert bir dost bizi ziyaret etti.
المبْتد الخَبرُ
b) İzafetle:
زِيادةُ خَيْرٍ خَيْرٌ : Hayrın çoğu hayırdır.
المبْتد الخَبرُ
c) Şibhi fiil, fail veya meful aldığında:
عِلْمٌ بِاللّهِ خَيْرٌ : Allah’ı bilmek hayırlıdır.
بِاللّهِ kelimesi, عِلْمٌ mastarının mefulu bihidir.
Mübteda ile haber arasına zamirul fasl: (ayırma zamiri) gelebilir.
الرَجُلُ هُوَ الكَريمُ :O adam, cömerttir.
Haber- z. Fasl- müb.