Arapça Dilbilgisi Sarf Nahiv

MERFULAR Arapça Merfular

MERFULAR ا لمرفوعاتُ
FAİL الفاعل
Fail : Fiil cümlesindeki öznedir. Genellikle fiilden sonra gelir ve işi yapanı
gösterir. Hükmü refdir. Yani daima merfu olur.
ماتَ الرجلُ : Adam öldü.
Fail – Fiil
تلعبُ البنتُ : Kız oynuyor.
Fail – Fiil
جاءَ المدرِّسُ : Öğretmen geldi.
Fail – Fiil
قرأتْ المرأةُ الكتابَ : Kadın kitabı okudu.
Meful – Fail – Fiil

Fiil ile fail arasında müzekkerli müenneslik açısından uyum vardır.
Fail tensiye ve cem de olsa fiil başta geldiği sürece müfred olarak gelir.
قال الرجلُ  قال الرجلانِِ  قال الرجالُ : Bir adam dedi, iki adam
dedi, birçok adam dedi.

NAİBİ FAİL نائب الفاعل
Naibi fail meçhul fiillerde failin yerine geçen mefule denir. Meful naibi fail
olunca merfu olur.
فَتَحَ الرجلُ البابَ : Adam kapıyı açtı.
m.bih.- fail- fiil
فُتِحَ البابُ : Kapı açıldı.
n.fail- meç. fiil
عَلَّمَ المُدَرِّسُ التِلْميذَ القراءةَََ : Öğretmen öğrenciye okuma öğretti.
2. mef.- 1. mef.- fail- fiil
عُلِّمَ التِلْميذُ القراءةََ : Öğrenciye okuma öğretildi.
mef. -n.fail- fiil
Lazım fiillerde car ve mecrur naibi fail olur.
جَلَسَ الطلابُ في الصَفِّ : Öğrenciler sınıfta oturdu.
جُلِسَ في الصَفِّ : Sınıfta oturuldu.
Car ve mecrur yoksa masdar naibul fail olur.
قالَ الرجلُ قوْلاً جَميلاً : Adam güzel bir söz söyledi.
قيلَ قَوْلٌ جَميلٌ : Güzel söz söylendi.
mas.
Zaman zarfı naibi fail olabilir.
صُمْنا رمَضَانَ : Ramazan orucunu tuttuk.
صيمَ رمَضَانُ : Ramazan orucu tutuldu.
Mekan zarfı naibi fail olabilir.
جَلَسَ الرجلُ أمامَكَ : Adam senin önünde oturdu.
جُلِسَ أمامُكَ : Senin önün oturuldu.
n.fail – mec. Fiil
MÜBTEDA VE HABER المبْتدأ الخَبرُ
Mübteda; isim cümlesinin kendisiyle başladığı isimdir ve merfudur.
العلمُ نافِعٌ : İlim faydalıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
المُعلِّمانِ مُخْلِصَنِ : İki öğretmen ihlaslıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
التلاميذُ مُجْتَهِدون : Öğrenciler çalışkandır.
المبْتدأ الخَبرُ
Haber; isim cümlesinin ikinci kısmıdır. Mübtedanın nasıl ve ne durumda
olduğunu haber verir. Merfudur.
الرَجُلُ فاضلٌ :Adam faziletlidir.
المبْتدأ الخَبرُ
الطلابُ ناجحونَ : Öğrenciler başarılıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
الأقْلامُ جَميلةٌ : Kalemler güzeldir.
المبْتدأ الخَبرُ
Haber genellikle nekre olur ve mübtedadan sonra gelir. Mübteda ve haber
arasında müzekkerlik, müenneslik; müfredlik ve cemi olma bakımlarından
uyum vardır. Ancak mübteda gayri akil bir isimin çoğulu olursa, haber
müfred müennes olarak gelir.

الكُتُبُ مُفيدَةٌ : Kitaplar faydalıdır.
المبْتدأ الخَبرُ
البيوتُ جميلةٌ : Evler güzeldir.
المبْتدأ الخَبرُ
Haberin Öne Geçtiği Yerler:
1)Mübteda nekre olup, haber zarf veya car-mecrur (şibhi cümle) olursa.
عِنْدي آِتابٌ :Yanımda bir kitap vardır. ( Zarf)
الخَبرُ المبْتدأ
في حَقيبَتي قَلَمٌ : Çantamda kalem vardır. ( Car- Mecrur ).
الخَبر المبْتدأ
2)Haber soru ismi olursa.
مَنْ أنْتَ ؟ : Sen kimsin?
الخَبرُ المبْتدأ
آَيْفَ حالُكَ ؟ : Nasılsın?
الخَبرُ المبْتدأ
Not: Soru isminden sonra gelen kelime zarf, harfi cerli isim veya fiil ise,
bunlar mübteda olamayacağından, soru isimi mübteda olur.
منْ جاء؟َ : Kim geldi?
المبْتدأ الخَبرُ
منْ في البيْتِ؟ : Evde kim var?
المبْتدأ الخَبرُ
3)Mübteda da habere ait bir zamir bulunursa.
في الدّارِ صاحِبُها : Evde sahibi var.
الخَبرُ
للعاملِ جزاءُ عملِهِ : İşçinin çalışmasının karşılığı vardır.
الخَبرُ المبْتدأ
4)Mübteda da hasr (özellik veya hükmün kendisine ait olması) kastedilirse.
ما عالِمٌ إلاّ أللّهُ : Allah’tan başka alim yok.
الخَبرُ المبْتدأ
إنّما الشاعِر البُخْتُرِيُّ : Şair ancak Buhteri’dir.
الخَبرُ المبْتدأ
Haberin Geliş Şekilleri:
1) Müfred Haber:
a) Müfred isim:
العلمُ نافعٌ : İlim faydalıdır.
b)Sıfat terkibi:
زينبُ بنتٌ جميلةٌ : Zeyneb güzel bir kızdır.
c)İzafet terkibi:
هذا أبو خالدٍ : Bu, Halid’ in babasıdır.
d) Şibh-i izafe:
هذا الرجل أبٌ لِعَلِيّ : Bu adam, Ali’nin babasıdır.
e) Şibh-i fiil:
أخوكَ ذاهِبٌ إلي الحَديقةِ : Kardeşin bahçeye gidiyor.
2)Cümle Olan Haber:
a) İsim cümlesi:
علِيٌّ أبوهُ مُهَنْدِسٌ : Ali’nin babası mühendistir.
المبْتدأ الخَبرُ
b) Fiil cümlesi:
الطّالبُ يدرسُ الطِبَّ : Öğrenci tıp okuyor.
المبْتدأ الخَبرُ
c) Şart cümlesi:

الكَريمُ إنْ تُكْرِمْهُ يُكْرِمْكَ : Cömere ikram edersen sana ikram eder.
المبْتدأ الخَبرُ
3) Şibh Cümle Olan Haber :
a) Zarflar:
أحَمَد عِنْدَكَ : Ahmet senin yanındadır..
b) Harfi cer ve mecrur ile:
العصفورُ على الشَّجرةِ : Serçe ağacın üstündedir.
Mübtedanın Geliş Şekilleri:
a) Müfred kelime olarak:
العلمُ مفيدٌ : İlim faydalıdır.
b) Müevvel mastar olarak:
أنْ تَصوُمواَ خَيْرٌ لَكُمْ : Oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır.
c) Zaid harfi cerli isim olarak gelebilir:
هَلْ عِنْدَآُمْ مِنْ أحَدٍ : Yanınızda herhangi bir kimse var mıdır?
Mübtedanın Nekra Olması: Mübteda umumilik ve hususilik bildirince
nekre olarak gelir
1) Mübtedanın umumilik ifade etmeside şöyle olur:
a) Kelimenin ifade ettiği bütün bireyler kastedilince.
إنْسَانٌ خيْرٌ مِنْ بَهِيمَةٍ : İnsan (bütün insanlar) hayvandan daha üstündür.
b) Soru edatından sonra gelince
هَلْ أَحَدٌ في الدارِ : Evde kimse var mı?
c) Olumsuzluk edatından sonra gelince
ما جاهِلٌ بيْنَنا : Aramızda cahil yoktur.
2) Mübteda şunlarla hususilik kazanır:

a) Sıfatla:
صَديقٌ آَريمٌ زَارَنا : Cömert bir dost bizi ziyaret etti.
المبْتد الخَبرُ
b) İzafetle:
زِيادةُ خَيْرٍ خَيْرٌ : Hayrın çoğu hayırdır.
المبْتد الخَبرُ
c) Şibhi fiil, fail veya meful aldığında:
عِلْمٌ بِاللّهِ خَيْرٌ : Allah’ı bilmek hayırlıdır.
بِاللّهِ kelimesi, عِلْمٌ mastarının mefulu bihidir.
Mübteda ile haber arasına zamirul fasl: (ayırma zamiri) gelebilir.
الرَجُلُ هُوَ الكَريمُ :O adam, cömerttir.
Haber- z. Fasl- müb.

İlgili Makaleler