هُمْ مَا أَضْحَكُوا 3
(Hum mâ edhakû)
Onlar güldürmediler (erkek)
|
هُمَا مَا أَضْحَكَا 2
(Humâ mâ edhakâ)
O ikisi güldürmedi (erkek)
|
هُوَ مَا أَضْحَكَ 1
(Huve mâ edhake)
O güldürmedi (erkek)
|
Gâib
(erkek)
|
هُنَّ مَا أَضْحَكْنَ 6
(Hunne mâ edhakne)
Onlar güldürmediler (bayan)
|
هُمَا مَا أَضْحَكَتا 5
(Humâ mâ edhaketâ)
O ikisi güldürmedi (bayan)
|
هِيَ مَا أَضْحَكَتْ 4
(Hiye mâ edhaket)
O güldürmedi (bayan)
|
Gâibe
(bayan)
|
أَنْتُمْ مَا أَضْحَكْتُمْ 9
(Entum mâ edhaktum)
Siz güldürmediniz (erkek)
|
أَنْتُمَا مَا أَضْحَكْتُمَا 8
(Entumâ mâ edhaktumâ)
İkiniz güldürmediniz (erkek)
|
أَنْتَ مَا أَضْحَكْتَ 7
(Ente mâ edhakte)
Sen güldürmedin (erkek)
|
Muhatab (erkek)
|
أَنْتُنَّ مَا أَضْحَكْتُنَّ 12
(Entunne mâ edhaktunne)
Siz güldürmediniz (bayan)
|
أَنْتُمَا مَا أَضْحَكْتُمَا 11
(Entumâ mâ edhaktumâ)
İkiniz güldürmediniz (bayan)
|
أَنْتِ مَا أَضْحَكْتِ 10
(Enti mâ edhakti)
Sen güldürmedin (bayan)
|
Muhataba (bayan)
|
نَحْنُ مَا أَضْحَكْنَا 15
(Nahnu mâ edhaknâ)
Biz güldürmedik
|
نَحْنُ مَا أَضْحَكْنَا 14
(Nahnu mâ edhaknâ)
Biz ikimiz güldürmedik
|
أَنَا مَا أَضْحَكْتُ 13
(Ene mâ edhaktu)
Ben güldürmedim
|
Nefsi mütekellim
(cinsiyet farkı yok)
|