ARAPÇA DİL BİLGİSİ TEMELArapça Sarf Kelime Bilgisi

Arapça Arız Mebniler

 Arız Mebniler

Arız Mebni

Mebni ifadesi Arapçada, cümle içerisinde hangi görevi alırsa alsın son harfinin harekesi değişmeyen kelimeler için kullanılan bir kavramdır. Arapçada Mebniler bahsinde bu konu ayrıca işlenmiştir. Arız Mebni ise mebni kategorisinde bir grup kelimeyi anlatmak için kullanılır.

Arız mebni dendiğinde normalde muğrab (çekimli) olduğu halde bazı şartlar sebebiyle mebni olan kelimeler anlaşılır.

Arız mebni kelime grupları şunlardır:

1. Bazı münadalar

Müfred alem için (yani özel ismin izafet veya şibhi izafet olmaması durumu) kullanılan münadalar ile nekre-i maksude (yani bir özelliğine binaen karşımızdakine ismini söylemeksizin yaptığımız sesleniş türü) arız mebni kategorisindedir.  Arız mebni olan bu münadalar ref alameti üzere mebnidir.

Örnek: يا أَحْمَدُ – Ey Ahmet! (müfred alem)  ;   يا مُؤْمِنُ – Ey müslüman (nekre-i maksude)

2. Bazı sayı isimleri

11 ile 19 arası sayılar arız mebni kategorisinde değerlendirilir. Bu sayıların birler ve onlar basamağı fetha üzere mebnidir.

Fail oluşuna örnek (ref hali): جاء أربعةَ عشرَ رجلاً – Ondört adam geldi.

Meful oluşuna örnek (nasb hali):  رأيتُ تِسعةَ عشرَ رَجُلا – On dokuz adam gördüm.

Mecrur oluşuna örnek (cer hali):  سَلّمتُ على تِسْعةَ عشرَ رَجُلا – On dokuz adama selam verdim

Not: İki basamaklı sayılar müzekker için kullanıldığı zaman (13-19 arasında) birler basamağı müennes onlar basamağı müzekker, müennes için kullanıldığı zaman birler basamağı müzekker, onlar basamağı müennes olur.

Örnek:

(müennes)   أرْبعَ عشْرةَ   (müzekker)  أرْبعةَ عشَرَ

3. Umumi olumsuzluk bildiren La (لا)’nın ismi

Umumi olumsuzluk bildiren La’nın ismi, bir takım şartlar eğer mevcutsa nasb alametleri üzere mebni kabul edildiğinden arız mebni kategorisinde değerlendirilir.

Örnek: لا رَجُلَ في الطريق – Yolda hiç adam yok

Umumi olumsuzluk bildiren (لا) nın ismi aşağıdaki şartlarda nasb alametleri üzere mebni olur.

  • İsim müfred olmalı (yani, izafet veya şibh-i izafet olmamalı yoksa لا’nın ismi tensiye veya cemi olarak gelebilir).
  • Nekre olmalı
  • Muza’af olmamalı
  • Muza’afa benzer (şibh-i muza’af) olmamalı
  • (لا) ile ismi arasına başka bir kelime girmemeli
  • (لا) dan önce harf-i cer bulunmamalı

 

Bahçede hiçbir adam yok     لا رجُلَ في الحديقةِ

Sınıfta hiçbir öğrenci yok   لا طالِبَ في المدرسةِ

 

لا’nın ismi tensiye veya cem-i müzekker salim olarak gelirse, yâ üzere mebnidir denir:

Şehirde ne iki ne de daha çok Hıristiyan vardır.   لا نصرانِيَّيْنِ و لا نصرانِيِّينَ في المدينةِ

 

Cem-i müennes salimin (kurallı dişi çoğul)  tâ (ت) sı kesreli olabileceği gibi, fethalı olması da mümkündür.

Okulda kızlardan hiçbiri  (hiçbir kız) yoktur.   لا طالِباتِ في المدرسةِ (لا طالِباتَ في المدرسةِ)

Umumi olumsuzluk bildirdiği için ismine “hiç” veya “hiçbir” manasını kazandırır; tercümede buna dikkat edilmelidir.

4. Bileşik zarflar

İki zarfın aynı anda kullanılmasıyla oluşan bileşik zarflar fetha üzere mebni olduklarından arız mebni kategorisindedir.

Örnek: أَذهب إليه صباحَ مساءَ – Ona sabah – akşam giderim.

5. Durum bildiren bileşik isimler

İki ismin bir durumu anlatmak üzere yan yana kullanılmasıyla oluşan bileşik isimler fetha üzere mebnidir.

Örnek: أنت جاري بَيْتَ بَيْتَ – Sen kapı kapıya (kapı-bir) komşumsun.

6. Yön isimleri ve benzerleri

Bir şeyin yönünü, konumunu belirten ifadeler de arız mebni sınıfındandır

بَعْد،     قَبْل،     فَوْق،     تَحْت،     يَمين،     شِمال،     قُدّام،     خَلْف،     أوّل،     دُون،     حَسْب،     غَيْر … gibi

Bu kelimelerin mebni olabilmeleri için muzafun ileyhlerinin hazfedilmesi; ancak, mana bakımından var kabul edilmesi gerekir. O zaman ötre üzere mebni olur:

Halid ile Ömer önceden gittiler.    ذَهَبَ خالِدٌ و عُمرُ مِنْ قَبْلُ

 

Bu cümlede (قَبْل) den sonra söyleyenin aklından geçirdiği bir isim (tamlayan) vardır; Halid ile Ömer ondan önce gittiler.

Mesela:

Halid ile Ömer Mahmud’dan önce gittiler.   ذهبَ خالِدٌ و عُمرُ من قَبلِ مَحْمودٍ

 

(مِنْ قَبْلُ، مِنْ بَعْدُ)  şeklinde mebni olarak kullanılış yaygındır. Özellikle Kur’an’da buna çok sık rastlanmaktadır.

 

Not: (قَبْل) ve (بَعْد) nın muzafun ileyhi fiil cümlesi olduğunda, başına (أنْ) alır.

Örnek:  شَرِبَ أحمدُ ماءً بَعْدَ أنْ أكلَ الطعامَ – Ahmet, yemek yedikten sonra su içti

7. Sonuna nun-u nisve (3. şahıs dişi çoğul çekimi) bitişen muzari fiiller

Bu muzari fiillerde başlarına gelen cezm veya nasb edatları bir değişiklik yapamaz. Bu sebeple normalde muğrab olmasına rağmen muzari fiiller nun-u nisve aldıkları an arız mebni sınıfına girmiş olurlar.

Örnek: يَخْرُجْنَ – (o bayanlar) çıkıyorlar

8. Sonuna te’kid (pekiştirme) nun’u bitişen muzari filler

Bu muzari fiillerde fetha üzere mebni olduklarından arız mebni kategorisinde değerlendirilirler.

Örnek: لَنَسألَنَّ – Muhakkak sorarız

Arız Mebni

Mebni ifadesi Arapçada, cümle içerisinde hangi görevi alırsa alsın son harfinin harekesi değişmeyen kelimeler için kullanılan bir kavramdır. Arapçada Mebniler bahsinde bu konu ayrıca işlenmiştir. Arız Mebni ise mebni kategorisinde bir grup kelimeyi anlatmak için kullanılır.

Arız mebni dendiğinde normalde muğrab (çekimli) olduğu halde bazı şartlar sebebiyle mebni olan kelimeler anlaşılır.

Müfred alem için (yani özel ismin izafet veya şibhi izafet olmaması durumu) kullanılan münadalar ile nekre-i maksude (yani bir özelliğine binaen karşımızdakine ismini söylemeksizin yaptığımız sesleniş türü) arız mebni kategorisindedir.  Arız mebni olan bu münadalar ref alameti üzere mebnidir.

Örnek: يا أَحْمَدُ – Ey Ahmet! (müfred alem)  ;   يا مُؤْمِنُ – Ey müslüman (nekre-i maksude)

11 ile 19 arası sayılar arız mebni kategorisinde değerlendirilir. Bu sayıların birler ve onlar basamağı fetha üzere mebnidir.

Fail oluşuna örnek (ref hali): جاء أربعةَ عشرَ رجلاً – Ondört adam geldi.

Meful oluşuna örnek (nasb hali):  رأيتُ تِسعةَ عشرَ رَجُلا – On dokuz adam gördüm.

Mecrur oluşuna örnek (cer hali):  سَلّمتُ على تِسْعةَ عشرَ رَجُلا – On dokuz adama selam verdim

Not: İki basamaklı sayılar müzekker için kullanıldığı zaman (13-19 arasında) birler basamağı müennes onlar basamağı müzekker, müennes için kullanıldığı zaman birler basamağı müzekker, onlar basamağı müennes olur.

Örnek:

(müennes)   أرْبعَ عشْرةَ   (müzekker)  أرْبعةَ عشَرَ

Umumi olumsuzluk bildiren La’nın ismi, bir takım şartlar eğer mevcutsa nasb alametleri üzere mebni kabul edildiğinden arız mebni kategorisinde değerlendirilir.

Örnek: لا رَجُلَ في الطريق – Yolda hiç adam yok

Umumi olumsuzluk bildiren (لا) nın ismi aşağıdaki şartlarda nasb alametleri üzere mebni olur.

  • İsim müfred olmalı (yani, izafet veya şibh-i izafet olmamalı yoksa لا’nın ismi tensiye veya cemi olarak gelebilir).
  • Nekre olmalı
  • Muza’af olmamalı
  • Muza’afa benzer (şibh-i muza’af) olmamalı
  • (لا) ile ismi arasına başka bir kelime girmemeli
  • (لا) dan önce harf-i cer bulunmamalı

 

Bahçede hiçbir adam yok     لا رجُلَ في الحديقةِ

Sınıfta hiçbir öğrenci yok   لا طالِبَ في المدرسةِ

 

لا’nın ismi tensiye veya cem-i müzekker salim olarak gelirse, yâ üzere mebnidir denir:

Şehirde ne iki ne de daha çok Hıristiyan vardır.   لا نصرانِيَّيْنِ و لا نصرانِيِّينَ في المدينةِ

 

Cem-i müennes salimin (kurallı dişi çoğul)  tâ (ت) sı kesreli olabileceği gibi, fethalı olması da mümkündür.

Okulda kızlardan hiçbiri  (hiçbir kız) yoktur.   لا طالِباتِ في المدرسةِ (لا طالِباتَ في المدرسةِ)

Umumi olumsuzluk bildirdiği için ismine “hiç” veya “hiçbir” manasını kazandırır; tercümede buna dikkat edilmelidir.

İki zarfın aynı anda kullanılmasıyla oluşan bileşik zarflar fetha üzere mebni olduklarından arız mebni kategorisindedir.

Örnek: أَذهب إليه صباحَ مساءَ – Ona sabah – akşam giderim.

İki ismin bir durumu anlatmak üzere yan yana kullanılmasıyla oluşan bileşik isimler fetha üzere mebnidir.

Örnek: أنت جاري بَيْتَ بَيْتَ – Sen kapı kapıya (kapı-bir) komşumsun.

Bir şeyin yönünü, konumunu belirten ifadeler de arız mebni sınıfındandır

بَعْد،     قَبْل،     فَوْق،     تَحْت،     يَمين،     شِمال،     قُدّام،     خَلْف،     أوّل،     دُون،     حَسْب،     غَيْر … gibi

Bu kelimelerin mebni olabilmeleri için muzafun ileyhlerinin hazfedilmesi; ancak, mana bakımından var kabul edilmesi gerekir. O zaman ötre üzere mebni olur:

Halid ile Ömer önceden gittiler.    ذَهَبَ خالِدٌ و عُمرُ مِنْ قَبْلُ

 

Bu cümlede (قَبْل) den sonra söyleyenin aklından geçirdiği bir isim (tamlayan) vardır; Halid ile Ömer ondan önce gittiler.

Mesela:

Halid ile Ömer Mahmud’dan önce gittiler.   ذهبَ خالِدٌ و عُمرُ من قَبلِ مَحْمودٍ

 

(مِنْ قَبْلُ، مِنْ بَعْدُ)  şeklinde mebni olarak kullanılış yaygındır. Özellikle Kur’an’da buna çok sık rastlanmaktadır.

 

Not: (قَبْل) ve (بَعْد) nın muzafun ileyhi fiil cümlesi olduğunda, başına (أنْ) alır.

Örnek:  شَرِبَ أحمدُ ماءً بَعْدَ أنْ أكلَ الطعامَ – Ahmet, yemek yedikten sonra su içti

Bu muzari fiillerde başlarına gelen cezm veya nasb edatları bir değişiklik yapamaz. Bu sebeple normalde muğrab olmasına rağmen muzari fiiller nun-u nisve aldıkları an arız mebni sınıfına girmiş olurlar.

Örnek: يَخْرُجْنَ – (o bayanlar) çıkıyorlar

Bu muzari fiillerde fetha üzere mebni olduklarından arız mebni kategorisinde değerlendirilirler.

Örnek: لَنَسألَنَّ – Muhakkak sorarız

ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

 

Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

İlgili Makaleler