ARAPÇA DİL BİLGİSİ TEMEL

Arapça Atfı Nesak

 Atfı Nesak

Atf-ı Nesak

Atıf harfleri kullanılarak isim, fiil veya cümleleri birbirine bağlamaya atf-ı nesak denir.

Atf-ı nesak yapılırken kullanılan atıf harfleri şunlardır:

و ، ف ، أوْ ، أمْ ، ثمّ ، حتّي ، إمّا ، بَلْ ، لاَ ، لكِنْ

Şimdi, atıf harflerini ve özelliklerini tanıyalım:

1. و [ … ve … ]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu kullanımda bir olay sıralaması yoktur. Türkçedeki virgül gibi işlem görür.

Örnek:

شَاهَدَ خَالدٌ و رَجَبٌ الفيلمَ – Halid ve Recep filmi seyretti. [Olay sıralaması yok. Yani Halid bir gün önce Recep iki gün sonra izlemiş de olabilir. Halid ve Recep aynı anda birlikte izlemiş de olabilir.]

2. ف [… akabinde …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının hemen akabinde matufun olayı gerçekleşmektedir.

Örnek:

شاهَد خالدٌ الفيلمَ فَرجَبٌ – Halid filmi izledi, akabinde Recep de (izledi) [Olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, o izlemeye başlar başlamaz hemen akabinde Recep de filmi izlemiştir.]

3. ثُمَّ [… sonra …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının gerçekleşmesinden bir süre sonra aynı şekilde matufun olayı gerçekleşmektedir.

Örnek:

شَاهَدَ خالدٌ الفيلمَ ثُمَّ رجبٌ – Halid filmi izledi, (daha) sonra Recep de (izledi) [olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, aradan bir süre – 10 dk. 10 gün vs. – geçtikten sonra Recep de aynı filmi izlemiştir.]

4. أوْ [… veya …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir seçim yapmayı veya şüpheyi ifade eder.

Örnek:

شاهَدَ هذا الفيلمَ خالدٌ أوْ رجَبٌ – Bu filmi Halid veya Recep izledi.

5. أمْ [… yoksa …]

  1. أمْ [… yoksa …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir soru sorarak seçim yapılmasını talep etmek için veya matuf ile matufun aleyh arasında bir fark olmadığını anlatmak için kullanılır.

Örnek:

أَ خالدٌ شَاهدَ هذا الفيلمَ أمْ رجَبٌ؟ – Bu filmi Halid mi yoksa Recep mi izledi?

أَ أَنْذَرْتَهُمْ أَمْ لَمْ تُنْذِرْهُمْ – Onları uyarsan da uyarmasanda bir (arada fark yok)

6. إمَّا … و إمّا [ya … ya da …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir alternatif veya tercih bildirmek için kullanılır.

Örnek:

شاهد هذا الفيلم إمّا خالدٌ و إمّا رجبٌ – Bu filmi ya Halid ya da Recep seyretti.

7. حَتَّى […bile, … dahil]

Kendisinden önceki matufun aleyh, kendisinden sonraki matufun bir parçası veya aynı kapsamda ayrılmaz bir unsuru olması durumunda kullanılır.

Örnek:

شاهد خالد الفيلمَ حتَّى نهايتهُ – Halid filmi seyretti, sonunu bile!

Burada, filmin sonu, filmin ayrılmaz bir parçası, bir unsuru durumundadır.

8. لا [… değil, … olmadı]

Kendisinden önceki matufun aleyhi pekiştirerek, kendisinden sonraki matufu olumsuzlar.

Örnek:

شاهد خالدٌ فيلمًا لا مسرحيةً – Halid film izledi, tiyatro değil.

9. لكِنْ [fakat …, bunun aksine …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile ilgili bir yanlışlığı kendisinden sonraki matuf ile düzeltmek (istidrak) için kullanılır.

Örnek:

ما شاهد خالدٌ مسرحيةً لكنْ فيلمًا – Halid tiyatro izlemedi fakat film izledi.

10. بَلْ [belki…, bilakis…]

Kendisinden önceki matufun aleyhden farklı, tam tersi bir anlamı kendisinden sonraki matuf ile ifade etmek için kullanılır.

Örnek:

ما شاهد خالدٌ مسرحيةً بَلْ فيلمًا – Halid tiyatro değil, bilakis film izledi.

Atf-ı Nesak

Atıf harfleri kullanılarak isim, fiil veya cümleleri birbirine bağlamaya atf-ı nesak denir.

و ، ف ، أوْ ، أمْ ، ثمّ ، حتّي ، إمّا ، بَلْ ، لاَ ، لكِنْ

Şimdi, atıf harflerini ve özelliklerini tanıyalım:

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu kullanımda bir olay sıralaması yoktur. Türkçedeki virgül gibi işlem görür.

Örnek:

شَاهَدَ خَالدٌ و رَجَبٌ الفيلمَ – Halid ve Recep filmi seyretti. [Olay sıralaması yok. Yani Halid bir gün önce Recep iki gün sonra izlemiş de olabilir. Halid ve Recep aynı anda birlikte izlemiş de olabilir.]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının hemen akabinde matufun olayı gerçekleşmektedir.

Örnek:

شاهَد خالدٌ الفيلمَ فَرجَبٌ – Halid filmi izledi, akabinde Recep de (izledi) [Olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, o izlemeye başlar başlamaz hemen akabinde Recep de filmi izlemiştir.]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının gerçekleşmesinden bir süre sonra aynı şekilde matufun olayı gerçekleşmektedir.

Örnek:

شَاهَدَ خالدٌ الفيلمَ ثُمَّ رجبٌ – Halid filmi izledi, (daha) sonra Recep de (izledi) [olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, aradan bir süre – 10 dk. 10 gün vs. – geçtikten sonra Recep de aynı filmi izlemiştir.]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir seçim yapmayı veya şüpheyi ifade eder.

Örnek:

شاهَدَ هذا الفيلمَ خالدٌ أوْ رجَبٌ – Bu filmi Halid veya Recep izledi.

  1. أمْ [… yoksa …]

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir soru sorarak seçim yapılmasını talep etmek için veya matuf ile matufun aleyh arasında bir fark olmadığını anlatmak için kullanılır.

Örnek:

أَ خالدٌ شَاهدَ هذا الفيلمَ أمْ رجَبٌ؟ – Bu filmi Halid mi yoksa Recep mi izledi?

أَ أَنْذَرْتَهُمْ أَمْ لَمْ تُنْذِرْهُمْ – Onları uyarsan da uyarmasanda bir (arada fark yok)

Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir alternatif veya tercih bildirmek için kullanılır.

Örnek:

شاهد هذا الفيلم إمّا خالدٌ و إمّا رجبٌ – Bu filmi ya Halid ya da Recep seyretti.

Kendisinden önceki matufun aleyh, kendisinden sonraki matufun bir parçası veya aynı kapsamda ayrılmaz bir unsuru olması durumunda kullanılır.

Örnek:

شاهد خالد الفيلمَ حتَّى نهايتهُ – Halid filmi seyretti, sonunu bile!

Burada, filmin sonu, filmin ayrılmaz bir parçası, bir unsuru durumundadır.

Kendisinden önceki matufun aleyhi pekiştirerek, kendisinden sonraki matufu olumsuzlar.

Örnek:

شاهد خالدٌ فيلمًا لا مسرحيةً – Halid film izledi, tiyatro değil.

Kendisinden önceki matufun aleyh ile ilgili bir yanlışlığı kendisinden sonraki matuf ile düzeltmek (istidrak) için kullanılır.

Örnek:

ما شاهد خالدٌ مسرحيةً لكنْ فيلمًا – Halid tiyatro izlemedi fakat film izledi.

Kendisinden önceki matufun aleyhden farklı, tam tersi bir anlamı kendisinden sonraki matuf ile ifade etmek için kullanılır.

Örnek:

ما شاهد خالدٌ مسرحيةً بَلْ فيلمًا – Halid tiyatro değil, bilakis film izledi.

ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

 

Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

İlgili Makaleler


Warning: mysqli_query(): (HY000/1021): Disk full (/var/tmp/#sql_4a81b_1.MAI); waiting for someone to free some space... (errno: 28 "No space left on device") in /home/fasiharapca.com/public_html/wp-includes/class-wpdb.php on line 2349