Hadis Arapça TürkçeSahihi Müslim HadisleriSüneni Ebu Davud HadisleriSüneni Nesai Hadisleri

Kasıtlı Öldürme ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Müslim Nesai Ebu Davud

Başlık: KISAS BÖLÜMÜ

Konu: Kasıtlı Öldürme
Ravi: Vail İbnu Hucr
Hadisin Arapçası:

وعن وائل بن حجر رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]جَاءَ رَجُلٌ الى رسولِ اللّهِ # يَقُودُ آخَرَ بِنِسْعَةٍ. فقَالَ: يا رَسولَ اللّهِ هذَا قَتَلَ أخِي؟ فقَالَ رسُولُ اللّهِ # أقَتَلْتَهُ؟ فقَالَ: إنَّهُ لَوْ لَمْ يَعْتَرِفْ أقَمْتُ عَلَيْهِ الْبيِّنَةَ. فقَالَ: نَعَمْ، قَتَلْتُهُ. قَالَ: كَيْفَ قَتَلْتَهُ؟ قَالَ: كُنْتُ أنَا وَهُوَ نَخْتَبِطُ مِنْ شَجَرَةٍ فَسَبَّنِي وَأغْضَبَنِي فَضَرَبْتُهُ بِالْفَأسِ عَلى قَرْنِهِ فَقَتَلْتُهُ[. أخرجه مسلم وأبو داود والنسائي.وزاد أبو داود: »وَلَمْ أُرِدْ قَتْلَهُ. فقَالَ لَهُ رَسُولُ اللّهِ #: هَلْ لَكَ مِنْ شَىْءٍ تُؤْدّيهِ عِنْ نَفْسِكَ؟ قَالَ: مَالي مِنْ مَالِ إَّ كِسَائِي وَفَأسِي فَقَالَ: أتَرَى قَوْمَكَ يَشْتَرُونَكَ؟ قَالَ: أنَا أهْوَنُ عَلى قَوْمِي مِن ذلِكَ. فَرَمَى إلَيْهِ النّبِىُّ # بِنِسْعَتِهِ وَقَالَ: دُونَكَ صَاحِبَكَ، فَانْطَلَقَ بِهِ الرَّجُلُ، فَلَمَّا وَلّى. قَالَ رَسُولُ اللّهِ #: إنْ قَتَلَهُ فَهُوَ مِثْلُهُ. فَرَجَعَ إلَيْهِ، فقَالَ: يَا رَسُولُ اللّهِ؟ بَلَغَنِى أنَّكَ قُلْتَ إنْ قَتَلَهُ فَهُوَ مِثْلُهُ، وَمَا أخَذْتُهُ إَّ بِأمْرِكَ. فقَالَ #: أمَا تُرِيدُ أنْ يَبُوءَ بِإثْمِهِ وَإثْمِ صَاحِبِكَ. قَالَ: بَلَى يَا نَبِيَّ اللّهِ، قَالَ: فإنَّ ذلِكَ كَذلِكَ. قَالَ: فَرَمَى بِنِسْعَتِهِ وَخَلّى سَبِيلَهُ«.»النّسعةُ« سير يضفر على شبه اََعْنَة، تَشدّ به الرحال.وقوله: »إنْ قَتَلَهُ فَهُوَ مِثْلهُ« يحتمل وجهين: أحدهما أنه لم ير لصاحب الدم أن يقتله ‘نه ادعى أن قتله كان خطأ أو كان شبه عمد فأورث شبهة في نفي القود؛ والثاني أنه إن أراد أنه مثله في حكم البواء فصارا متساويين فضل للمقتصّ حيث استوفى حقه من المقتص منه .

Hadisin Anlamı:

Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir adam geldi, bir başkasını kayışla bağlamış getiriyordu. “Ey Allah’ın Resulü! Bu, kardeşimi öldürdü!” dedi. Aleyhissalatu vesselam: “Doğru mu, kardeşini mi öldürdün?” diye sordu. Getiren adam: “Şayet itiraf etmezse, aleyhine beyyine getirebilirim!” dedi. Öbürü: “Evet kardeşim öldürdüm!” diye itiraf etti. Aleyhissalatu vesselam: “Nasıl öldürdün?” diye sordu. Adam açıkladı: “O ve ben bir ağaçtan yaprak çırpıyorduk, bana küfredip beni kızdırdı, ben de baltayla başına vurup öldürdüm.” [Ebu Davud, şu ziyadede bulundu: “Ben onu öldürmeyi düşünmemiştim.”] Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem): “Kendinden ödeyeceğin bir şeyin var mı?” diye sordu. Adam: “Benim şu elbise ve baltamdan başka bir şeyim yok!” dedi. Aleyhissalatu vesselam: “Ne dersin, kavmin seni satın alır mı (fidyeni öder mi)?” buyurdu. Adam: “Ben kavmim nazarında o kadar kıymetli değilim ki!” dedi. Bunun üzerine (aleyhissalatu vesselam) kayıştan ipi getiren adama attı ve “Al adamını!” buyurdu. Adam onu alıp oradan ayrıldı. Onlar dönünce Aleyhissalatu vesselam: “Eğer onu öldürürse, o da onun mislidir” buyurdular. Adam geri gelip: “Ey Allah’ın Resulü! “Eğer onu öldürürse o da onun mislidir” dediğiniz bana ulaştı. Oysa ben onu sizin emriniz üzerine aldım” dedi. Aleyhissalatu vesselam: “Sen onun hem kendi günahı ve hem de (öldürdüğü) arkadaşının günahıyla dönmesini istemiyor musun?” buyurdu. Adam: “Evet ey Allah’ın Resulü!” deyince Aleyhissalatu vesselam: “Bu iş böyledir!” buyurdu. Bunun üzerine adam kayışı atıp, adamı serbest bıraktı.”

Kaynak: Müslim, Kasame 32, (1680), Ebu Davud, Diyat 3, (4999, 4500, 4501), Nesai, Kasame 5, (8,13-18)

İlgili Makaleler