هُمْ مَا عَضُّوا 3
(Hum mâ addû)
Onlar ısırmadılar (erkek)
|
هُمَا مَا عَضَّا 2
(Humâ mâ addâ)
O ikisi ısırmadı (erkek)
|
هُوَ مَا عَضَّ 1
(Huve mâ adda)
O ısırmadı (erkek)
|
Gâib
(erkek)
|
هُنَّ مَا عَضِضْنَ 6
(Hunne mâ adidne)
Onlar ısırmadılar (bayan)
|
هُمَا مَا عَضَّتَا 5
(Humâ mâ addatâ)
O ikisi ısırmadı (bayan)
|
هِيَ مَا عَضَّتْ 4
(Hiye mâ addat)
O ısırmadı (bayan)
|
Gâibe
(bayan)
|
أَنْتُمْ مَا عَضِضْتُمْ 9
(Entum mâ adidtum)
Siz ısırmadınız (erkek)
|
أَنْتُمَا مَا عَضِضْتُمَا 8
(Entumâ mâ adidtumâ)
İkiniz ısırmadınız (erkek)
|
أَنْتَ مَا عَضِضْتَ 7
(Ente mâ adidte)
Sen ısırmadın (erkek)
|
Muhatab (erkek)
|
أَنْتُنَّ مَا عَضِضْتُنَّ 12
(Entunne mâ adidtunne)
Siz ısırmadınız (bayan)
|
أَنْتُمَا مَا عَضِضْتُمَا 11
(Entumâ mâ adidtumâ)
İkiniz ısırmadınız (bayan)
|
أَنْتِ مَا عَضِضْتِ 10
(Enti mâ adidti)
Sen ısırmadın (bayan)
|
Muhataba (bayan)
|
نَحْنُ مَا عَضِضْنَا 15
(Nahnu mâ adidnâ)
Biz ısırmadık
|
نَحْنُ مَا عَضِضْنَا 14
(Nahnu mâ adidnâ)
Biz ikimiz ısırmadık
|
أَنَا مَا عَضِضْتُ 13
(Ene mâ adidtu)
Ben ısırmadım
|
Nefsi mütekellim
(cinsiyet farkı yok)
|