Yıl: 2017

  • Müennes

     Müennes

    Yuvarlak veya kapalı te olarak ya da tau marbuta olarak isimlendirilir. İsmin asıl harflerinden sonra kapalı te harfi ( ة ) olarak isme eklenir, eklendiği ismin dişi, müennes olduğuna işaret eder.

    Örnek:

    Büyük (dişil)       كبيرة     –     Büyük (eril)         كبير

    Fakir (dişil)         فَقِيـرَةٌ    –     Fakir (eril)           فَقِيـرٌ

    yuvarlak tâ, ( ة ) muttasıl zamirle birleştiği zaman “açık tâ” ( ت ) şeklinde yazılır:

    Okulum  مكتبتي   –   مكتبة

    Elif-i memdude olarak da isimlendirilir. İsmin sonunda (_َ اء) şeklinde yazılır. Kelimenin asıl harflerinden değildir.

    Örnek:

    Kırmızı (dişil)  حمراء      –     Kırmızı (eril)  أحمرُ

    Güzel (dişil)     حَسْناءُ      –     Güzel (eril)    أحْسَنُ

    Elif-i maksure olarak da isimlendirilir. İsmin sonunda (_َ ى) veya (_َ ا) şeklinde yazılır. Kelimenin asıl harflerinden değildir.

    Örnek:

    Susuz (dişil)           عَطْشى    –     Susuz (eril)       عَطْشان

    Daha büyük (dişil)  كُبرى     –     Daha büyük (eril) أكْبَرُ

    Örnek:

    مَرْيمُ          زَيْنَبُ          هِنْدُ          سُعادُ

    Örnek:

    Anne  أُمٌّ         dişi eşek  أتَانٌ            Kız kardeş  أُخْتٌ

    Örnek:

    Göz  عَينٌ              Ayak  رِجْلٌ              Kulak  أُذُنٌ

    Örnek:

    Gatafan kabilesi  غَطَفانُ           Şam  الشّامُ                Mısır مِصْرُ

    Örnek:

    Ateş     نَارٌ            Kuvvetli ateş  سَعِرٌ           Batı rüzgârı  دَبُرٌ

    Ev        دارٌ            Güneş           الشَّمْسُ           Savaş   الحَرْبُ
    Kuyu  البِئْرُ            Yeryüzü       الأرْضُ

    Gayr-ı akil (akılsız) varlıkların çoğulları da müfred (tekil) müennes (dişi) olarak kabul edilir.

    Üzerinde dişilik alameti taşıyan dişilere Lafzi Müennes  denir. Kelimede dişilik alametlerinin zahiren görünmesi ve lafız olarak da telaffuz edilmesi sebebiyle bu kelimelere lafzi müennesler denmiştir. Sözde dişi kelimeler 3 gruba ayrılır:

    Arapçada dişi (müennes) kelimeler, üzerinde taşıdıkları bir dişilik alameti olup olmaması durumuna göre sözde dişiler (lafzi müennesler) ve işitsel dişiler (semai müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    1. Sonunda ـة (yuvarlak te / التاء تانيث / التاء مربوطة) olan isimler.

    كِتَابٌ – كِتَابَةٌ

    مُعَلِّمٌ – مُعَلِّمَةٌ

    مَرِيضٌ – مَرِيضَةٌ

    2. Sonunda اء yani elif-i memdude (uzun elif) olan isimler.

    Bu alamet daha ziyade renk ve sakatlığı ifade eden أَفْعَلُ veznindeki kelimelerin müenneslerinde kullanılır.

    أَبْيَضٌ – بَيْضَاءُ

    أَحْمَرُ – حَمْرَاءُ

    أَسْوَدٌ – سَوْدَاءُ

    3. Sonu ى yani elif-i maksura (kısa elif) ile biten isimler.

    Elif-i maksura daha ziyade أَفْعَلُveznindeki derecelendirilmiş sıfatların müenneslerinde kullanılır.

    أَكْبَرٌ – كُبْرَى

    أَصْفَرٌ – صَفْرَى

    فَعْلاءُ veznindeki sıfatların müennesleri de فُعْلَى vezninde kullanılır.

    عَطْشَانٌ – عَطْشَى

    Semai Müennes Kelimeler

    Üzerinde dişilik alameti olmayıp, dişi sayılan isimlerdir. Bu isimlerin neden dişi kabul edildiklerine dair bir kural yoktur. Geleneksel olarak dişi kabul edilmiş kelimelerdir. Bu nedenle bu dişi kelimeler sözlüğe bakılarak ve/veya işitilerek öğrenilir.

    اَلْحَاجَبُ

    اَلْفَأْسُ

    اَلأُذْنُ

    Arapçada Dişi (müennes) kelimeler, taşıdıkları bu dişilik özelliğinin gerçek veya mecazi olması durumuna göre gerçek dişiler (hakiki müennesler) ve mecazi dişiler (mecazi müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    Hakiki Müennes Kelimeler

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da gerçek dişi (hakiki müennes) kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara gerçek sözde dişiler (hakiki lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara gerçek işitsel dişiler (hakiki semai müennesler) denir.

    Örnek:

    أُمٌّ – Anne (Hakiki Semai)

    دجاجة – Tavuk (Hakiki Lafzi)

    Mecazi Müennes Kelimeler

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunmayan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da mecazi dişi kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara mecazi sözde dişiler (mecazi lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara mecazi işitsel dişiler (mecazi semai müennesler) denir.

    Örnek:

    طاولة – Masa (Mecazi Lafzi)

    شمس – Güneş (Mecazi Semai)

    Dikkat

    Müennes (dişi) gibi görünen bazı müzekker (eril) isimler bu kurallardan müstesnadır.

    Örnek:

    حَمْزَةُ (Hamza)

    طَلْحَةُ (Talha)

    عُرْوَةُ (Urve)

    Dikkat

    Mübalağa ifade eden فَعَّالَةٌ vezninin sonundaki ta-i marbuta ـة müenneslik (dişilik) için değildir.

    Örnek:

    عَلاَّمَةٌ (çok bilgili)

    نَسَّابَةٌ (soy bilgini)

    رَحَّالَةٌ (çok gezmiş)

     

    Arapçada dişi (müennes) kelimeler, üzerinde taşıdıkları bir dişilik alameti olup olmaması durumuna göre sözde dişiler (lafzi müennesler) ve işitsel dişiler (semai müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    كِتَابٌ – كِتَابَةٌ

    مُعَلِّمٌ – مُعَلِّمَةٌ

    مَرِيضٌ – مَرِيضَةٌ

    Bu alamet daha ziyade renk ve sakatlığı ifade eden أَفْعَلُ veznindeki kelimelerin müenneslerinde kullanılır.

    أَبْيَضٌ – بَيْضَاءُ

    أَحْمَرُ – حَمْرَاءُ

    أَسْوَدٌ – سَوْدَاءُ

    Elif-i maksura daha ziyade أَفْعَلُveznindeki derecelendirilmiş sıfatların müenneslerinde kullanılır.

    أَكْبَرٌ – كُبْرَى

    أَصْفَرٌ – صَفْرَى

    فَعْلاءُ veznindeki sıfatların müennesleri de فُعْلَى vezninde kullanılır.

    عَطْشَانٌ – عَطْشَى

    Üzerinde dişilik alameti olmayıp, dişi sayılan isimlerdir. Bu isimlerin neden dişi kabul edildiklerine dair bir kural yoktur. Geleneksel olarak dişi kabul edilmiş kelimelerdir. Bu nedenle bu dişi kelimeler sözlüğe bakılarak ve/veya işitilerek öğrenilir.

    اَلْحَاجَبُ

    اَلْفَأْسُ

    اَلأُذْنُ

    Arapçada Dişi (müennes) kelimeler, taşıdıkları bu dişilik özelliğinin gerçek veya mecazi olması durumuna göre gerçek dişiler (hakiki müennesler) ve mecazi dişiler (mecazi müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da gerçek dişi (hakiki müennes) kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara gerçek sözde dişiler (hakiki lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara gerçek işitsel dişiler (hakiki semai müennesler) denir.

    Örnek:

    أُمٌّ – Anne (Hakiki Semai)

    دجاجة – Tavuk (Hakiki Lafzi)

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunmayan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da mecazi dişi kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara mecazi sözde dişiler (mecazi lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara mecazi işitsel dişiler (mecazi semai müennesler) denir.

    Örnek:

    طاولة – Masa (Mecazi Lafzi)

    شمس – Güneş (Mecazi Semai)

    Müennes (dişi) gibi görünen bazı müzekker (eril) isimler bu kurallardan müstesnadır.

    Örnek:

    حَمْزَةُ (Hamza)

    طَلْحَةُ (Talha)

    عُرْوَةُ (Urve)

    Mübalağa ifade eden فَعَّالَةٌ vezninin sonundaki ta-i marbuta ـة müenneslik (dişilik) için değildir.

    Örnek:

    عَلاَّمَةٌ (çok bilgili)

    نَسَّابَةٌ (soy bilgini)

    رَحَّالَةٌ (çok gezmiş)

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Emir Fiil

     Emir

    ARAPÇADA EMİR  (الأمر)

    Karşımızda bulunan kişiden (muhatab) veya karşımızda olmayan üçüncü bir şahıstan (gaib) bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan yapılara emir denir. Arapçada emir yapısı muzari (geniş zaman) formundan türetilir. Karşımızda bulunan kişi veya kişilere verilen emre Arapçada emri hazır, karşımızda bulunmayan üçüncü şahıslara verilen emre Arapçada emri gaib denir. Bir de konuşan kişi veya kişilerin yani 1. Şahısların kendi kendilerine verdikleri  (yapayım, yapalım.. gibi) emirler vardır ki bu tarz yapılara ise Arapçada emri mütekellim denmektedir. Arapçada emir yapılarını ve türeme çeşitlerini tanıyalım:

    1.Arapçada Emri Hazır (أمر الحاضر)

    Karşımızda bulanan kişiden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri hazır denir. Muhatap eril (tekil, ikil ve çoğul) ve muhatap dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri hazır kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri gaib ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada Emri Hazır Türetilmesi

    a) Sülasi (üç harfli) fiillerden emri hazır türetmek

    Muhatap eril ve muhatap dişil siygalarından (çekimlerinden) başta bulunan muzara harfi (ت) atılır. Elif destekli hemze getirilir (أ). Söz konusu muzari çekimde fiilin orta harfinin harekesi damme (ötre) ise bu hemze dammeli (ötreli) yazılır (أُ). Fiilin orta harfi kesralı (esre) veya fethalı (üstün) ise başa getirilen hemze kesralı (esreli) yazılır (إ). Son olarak, fiilin son harfi cezmlenir (sükun).

     

    Örnekler:

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen yazarsın) تكتب (te-k-tu-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atarız ve elif getiririz:

    اكتب (k-tu-bu)

    Orta harfin harekesine göre (ت) elifin üstüne hemze getirerek harekesini veririz, bu örnekte ötredir.

    أُكتب (uk-tu-bu)
    Son olarak son harfi cezmleriz:

    أكتب (uk-tu-b) – yaz!

     

    Fiilimiz ذهب (ze-he-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen gidersin) تذهب (te-z-he-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getiriyoruz: اذهب (?z-he-bu)
    Orta harfin harekesi (هـ) fetha olduğu için başa getirdiğimiz elif kesralı olmalı: إذهب (iz-he-bu)

    Son olarak son harfi cezmliyoruz: إذهب (iz-he-b) – git!

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be). Muzaride muhatab eril ikil çekimi (siz ikiniz yazarsınız) تكتبان (te-k-tu-ba-ni) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getirelim: اكتبان (?k-tu-ba-ni)

    Orta harfin harekesi (ت) ötre olduğundan elif ötreli olmalı: أكتبان (uk-tu-ba-ni)

    Fiilin sonunu cezm etmemiz lazım. Fiil çekimi ikil siygasında olduğu için ikillerde cezm ve nasb durumlarında sondaki nun harfi atılır: أكتبا (uk-tu-bâ) – ikiniz yazın!

     

    Sülasi (üç kök harfli) fiillerde örnek emri hazır çekimi

     

    Çoğul İkil Tekil كتب (yazdı) Fiili
    أُكْتُبُوا (sizler yazın!) أُكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبْ (yaz!) Eril
    أُكْتُبْنَ (sizler yazın!) أَكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبِي (yaz!) Dişil

    b) Mezid fiillerden emri hazır türetmek

    Sülasi fiillerde olduğu gibi, mezid fillerde de emri hazır, muzari muhatap siyagalarından türetilir. Aynı şekilde muzarinin başındaki muzara harfi (ت ) atılır. Ve aynı şekilde son harf cezmlenir. Başa elif getirip getirmeme konusu ise sülasilerden biraz farklıdır. Şöyle ki, muzara harfi atıldıktan sonra geriye kalan ilk harf eğer cezmli değilse elif getirilmez. Eğer cezmliyse yani sükunlu ise bu durumda elif getirilir.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz علّم (a-lla-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen öğretiyorsun) تعلّم (tu-a-lli-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda علّم (a-lli-mu) kalır. İlk harf olan ayn harfi fethalıdır. Bu durumda başına elif getirmek gerekmez, son harfi cezmlenerek emir elde edilmiş olur: علّمْ (a-lli-m) – öğret!

     

    Fiilimiz استمع (i-s-te-me-‘a) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen dinliyorsun) تستمع (te-s-te-mi-‘u) olur.

    Muzara harfini attığımızda ستمع (s-te-mi-‘u) kalır. Görüldüğü gibi bu durumda ilk harf olan s cezmli olduğundan okunamaz. Okunabilmesi için başına kesralı bir elif getirilir ve son harf cezmlenerek emir elde edilmiş olur: إستمعْ (is-te-mi-‘) – dinle!

     

    İf’al babı haricindeki tüm mezid fiillerde başa getirilen bu elif kesralı olur. İf’al babında fethalı olur.

     

    Örnek:

    Fiilimiz أكرم (e-k-ra-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen ikram ediyorsun) تكرم (tu-k-ri-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda كرم (k-ri-mu) kalır. K harfi sükunlu oldundan ve fiil if’al babından olduğundan başına fethalı elif getirilir: أكرم (ek-ri-mu). Son olarak, son harf cezmlenir: أكرمْ (ek-ri-m) – ikram et!

    2.Arapçada Emri Gaib (أمر الغائب)

    Karşımızda bulunmayan 3. kişilerden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri gaib denir. Gaib eril (tekil, ikil ve çoğul) ve gaib dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri gaib kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada Emri Gaib Türetilmesi

    Arapçada emri gaib formunun türetilmesi sülasi (üç harfli) fiillerde de mezid (üçden çok harfli) fiillerde de aynıdır. Gaib siygalarına (çekimlerine) lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, müfred (tekil) siygaların son harfi sakin (cezm) olur. Nûn’lu siygaların (ikil ve çoğul) nunları düşer. Cemî müennes (çoğul dişil) siygası mebni olduğundan değişikliğe uğramaz.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride gaib eril çekimi (o yazıyor) يكتب (ye-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِيكتبْ (li-ye-k-tu-b) – (o) yazsın!

     

    Aynı fiilin ikil siygası يكتبان (o ikisi yazıyor) emri cezmden dolayı nun düşeceği için لِيكتبا (li-ye-k-tu-bâ) – (o ikisi) yazsın! şeklinde; çoğul eril siygası يكتبون (onlar yazıyorlar) emri لِيكتبُوا (li-ye-k-tu-bû) – (onlar) yazsınlar! şeklinde olur.

    3.Arapçada Emri Mütekellim (أمر المتكلم)

    Kendi kendimize bir şeyi yapma noktasında söylediğimiz belki de tavsiye veya dilek kapsamındaki emir çeşidine Arapçada emri mütekellim denir. “ben” ve “biz” siygalara olmak üzere iki adet muzari siygasından emri mütekellim kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri gaib siygalarıdır.

    Arapçada Emri Mütekellim Türetilmesi

    Arapçada emri mütekellim formunun türetilmesi emri gaib ile aynıdır. Mütekellim siygaları olan “ben..” ve “biz…” çekimlerine lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, 1. şahıs siygalarının son harfi sakin (cezm) olur.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride mütekellim (1. Şahıs) çekimi (ben yazıyorum) أكتب (e-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِأكتب (li-e-k-tu-b) – yazayım! Şeklinde olur.

     

    Aynı şekilde 1. Şahıs çoğul çekimi için لِنكتب (li-ne-k-tu-b) – biz yazalım! şeklinde olur.

    Arapçada Emir Fiil

    Arapçada emir fiiller, muzari (geniş zaman) formatından elde edilerek karşımızdakilere veya karşımızda olmayan 3. Şahıslara yahut da kendi kendimize bir emir vermek için kullanılan fiil yapılarıdır.

     

    Arapçada emir fiiller üçe ayrılır.

     

    1. Karşımızdakine emir vermek için kullandığımız emir fiiller. Buna Arapçada emri hazır denir.
    2. Karşımızda olmayan 3. Şahıslara emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri gaib denir.
    3. Kendimize emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri mütekellim denir.

     

    Arapçada emir fiillerde fiillerin sonlarında bazı değişiklikler olur. Çünkü emir çekimleri meczum çekimlerdir.

     

     

    • müfred (tekil) müzekker (eril) çekimlerin sonu cezmlenir.

    تَفْعَلُ  –   إفْعَلْ           يَذْهَبُ   –   إذْهَبْ

     

    • Ttesniyeler (ikiller), cemi (çoğul) müzekker ve müfred müennes (dişil) çekimlilerin sonlarındaki nun harfi düşer.

    إذهبا                     إفعلا

    إشربي                   أدخلوا

     

    • Cemi müennes çekimi mebni (sabit) olduğu için değişiklik olmaz:

    افعلْنَ                       اُدخُلْنَ

    ARAPÇADA EMİR  (الأمر)

    Karşımızda bulunan kişiden (muhatab) veya karşımızda olmayan üçüncü bir şahıstan (gaib) bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan yapılara emir denir. Arapçada emir yapısı muzari (geniş zaman) formundan türetilir. Karşımızda bulunan kişi veya kişilere verilen emre Arapçada emri hazır, karşımızda bulunmayan üçüncü şahıslara verilen emre Arapçada emri gaib denir. Bir de konuşan kişi veya kişilerin yani 1. Şahısların kendi kendilerine verdikleri  (yapayım, yapalım.. gibi) emirler vardır ki bu tarz yapılara ise Arapçada emri mütekellim denmektedir. Arapçada emir yapılarını ve türeme çeşitlerini tanıyalım:

    Karşımızda bulanan kişiden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri hazır denir. Muhatap eril (tekil, ikil ve çoğul) ve muhatap dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri hazır kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri gaib ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Muhatap eril ve muhatap dişil siygalarından (çekimlerinden) başta bulunan muzara harfi (ت) atılır. Elif destekli hemze getirilir (أ). Söz konusu muzari çekimde fiilin orta harfinin harekesi damme (ötre) ise bu hemze dammeli (ötreli) yazılır (أُ). Fiilin orta harfi kesralı (esre) veya fethalı (üstün) ise başa getirilen hemze kesralı (esreli) yazılır (إ). Son olarak, fiilin son harfi cezmlenir (sükun).

     

    Örnekler:

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen yazarsın) تكتب (te-k-tu-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atarız ve elif getiririz:

    اكتب (k-tu-bu)

    Orta harfin harekesine göre (ت) elifin üstüne hemze getirerek harekesini veririz, bu örnekte ötredir.

    أُكتب (uk-tu-bu)
    Son olarak son harfi cezmleriz:

    أكتب (uk-tu-b) – yaz!

     

    Fiilimiz ذهب (ze-he-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen gidersin) تذهب (te-z-he-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getiriyoruz: اذهب (?z-he-bu)
    Orta harfin harekesi (هـ) fetha olduğu için başa getirdiğimiz elif kesralı olmalı: إذهب (iz-he-bu)

    Son olarak son harfi cezmliyoruz: إذهب (iz-he-b) – git!

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be). Muzaride muhatab eril ikil çekimi (siz ikiniz yazarsınız) تكتبان (te-k-tu-ba-ni) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getirelim: اكتبان (?k-tu-ba-ni)

    Orta harfin harekesi (ت) ötre olduğundan elif ötreli olmalı: أكتبان (uk-tu-ba-ni)

    Fiilin sonunu cezm etmemiz lazım. Fiil çekimi ikil siygasında olduğu için ikillerde cezm ve nasb durumlarında sondaki nun harfi atılır: أكتبا (uk-tu-bâ) – ikiniz yazın!

     

    Sülasi (üç kök harfli) fiillerde örnek emri hazır çekimi

     

    Çoğul İkil Tekil كتب (yazdı) Fiili
    أُكْتُبُوا (sizler yazın!) أُكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبْ (yaz!) Eril
    أُكْتُبْنَ (sizler yazın!) أَكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبِي (yaz!) Dişil

    Sülasi fiillerde olduğu gibi, mezid fillerde de emri hazır, muzari muhatap siyagalarından türetilir. Aynı şekilde muzarinin başındaki muzara harfi (ت ) atılır. Ve aynı şekilde son harf cezmlenir. Başa elif getirip getirmeme konusu ise sülasilerden biraz farklıdır. Şöyle ki, muzara harfi atıldıktan sonra geriye kalan ilk harf eğer cezmli değilse elif getirilmez. Eğer cezmliyse yani sükunlu ise bu durumda elif getirilir.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz علّم (a-lla-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen öğretiyorsun) تعلّم (tu-a-lli-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda علّم (a-lli-mu) kalır. İlk harf olan ayn harfi fethalıdır. Bu durumda başına elif getirmek gerekmez, son harfi cezmlenerek emir elde edilmiş olur: علّمْ (a-lli-m) – öğret!

     

    Fiilimiz استمع (i-s-te-me-‘a) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen dinliyorsun) تستمع (te-s-te-mi-‘u) olur.

    Muzara harfini attığımızda ستمع (s-te-mi-‘u) kalır. Görüldüğü gibi bu durumda ilk harf olan s cezmli olduğundan okunamaz. Okunabilmesi için başına kesralı bir elif getirilir ve son harf cezmlenerek emir elde edilmiş olur: إستمعْ (is-te-mi-‘) – dinle!

     

    İf’al babı haricindeki tüm mezid fiillerde başa getirilen bu elif kesralı olur. İf’al babında fethalı olur.

     

    Örnek:

    Fiilimiz أكرم (e-k-ra-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen ikram ediyorsun) تكرم (tu-k-ri-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda كرم (k-ri-mu) kalır. K harfi sükunlu oldundan ve fiil if’al babından olduğundan başına fethalı elif getirilir: أكرم (ek-ri-mu). Son olarak, son harf cezmlenir: أكرمْ (ek-ri-m) – ikram et!

    Karşımızda bulunmayan 3. kişilerden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri gaib denir. Gaib eril (tekil, ikil ve çoğul) ve gaib dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri gaib kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada emri gaib formunun türetilmesi sülasi (üç harfli) fiillerde de mezid (üçden çok harfli) fiillerde de aynıdır. Gaib siygalarına (çekimlerine) lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, müfred (tekil) siygaların son harfi sakin (cezm) olur. Nûn’lu siygaların (ikil ve çoğul) nunları düşer. Cemî müennes (çoğul dişil) siygası mebni olduğundan değişikliğe uğramaz.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride gaib eril çekimi (o yazıyor) يكتب (ye-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِيكتبْ (li-ye-k-tu-b) – (o) yazsın!

     

    Aynı fiilin ikil siygası يكتبان (o ikisi yazıyor) emri cezmden dolayı nun düşeceği için لِيكتبا (li-ye-k-tu-bâ) – (o ikisi) yazsın! şeklinde; çoğul eril siygası يكتبون (onlar yazıyorlar) emri لِيكتبُوا (li-ye-k-tu-bû) – (onlar) yazsınlar! şeklinde olur.

    Kendi kendimize bir şeyi yapma noktasında söylediğimiz belki de tavsiye veya dilek kapsamındaki emir çeşidine Arapçada emri mütekellim denir. “ben” ve “biz” siygalara olmak üzere iki adet muzari siygasından emri mütekellim kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri gaib siygalarıdır.

    Arapçada emri mütekellim formunun türetilmesi emri gaib ile aynıdır. Mütekellim siygaları olan “ben..” ve “biz…” çekimlerine lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, 1. şahıs siygalarının son harfi sakin (cezm) olur.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride mütekellim (1. Şahıs) çekimi (ben yazıyorum) أكتب (e-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِأكتب (li-e-k-tu-b) – yazayım! Şeklinde olur.

     

    Aynı şekilde 1. Şahıs çoğul çekimi için لِنكتب (li-ne-k-tu-b) – biz yazalım! şeklinde olur.

    Arapçada emir fiiller, muzari (geniş zaman) formatından elde edilerek karşımızdakilere veya karşımızda olmayan 3. Şahıslara yahut da kendi kendimize bir emir vermek için kullanılan fiil yapılarıdır.

     

    Arapçada emir fiiller üçe ayrılır.

     

    1. Karşımızdakine emir vermek için kullandığımız emir fiiller. Buna Arapçada emri hazır denir.
    2. Karşımızda olmayan 3. Şahıslara emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri gaib denir.
    3. Kendimize emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri mütekellim denir.

     

    Arapçada emir fiillerde fiillerin sonlarında bazı değişiklikler olur. Çünkü emir çekimleri meczum çekimlerdir.

     

     

    • müfred (tekil) müzekker (eril) çekimlerin sonu cezmlenir.

    تَفْعَلُ  –   إفْعَلْ           يَذْهَبُ   –   إذْهَبْ

     

    • Ttesniyeler (ikiller), cemi (çoğul) müzekker ve müfred müennes (dişil) çekimlilerin sonlarındaki nun harfi düşer.

    إذهبا                     إفعلا

    إشربي                   أدخلوا

     

    • Cemi müennes çekimi mebni (sabit) olduğu için değişiklik olmaz:

    افعلْنَ                       اُدخُلْنَ

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Müpteda

     Müpteda

    Arapçada isimle başlayan cümlelere isim cümlesi denir. İsim cümlesinin müpteda ve haber olmak üzere iki temel unsuru vardır. Müpteda başlangıç ismini ifade eder. Türkçe cümle kıyaslaması yapıldığında müpteda, yüklem konumundadır.

    Arapça İsim Cümlesinde Müptedanın Özellikleri

    1. İsim cümlesinin ilk unsurudur.
    2. Marifedir. Yani belirlidir.
    3. Merfudur. Yani öznedir.

    Başına aldığı unsurlara göre müptedanın adı değişir. Kendisinden önce örneğin إنّ gelmişse, müptedaya “innenin ismi” denir.

     

     

    Arapçada isimle başlayan cümlelere isim cümlesi denir. İsim cümlesinin müpteda ve haber olmak üzere iki temel unsuru vardır. Müpteda başlangıç ismini ifade eder. Türkçe cümle kıyaslaması yapıldığında müpteda, yüklem konumundadır.

    1. İsim cümlesinin ilk unsurudur.
    2. Marifedir. Yani belirlidir.
    3. Merfudur. Yani öznedir.

    Başına aldığı unsurlara göre müptedanın adı değişir. Kendisinden önce örneğin إنّ gelmişse, müptedaya “innenin ismi” denir.

     

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Muttasıl Zamirler Bitişik

     Bitişik Zamirler

    Kelimeye bitişik zamire muttasıl zamir denir. Muttasıl zamir fiile birleştiği gibi isimlerin ve (harf-i cer gibi) harflerin de sonuna birleşir. Fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri o cümlenin fâili olur. Şimdiye kadar gördüğümüz mâzî fiillere birleşen zamirler hep fâil muttasıl şahıs zamirleridir.

    Örnek:

    كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. Halbuki fâilin harekesi merfû (zamme) hükmündedir. Ancak zamirler mebnî olduklarından mahallen merfûdurlar (son harflerinin harekesi mahalleri itibariyle ötre konumundadır).

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil

     

    Fiillere birleşen fâil muttasıl zamirler hatırlanacağı gibi toplu olarak şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    وُا (onlar) اَ (o ikisi) (o) Müzekker
    ْنَ (onlar) تاَ (o ikisi) (o) Müennes
    تُمْ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تَ (sen) Müzekker
    تُنَّ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تِ (sen) Müennes
    ناَ (bizler) ناَ (biz ikimiz) تُ (ben) Müzekker & Müennes

     

     

     

     

    Fiillere birleşen bu fâil zamirler isimlere birleşmez. Aşağıda söz konusu edeceğimiz zamirler ise hem isimlerin sonuna hem de mef’ûl zamirler olarak fiillerin sonuna birleşirler:

    İsimlerin sonuna birleşen bitişik zamirler

    İsimlerin sonuna birleşen zamirler, isim tamlaması [muzâf (tamlanan)-muzâfun ileyh (tamlayan)] şeklinde o ismin kime ait olduğunu bildirir. Sonuna zamir alan kelime ise artık harf-i tarif almaz. Çünkü zaten belirli hale gelmiştir. Örnek:

    قَلَمُكَ Senin Kalemin
    M.ileyh + Muzâf

    İsimlerin sonuna eklenen birleşik zamirlerin tablo halinde gösterimi şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    قَلَمُهُمْ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهُ (onun kalemi) Müzekker
    قَلَمُهُنَّ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهَا (onun kalemi) Müennes
    قَلَمُكُمْ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكَ (senin kalemin) Müzekker
    قَلَمُكُنَّ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكِ (senin kalemin) Müennes
    قَلَمُناَ (bizim kalemimiz) قَلَمُناَ (ikimizin kalemi) قَلَمِي (benim kalemim) Müzekker & Müennes

    Dikkat

    Zamirlerin harekesi değişmez fakat zamirden önceki ismin harekesi fâil mef’ûl vs. oluşuna yani cümledeki yerine göre hareke alır. Ancak mütekellim yâ’sı (ي) birleşen ismin son harfinin harekesi her durumda esre olarak harekelenir.

    Örnek:

    مَدْرَسَتِي – okulum
    صَدِيقِي – arkadaşım

    Zamirle birleşen isimlerin harf-i cerden sonra gelmeleri durumunda, isimler esre olsa da zamirlerin harekesinin değişmeyeceği unutulmamalıdır. Sadece gâiblerdeki (he ه ) li zamirlerin (ه) harflerinin harekesi ses uyumundan dolayı esre olur. Diğeriyle karıştırılmaması için gâibe müennes olduğu gibi kalır:

    Çoğul İkil Tekil
    إِلَى بَيْتِهِمْ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهِ (onun evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِهِنَّ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهَا(onun evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِكُمْ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكَ (senin evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِكُنَّ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكِ (senin evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِنَا (bizim evimize) إِلَى بَيْتِنَا (ikimizin evine) إِلَى بَيْتِي (benim evime) Müzekker & Müennes

    Fiillerin sonuna birleşen birleşik zamirler

    Söz konusu bu birleşik zamirler fiillerin sonuna birleştiği takdirde o cümlenin mef’ûlü olurlar. Mâzî fiilin her sigasının sonuna gelebilecek mef’ûl zamirlerin çekim tablosunu كَتَبَ  fiilinde şöyle gösterebiliriz:

    Çoğul İkil Tekil
    كَتَبَهُمْ كَتَبَهُمَا كَتَبَهُ Müzekker
    كَتَبَهُنَّ كَتَبَهُماَ كَتَبَهاَ Müennes
    كَتَبَكُمْ كَتَبَكُماَ كَتَبَكَ Müzekker
    كَتَبَكُنَّ كَتَبَكُماَ كَتَبَكِ Müennes
    كَتَبَنَا كَتَبَنَا كَتَبَنِى Müzekker & Müennes

     

     

     

    Burada çekilen tablo كَتَبَ fiiline aittir. Fiilin diğer tüm siygalarına bu zamirler eklenebilir. Ancak fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri (fâil zamirler) ile mef’ûl zamirler karıştırılmamalıdır. Örneğin;  كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. (كَتَبْناَهُ) kelimesindeki (هُ) zamiri ise mef’ûldür.

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil
    كَتَبْناَهُ Onu yazdık.
    Fiil+Fâil+Mef’ûl

    Diğer örnekler:

    كَتَبْتَهُ – Onu yazdın
    كَتَبْتُكَ – Seni yazdım
    وَجَدْتُنَّهُمْ – Onları buldunuz
    شَرِبْتَهُ – Onu  içtin

    ise muttasıl meful zamirdir. هُمْ  muttasıl fâil zamir, تُنَّ ibaresinde وَجَدْتُنَّهُمْ Mesela

    Dikkat

    Fâil durumunda olan gâib cemi müzekker zamirini (وا), mef’ûl zamire bağlarken cemi alâmeti olan vav ve elifin elifi düşer:

    وَجَدوُا + هُمْ  – وَجَدوُهُمْ (onları buldular)

    Dikkat

    Muhâtab cemi müzekkerin son harfi olan cezimli mimin (تُمْ  ) cezmini kaldırıp ötre ve vav koymak suretiyle meful zamire bağlarız. Yani تُمْ fâil zamirine bir başka mef’ûl zamirin bitişmesi halinde geçiş, mime eklenen bir vâv ile yapılır:

    وَجَدْتُمُ + هُمْوَجَدْتُمُوهُمْ (onları buldunuz)

    Dikkat

    كَتَبَنِى (beni yazdı) de yeralan ن harfine Arapça’da nûn-u vikâye (koruyucu nun) denir. Fiil, muttasıl mütekellim zamiri olan ي ile birleştiğinde araya bir ن gelir. كَتَبَنِي örneğindeki ن  harfi üstünle biten fiilin sonunu esreden korumuştur:

    وَجَدْتَنيِ – Beni buldun.
    وَجَدوُنيِ – Beni buldular.

    Dikkat

    Muttasıl  …هُمْ  ve…كُمْ   zamirlerinden sonra hemze-i vasıl’dan olan harfi tarif gelirse geçiş, sonlarındaki sakin mimlerin ötre ile harekelenmesi ile olur.

    شَكَرَ + كُمْ + الرَّجُلُ = شَكَرَكُمُ الرَّجُلُ

    Harflerin sonuna birleşen zamirler

    Harf-i cerler ismin önüne geldikleri gibi ismin yerini tutan zamirle de birleşir. Harf-i cerle birleşen zamirlerin çekimi şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    مِنْهُمْ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهُ (ondan) مِنْ
    مِنْهُنَّ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهَا (ondan)
    مِنْكُمْ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكَ (senden)
    مِنْكُنَّ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكِ (senden)
    مِنَّا (bizlerden) مِنَّا (ikimizden) مِنِّي (benden)
    إلَيْهِمْ (onlara) إلَيْهِماَ (o ikisine) إلَيْهِ (ona) إلى
    إلَيْهِنَّ (onlara) إلَيْهِمَا (o ikisine) إلَيْهَا (ona)
    إلَيْكُمْ (sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكَ (sana)
    إلَيْكُنَّ(sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكِ (sana)
    إلَيْنَا (bize) إلَيْنَا (ikimize) إِلَيَّ (bana)

    Dikkat

    لـِ harf-i ceri isme birleşirse لـِ   olarak esre ile, mütekellim ya’sı hariç zamire birleşirse لَـ   olarak üstün hareke ile bağlanır. Cümlenin başında gelirse mülkiyet (var manası) ifade eder.

    لِرَجَبٍ      Halid için, Halid’in veya Halid’in var (Halid’e ait) (isme birleşmiş),

    لَهُ        Onun için,  onun, onun var (zamire birleşmiş),

    لِي        Benim için,  benim, benim var (mütekellim ya’sına birleşmiş).

    لِ   harf-i cerinin zamirle birleşmesini gösteren tablo şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    لَهُمْ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهُ (onun) لِ
    لَهُنَّ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهَا (onun)
    لَكُمْ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكَ (senin)
    لَكُنَّ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكِ (senin)
    لَنَا (bizim) لَنَا (ikimizin) ليِ (benim)

    Dikkat

    كُمْ ve هُمْ zamirleri gibi kendinden önceki harfi ötreli olup cezimle biten kelimelerden sonra harf-i tarife geçiş ötre ile olur:

    هُمْ + الْفُقَراَءُ  = هُمُ الْفُقَرَاءُ

    Kelimeye bitişik zamire muttasıl zamir denir. Muttasıl zamir fiile birleştiği gibi isimlerin ve (harf-i cer gibi) harflerin de sonuna birleşir. Fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri o cümlenin fâili olur. Şimdiye kadar gördüğümüz mâzî fiillere birleşen zamirler hep fâil muttasıl şahıs zamirleridir.

    Örnek:

    كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. Halbuki fâilin harekesi merfû (zamme) hükmündedir. Ancak zamirler mebnî olduklarından mahallen merfûdurlar (son harflerinin harekesi mahalleri itibariyle ötre konumundadır).

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil

     

    Fiillere birleşen fâil muttasıl zamirler hatırlanacağı gibi toplu olarak şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    وُا (onlar) اَ (o ikisi) (o) Müzekker
    ْنَ (onlar) تاَ (o ikisi) (o) Müennes
    تُمْ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تَ (sen) Müzekker
    تُنَّ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تِ (sen) Müennes
    ناَ (bizler) ناَ (biz ikimiz) تُ (ben) Müzekker & Müennes

     

     

     

     

    Fiillere birleşen bu fâil zamirler isimlere birleşmez. Aşağıda söz konusu edeceğimiz zamirler ise hem isimlerin sonuna hem de mef’ûl zamirler olarak fiillerin sonuna birleşirler:

    İsimlerin sonuna birleşen zamirler, isim tamlaması [muzâf (tamlanan)-muzâfun ileyh (tamlayan)] şeklinde o ismin kime ait olduğunu bildirir. Sonuna zamir alan kelime ise artık harf-i tarif almaz. Çünkü zaten belirli hale gelmiştir. Örnek:

    قَلَمُكَ Senin Kalemin
    M.ileyh + Muzâf

    İsimlerin sonuna eklenen birleşik zamirlerin tablo halinde gösterimi şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    قَلَمُهُمْ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهُ (onun kalemi) Müzekker
    قَلَمُهُنَّ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهَا (onun kalemi) Müennes
    قَلَمُكُمْ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكَ (senin kalemin) Müzekker
    قَلَمُكُنَّ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكِ (senin kalemin) Müennes
    قَلَمُناَ (bizim kalemimiz) قَلَمُناَ (ikimizin kalemi) قَلَمِي (benim kalemim) Müzekker & Müennes

    Zamirlerin harekesi değişmez fakat zamirden önceki ismin harekesi fâil mef’ûl vs. oluşuna yani cümledeki yerine göre hareke alır. Ancak mütekellim yâ’sı (ي) birleşen ismin son harfinin harekesi her durumda esre olarak harekelenir.

    Örnek:

    مَدْرَسَتِي – okulum
    صَدِيقِي – arkadaşım

    Zamirle birleşen isimlerin harf-i cerden sonra gelmeleri durumunda, isimler esre olsa da zamirlerin harekesinin değişmeyeceği unutulmamalıdır. Sadece gâiblerdeki (he ه ) li zamirlerin (ه) harflerinin harekesi ses uyumundan dolayı esre olur. Diğeriyle karıştırılmaması için gâibe müennes olduğu gibi kalır:

    Çoğul İkil Tekil
    إِلَى بَيْتِهِمْ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهِ (onun evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِهِنَّ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهَا(onun evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِكُمْ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكَ (senin evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِكُنَّ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكِ (senin evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِنَا (bizim evimize) إِلَى بَيْتِنَا (ikimizin evine) إِلَى بَيْتِي (benim evime) Müzekker & Müennes

    Söz konusu bu birleşik zamirler fiillerin sonuna birleştiği takdirde o cümlenin mef’ûlü olurlar. Mâzî fiilin her sigasının sonuna gelebilecek mef’ûl zamirlerin çekim tablosunu كَتَبَ  fiilinde şöyle gösterebiliriz:

    Çoğul İkil Tekil
    كَتَبَهُمْ كَتَبَهُمَا كَتَبَهُ Müzekker
    كَتَبَهُنَّ كَتَبَهُماَ كَتَبَهاَ Müennes
    كَتَبَكُمْ كَتَبَكُماَ كَتَبَكَ Müzekker
    كَتَبَكُنَّ كَتَبَكُماَ كَتَبَكِ Müennes
    كَتَبَنَا كَتَبَنَا كَتَبَنِى Müzekker & Müennes

     

     

     

    Burada çekilen tablo كَتَبَ fiiline aittir. Fiilin diğer tüm siygalarına bu zamirler eklenebilir. Ancak fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri (fâil zamirler) ile mef’ûl zamirler karıştırılmamalıdır. Örneğin;  كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. (كَتَبْناَهُ) kelimesindeki (هُ) zamiri ise mef’ûldür.

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil
    كَتَبْناَهُ Onu yazdık.
    Fiil+Fâil+Mef’ûl

    Diğer örnekler:

    كَتَبْتَهُ – Onu yazdın
    كَتَبْتُكَ – Seni yazdım
    وَجَدْتُنَّهُمْ – Onları buldunuz
    شَرِبْتَهُ – Onu  içtin

    ise muttasıl meful zamirdir. هُمْ  muttasıl fâil zamir, تُنَّ ibaresinde وَجَدْتُنَّهُمْ Mesela

    Fâil durumunda olan gâib cemi müzekker zamirini (وا), mef’ûl zamire bağlarken cemi alâmeti olan vav ve elifin elifi düşer:

    وَجَدوُا + هُمْ  – وَجَدوُهُمْ (onları buldular)

    Muhâtab cemi müzekkerin son harfi olan cezimli mimin (تُمْ  ) cezmini kaldırıp ötre ve vav koymak suretiyle meful zamire bağlarız. Yani تُمْ fâil zamirine bir başka mef’ûl zamirin bitişmesi halinde geçiş, mime eklenen bir vâv ile yapılır:

    وَجَدْتُمُ + هُمْوَجَدْتُمُوهُمْ (onları buldunuz)

    كَتَبَنِى (beni yazdı) de yeralan ن harfine Arapça’da nûn-u vikâye (koruyucu nun) denir. Fiil, muttasıl mütekellim zamiri olan ي ile birleştiğinde araya bir ن gelir. كَتَبَنِي örneğindeki ن  harfi üstünle biten fiilin sonunu esreden korumuştur:

    وَجَدْتَنيِ – Beni buldun.
    وَجَدوُنيِ – Beni buldular.

    Muttasıl  …هُمْ  ve…كُمْ   zamirlerinden sonra hemze-i vasıl’dan olan harfi tarif gelirse geçiş, sonlarındaki sakin mimlerin ötre ile harekelenmesi ile olur.

    شَكَرَ + كُمْ + الرَّجُلُ = شَكَرَكُمُ الرَّجُلُ

    Harf-i cerler ismin önüne geldikleri gibi ismin yerini tutan zamirle de birleşir. Harf-i cerle birleşen zamirlerin çekimi şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    مِنْهُمْ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهُ (ondan) مِنْ
    مِنْهُنَّ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهَا (ondan)
    مِنْكُمْ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكَ (senden)
    مِنْكُنَّ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكِ (senden)
    مِنَّا (bizlerden) مِنَّا (ikimizden) مِنِّي (benden)
    إلَيْهِمْ (onlara) إلَيْهِماَ (o ikisine) إلَيْهِ (ona) إلى
    إلَيْهِنَّ (onlara) إلَيْهِمَا (o ikisine) إلَيْهَا (ona)
    إلَيْكُمْ (sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكَ (sana)
    إلَيْكُنَّ(sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكِ (sana)
    إلَيْنَا (bize) إلَيْنَا (ikimize) إِلَيَّ (bana)

    لـِ harf-i ceri isme birleşirse لـِ   olarak esre ile, mütekellim ya’sı hariç zamire birleşirse لَـ   olarak üstün hareke ile bağlanır. Cümlenin başında gelirse mülkiyet (var manası) ifade eder.

    لِرَجَبٍ      Halid için, Halid’in veya Halid’in var (Halid’e ait) (isme birleşmiş),

    لَهُ        Onun için,  onun, onun var (zamire birleşmiş),

    لِي        Benim için,  benim, benim var (mütekellim ya’sına birleşmiş).

    لِ   harf-i cerinin zamirle birleşmesini gösteren tablo şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    لَهُمْ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهُ (onun) لِ
    لَهُنَّ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهَا (onun)
    لَكُمْ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكَ (senin)
    لَكُنَّ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكِ (senin)
    لَنَا (bizim) لَنَا (ikimizin) ليِ (benim)

    كُمْ ve هُمْ zamirleri gibi kendinden önceki harfi ötreli olup cezimle biten kelimelerden sonra harf-i tarife geçiş ötre ile olur:

    هُمْ + الْفُقَراَءُ  = هُمُ الْفُقَرَاءُ

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Arap Şawarma Arap Döneri

    Arap Şawarma

    Arapların ilk sawarma satanı

    Şawarma en meşhur ve yaygın yemeklerden biridir ve sokaklarin hızlı yemeklerinden en çok istenenidir. Şawarma  sadece birkaç dakikada hazırlanabilir ve herkes sokaklarda sıklıkla yenir.

    Şawarma’nın kökleri Türkiye ve Şam ülkelerinden geliyor. 20.  yuzyilin baslangiçiyla  ,Osmanlı döneminde bu
    yemek Arap ülkelerde ve dünyada çok meşhur olmuştur.

    Hâlbuki Türk döner ve Arap Şawarma farklıdır.Arap ülkelerde de Şawarma bölgeden bölgeye farklılık gösterir. Ama ana malzemeler her yerde aynıdır.

    Arap sawarma

    Şawarma hazırlaması çok kolaydır ; et, domates,  ve bazı Arap özel baharatlı sosları, Arap ekmeğine koyulup dürüm şekline getirilir ve öyle ikram edilir.

    https://arap-kolay.blogspot.com.tr

  • Arapların Ramazan Adetleri

     Arapların Ramazan Adetleri

    Ramazan temizliği: Anneler Ramazan’dan birkaç gün önce onu karşılamak için bütün evi temizliyorlar, çünkü « Ramazan
    bizim misafirimiz ve ona misafirperverlik yapmalıyız » derler.

    Misir

    Sokakların süslemesi:
    Özellikle Irak Suriye ve Mısır’da sokaklar ışıklı iplerle, renkli lambalarla ve güzel fanuslarla süslenir.

    Ramazan tatlıları yapmak: Misafirlere ikram etmek için kadınlar evlerde Ramazan’dan birkaç gün önce pek çok tatlı yaparlar.

      Ramazan yemekleri : En çok Arap dünyasında Ramazan’da anneler günlük yemek pişirmezler, Ramazan için özel yemekler pişirirler.

    Dini medih

    Dini medih : Camilerde özellikle Ramazan’ın özel günleri 15. ve 27.gecelerinde dini medih ve neşid yapılır.

    Kadir gecesi sofrası: 27.gecesinde ailece büyük bir sofra yapılır sonra yemek komşulara, akrabalara ve fakirlere gönderilir.
    Ziyaretleşme: Aileler Ramazan’da iftardan sonra bazen iftar için bazen de sohbet için birbirlerini ziyaret eder

     

    Toplu sunnet
    1. gecesi toplu sünnet : O gece mübarek olduğu için en çok Arap ailelerin çocuklarına toplu sünnet yaparlar ve bütün mahalle beraber mutlu olurlar.
  • Arap At ve Sıfatları

    Arap At ve Sıfatları

    Arapların asalet ve izzet simgesi, Arap atı dünyanın en temel ve ilk at ırklarından biri sayılıyor. Onun güzelliği ve özellikleri diğer atlardan ayırt edilir. Bazı özellikleri sadece onda bulunur. Onlardan :

    Yüksek uzun kuyruk.

    • Uygun boyu.
    • Küçük başlı.
    • Geniş ve kaslı göğüs.
    • Güzel ve kaslı vücut.
    • Çok hızlı.
    • Çok cesur, vahşi doğada yaşadığı için diğer ırklara karşı daha çok cesur olmuştur.
    • Hissi, kolayca tehlikeyi hissedebilir.
    •  Ayrıca Arap atının çeşitli renkleri vardır: siyah , beyaz, gri, kırmızı, sarı…

    Bazı sahabelerin atları:

    1. Sukb Rasulallah’ın
    2. Vard Hamza’nin
    3. Sabik Ali’nin
    4. Lahik  Muaviye Ibn Abi sufyan’in
    5. Ayar Halit Ibn elvelid’in
    6. Balkaa saad ibn Abi vakas’in
  • Cibran Halil Cibran – Arap Yazar

    Cibran Halil Cibran

    Cibran Halil Cibran yazar, edebiyatçı, ressam ve filozof, Ocak 1883 Lübnan’da doğmuştur.Çocukluğunda annesi ve kardeşleriyle 1895’te ABD’ye göçmüştür ve orada hem sanat dersleri almaya hemde yazmaya başlamıştır.

    Cibran Halil Cibran

    Kitapları sayesinde hem ABD’de hem de Arap ülkelerinde çok meşhur olmuştur, çünkü kitapları hassas konuları anlatmıştır. İnsanın fıtratına karşı şeylere muhalefet olmuştur. Dini taraflılık ve yaygın yanlış görenekler.

    Bazı arkadaşlarıyla kalemli birliği (الرابطة القلمية) kurmuştur. Bu kurumun ana hedefi Arapça’yı yenilemek ve onu modern yapmaktır. Halbuki bu kurumun özgün üslubu vardır ve bu üsluple yeni Arapça’nin şiir türü doğmuştur.

    Onun kitaplarının çoğu 103  dile çevrilmiştir hatta dünya okurları Cibran’in kitaplarını sevmiştir ve ayrıca onun kitapları dünyanın en çok satan kitapları Sheakspear kitaplarından sonra sayılmaktadır.

      Cibran Halil Cibran kitaplari

                                            Arapça kitapları 

    • Asi ruhlar .
    • Ermişin Bahçesi .
    • Kırık Kanatlar .
    • Vadinin Perileri.

       İnglizce kitapları

    •   Bir Gözyaşı ve bir Tebessüm.
    •   Yeryüzü Tanrıları.
    • insanoğlu İsa.

     

    https://arap-kolay.blogspot.com.tr

  • Arap Kültüründe Deve

    Arap Kültüründe Deve

    Deve Araplara sımsıkı bağlanmış ve Arap kimliğinden bir parça olmuştur. Araplarda bir simge ve gurur ifade etmektedir. Geçmişten günümüze kadar izzet ve şerefin sembolü haline gelmiştir ve her kabilenin
    şerefi develerin sayısına göre belirlenmiştir.

    Araplar deveye çöl gemisi derler çünkü onsuz çöllerde hiç yaşayamazlar. O seferlerde ve göç vakitlerinde can dostu olmuştur. Onunla Araplar ticaret yapmışlar ve uzak yerlere ulaşabilmişlerdir.

    Deve, Araplar için çok değerlidir. Çünkü ondan çok faydalanmışlar hatta o kadar çok değerlidir ki ona müzik çalıp şiir okumuşlardır. Ayrıca Arapça’da deveyle ilgili 6000 kelime vardır ve bu da Araplar için devenin ne kadar kıymetli olduğunu göstermektedir.

    Hala mı bakmazlar deveye, nasıl da yaratılmış?  Gâşiye Suresi 17. Ayet

    Allah deveyi Kuran’da zikir etmiş”افلا ينظرون الى الابل كيف خلقتve onu Allah’ın dünya ayetlerinden biri olarak tasvir etmiştir. Çünkü o başka hayvanlara benzemez ve onda kendine has çok fazla    özellik bulunmaktadır. Bunlar; 40 gün susuz kalabilmesi, bir içişte 40 litre su içebilmesi ve sütünün bir kaç hastalıklara ilaç olarak kullanılmasıdır çunku fazla faydalari içeriyor .

    https://arap-kolay.blogspot.com.tr/

  • Arapça’da Aslanin Isimleri

    Arapça’da Aslanin Isimleri

     


         Eskiden Araplar değerli şeylere farklı adlar verirlerdi. Bunun sayesinde Arapça dünyanın en zengin dili olmaktadır. Araplarda değerli şeylerden biri aslandır. Arapça’da aslanın +340 adı bulunmaktadır. Çünkü aslan Araplar için güç ve izzet simgesidir. Bu adlarından en çok kullanılan ve bilineni: 

    ليث-صيد-اسامة- حمزة –ورد-قسورة

        Ve bunların tüm isimleri Arapça’da :

    1. أَبُو لِبْدةَ
    2. أَخْنَس
    3. أَشْجَع
    4. أَضْبَط
    5. أَلْيَس
    6. بَبِر
    7. بَيْهَس
    8. جَسَّاس
    9. حَطَّام
    10. حَيْدَر
    11. خَبُور
    12. خُنَافِس
    13. دِرْوَاس
    14. دَوْكَس
    15. رَاهِب
    16. رَهِيْص
    17. سَارِي
    18. سَبَنْتَى
    19. سِيْد
    20. شَدْقَم
    21. صَارِم
    22. صَيَّاد
    23. ضُبَارِمَة
    24. ضُرَاك
    25. ضَمْضَم
    26. عَابِس
    27. عَثَمْثَم
    28. عِفْرَاس
    29. عِفِرِّين
    30. عَنْبَسَة
    31. غَضَنْفَر
    32. فَدَوْكَس
    33. فُرَافِص
    34. فِرْفَار
    35. قَبَّاب
    36. قُصَاقِص
    37. قَضْقَاض
    38. كَفَّات
    39. مَاضِي
    40. مُجَالِح
    41. مَرْثِد
    42. مُسْتَلْحِم
    43. مُصْطَاد
    44. مِنْهَس
    45. مُهْرِع
    46. مَيَّاس
    47. نَحَّام
    48. نَهِز
    49. هِبْرِزِيّ
    50. هُرَاثِم
    51. هَرْثَمَة
    52. هَرِيْت
    53. هَصَّار
    54. هَصْوَرَة
    55. هَمْهَام
    56. هَوَّاس
    57. هَيْصَر
    58. أَبُو لُبَد
    59. أَجْبَه
    60. أَسَد
    61. أَصْيَد
    62. أَقْدَم
    63. بَاسِل
    64. بَهِيْم
    65. جَرْوَان
    66. حَامِي
    67. حَمْزَة
    68. خَبَّاس
    69. خَطَّار
    70. دِرْغَام
    71. دَوْسَك
    72. رَاصِد
    73. رَهِيْب
    74. زَيَّاف
    75. سَبَنْتَاة
    76. سَوَّار
    77. شُدَاقِم
    78. صَادّ
    79. صِمَّة
    80. ضُبَارِم
    81. ضَبِيْر
    82. ضُمَاضِم
    83. عَائِث
    84. عِتْرِس
    85. عَزَّام
    86. عِفْرِيْس
    87. عَنْبَس
    88. غَادِي
    89. فَارِس
    90. فُرَافِرَة
    91. فَرْفَار
    92. فُرْهُود
    93. قَشْعَم
    94. قِصْمِل
    95. كُرْدُوس
    96. لَيْث
    97. مُتَنَاذِر
    98. مَرْثَد
    99. مُسَارِي
    100. مُصَدَّر
    101. مُنْهَرِت
    102. مُهَرِّد
    103. مُوَهْوِه
    104. نَجِيْد
    105. نَهْد
    106. هَبَّار
    107. هَرَّات
    108. هَرْثَم
    109. هَرُوت
    110. هُصَاهِص
    111. هَصْوَر
    112. هُمَام
    113. هِنْدِس
    114. هَيْصَار
    115. أَبُو فِرَاس
    116. أَبْغَث
    117. أَسْحَر
    118. أَصْهَب
    119. أَفْضَح
    120. إثْمِد
    121. بَهْنَس
    122. جَرْو
    123. حَارِث
    124. حَلْبَس
    125. خَادِر
    126. خُشَام
    127. دِرْبَاس
    128. دَوْسَر
    129. رَازِم
    130. رُزَم
    131. زَنْبَر
    132. سَبُع
    133. سَنْدَرِيّ
    134. شُجَاع
    135. شَكِم
    136. صُمَادِح
    137. ضُبَارِك
    138. ضَبُور
    139. ضَرْغَم
    140. ظَلُوم
    141. عَتَرَّس
    142. عُرْوَة
    143. عُفْرُوس
    144. عَنَابِس
    145. عَيُوث
    146. فَادِي
    147. فُرَافِر
    148. فِرْصِم
    149. فِرْنَاس
    150. قَسْوَرَة
    151. قُصْقُصَة
    152. قَمُوص
    153. لَحْم
    154. مُتَقَدِّي
    155. مُدِيْن
    156. مَزْبَرَانِيّ
    157. مُصْحِر
    158. مُنْهِّت
    159. مُهَرِّت
    160. مُودِي
    161. نِبْرَاس
    162. نَهَّامَة
    163. هَاضُوم
    164. هُرّ
    165. هَرِت
    166. هَرْهَار
    167. هُزَع
    168. هَصُور
    169. هَمَّام
    170. هُنْبُغ
    171. هَيْزَم
    172. وَهَّاس
    173. أَبُو الحَارِث
    174. وَاسِعُ الشُّدْقَيْن
    175. أُسَامَة
    176. أَصْبَح
    177. أَفْتَخ
    178. أَيْسَر
    179. بَسُول
    180. جُرْهُم
    181. جَيْفَر
    182. حُلابِس
    183. خَابِس
    184. خَزْرَج
    185. دَاهِي
    186. دَوَّاس
    187. رَابِض
    188. رَزَامَة
    189. زُفَر
    190. سِبَطْر
    191. سِرْحَان
    192. شَتَّامَة
    193. شَرِيْس
    194. صِمّ
    195. ضُبَاثِيّ
    196. ضَبُوث
    197. ضَرْغَامَة
    198. طَغَامَة
    199. عَبُوس
    200. عَرَنْدَس
    201. عَفَرْنَى
    202. عَمُوس
    203. عَيَّار
    204. غَيَّال
    205. فُرَاسِن
    206. فُرَانِق
    207. فَرْفُور
    208. قَسْوَر
    209. قُصْقُص
    210. قَلُوب
    211. لابِد
    212. مُتَرَبِّد
    213. مُخْتَبِس
    214. مَرْهُوب
    215. مُصَامِص
    216. مُلْبِد
    217. مِهْرَاع
    218. مِهْصِيْر
    219. نَاهِض
    220. نَهَّام
    221. هَاصِر
    222. هَدِب
    223. هُرَاهِر
    224. هَرِمَة
    225. هِزْبَر
    226. هَصَمْصَم
    227. هَمَّاس
    228. هَمُوس
    229. هَيْثَم
    230. وَرْد
    231. أَبُو الأشْبَال
    232. مَلِكُ الغَاب
    233. أَزْد
    234. أَشْهَب
    235. أَغْلَب
    236. أَهْرَس
    237. بَسُور
    238. جِرْفَاس
    239. جَوَّاس
    240. حَفْص
    241. حَيْدَرِيّ
    242. خَثْعَم
    243. خَوَّان
    244. دَلَهْمَس
    245. رِئْبَال
    246. رزَّام
    247. زَافِر
    248. سَبْر
    249. سِرْحَال
    250. شِبْل
    251. شَرَنْبَث
    252. صِلْدَم
    253. ضَبَّاث
    254. ضَبْثَم
    255. ضَرْغَام
    256. ضَيْغَمِيّ
    257. عَبَّاس
    258. عَرِس
    259. عَفَرْنَس
    260. عُمُس
    261. عَيَّاث
    262. غَيَّاض
    263. فِرَاس
    264. فُرَانِس
    265. فِرْفِر
    266. قُرْضُوب
    267. قَصْقَاص
    268. قَعَّاص
    269. لائِث
    270. مُتَحَرِّب
    271. مُحْتَصِر
    272. مُرْمِل
    273. مُشِيْب
    274. مُقَرْضِب
    275. مُهْتَصِر
    276. مِهْصَر
    277. نَاهِد
    278. نَهَّاس
    279. هَادِي
    280. هَجَّام
    281. هُرَامِس
    282. هِرْمَاس
    283. هَزَّاع
    284. هُصَرَة
    285. هِلَّوْف
    286. هِمْهِيْم
    287. هَوَّام
    288. هَيْصُور
    289. ابن أُسَامَة
    290. جَائِبُ العَيْن
    291. أَدْلَم
    292. أَشْدَخ
    293. أَغْثَر
    294. أَهْرَت
    295. بَبْر
    296. جَأْب
    297. جَهْبَد
    298. حَطُوم
    299. حَيْدَرَة
    300. خَبُوس
    301. خِنُّوس
    302. دِلْهَام
    303. ذَمَّر
    304. رَزَام
    305. رِيْبَال
    306. سَاعِدَة
    307. سَبَنْدَى
    308. شَاكِي
    309. شَدِيْد
    310. صَعْب
    311. ضَابِط
    312. ضَبِث
    313. ضَرْضَم
    314. ضَيْثَم
    315. عَادِي
    316. عَجُوز
    317. عِفْرِس
    318. عَمَاس
    319. عَوْف
    320. غَيَّاث
    321. فَرَّاس
    322. فُرَافِصَة
    323. فُرْفُر
    324. قِرْضَاب
    325. قَصَّال
    326. قَطُوب
    327. كَهْمَس
    328. مُبْتَدِر
    329. مُجَهْجَه
    330. مُرْزِم
    331. مُشِبّ
    332. مُضَبَّر
    333. مُنِيْخ
    334. مِهْصَار
    335. نَاجِد
    336. نَهَّات
    337. نَهُوس
    338. هَجَّاس
    339. هَرَّاس
    340. هَرِس
    341. هُزَابِر
    342. هَصِر
    343. هِلْقَام
    344. هُمْهُوم
    345. هَوَّاسَة
    346. هَيْصَم

     

    https://arap-kolay.blogspot.com.tr