Ay: Kasım 2017

  • Hemzenin Yazılışı

     Hemzenin Yazılışı

    HEMZENİN YAZILIŞI:   (كتابة الهمزة)

    1) Kelime Başında:

    a) Hemzenin harekesi fetha veya zamme ise elif üzerine yazılır:
    أرنب – أم – أمر

    b)Kelime başında hemzenin harekesi kesra ise, hemze, elif harfinin altına konur:
    إمرأة – إنسان – إكرام

    2)Kelime Ortasında:

    a)Hemzeden önceki harf fethalı, hemze de sakin veya fethalı ise, hemze elif üzerine yazılır:
    سأل – قرأت – ثأر

    b)Hemze fethalı, bir önceki harf zammeli veya kesralı olursa önceki harfin harekesine uygun destek üzerine yazılır:
    مؤنث – جئت – بؤس

    c)Hemze, elif ile zamir arasında bulunursa (mütekellim “yâ”sı hariç “ي”) kesralı ve zammeli olduğunda kendi harekesine uygun destek üzerine, fethalı olduğunda ise desteksiz hemze (ء) şeklinde yazılır.
    أعداؤه – أعداءه – أعدائه

    3)Kelime Sonunda:

    a)Hemzenin kendinden önceki harf sakinse desteksiz yazılır:
    جاء – جزء – مقروء – مجىء

    b)Hemzenin kendisinden önceki harf harekeli ise, kendisinden önceki harfin harekesine uygun destek üzerine yazılır:
    دنؤ – قرأ – هنىء

    Dikkat

    Hemze ortada geldiği zaman, yazılışı hakkında şu kaidenin bilinmesinde fayda vardır: hemzenin harekesi ile kendisinden önceki harfin harekesi karşılaştırılır. Hangisi daha kuvvetli ise, hemze, o harekeye uygun destek üzerine yazılır. Harekenin en kuvvetlisi “kesra”, sonra “zamme” ve “fetha”dır. En zayıfı ise “sukun” sayılır.

    HEMZE-İ VASL VE KAT’ (همزة الوصل و القطع)

    Hemze-i vasl: (همزة الوصل)

    Elifu-l vasl da denilir. Kelime başında bulunur ve bu kelime yalnız geldiği zaman okunur, başka kelimeden sonra geldiğinde ise okunmadan atlanır.

     

    Hemze-i vasl şu kelimelerde bulunur:

    • harf-i tarif ( ال )’in elifi:

    المدرس  –   الطبيب

    • Sülasi fiillerin emr-i hazırlarının başındaki elifler:

    اكتب  –  اجلس  –  اقرأ

    • Mezid fiillerin elif ile başlıyanlarının “if’al” (إفعال) babı hariç mazi, emr-i hazır ve masdarlarının başlarındaki elifler:

    انتقل   اقتربوا   اجتماع

    • Bazı belirli kelimelerin başlarındaki elifler:

    اسم –  ابن – ابنة – امرؤ – امرأة – اثنان – اثنتان – است – ايمن، ايمُ

    Hemze-i kat’: (همزة القطع)

    Kelime başında bulunur. Öncesinde bir kelime gelse dahi bu hemze okkunnmadan geçilmez. Mutlaka telaffuz edilir.

    أجمل  –  أحسن

     

    HEMZENİN YAZILIŞI:   (كتابة الهمزة)

    a) Hemzenin harekesi fetha veya zamme ise elif üzerine yazılır:
    أرنب – أم – أمر

    b)Kelime başında hemzenin harekesi kesra ise, hemze, elif harfinin altına konur:
    إمرأة – إنسان – إكرام

    a)Hemzeden önceki harf fethalı, hemze de sakin veya fethalı ise, hemze elif üzerine yazılır:
    سأل – قرأت – ثأر

    b)Hemze fethalı, bir önceki harf zammeli veya kesralı olursa önceki harfin harekesine uygun destek üzerine yazılır:
    مؤنث – جئت – بؤس

    c)Hemze, elif ile zamir arasında bulunursa (mütekellim “yâ”sı hariç “ي”) kesralı ve zammeli olduğunda kendi harekesine uygun destek üzerine, fethalı olduğunda ise desteksiz hemze (ء) şeklinde yazılır.
    أعداؤه – أعداءه – أعدائه

    a)Hemzenin kendinden önceki harf sakinse desteksiz yazılır:
    جاء – جزء – مقروء – مجىء

    b)Hemzenin kendisinden önceki harf harekeli ise, kendisinden önceki harfin harekesine uygun destek üzerine yazılır:
    دنؤ – قرأ – هنىء

    Hemze ortada geldiği zaman, yazılışı hakkında şu kaidenin bilinmesinde fayda vardır: hemzenin harekesi ile kendisinden önceki harfin harekesi karşılaştırılır. Hangisi daha kuvvetli ise, hemze, o harekeye uygun destek üzerine yazılır. Harekenin en kuvvetlisi “kesra”, sonra “zamme” ve “fetha”dır. En zayıfı ise “sukun” sayılır.

    Elifu-l vasl da denilir. Kelime başında bulunur ve bu kelime yalnız geldiği zaman okunur, başka kelimeden sonra geldiğinde ise okunmadan atlanır.

     

    Hemze-i vasl şu kelimelerde bulunur:

    • harf-i tarif ( ال )’in elifi:

    المدرس  –   الطبيب

    • Sülasi fiillerin emr-i hazırlarının başındaki elifler:

    اكتب  –  اجلس  –  اقرأ

    • Mezid fiillerin elif ile başlıyanlarının “if’al” (إفعال) babı hariç mazi, emr-i hazır ve masdarlarının başlarındaki elifler:

    انتقل   اقتربوا   اجتماع

    • Bazı belirli kelimelerin başlarındaki elifler:

    اسم –  ابن – ابنة – امرؤ – امرأة – اثنان – اثنتان – است – ايمن، ايمُ

    Kelime başında bulunur. Öncesinde bir kelime gelse dahi bu hemze okkunnmadan geçilmez. Mutlaka telaffuz edilir.

    أجمل  –  أحسن

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Arapça Muttasıl Zamirler

     Muttasıl Zamirler

    Kelimeye bitişik zamire muttasıl zamir denir. Muttasıl zamir fiile birleştiği gibi isimlerin ve (harf-i cer gibi) harflerin de sonuna birleşir. Fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri o cümlenin fâili olur. Şimdiye kadar gördüğümüz mâzî fiillere birleşen zamirler hep fâil muttasıl şahıs zamirleridir.

    Örnek:

    كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. Halbuki fâilin harekesi merfû (zamme) hükmündedir. Ancak zamirler mebnî olduklarından mahallen merfûdurlar (son harflerinin harekesi mahalleri itibariyle ötre konumundadır).

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil

    Fiillere birleşen fâil muttasıl zamirler hatırlanacağı gibi toplu olarak şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    وُا (onlar) اَ (o ikisi) (o) Müzekker
    ْنَ (onlar) تاَ (o ikisi) (o) Müennes
    تُمْ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تَ (sen) Müzekker
    تُنَّ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تِ (sen) Müennes
    ناَ (bizler) ناَ (biz ikimiz) تُ (ben) Müzekker & Müennes

    Fiillere birleşen bu fâil zamirler isimlere birleşmez. Aşağıda söz konusu edeceğimiz zamirler ise hem isimlerin sonuna hem de mef’ûl zamirler olarak fiillerin sonuna birleşirler:

    İsimlerin sonuna birleşen bitişik zamirler

    İsimlerin sonuna birleşen zamirler, isim tamlaması [muzâf (tamlanan)-muzâfun ileyh (tamlayan)] şeklinde o ismin kime ait olduğunu bildirir. Sonuna zamir alan kelime ise artık harf-i tarif almaz. Çünkü zaten belirli hale gelmiştir. Örnek:

    قَلَمُكَ Senin Kalemin
    M.ileyh + Muzâf

    İsimlerin sonuna eklenen birleşik zamirlerin tablo halinde gösterimi şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    قَلَمُهُمْ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهُ (onun kalemi) Müzekker
    قَلَمُهُنَّ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهَا (onun kalemi) Müennes
    قَلَمُكُمْ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكَ (senin kalemin) Müzekker
    قَلَمُكُنَّ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكِ (senin kalemin) Müennes
    قَلَمُناَ (bizim kalemimiz) قَلَمُناَ (ikimizin kalemi) قَلَمِي (benim kalemim) Müzekker & Müennes

    Dikkat

    Zamirlerin harekesi değişmez fakat zamirden önceki ismin harekesi fâil mef’ûl vs. oluşuna yani cümledeki yerine göre hareke alır. Ancak mütekellim yâ’sı (ي) birleşen ismin son harfinin harekesi her durumda esre olarak harekelenir.

    Örnek:

    مَدْرَسَتِي – okulum
    صَدِيقِي – arkadaşım

    Zamirle birleşen isimlerin harf-i cerden sonra gelmeleri durumunda, isimler esre olsa da zamirlerin harekesinin değişmeyeceği unutulmamalıdır. Sadece gâiblerdeki (he ه ) li zamirlerin (ه) harflerinin harekesi ses uyumundan dolayı esre olur. Diğeriyle karıştırılmaması için gâibe müennes olduğu gibi kalır:

    Çoğul İkil Tekil
    إِلَى بَيْتِهِمْ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهِ (onun evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِهِنَّ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهَا(onun evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِكُمْ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكَ (senin evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِكُنَّ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكِ (senin evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِنَا (bizim evimize) إِلَى بَيْتِنَا (ikimizin evine) إِلَى بَيْتِي (benim evime) Müzekker & Müennes

    Fiillerin sonuna birleşen birleşik zamirler

    Söz konusu bu birleşik zamirler fiillerin sonuna birleştiği takdirde o cümlenin mef’ûlü olurlar. Mâzî fiilin her sigasının sonuna gelebilecek mef’ûl zamirlerin çekim tablosunu كَتَبَ  fiilinde şöyle gösterebiliriz:

    Çoğul İkil Tekil
    كَتَبَهُمْ كَتَبَهُمَا كَتَبَهُ Müzekker
    كَتَبَهُنَّ كَتَبَهُماَ كَتَبَهاَ Müennes
    كَتَبَكُمْ كَتَبَكُماَ كَتَبَكَ Müzekker
    كَتَبَكُنَّ كَتَبَكُماَ كَتَبَكِ Müennes
    كَتَبَنَا كَتَبَنَا كَتَبَنِى Müzekker & Müennes

    Burada çekilen tablo كَتَبَ fiiline aittir. Fiilin diğer tüm siygalarına bu zamirler eklenebilir. Ancak fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri (fâil zamirler) ile mef’ûl zamirler karıştırılmamalıdır. Örneğin;  كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. (كَتَبْناَهُ) kelimesindeki (هُ) zamiri ise mef’ûldür.

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil
    كَتَبْناَهُ Onu yazdık.
    Fiil+Fâil+Mef’ûl

    Diğer örnekler:

    كَتَبْتَهُ – Onu yazdın
    كَتَبْتُكَ – Seni yazdım
    وَجَدْتُنَّهُمْ – Onları buldunuz
    شَرِبْتَهُ – Onu  içtin

    ise muttasıl meful zamirdir. هُمْ  muttasıl fâil zamir, تُنَّ ibaresinde وَجَدْتُنَّهُمْ Mesela

    Dikkat

    Fâil durumunda olan gâib cemi müzekker zamirini (وا), mef’ûl zamire bağlarken cemi alâmeti olan vav ve elifin elifi düşer:

    وَجَدوُا + هُمْ  – وَجَدوُهُمْ (onları buldular)

    Dikkat

    Muhâtab cemi müzekkerin son harfi olan cezimli mimin (تُمْ  ) cezmini kaldırıp ötre ve vav koymak suretiyle meful zamire bağlarız. Yani تُمْ fâil zamirine bir başka mef’ûl zamirin bitişmesi halinde geçiş, mime eklenen bir vâv ile yapılır:

    وَجَدْتُمُ + هُمْ – وَجَدْتُمُوهُمْ (onları buldunuz)

    Dikkat

    كَتَبَنِى (beni yazdı) de yeralan ن harfine Arapça’da nûn-u vikâye (koruyucu nun) denir. Fiil, muttasıl mütekellim zamiri olan ي ile birleştiğinde araya bir ن gelir. كَتَبَنِي örneğindeki ن  harfi üstünle biten fiilin sonunu esreden korumuştur:

    وَجَدْتَنيِ – Beni buldun.
    وَجَدوُنيِ – Beni buldular.

    Dikkat

    Muttasıl  …هُمْ  ve…كُمْ   zamirlerinden sonra hemze-i vasıl’dan olan harfi tarif gelirse geçiş, sonlarındaki sakin mimlerin ötre ile harekelenmesi ile olur.

    شَكَرَ + كُمْ + الرَّجُلُ = شَكَرَكُمُ الرَّجُلُ

    Harflerin sonuna birleşen zamirler

    Harf-i cerler ismin önüne geldikleri gibi ismin yerini tutan zamirle de birleşir. Harf-i cerle birleşen zamirlerin çekimi şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    مِنْهُمْ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهُ (ondan) مِنْ
    مِنْهُنَّ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهَا (ondan)
    مِنْكُمْ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكَ (senden)
    مِنْكُنَّ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكِ (senden)
    مِنَّا (bizlerden) مِنَّا (ikimizden) مِنِّي (benden)
    إلَيْهِمْ (onlara) إلَيْهِماَ (o ikisine) إلَيْهِ (ona) إلى
    إلَيْهِنَّ (onlara) إلَيْهِمَا (o ikisine) إلَيْهَا (ona)
    إلَيْكُمْ (sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكَ (sana)
    إلَيْكُنَّ(sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكِ (sana)
    إلَيْنَا (bize) إلَيْنَا (ikimize) إِلَيَّ (bana)

    Dikkat

    لـِ harf-i ceri isme birleşirse لـِ   olarak esre ile, mütekellim ya’sı hariç zamire birleşirse لَـ   olarak üstün hareke ile bağlanır. Cümlenin başında gelirse mülkiyet (var manası) ifade eder.

    لِرَجَبٍ      Halid için, Halid’in veya Halid’in var (Halid’e ait) (isme birleşmiş),

    لَهُ        Onun için,  onun, onun var (zamire birleşmiş),

    لِي        Benim için,  benim, benim var (mütekellim ya’sına birleşmiş).

    لِ   harf-i cerinin zamirle birleşmesini gösteren tablo şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    لَهُمْ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهُ (onun) لِ
    لَهُنَّ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهَا (onun)
    لَكُمْ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكَ (senin)
    لَكُنَّ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكِ (senin)
    لَنَا (bizim) لَنَا (ikimizin) ليِ (benim)

    Dikkat

    كُمْ ve هُمْ zamirleri gibi kendinden önceki harfi ötreli olup cezimle biten kelimelerden sonra harf-i tarife geçiş ötre ile olur:

    هُمْ + الْفُقَراَءُ  = هُمُ الْفُقَرَاءُ

    Kelimeye bitişik zamire muttasıl zamir denir. Muttasıl zamir fiile birleştiği gibi isimlerin ve (harf-i cer gibi) harflerin de sonuna birleşir. Fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri o cümlenin fâili olur. Şimdiye kadar gördüğümüz mâzî fiillere birleşen zamirler hep fâil muttasıl şahıs zamirleridir.

    Örnek:

    كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. Halbuki fâilin harekesi merfû (zamme) hükmündedir. Ancak zamirler mebnî olduklarından mahallen merfûdurlar (son harflerinin harekesi mahalleri itibariyle ötre konumundadır).

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil

    Fiillere birleşen fâil muttasıl zamirler hatırlanacağı gibi toplu olarak şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    وُا (onlar) اَ (o ikisi) (o) Müzekker
    ْنَ (onlar) تاَ (o ikisi) (o) Müennes
    تُمْ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تَ (sen) Müzekker
    تُنَّ (sizler) تُماَ (siz ikiniz) تِ (sen) Müennes
    ناَ (bizler) ناَ (biz ikimiz) تُ (ben) Müzekker & Müennes

    Fiillere birleşen bu fâil zamirler isimlere birleşmez. Aşağıda söz konusu edeceğimiz zamirler ise hem isimlerin sonuna hem de mef’ûl zamirler olarak fiillerin sonuna birleşirler:

    İsimlerin sonuna birleşen zamirler, isim tamlaması [muzâf (tamlanan)-muzâfun ileyh (tamlayan)] şeklinde o ismin kime ait olduğunu bildirir. Sonuna zamir alan kelime ise artık harf-i tarif almaz. Çünkü zaten belirli hale gelmiştir. Örnek:

    قَلَمُكَ Senin Kalemin
    M.ileyh + Muzâf

    İsimlerin sonuna eklenen birleşik zamirlerin tablo halinde gösterimi şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    قَلَمُهُمْ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهُ (onun kalemi) Müzekker
    قَلَمُهُنَّ (onların kalemi) قَلَمُهُماَ (o ikisinin kalemi) قَلَمُهَا (onun kalemi) Müennes
    قَلَمُكُمْ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكَ (senin kalemin) Müzekker
    قَلَمُكُنَّ (sizlerin kalemi) قَلَمُكُمَا (ikinizin kalemi) قَلَمُكِ (senin kalemin) Müennes
    قَلَمُناَ (bizim kalemimiz) قَلَمُناَ (ikimizin kalemi) قَلَمِي (benim kalemim) Müzekker & Müennes

    Zamirlerin harekesi değişmez fakat zamirden önceki ismin harekesi fâil mef’ûl vs. oluşuna yani cümledeki yerine göre hareke alır. Ancak mütekellim yâ’sı (ي) birleşen ismin son harfinin harekesi her durumda esre olarak harekelenir.

    Örnek:

    مَدْرَسَتِي – okulum
    صَدِيقِي – arkadaşım

    Zamirle birleşen isimlerin harf-i cerden sonra gelmeleri durumunda, isimler esre olsa da zamirlerin harekesinin değişmeyeceği unutulmamalıdır. Sadece gâiblerdeki (he ه ) li zamirlerin (ه) harflerinin harekesi ses uyumundan dolayı esre olur. Diğeriyle karıştırılmaması için gâibe müennes olduğu gibi kalır:

    Çoğul İkil Tekil
    إِلَى بَيْتِهِمْ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهِ (onun evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِهِنَّ (onların evine) إِلَى بَيْتِهِماَ (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِهَا(onun evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِكُمْ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكَ (senin evine) Müzekker
    إِلَى بَيْتِكُنَّ (sizlerin evine) إِلَى بَيْتِكُمَا (o ikisinin evine) إِلَى بَيْتِكِ (senin evine) Müennes
    إِلَى بَيْتِنَا (bizim evimize) إِلَى بَيْتِنَا (ikimizin evine) إِلَى بَيْتِي (benim evime) Müzekker & Müennes

    Söz konusu bu birleşik zamirler fiillerin sonuna birleştiği takdirde o cümlenin mef’ûlü olurlar. Mâzî fiilin her sigasının sonuna gelebilecek mef’ûl zamirlerin çekim tablosunu كَتَبَ  fiilinde şöyle gösterebiliriz:

    Çoğul İkil Tekil
    كَتَبَهُمْ كَتَبَهُمَا كَتَبَهُ Müzekker
    كَتَبَهُنَّ كَتَبَهُماَ كَتَبَهاَ Müennes
    كَتَبَكُمْ كَتَبَكُماَ كَتَبَكَ Müzekker
    كَتَبَكُنَّ كَتَبَكُماَ كَتَبَكِ Müennes
    كَتَبَنَا كَتَبَنَا كَتَبَنِى Müzekker & Müennes

    Burada çekilen tablo كَتَبَ fiiline aittir. Fiilin diğer tüm siygalarına bu zamirler eklenebilir. Ancak fiillerin sonuna birleşen şahıs zamirleri (fâil zamirler) ile mef’ûl zamirler karıştırılmamalıdır. Örneğin;  كَتَبْناَ (Biz yazdık) ve كَتَبْتُ (Ben yazdım) fiilindeki تُ  ve ناَ zamirleri fâildir. (كَتَبْناَهُ) kelimesindeki (هُ) zamiri ise mef’ûldür.

    الدَّرْسَ كَتَبْناَ Dersi yazdık
    Mef’ûl Fiil+Fâil
    كَتَبْناَهُ Onu yazdık.
    Fiil+Fâil+Mef’ûl

    Diğer örnekler:

    كَتَبْتَهُ – Onu yazdın
    كَتَبْتُكَ – Seni yazdım
    وَجَدْتُنَّهُمْ – Onları buldunuz
    شَرِبْتَهُ – Onu  içtin

    ise muttasıl meful zamirdir. هُمْ  muttasıl fâil zamir, تُنَّ ibaresinde وَجَدْتُنَّهُمْ Mesela

    Fâil durumunda olan gâib cemi müzekker zamirini (وا), mef’ûl zamire bağlarken cemi alâmeti olan vav ve elifin elifi düşer:

    وَجَدوُا + هُمْ  – وَجَدوُهُمْ (onları buldular)

    Muhâtab cemi müzekkerin son harfi olan cezimli mimin (تُمْ  ) cezmini kaldırıp ötre ve vav koymak suretiyle meful zamire bağlarız. Yani تُمْ fâil zamirine bir başka mef’ûl zamirin bitişmesi halinde geçiş, mime eklenen bir vâv ile yapılır:

    وَجَدْتُمُ + هُمْ – وَجَدْتُمُوهُمْ (onları buldunuz)

    كَتَبَنِى (beni yazdı) de yeralan ن harfine Arapça’da nûn-u vikâye (koruyucu nun) denir. Fiil, muttasıl mütekellim zamiri olan ي ile birleştiğinde araya bir ن gelir. كَتَبَنِي örneğindeki ن  harfi üstünle biten fiilin sonunu esreden korumuştur:

    وَجَدْتَنيِ – Beni buldun.
    وَجَدوُنيِ – Beni buldular.

    Muttasıl  …هُمْ  ve…كُمْ   zamirlerinden sonra hemze-i vasıl’dan olan harfi tarif gelirse geçiş, sonlarındaki sakin mimlerin ötre ile harekelenmesi ile olur.

    شَكَرَ + كُمْ + الرَّجُلُ = شَكَرَكُمُ الرَّجُلُ

    Harf-i cerler ismin önüne geldikleri gibi ismin yerini tutan zamirle de birleşir. Harf-i cerle birleşen zamirlerin çekimi şöyledir:

    Çoğul İkil Tekil
    مِنْهُمْ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهُ (ondan) مِنْ
    مِنْهُنَّ (onlardan) مِنْهُمَا (o ikisinden) مِنْهَا (ondan)
    مِنْكُمْ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكَ (senden)
    مِنْكُنَّ (sizlerden) مِنْكُمَا (siz ikinizden) مِنْكِ (senden)
    مِنَّا (bizlerden) مِنَّا (ikimizden) مِنِّي (benden)
    إلَيْهِمْ (onlara) إلَيْهِماَ (o ikisine) إلَيْهِ (ona) إلى
    إلَيْهِنَّ (onlara) إلَيْهِمَا (o ikisine) إلَيْهَا (ona)
    إلَيْكُمْ (sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكَ (sana)
    إلَيْكُنَّ(sizlere) إلَيْكُمَا (ikinize) إلَيْكِ (sana)
    إلَيْنَا (bize) إلَيْنَا (ikimize) إِلَيَّ (bana)

    لـِ harf-i ceri isme birleşirse لـِ   olarak esre ile, mütekellim ya’sı hariç zamire birleşirse لَـ   olarak üstün hareke ile bağlanır. Cümlenin başında gelirse mülkiyet (var manası) ifade eder.

    لِرَجَبٍ      Halid için, Halid’in veya Halid’in var (Halid’e ait) (isme birleşmiş),

    لَهُ        Onun için,  onun, onun var (zamire birleşmiş),

    لِي        Benim için,  benim, benim var (mütekellim ya’sına birleşmiş).

    لِ   harf-i cerinin zamirle birleşmesini gösteren tablo şu şekildedir:

    Çoğul İkil Tekil
    لَهُمْ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهُ (onun) لِ
    لَهُنَّ (onların) لَهُمَا (o ikisinin) لَهَا (onun)
    لَكُمْ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكَ (senin)
    لَكُنَّ (sizlerin) لَكُمَا (siz ikinizin) لَكِ (senin)
    لَنَا (bizim) لَنَا (ikimizin) ليِ (benim)

    كُمْ ve هُمْ zamirleri gibi kendinden önceki harfi ötreli olup cezimle biten kelimelerden sonra harf-i tarife geçiş ötre ile olur:

    هُمْ + الْفُقَراَءُ  = هُمُ الْفُقَرَاءُ

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Atıf Harfleri

     Atıf Harfleri

    Atıf Harfleri

    Arapçada Atıf maksadıyla kullanılan Atıf Harfleri aşağıda sıralanmıştır.

    Atıfla ilgili detaylı bilgi için bkz. Arapça Dil Bilgisi – Atıf

    و ، ف ، أوْ ، أمْ ، ثمّ ، حتّي ، إمّا ، بَلْ ، لاَ ، لكِنْ

    Atıf Harfleri ve Özellikleri

    Atıf Harfleri

    Arapçada Atıf maksadıyla kullanılan Atıf Harfleri aşağıda sıralanmıştır.

    Atıfla ilgili detaylı bilgi için bkz. Arapça Dil Bilgisi – Atıf

    و ، ف ، أوْ ، أمْ ، ثمّ ، حتّي ، إمّا ، بَلْ ، لاَ ، لكِنْ

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu kullanımda bir olay sıralaması yoktur. Türkçedeki virgül gibi işlem görür.

    Örnek:

    شَاهَدَ خَالدٌ و رَجَبٌ الفيلمَ – Halid ve Recep filmi seyretti. [Olay sıralaması yok. Yani Halid bir gün önce Recep iki gün sonra izlemiş de olabilir. Halid ve Recep aynı anda birlikte izlemiş de olabilir.]

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının hemen akabinde matufun olayı gerçekleşmektedir.

    Örnek:

    شاهَد خالدٌ الفيلمَ فَرجَبٌ – Halid filmi izledi, akabinde Recep de (izledi) [Olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, o izlemeye başlar başlamaz hemen akabinde Recep de filmi izlemiştir.]

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun aynı hükümde ortak özellik taşıdığını anlatmak için kullanılır. Bu anlatımda bir olay sıralaması vardır. Matufun aleyhin olayının gerçekleşmesinden bir süre sonra aynı şekilde matufun olayı gerçekleşmektedir.

    Örnek:

    شَاهَدَ خالدٌ الفيلمَ ثُمَّ رجبٌ – Halid filmi izledi, (daha) sonra Recep de (izledi) [olay sıralamasında önce filmi Halid izlemiş, aradan bir süre – 10 dk. 10 gün vs. – geçtikten sonra Recep de aynı filmi izlemiştir.]

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir seçim yapmayı veya şüpheyi ifade eder.

    Örnek:

    شاهَدَ هذا الفيلمَ خالدٌ أوْ رجَبٌ – Bu filmi Halid veya Recep izledi.

    1. أمْ [… yoksa …]

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir soru sorarak seçim yapılmasını talep etmek için veya matuf ile matufun aleyh arasında bir fark olmadığını anlatmak için kullanılır.

    Örnek:

    أَ خالدٌ شَاهدَ هذا الفيلمَ أمْ رجَبٌ؟ – Bu filmi Halid mi yoksa Recep mi izledi?

    أَ أَنْذَرْتَهُمْ أَمْ لَمْ تُنْذِرْهُمْ – Onları uyarsan da uyarmasanda bir (arada fark yok)

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile kendisinden sonraki matufun arasında bir alternatif veya tercih bildirmek için kullanılır.

    Örnek:

    شاهد هذا الفيلم إمّا خالدٌ و إمّا رجبٌ – Bu filmi ya Halid ya da Recep seyretti.

    Kendisinden önceki matufun aleyh, kendisinden sonraki matufun bir parçası veya aynı kapsamda ayrılmaz bir unsuru olması durumunda kullanılır.

    Örnek:

    شاهد خالد الفيلمَ حتَّى نهايتهُ – Halid filmi seyretti, sonunu bile!

    Burada, filmin sonu, filmin ayrılmaz bir parçası, bir unsuru durumundadır.

    Kendisinden önceki matufun aleyhi pekiştirerek, kendisinden sonraki matufu olumsuzlar.

    Örnek:

    شاهد خالدٌ فيلمًا لا مسرحيةً – Halid film izledi, tiyatro değil.

    Kendisinden önceki matufun aleyh ile ilgili bir yanlışlığı kendisinden sonraki matuf ile düzeltmek (istidrak) için kullanılır.

    Örnek:

    ما شاهد خالدٌ مسرحيةً لكنْ فيلمًا – Halid tiyatro izlemedi fakat film izledi.

    Kendisinden önceki matufun aleyhden farklı, tam tersi bir anlamı kendisinden sonraki matuf ile ifade etmek için kullanılır.

    Örnek:

    ما شاهد خالدٌ مسرحيةً بَلْ فيلمًا – Halid tiyatro değil, bilakis film izledi.

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Bilgi, Zan ve Değiştirme Fiilleri

     Bilgi, Zan ve Değiştirme Fiilleri

    Bilgi, Zan ve Değiştirme Filleri افعال القلوب

    Bilgi, zan ve değiştirme fiilleri olarak isimlendirilen bu fiiller bir şeyi bilmek, zannetmek gibi anlamlar yüklediğinden ef’al-u kulûb (efalu kulub) olarak da adlandırılırlar. Diğer fiillere nisbetle en farklı yönleri iki meful almalarıdır. Başına geldikleri isim cümlesinin müptedasını birinci mef’ul, haberini de ikinci mef’ul olarak nasb ederler. İkinci mef’ûl müfred olarak geldiği gibi, cümle ve şibh cümle olarak da gelebilir.

    Örnek:

    رَجَبٌ فَقِيرٌ – Recep fakirdir.

    ظَنَنْتُ رَجَبًا فَقِيرًا – Receb’i fakir zannettim.

    İlk cümle bir isim cümlesidir. İkinci cümlede ise ef’alu kulub’dan zan fiiilleri kategorisinden bir fiil ظَنَّ fiili bu isim cümlesinin başına gelerek hem haberi hem de müptedayı kendisine birer mef’ul yapmıştır.

    Üç ana grup halinde bu sayfada bigi, zan ve değiştirme fiillerini anlatmakla birlikte her birini ayrıca birer başlık altında da inceleyeceğiz.

    1) Bilgi Fiilleri أفعال اليقين

    Bilgi fiilleri, bilmek, görmek, algılamak anlamlarını veren, ef’alu yakin ismiyle de bilinen fiil çeşitleridir. Şu fiillerden oluşur:

    وَجَدَ  – buldu  –  وَ وَجَدَكَ عَائِلاً فَأَغْنَى  – Seni fakir bulup zengin etmedi mi? (Seni fakir olarak görüp zenginleştirmedi mi?)

    رَأَي – gördü  –  رَأَيْتُ الْقِرَاءَةَ مُفِيدَةً – Okumayı faydalı gördüm.

    عَلِمَ – bildi   –  عَلِمْتُ إسْطًنْبُولَ كَرِيمَةً – İstanbul’u cömert bildim.

    دَرَي – bildi    –  دْرِي بهِ صديقِي – Onu arkadaşım bilirim.

    تَعَلَّمْ – bil (emir) – تَعَلَّمْ الحياةَ صَعْبَةً – Hayatı zor bil (Bil ki hayat zordur)

    2) Zan Fiilleri أفعال الظن

    Zan fiilleri, yanlış bir yargıda bulunmak, zannetmek, sanmak anlamında kullanılan ef’alu zan adı da verilen fiil türüdür. Diğer ef’alu kulub fiilleri gibi zan fiilleri de iki meful alırlar. Ef’alu zan şunlardır:

    حَسِبَ – hesab etti – حَسِبْتُهُ غَنِيًّا – Onu zengin hesab ettim (Onu zengin sandım)

    ظَنَّ – zannetti – ظَنَنْتُ الغُرْفَةَ فَارِغَةً – Odayı boş zannettim (sandım)

    عَدَّ – saydı – يَعُدُهُم من الْأعْرَابِ  – Onları Araplardan sayıyorlar.

    خَالَ – hayal etti – أخِيلُ أبانا شَابًّا – Babamızı bir genç olarak hayal ediyorum (genç olduğunu varsayıyorum)

    زَعَمَ – zannetti – أ زَعَمْتَ رَجَبًا غَنِيًّا – Receb’i zengin mi zannettin?

    هَبْ – farzet (emir) – هَبْ وَلَدًا ذَكِيَّا – farzet (ki) zeki bir çocuk

    3) Değiştirme Fiilleri أفعال التحويل

    Değiştirme fiilleri, bir durumdan başka bir duruma dönüşümü, değişimi, edinmeyi veya kılmayı anlatan fiillerdir. Bu fiillere ef’alu’t-tahvil de denir. Ef’alu tahvil şunlardır:

    إِتَّخَذَ – edindi – إتَّخَذَ اللهُ إبْرَاهِيمَ خَلِيلاً – Allah İbrahim’i dost edindi.

    صَيَّرَ – kıldı, yaptı –  مَنْ عَلَّمَنِي حَرْفًا فَقَدْ صَيَّرَنِي عَبْدًا – kim ki bana bir harf öğretti beni köle yaptı (bana bir harf öğretenin kölesi olurum)

    جَعَلَ – yaptı –  جَعَلَ الإسْلاَمُ المُؤْمِنِينَ إِخْوَانًا – İslam, müminleri kardeş yaptı.

    حَوَّلَ – değiştirdi –  حَوَّلَ المَوْضُوعَ إلى غَيْرِهِ – Konuyu değiştirdi.

    رَذَّ – geri çevirdi – رَذِذْتُ الرجُلَ حَزِينًا  – Adamı mutsuz olarak geri çevirdim

    Bilgi, Zan ve Değiştirme Filleri افعال القلوب

    Bilgi, zan ve değiştirme fiilleri olarak isimlendirilen bu fiiller bir şeyi bilmek, zannetmek gibi anlamlar yüklediğinden ef’al-u kulûb (efalu kulub) olarak da adlandırılırlar. Diğer fiillere nisbetle en farklı yönleri iki meful almalarıdır. Başına geldikleri isim cümlesinin müptedasını birinci mef’ul, haberini de ikinci mef’ul olarak nasb ederler. İkinci mef’ûl müfred olarak geldiği gibi, cümle ve şibh cümle olarak da gelebilir.

    Örnek:

    رَجَبٌ فَقِيرٌ – Recep fakirdir.

    ظَنَنْتُ رَجَبًا فَقِيرًا – Receb’i fakir zannettim.

    İlk cümle bir isim cümlesidir. İkinci cümlede ise ef’alu kulub’dan zan fiiilleri kategorisinden bir fiil ظَنَّ fiili bu isim cümlesinin başına gelerek hem haberi hem de müptedayı kendisine birer mef’ul yapmıştır.

    Üç ana grup halinde bu sayfada bigi, zan ve değiştirme fiillerini anlatmakla birlikte her birini ayrıca birer başlık altında da inceleyeceğiz.

    Bilgi fiilleri, bilmek, görmek, algılamak anlamlarını veren, ef’alu yakin ismiyle de bilinen fiil çeşitleridir. Şu fiillerden oluşur:

    وَجَدَ  – buldu  –  وَ وَجَدَكَ عَائِلاً فَأَغْنَى  – Seni fakir bulup zengin etmedi mi? (Seni fakir olarak görüp zenginleştirmedi mi?)

    رَأَي – gördü  –  رَأَيْتُ الْقِرَاءَةَ مُفِيدَةً – Okumayı faydalı gördüm.

    عَلِمَ – bildi   –  عَلِمْتُ إسْطًنْبُولَ كَرِيمَةً – İstanbul’u cömert bildim.

    دَرَي – bildi    –  دْرِي بهِ صديقِي – Onu arkadaşım bilirim.

    تَعَلَّمْ – bil (emir) – تَعَلَّمْ الحياةَ صَعْبَةً – Hayatı zor bil (Bil ki hayat zordur)

    Zan fiilleri, yanlış bir yargıda bulunmak, zannetmek, sanmak anlamında kullanılan ef’alu zan adı da verilen fiil türüdür. Diğer ef’alu kulub fiilleri gibi zan fiilleri de iki meful alırlar. Ef’alu zan şunlardır:

    حَسِبَ – hesab etti – حَسِبْتُهُ غَنِيًّا – Onu zengin hesab ettim (Onu zengin sandım)

    ظَنَّ – zannetti – ظَنَنْتُ الغُرْفَةَ فَارِغَةً – Odayı boş zannettim (sandım)

    عَدَّ – saydı – يَعُدُهُم من الْأعْرَابِ  – Onları Araplardan sayıyorlar.

    خَالَ – hayal etti – أخِيلُ أبانا شَابًّا – Babamızı bir genç olarak hayal ediyorum (genç olduğunu varsayıyorum)

    زَعَمَ – zannetti – أ زَعَمْتَ رَجَبًا غَنِيًّا – Receb’i zengin mi zannettin?

    هَبْ – farzet (emir) – هَبْ وَلَدًا ذَكِيَّا – farzet (ki) zeki bir çocuk

    Değiştirme fiilleri, bir durumdan başka bir duruma dönüşümü, değişimi, edinmeyi veya kılmayı anlatan fiillerdir. Bu fiillere ef’alu’t-tahvil de denir. Ef’alu tahvil şunlardır:

    إِتَّخَذَ – edindi – إتَّخَذَ اللهُ إبْرَاهِيمَ خَلِيلاً – Allah İbrahim’i dost edindi.

    صَيَّرَ – kıldı, yaptı –  مَنْ عَلَّمَنِي حَرْفًا فَقَدْ صَيَّرَنِي عَبْدًا – kim ki bana bir harf öğretti beni köle yaptı (bana bir harf öğretenin kölesi olurum)

    جَعَلَ – yaptı –  جَعَلَ الإسْلاَمُ المُؤْمِنِينَ إِخْوَانًا – İslam, müminleri kardeş yaptı.

    حَوَّلَ – değiştirdi –  حَوَّلَ المَوْضُوعَ إلى غَيْرِهِ – Konuyu değiştirdi.

    رَذَّ – geri çevirdi – رَذِذْتُ الرجُلَ حَزِينًا  – Adamı mutsuz olarak geri çevirdim

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • El Takısı

     El Takısı

    Belirlilik Eki   (حرف التعريف)   (Harf-i Ta’rif)

    İsimlerin başına gelen  “belirtme edatı” ( ال ) dır.

    Bir isimde aynı anda hem belirlilik eki (harfi tarif) hem de çift hareke (tenvin) bulunmaz. Çünkü belirlilik eki, ismin belirli bir isim olduğunun, kelimenin son harfinin alacağı çift hareke ise belirsiz bir isim olduğunun işaretidir.

    (belirli) kalem القلمُ             (herhangi) bir kalem  قلمٌ

    (belirli) defter   الدفترُ           (herhangi) bir defter  دفترٌ

    Arapçada belirlilik eki almış isimler “marife” (المعرفة) yani “belirli isim”; çift hareke almış isimler ise “nekra” (النكرة) yani “belirsiz isim” olarak isimlendirilir.

    Belirlilik Eki   (حرف التعريف)   (Harf-i Ta’rif)

    İsimlerin başına gelen  “belirtme edatı” ( ال ) dır.

    Bir isimde aynı anda hem belirlilik eki (harfi tarif) hem de çift hareke (tenvin) bulunmaz. Çünkü belirlilik eki, ismin belirli bir isim olduğunun, kelimenin son harfinin alacağı çift hareke ise belirsiz bir isim olduğunun işaretidir.

    (belirli) kalem القلمُ             (herhangi) bir kalem  قلمٌ

    (belirli) defter   الدفترُ           (herhangi) bir defter  دفترٌ

    Arapçada belirlilik eki almış isimler “marife” (المعرفة) yani “belirli isim”; çift hareke almış isimler ise “nekra” (النكرة) yani “belirsiz isim” olarak isimlendirilir.

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Mücerred Fiiller

     Mücerred Fiiller

    Bütün harfleri, fiilin orijinal kök harfi olan, yani ilave harf almamış fiillere “yalın fiil” anlamında mücerred fiil denir. Bir mücerred fiil üç harften oluşabildiği gibi dört harften de oluşabilir. Üç harften oluşan mücerred fiil için “Sülâsi mücerred fiil” kavramı; dört harften oluşan mücerred fiil için “Rübâi mücerred fiil” kavramı kullanılır.

    Arapçada kullanılan fiillerin büyük çoğunluğu 3 harfli fiillerdir yani sülasi mücerred fiillerdir. Bu sülasi (üç harfli) fiillerin orta harfleri mazi (geçmiş) zamanda ve muzari (geniş) zamanda aldıkları sese göre (ötreli, fethalı, kesralı) 6 ayrı formatta incelenir. Bu altı şekle “Altı bab” denir. Bu bablar ve örnek fiilleri şu şekildedir:

    1. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzari ötre olanlar: يَكْتُبُ كَتَبَ
    2. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzari kesra olanlar: يَجْلِسُ جَلَسَ
    3. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzaride üstün olanlar: يَذْهَبُ ذَهَبَ
    4. Bab: Orta harfi mazide kesra; muzari üstün olanlar: يَعْلَمُ عَلِمَ
    5. Bab: Orta harfi mazide ötre; muzari ötre olanlar: يَحْسُنُ حَسُنَ
    6. Bab: Orta harfi mazide kesra; muzari kesra olanlar: يَحْسِبُ حَسِبَ

     

    Bütün harfleri, fiilin orijinal kök harfi olan, yani ilave harf almamış fiillere “yalın fiil” anlamında mücerred fiil denir. Bir mücerred fiil üç harften oluşabildiği gibi dört harften de oluşabilir. Üç harften oluşan mücerred fiil için “Sülâsi mücerred fiil” kavramı; dört harften oluşan mücerred fiil için “Rübâi mücerred fiil” kavramı kullanılır.

    Arapçada kullanılan fiillerin büyük çoğunluğu 3 harfli fiillerdir yani sülasi mücerred fiillerdir. Bu sülasi (üç harfli) fiillerin orta harfleri mazi (geçmiş) zamanda ve muzari (geniş) zamanda aldıkları sese göre (ötreli, fethalı, kesralı) 6 ayrı formatta incelenir. Bu altı şekle “Altı bab” denir. Bu bablar ve örnek fiilleri şu şekildedir:

    1. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzari ötre olanlar: يَكْتُبُ كَتَبَ
    2. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzari kesra olanlar: يَجْلِسُ جَلَسَ
    3. Bab: Orta harfi mazide üstün; muzaride üstün olanlar: يَذْهَبُ ذَهَبَ
    4. Bab: Orta harfi mazide kesra; muzari üstün olanlar: يَعْلَمُ عَلِمَ
    5. Bab: Orta harfi mazide ötre; muzari ötre olanlar: يَحْسُنُ حَسُنَ
    6. Bab: Orta harfi mazide kesra; muzari kesra olanlar: يَحْسِبُ حَسِبَ

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Elif Maksure

     Elif Maksure

    ELİF-İ MAKSURE

    Med harfleri olan elif, vav ve ye’den başka, elif gibi uzatan ve elif gibi görev yapan bir de elif-i maksure dediğimiz, kelimenin sonunda “ye” şeklinde görülen bir elif vardır. Bu “ye” harfinin elif-i maksure adını alması için kelime sonunda olması ve fetha ile harekeli harften sonra sakin olarak gelmesi gerekir.

    كُبْرَى ، سَلْمَى ، طُوبَى  kelimelerinde olduğu gibi. Bu kelimelerin son harfi, kendinden sonra elif varmış gibi uzatılır.

    Arapçada harekeler ve okuma kuralları için tıklayın > 

    ELİF-İ MAKSURE

    Med harfleri olan elif, vav ve ye’den başka, elif gibi uzatan ve elif gibi görev yapan bir de elif-i maksure dediğimiz, kelimenin sonunda “ye” şeklinde görülen bir elif vardır. Bu “ye” harfinin elif-i maksure adını alması için kelime sonunda olması ve fetha ile harekeli harften sonra sakin olarak gelmesi gerekir.

    كُبْرَى ، سَلْمَى ، طُوبَى  kelimelerinde olduğu gibi. Bu kelimelerin son harfi, kendinden sonra elif varmış gibi uzatılır.

    Arapçada harekeler ve okuma kuralları için tıklayın > 

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Müennes

     Müennes

    Yuvarlak veya kapalı te olarak ya da tau marbuta olarak isimlendirilir. İsmin asıl harflerinden sonra kapalı te harfi ( ة ) olarak isme eklenir, eklendiği ismin dişi, müennes olduğuna işaret eder.

    Örnek:

    Büyük (dişil)       كبيرة     –     Büyük (eril)         كبير

    Fakir (dişil)         فَقِيـرَةٌ    –     Fakir (eril)           فَقِيـرٌ

    yuvarlak tâ, ( ة ) muttasıl zamirle birleştiği zaman “açık tâ” ( ت ) şeklinde yazılır:

    Okulum  مكتبتي   –   مكتبة

    Elif-i memdude olarak da isimlendirilir. İsmin sonunda (_َ اء) şeklinde yazılır. Kelimenin asıl harflerinden değildir.

    Örnek:

    Kırmızı (dişil)  حمراء      –     Kırmızı (eril)  أحمرُ

    Güzel (dişil)     حَسْناءُ      –     Güzel (eril)    أحْسَنُ

    Elif-i maksure olarak da isimlendirilir. İsmin sonunda (_َ ى) veya (_َ ا) şeklinde yazılır. Kelimenin asıl harflerinden değildir.

    Örnek:

    Susuz (dişil)           عَطْشى    –     Susuz (eril)       عَطْشان

    Daha büyük (dişil)  كُبرى     –     Daha büyük (eril) أكْبَرُ

    Örnek:

    مَرْيمُ          زَيْنَبُ          هِنْدُ          سُعادُ

    Örnek:

    Anne  أُمٌّ         dişi eşek  أتَانٌ            Kız kardeş  أُخْتٌ

    Örnek:

    Göz  عَينٌ              Ayak  رِجْلٌ              Kulak  أُذُنٌ

    Örnek:

    Gatafan kabilesi  غَطَفانُ           Şam  الشّامُ                Mısır مِصْرُ

    Örnek:

    Ateş     نَارٌ            Kuvvetli ateş  سَعِرٌ           Batı rüzgârı  دَبُرٌ

    Ev        دارٌ            Güneş           الشَّمْسُ           Savaş   الحَرْبُ
    Kuyu  البِئْرُ            Yeryüzü       الأرْضُ

    Gayr-ı akil (akılsız) varlıkların çoğulları da müfred (tekil) müennes (dişi) olarak kabul edilir.

    Üzerinde dişilik alameti taşıyan dişilere Lafzi Müennes  denir. Kelimede dişilik alametlerinin zahiren görünmesi ve lafız olarak da telaffuz edilmesi sebebiyle bu kelimelere lafzi müennesler denmiştir. Sözde dişi kelimeler 3 gruba ayrılır:

    Arapçada dişi (müennes) kelimeler, üzerinde taşıdıkları bir dişilik alameti olup olmaması durumuna göre sözde dişiler (lafzi müennesler) ve işitsel dişiler (semai müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    1. Sonunda ـة (yuvarlak te / التاء تانيث / التاء مربوطة) olan isimler.

    كِتَابٌ – كِتَابَةٌ

    مُعَلِّمٌ – مُعَلِّمَةٌ

    مَرِيضٌ – مَرِيضَةٌ

    2. Sonunda اء yani elif-i memdude (uzun elif) olan isimler.

    Bu alamet daha ziyade renk ve sakatlığı ifade eden أَفْعَلُ veznindeki kelimelerin müenneslerinde kullanılır.

    أَبْيَضٌ – بَيْضَاءُ

    أَحْمَرُ – حَمْرَاءُ

    أَسْوَدٌ – سَوْدَاءُ

    3. Sonu ى yani elif-i maksura (kısa elif) ile biten isimler.

    Elif-i maksura daha ziyade أَفْعَلُveznindeki derecelendirilmiş sıfatların müenneslerinde kullanılır.

    أَكْبَرٌ – كُبْرَى

    أَصْفَرٌ – صَفْرَى

    فَعْلاءُ veznindeki sıfatların müennesleri de فُعْلَى vezninde kullanılır.

    عَطْشَانٌ – عَطْشَى

    Semai Müennes Kelimeler

    Üzerinde dişilik alameti olmayıp, dişi sayılan isimlerdir. Bu isimlerin neden dişi kabul edildiklerine dair bir kural yoktur. Geleneksel olarak dişi kabul edilmiş kelimelerdir. Bu nedenle bu dişi kelimeler sözlüğe bakılarak ve/veya işitilerek öğrenilir.

    اَلْحَاجَبُ

    اَلْفَأْسُ

    اَلأُذْنُ

    Arapçada Dişi (müennes) kelimeler, taşıdıkları bu dişilik özelliğinin gerçek veya mecazi olması durumuna göre gerçek dişiler (hakiki müennesler) ve mecazi dişiler (mecazi müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    Hakiki Müennes Kelimeler

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da gerçek dişi (hakiki müennes) kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara gerçek sözde dişiler (hakiki lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara gerçek işitsel dişiler (hakiki semai müennesler) denir.

    Örnek:

    أُمٌّ – Anne (Hakiki Semai)

    دجاجة – Tavuk (Hakiki Lafzi)

    Mecazi Müennes Kelimeler

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunmayan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da mecazi dişi kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara mecazi sözde dişiler (mecazi lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara mecazi işitsel dişiler (mecazi semai müennesler) denir.

    Örnek:

    طاولة – Masa (Mecazi Lafzi)

    شمس – Güneş (Mecazi Semai)

    Dikkat

    Müennes (dişi) gibi görünen bazı müzekker (eril) isimler bu kurallardan müstesnadır.

    Örnek:

    حَمْزَةُ (Hamza)

    طَلْحَةُ (Talha)

    عُرْوَةُ (Urve)

    Dikkat

    Mübalağa ifade eden فَعَّالَةٌ vezninin sonundaki ta-i marbuta ـة müenneslik (dişilik) için değildir.

    Örnek:

    عَلاَّمَةٌ (çok bilgili)

    نَسَّابَةٌ (soy bilgini)

    رَحَّالَةٌ (çok gezmiş)

     

    Arapçada dişi (müennes) kelimeler, üzerinde taşıdıkları bir dişilik alameti olup olmaması durumuna göre sözde dişiler (lafzi müennesler) ve işitsel dişiler (semai müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    كِتَابٌ – كِتَابَةٌ

    مُعَلِّمٌ – مُعَلِّمَةٌ

    مَرِيضٌ – مَرِيضَةٌ

    Bu alamet daha ziyade renk ve sakatlığı ifade eden أَفْعَلُ veznindeki kelimelerin müenneslerinde kullanılır.

    أَبْيَضٌ – بَيْضَاءُ

    أَحْمَرُ – حَمْرَاءُ

    أَسْوَدٌ – سَوْدَاءُ

    Elif-i maksura daha ziyade أَفْعَلُveznindeki derecelendirilmiş sıfatların müenneslerinde kullanılır.

    أَكْبَرٌ – كُبْرَى

    أَصْفَرٌ – صَفْرَى

    فَعْلاءُ veznindeki sıfatların müennesleri de فُعْلَى vezninde kullanılır.

    عَطْشَانٌ – عَطْشَى

    Üzerinde dişilik alameti olmayıp, dişi sayılan isimlerdir. Bu isimlerin neden dişi kabul edildiklerine dair bir kural yoktur. Geleneksel olarak dişi kabul edilmiş kelimelerdir. Bu nedenle bu dişi kelimeler sözlüğe bakılarak ve/veya işitilerek öğrenilir.

    اَلْحَاجَبُ

    اَلْفَأْسُ

    اَلأُذْنُ

    Arapçada Dişi (müennes) kelimeler, taşıdıkları bu dişilik özelliğinin gerçek veya mecazi olması durumuna göre gerçek dişiler (hakiki müennesler) ve mecazi dişiler (mecazi müennesler) olmak üzere ikiye ayrılırlar.

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da gerçek dişi (hakiki müennes) kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara gerçek sözde dişiler (hakiki lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara gerçek işitsel dişiler (hakiki semai müennesler) denir.

    Örnek:

    أُمٌّ – Anne (Hakiki Semai)

    دجاجة – Tavuk (Hakiki Lafzi)

    Yaradılışları itibariyle fıtratlarında müenneslik yani dişilik bulunmayan kelimeler, üzerlerinde dişilik alameti taşısalar da taşımasalar da mecazi dişi kategorisinde değerlendirilirler. Bunlardan üzerinde dişilik alameti taşıyanlara mecazi sözde dişiler (mecazi lafzi müennesler); üzerinde dişilik alameti taşımayanlara mecazi işitsel dişiler (mecazi semai müennesler) denir.

    Örnek:

    طاولة – Masa (Mecazi Lafzi)

    شمس – Güneş (Mecazi Semai)

    Müennes (dişi) gibi görünen bazı müzekker (eril) isimler bu kurallardan müstesnadır.

    Örnek:

    حَمْزَةُ (Hamza)

    طَلْحَةُ (Talha)

    عُرْوَةُ (Urve)

    Mübalağa ifade eden فَعَّالَةٌ vezninin sonundaki ta-i marbuta ـة müenneslik (dişilik) için değildir.

    Örnek:

    عَلاَّمَةٌ (çok bilgili)

    نَسَّابَةٌ (soy bilgini)

    رَحَّالَةٌ (çok gezmiş)

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Emir Fiil

     Emir

    ARAPÇADA EMİR  (الأمر)

    Karşımızda bulunan kişiden (muhatab) veya karşımızda olmayan üçüncü bir şahıstan (gaib) bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan yapılara emir denir. Arapçada emir yapısı muzari (geniş zaman) formundan türetilir. Karşımızda bulunan kişi veya kişilere verilen emre Arapçada emri hazır, karşımızda bulunmayan üçüncü şahıslara verilen emre Arapçada emri gaib denir. Bir de konuşan kişi veya kişilerin yani 1. Şahısların kendi kendilerine verdikleri  (yapayım, yapalım.. gibi) emirler vardır ki bu tarz yapılara ise Arapçada emri mütekellim denmektedir. Arapçada emir yapılarını ve türeme çeşitlerini tanıyalım:

    1.Arapçada Emri Hazır (أمر الحاضر)

    Karşımızda bulanan kişiden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri hazır denir. Muhatap eril (tekil, ikil ve çoğul) ve muhatap dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri hazır kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri gaib ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada Emri Hazır Türetilmesi

    a) Sülasi (üç harfli) fiillerden emri hazır türetmek

    Muhatap eril ve muhatap dişil siygalarından (çekimlerinden) başta bulunan muzara harfi (ت) atılır. Elif destekli hemze getirilir (أ). Söz konusu muzari çekimde fiilin orta harfinin harekesi damme (ötre) ise bu hemze dammeli (ötreli) yazılır (أُ). Fiilin orta harfi kesralı (esre) veya fethalı (üstün) ise başa getirilen hemze kesralı (esreli) yazılır (إ). Son olarak, fiilin son harfi cezmlenir (sükun).

     

    Örnekler:

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen yazarsın) تكتب (te-k-tu-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atarız ve elif getiririz:

    اكتب (k-tu-bu)

    Orta harfin harekesine göre (ت) elifin üstüne hemze getirerek harekesini veririz, bu örnekte ötredir.

    أُكتب (uk-tu-bu)
    Son olarak son harfi cezmleriz:

    أكتب (uk-tu-b) – yaz!

     

    Fiilimiz ذهب (ze-he-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen gidersin) تذهب (te-z-he-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getiriyoruz: اذهب (?z-he-bu)
    Orta harfin harekesi (هـ) fetha olduğu için başa getirdiğimiz elif kesralı olmalı: إذهب (iz-he-bu)

    Son olarak son harfi cezmliyoruz: إذهب (iz-he-b) – git!

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be). Muzaride muhatab eril ikil çekimi (siz ikiniz yazarsınız) تكتبان (te-k-tu-ba-ni) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getirelim: اكتبان (?k-tu-ba-ni)

    Orta harfin harekesi (ت) ötre olduğundan elif ötreli olmalı: أكتبان (uk-tu-ba-ni)

    Fiilin sonunu cezm etmemiz lazım. Fiil çekimi ikil siygasında olduğu için ikillerde cezm ve nasb durumlarında sondaki nun harfi atılır: أكتبا (uk-tu-bâ) – ikiniz yazın!

     

    Sülasi (üç kök harfli) fiillerde örnek emri hazır çekimi

     

    Çoğul İkil Tekil كتب (yazdı) Fiili
    أُكْتُبُوا (sizler yazın!) أُكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبْ (yaz!) Eril
    أُكْتُبْنَ (sizler yazın!) أَكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبِي (yaz!) Dişil

    b) Mezid fiillerden emri hazır türetmek

    Sülasi fiillerde olduğu gibi, mezid fillerde de emri hazır, muzari muhatap siyagalarından türetilir. Aynı şekilde muzarinin başındaki muzara harfi (ت ) atılır. Ve aynı şekilde son harf cezmlenir. Başa elif getirip getirmeme konusu ise sülasilerden biraz farklıdır. Şöyle ki, muzara harfi atıldıktan sonra geriye kalan ilk harf eğer cezmli değilse elif getirilmez. Eğer cezmliyse yani sükunlu ise bu durumda elif getirilir.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz علّم (a-lla-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen öğretiyorsun) تعلّم (tu-a-lli-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda علّم (a-lli-mu) kalır. İlk harf olan ayn harfi fethalıdır. Bu durumda başına elif getirmek gerekmez, son harfi cezmlenerek emir elde edilmiş olur: علّمْ (a-lli-m) – öğret!

     

    Fiilimiz استمع (i-s-te-me-‘a) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen dinliyorsun) تستمع (te-s-te-mi-‘u) olur.

    Muzara harfini attığımızda ستمع (s-te-mi-‘u) kalır. Görüldüğü gibi bu durumda ilk harf olan s cezmli olduğundan okunamaz. Okunabilmesi için başına kesralı bir elif getirilir ve son harf cezmlenerek emir elde edilmiş olur: إستمعْ (is-te-mi-‘) – dinle!

     

    İf’al babı haricindeki tüm mezid fiillerde başa getirilen bu elif kesralı olur. İf’al babında fethalı olur.

     

    Örnek:

    Fiilimiz أكرم (e-k-ra-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen ikram ediyorsun) تكرم (tu-k-ri-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda كرم (k-ri-mu) kalır. K harfi sükunlu oldundan ve fiil if’al babından olduğundan başına fethalı elif getirilir: أكرم (ek-ri-mu). Son olarak, son harf cezmlenir: أكرمْ (ek-ri-m) – ikram et!

    2.Arapçada Emri Gaib (أمر الغائب)

    Karşımızda bulunmayan 3. kişilerden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri gaib denir. Gaib eril (tekil, ikil ve çoğul) ve gaib dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri gaib kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada Emri Gaib Türetilmesi

    Arapçada emri gaib formunun türetilmesi sülasi (üç harfli) fiillerde de mezid (üçden çok harfli) fiillerde de aynıdır. Gaib siygalarına (çekimlerine) lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, müfred (tekil) siygaların son harfi sakin (cezm) olur. Nûn’lu siygaların (ikil ve çoğul) nunları düşer. Cemî müennes (çoğul dişil) siygası mebni olduğundan değişikliğe uğramaz.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride gaib eril çekimi (o yazıyor) يكتب (ye-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِيكتبْ (li-ye-k-tu-b) – (o) yazsın!

     

    Aynı fiilin ikil siygası يكتبان (o ikisi yazıyor) emri cezmden dolayı nun düşeceği için لِيكتبا (li-ye-k-tu-bâ) – (o ikisi) yazsın! şeklinde; çoğul eril siygası يكتبون (onlar yazıyorlar) emri لِيكتبُوا (li-ye-k-tu-bû) – (onlar) yazsınlar! şeklinde olur.

    3.Arapçada Emri Mütekellim (أمر المتكلم)

    Kendi kendimize bir şeyi yapma noktasında söylediğimiz belki de tavsiye veya dilek kapsamındaki emir çeşidine Arapçada emri mütekellim denir. “ben” ve “biz” siygalara olmak üzere iki adet muzari siygasından emri mütekellim kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri gaib siygalarıdır.

    Arapçada Emri Mütekellim Türetilmesi

    Arapçada emri mütekellim formunun türetilmesi emri gaib ile aynıdır. Mütekellim siygaları olan “ben..” ve “biz…” çekimlerine lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, 1. şahıs siygalarının son harfi sakin (cezm) olur.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride mütekellim (1. Şahıs) çekimi (ben yazıyorum) أكتب (e-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِأكتب (li-e-k-tu-b) – yazayım! Şeklinde olur.

     

    Aynı şekilde 1. Şahıs çoğul çekimi için لِنكتب (li-ne-k-tu-b) – biz yazalım! şeklinde olur.

    Arapçada Emir Fiil

    Arapçada emir fiiller, muzari (geniş zaman) formatından elde edilerek karşımızdakilere veya karşımızda olmayan 3. Şahıslara yahut da kendi kendimize bir emir vermek için kullanılan fiil yapılarıdır.

     

    Arapçada emir fiiller üçe ayrılır.

     

    1. Karşımızdakine emir vermek için kullandığımız emir fiiller. Buna Arapçada emri hazır denir.
    2. Karşımızda olmayan 3. Şahıslara emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri gaib denir.
    3. Kendimize emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri mütekellim denir.

     

    Arapçada emir fiillerde fiillerin sonlarında bazı değişiklikler olur. Çünkü emir çekimleri meczum çekimlerdir.

     

     

    • müfred (tekil) müzekker (eril) çekimlerin sonu cezmlenir.

    تَفْعَلُ  –   إفْعَلْ           يَذْهَبُ   –   إذْهَبْ

     

    • Ttesniyeler (ikiller), cemi (çoğul) müzekker ve müfred müennes (dişil) çekimlilerin sonlarındaki nun harfi düşer.

    إذهبا                     إفعلا

    إشربي                   أدخلوا

     

    • Cemi müennes çekimi mebni (sabit) olduğu için değişiklik olmaz:

    افعلْنَ                       اُدخُلْنَ

    ARAPÇADA EMİR  (الأمر)

    Karşımızda bulunan kişiden (muhatab) veya karşımızda olmayan üçüncü bir şahıstan (gaib) bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan yapılara emir denir. Arapçada emir yapısı muzari (geniş zaman) formundan türetilir. Karşımızda bulunan kişi veya kişilere verilen emre Arapçada emri hazır, karşımızda bulunmayan üçüncü şahıslara verilen emre Arapçada emri gaib denir. Bir de konuşan kişi veya kişilerin yani 1. Şahısların kendi kendilerine verdikleri  (yapayım, yapalım.. gibi) emirler vardır ki bu tarz yapılara ise Arapçada emri mütekellim denmektedir. Arapçada emir yapılarını ve türeme çeşitlerini tanıyalım:

    Karşımızda bulanan kişiden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri hazır denir. Muhatap eril (tekil, ikil ve çoğul) ve muhatap dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri hazır kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri gaib ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Muhatap eril ve muhatap dişil siygalarından (çekimlerinden) başta bulunan muzara harfi (ت) atılır. Elif destekli hemze getirilir (أ). Söz konusu muzari çekimde fiilin orta harfinin harekesi damme (ötre) ise bu hemze dammeli (ötreli) yazılır (أُ). Fiilin orta harfi kesralı (esre) veya fethalı (üstün) ise başa getirilen hemze kesralı (esreli) yazılır (إ). Son olarak, fiilin son harfi cezmlenir (sükun).

     

    Örnekler:

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen yazarsın) تكتب (te-k-tu-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atarız ve elif getiririz:

    اكتب (k-tu-bu)

    Orta harfin harekesine göre (ت) elifin üstüne hemze getirerek harekesini veririz, bu örnekte ötredir.

    أُكتب (uk-tu-bu)
    Son olarak son harfi cezmleriz:

    أكتب (uk-tu-b) – yaz!

     

    Fiilimiz ذهب (ze-he-be) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen gidersin) تذهب (te-z-he-bu) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getiriyoruz: اذهب (?z-he-bu)
    Orta harfin harekesi (هـ) fetha olduğu için başa getirdiğimiz elif kesralı olmalı: إذهب (iz-he-bu)

    Son olarak son harfi cezmliyoruz: إذهب (iz-he-b) – git!

     

    Fiilimiz كتب (ke-te-be). Muzaride muhatab eril ikil çekimi (siz ikiniz yazarsınız) تكتبان (te-k-tu-ba-ni) şeklinde olur.

    Baştaki muzara harfini atıp elif getirelim: اكتبان (?k-tu-ba-ni)

    Orta harfin harekesi (ت) ötre olduğundan elif ötreli olmalı: أكتبان (uk-tu-ba-ni)

    Fiilin sonunu cezm etmemiz lazım. Fiil çekimi ikil siygasında olduğu için ikillerde cezm ve nasb durumlarında sondaki nun harfi atılır: أكتبا (uk-tu-bâ) – ikiniz yazın!

     

    Sülasi (üç kök harfli) fiillerde örnek emri hazır çekimi

     

    Çoğul İkil Tekil كتب (yazdı) Fiili
    أُكْتُبُوا (sizler yazın!) أُكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبْ (yaz!) Eril
    أُكْتُبْنَ (sizler yazın!) أَكْتُبَا (ikiniz yazın!) أُكْتُبِي (yaz!) Dişil

    Sülasi fiillerde olduğu gibi, mezid fillerde de emri hazır, muzari muhatap siyagalarından türetilir. Aynı şekilde muzarinin başındaki muzara harfi (ت ) atılır. Ve aynı şekilde son harf cezmlenir. Başa elif getirip getirmeme konusu ise sülasilerden biraz farklıdır. Şöyle ki, muzara harfi atıldıktan sonra geriye kalan ilk harf eğer cezmli değilse elif getirilmez. Eğer cezmliyse yani sükunlu ise bu durumda elif getirilir.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz علّم (a-lla-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen öğretiyorsun) تعلّم (tu-a-lli-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda علّم (a-lli-mu) kalır. İlk harf olan ayn harfi fethalıdır. Bu durumda başına elif getirmek gerekmez, son harfi cezmlenerek emir elde edilmiş olur: علّمْ (a-lli-m) – öğret!

     

    Fiilimiz استمع (i-s-te-me-‘a) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen dinliyorsun) تستمع (te-s-te-mi-‘u) olur.

    Muzara harfini attığımızda ستمع (s-te-mi-‘u) kalır. Görüldüğü gibi bu durumda ilk harf olan s cezmli olduğundan okunamaz. Okunabilmesi için başına kesralı bir elif getirilir ve son harf cezmlenerek emir elde edilmiş olur: إستمعْ (is-te-mi-‘) – dinle!

     

    İf’al babı haricindeki tüm mezid fiillerde başa getirilen bu elif kesralı olur. İf’al babında fethalı olur.

     

    Örnek:

    Fiilimiz أكرم (e-k-ra-me) olsun. Muzaride muhatab eril çekimi (sen ikram ediyorsun) تكرم (tu-k-ri-mu) olur.

    Muzara harfini attığımızda كرم (k-ri-mu) kalır. K harfi sükunlu oldundan ve fiil if’al babından olduğundan başına fethalı elif getirilir: أكرم (ek-ri-mu). Son olarak, son harf cezmlenir: أكرمْ (ek-ri-m) – ikram et!

    Karşımızda bulunmayan 3. kişilerden bir şeyi yapmasını istemek için kullanılan emir yapısına Arapçada emri gaib denir. Gaib eril (tekil, ikil ve çoğul) ve gaib dişil (tekil, ikil ve çoğul) olmak üzere altı adet muzari siygasından emri gaib kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri mutekellim siygalarıdır.

    Arapçada emri gaib formunun türetilmesi sülasi (üç harfli) fiillerde de mezid (üçden çok harfli) fiillerde de aynıdır. Gaib siygalarına (çekimlerine) lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, müfred (tekil) siygaların son harfi sakin (cezm) olur. Nûn’lu siygaların (ikil ve çoğul) nunları düşer. Cemî müennes (çoğul dişil) siygası mebni olduğundan değişikliğe uğramaz.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride gaib eril çekimi (o yazıyor) يكتب (ye-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِيكتبْ (li-ye-k-tu-b) – (o) yazsın!

     

    Aynı fiilin ikil siygası يكتبان (o ikisi yazıyor) emri cezmden dolayı nun düşeceği için لِيكتبا (li-ye-k-tu-bâ) – (o ikisi) yazsın! şeklinde; çoğul eril siygası يكتبون (onlar yazıyorlar) emri لِيكتبُوا (li-ye-k-tu-bû) – (onlar) yazsınlar! şeklinde olur.

    Kendi kendimize bir şeyi yapma noktasında söylediğimiz belki de tavsiye veya dilek kapsamındaki emir çeşidine Arapçada emri mütekellim denir. “ben” ve “biz” siygalara olmak üzere iki adet muzari siygasından emri mütekellim kullanılır. Bunların dışında kalan siygalar emri hazır ve emri gaib siygalarıdır.

    Arapçada emri mütekellim formunun türetilmesi emri gaib ile aynıdır. Mütekellim siygaları olan “ben..” ve “biz…” çekimlerine lamul-emr (emir lamı) (لام الأمر) denen kesralı lam harfi (لِ) getirilir. Lamul-emr (emir lamı), muzari fiili cezmettiği için, 1. şahıs siygalarının son harfi sakin (cezm) olur.

     

    Örnekler:

    Fiilimiz كتب (ke-te-be) olsun. Muzaride mütekellim (1. Şahıs) çekimi (ben yazıyorum) أكتب (e-k-tu-bu) olur. Başına lamul emr (emir lamı) getirip sonunu cezmliyoruz: لِأكتب (li-e-k-tu-b) – yazayım! Şeklinde olur.

     

    Aynı şekilde 1. Şahıs çoğul çekimi için لِنكتب (li-ne-k-tu-b) – biz yazalım! şeklinde olur.

    Arapçada emir fiiller, muzari (geniş zaman) formatından elde edilerek karşımızdakilere veya karşımızda olmayan 3. Şahıslara yahut da kendi kendimize bir emir vermek için kullanılan fiil yapılarıdır.

     

    Arapçada emir fiiller üçe ayrılır.

     

    1. Karşımızdakine emir vermek için kullandığımız emir fiiller. Buna Arapçada emri hazır denir.
    2. Karşımızda olmayan 3. Şahıslara emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri gaib denir.
    3. Kendimize emir vermek için kullandığımız fiiller. Buna Arapçada emri mütekellim denir.

     

    Arapçada emir fiillerde fiillerin sonlarında bazı değişiklikler olur. Çünkü emir çekimleri meczum çekimlerdir.

     

     

    • müfred (tekil) müzekker (eril) çekimlerin sonu cezmlenir.

    تَفْعَلُ  –   إفْعَلْ           يَذْهَبُ   –   إذْهَبْ

     

    • Ttesniyeler (ikiller), cemi (çoğul) müzekker ve müfred müennes (dişil) çekimlilerin sonlarındaki nun harfi düşer.

    إذهبا                     إفعلا

    إشربي                   أدخلوا

     

    • Cemi müennes çekimi mebni (sabit) olduğu için değişiklik olmaz:

    افعلْنَ                       اُدخُلْنَ

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –

  • Müpteda

     Müpteda

    Arapçada isimle başlayan cümlelere isim cümlesi denir. İsim cümlesinin müpteda ve haber olmak üzere iki temel unsuru vardır. Müpteda başlangıç ismini ifade eder. Türkçe cümle kıyaslaması yapıldığında müpteda, yüklem konumundadır.

    Arapça İsim Cümlesinde Müptedanın Özellikleri

    1. İsim cümlesinin ilk unsurudur.
    2. Marifedir. Yani belirlidir.
    3. Merfudur. Yani öznedir.

    Başına aldığı unsurlara göre müptedanın adı değişir. Kendisinden önce örneğin إنّ gelmişse, müptedaya “innenin ismi” denir.

     

     

    Arapçada isimle başlayan cümlelere isim cümlesi denir. İsim cümlesinin müpteda ve haber olmak üzere iki temel unsuru vardır. Müpteda başlangıç ismini ifade eder. Türkçe cümle kıyaslaması yapıldığında müpteda, yüklem konumundadır.

    1. İsim cümlesinin ilk unsurudur.
    2. Marifedir. Yani belirlidir.
    3. Merfudur. Yani öznedir.

    Başına aldığı unsurlara göre müptedanın adı değişir. Kendisinden önce örneğin إنّ gelmişse, müptedaya “innenin ismi” denir.

     

     

    ARAPÇA DİL BİLGİSİ KONULARI

     

    Arapça Gramer Arapça Dil Bilgisi Arapça Öğren Arapça Dersleri Fasih Arapça

    Aöf Arapça Pratik Arapça   – Arapça Sarf – Arapça Nahiv –