Sülasi Mücerred

3. BAB ARAPÇADA FİİLLER

3. BAB : Müteaddî fiil: ( فَتَحَ   يَفْتَحُ  فَتْحاً  Açtı) ve Lâzım fiil: ( ذَهَبَ  يَذْهَبُ  ذَهَاباً  Gitti)

 

Bir fiilin 3.BAB’dan gelebilmesi için fiilde dört özellikten biri bulunmalıdır:

 

(1) Ayn’ul fiilin veya lâm’ul fiilin boğaz harflerinden ( ح  ) ve ( خ  ) ve ( ع  ) ve ( غ  ) ve ( ه  ) ve ( ء  ) biri olmalı.

 

(2) Kıyas edilemeyen fiil olmalı.

 

(3) Şaz (kaideye aykırı) fiil olmalı.

 

Örnek :  ( أَبَى  يَأْبَي  ) “Aşırı derecede kendini sakınmak, uzak durmak, kendini tutmak”

 

(4) İki lügatın karışımından hasıl olan fiil olmalı.

 

Örnek : ( رَكَبَ  يَرْكَبُ  ) “Hayvanın sırtına binmek”. Bu fiil, 1.BAB’ın mazisi ile 4.BAB’ın muzarisi alınarak oluşturulmuş olup, başka örnekleri de vardır.

 

3.BAB'dan Gelen Anlamlar :

 

3. BAB  fiiller, İlâhi hükümlerin eserlerini sergiler.

 

İlâhi hükümlere göre sıfatlanır veya vasıflanırız ve bunlar fiillerimizde görülür, duyulur, bilinir ve idrâk edilir bir hâle gelir.

 

Hüküm, emir ve mükafaat / cezâ yı kapsar. “Ne yaparsan, karşılığını bulursun.” cümlesi de, bir hükümdür.

 

Örnek : Tevhid nûru, şu 5 şeyi terk edene biz-zaruri verilir :

 

Hz. İbrahim a.s, 6/163  ( وَأَنَا أَوَّلُ الْمُسْلِمِينَ …)  “ve ben teslim olanların  ilkiyim.” isim cümlesinde ( أَنَا ) munfasıl zamiri, mübtedâ olarak geldi. Bu nedenle Hz. İbrahim (s.a) in fiillerini bilmekle sorumluyum.

 

Teslim olmak istiyenin fiilleri, kesbidir. Teslim alanın ve teslim alınanın fiilleri ise, vehbîdir. Örnek : Sultan Seyda Muhammed Râşid (k.s) bana, “Abdestli ol, râbıtalı ol, Gavs seni teslim alır.” dedi.

 

Müslüman, ( سلم  ) kökünden gelen bir kelimedir. “Belâlardan (iç âfet) ve dertlerden (dış âfet) uzak hâle gelen.” anlamına gelir. Ayrıca 4.BAB dan geldiği için, müslüman olmak vehbîdir. İSLÂM tıklayın.

 

1) Çekişmeyi terk. Kişiyi nefs-i mutmanin makamına çıkartır. Hz.Ali (k.a.v) : “Müm’minin bayramı, günah işlemediği gündür.” buyurdu.

 

2) Sebebleri terk. Kişiyi bâsiretli kılar ve müşâhade makamına çıkartır. Çünkü, sebebleri terk eden, sebebi yaratanın Esmâ’sını görür gibi bilir.

 

7/201  ( إِنَّ الَّذِينَ اتَّقَوْا إِذَا مَسَّهُمْ طَائِفٌ مِنَ الشَّيْطَانِ تَذَكَّرُوا فَإِذَا هُمْ مُبْصِرُونَ  ) “Şüphesiz ki, takvâ sahipleri – kendilerine şeytandan bir tâife dokunduğu zaman – tezekkür ederler – hemen o vakit onlar basiretleri ile bakarlar.”

 

3) Ma’sıyeti terk. Kişiyi, Fâtiha suresini SENÂ’e etme makamına çıkartır.

 

SENÂ’e : Medhetmek, övmek, “Yâ Rabbil Âlemin ! Mülkünde yalnız Sen Rahmân’sın ve Rahîm’sin. Mahlukatında, Rahmetinin ve Merhametinin zuhuruna şâhidim. Senden Rahmetini ve Merhametini istemek için yine huzuruna geldim……” gibi. överek istemek.

 

58/9 (… بِالْإِثْمِ وَالْعُدْوَانِ وَمَعْصِيَةِ الرَّسُولِ   …) “Ey iman edenler! – fısıldaşdığınız zaman günahı, düşmanlığı – ve peygambere (hakkında), ma’sıyeti fısıldaşmayın – iyiliği ve takvayı fısıldaşın – ve Ellah’tan sakının ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.”

 

4) Tercihini terk. Akıl ile ilgili Hadis-i Kutsî’de ve 20/41 ( وَاصْطَنَعْتُكَ لِنَفْسِي  ) “Seni Zâtım için seçtim.” Ayet-i Kerimesinde belirtildiği gibi, seçilenler makamına çıkar.

 

5) Muhalefet edene sevgi göstermeyi terk. Kişiyi, felâha erenler makamına çıkartır. 58/22 bakınız : .. uzun bir Ayet-i Kerime …

 

3. BAB  fiilleri bir oluşumu ve süresini saklı olarak bildirir. Örnek :

 

7/190 : ( … فَلَمَّا ءَاتَاهُمَا صَالِحًا جَعَلَا لَهُ شُرَكَاءَ   ) “Nihayet onlara sâlih çocuk verince – O’na ortak koşmaya başladılar – onlara verdikleri ile – Ellah, o ortak koştukları şeylerden çok alâdır.”

 

Hz.Âdem a.s ve Havvâ annemizin, ilk ikiz çocuklarının doğumundan, ortak koşmaya başladıkları zamana kadar yaşadıkları, oluşum sürecidir ve sebebdir. Ortak koşma ise, bir sonuçtur.

 

3. BAB  fiiller, İlâhi fiillerin eserlerini sergiler. Örnek :

 

110/1 : ( إِذَا جَاءَ نَصْرُ اللَّهِ وَالْفَتْحُ  ) “Fetih ve Ellah’ın yardımı geldiğinde”  Ayet-i Kerimesinde REF hâlinde ve  وَالْفَتْحُ  marife masdarın 1.fâil olarak gelmesinde;

 

(1) Feth’in zamanla ve mekanla ilgisi olmayıp, gönüllerin fethi olduğu,

 

(2) Gönüllerin fethinin nasıl olduğunun izâh edilemiyeceği,

 

(3) Ellah Teala’nın yardımı olan fiillerin görülemiyeceği, fakat eserlerinden anlaşılacağı, …. gibi bilgileri saklar.

 

Çünkü ( جَاءَ  ) fiili, fâil aldığı zaman; hâsıl olmak, tahakkuk etmek anlamına gelir.

 

Bir isim tamlaması olan “Ellah Teala’nın yardımı” da 2.fâildir. Çünkü, “vâv” harfinden sonra gelen sebebdir, önce gelen ise, sonuçtur.

 

Bu Sûre nâzil olunca, Hz. Resûlullah (a.s.v) arka arkaya “SübhânEllah – Estağfirullah” dedikten sonra, Hz. Ali (k.a.v)’ye hitaben “Yâ Ali! va’d olunduğunuz nustad ve fetih geldi. İnsanlar Ellah’ın dinine ferc ferc girmeye başladı. Senin, benim yanımdaki yerin şu sebeblerden dolayı herkesten üstündür : (1) İslâmdaki kıdemin, (2) Bana karâbetin ve dâmadım oluşun, (3) Kâinat kadınlarının hanım efendisinin sende oluşu, (4) Baban Ebû Tâlib’in, benim üzerimdeki büyük hakkı ve himâyesi, (5) Kur’an nâzil olduğu zaman, müşriklere ve kâfirlere karşı babanın beni müdafaası. Bu sebeble ben onun hakkını sana ödemek isterim.” buyurdu.

 

Ellah’u Âlem, Hz. Resûlullah (a.s.v)’ın bu isteğine (duâsına), Ellah Teala 110/3’de ; ( إِنَّهُ كَانَ تَوَّابًا …) “Muhakkak O çok bağışlayandır.” isim cümlesiyle cevap verdi ve Hz. Ali (k.a.v.) ile zürriyetinden gelen Saadatlar, ” وَاسِعٌ ” ahlâkı ile ahlâklandırıldı.

 

 

3.BAB‘dan gelen fiiller, HİKMET ehline ait olan AKIL’a hitab eder ve bu AKIL , “İlâhi Hükümlere Göre, Sebebler ve Sonuç Şekillenir ve kendisi MISDAR (ism-i âlet) olur.” ilkesine göre düşünür. Yani akıl, kalbinden gelene kulak verir ve bildiklerini de, bir kenara koyar. Bu nedenle 3.BAB fiillerine, KALBÎ fiiller. denir.

 

3.BAB fiilleri İlâhi_hüküm – Nefs / Kalb – Davranışlar ilişkisini saklı olarak anlatır. Ayrıca, diğer beş BAB’la ilişkili bilgileri de verir. Çünkü, İlâhi hükümler birer fizik, kimya, matematik, biyoloji kanunları gibidir. Zamana ve mekana göre değişiklik göstermez ve her şeyi kapsar. Bu nedenle 3.BAB fiilleri, her bir kişinin Dünyası ve Ahireti hakkında bilgi verir.

 

 3.BAB‘ın diğer BAB’larla ilişkisi : (Uyarı : Aşağıdaki tesbitler hk’da, Ayet-i Kerime ve Hadis-i Şeriflerde arama çalışması devam ediyor. Yanlış olanlar da olabilir. Düşünmeyi teşvik için yazıldı.)

 

(a) 3.BAB’dan gelen fiil cümlesindeki,  İlâhi_hüküm – fiil – ism-i fâil arasındaki ilişkilere bakarsak, 1.BAB‘ın özellikleri görülür ve dünyada iken nefsimiz hk’da bilgileniriz.

 

ve … ? … Zâhiren 1.BAB dan gelen fiiller, bâtınî olarak 5.BAB dan gelir ve ahirette iken vücutlanan ameller hk’da bilgileniriz. (1.BAB’a bakınız)

 

(b) 3.BAB’dan gelen fiil cümlesindeki,  İlâhi_hüküm – sıfat – mevsûf arasındaki ilişkilere bakarsak, 2.BAB‘ın özellikleri görülür ve dünyada iken Ellah Teala hk’da bilgileniriz.

 

ve … ? … Zâhiren 2.BAB dan gelen fiiller, bâtınî olarak 4.BAB dan gelir ve ahirette iken Ellah Teala’nın sıfatları hk’da bilgileniriz. (2.BAB’a bakınız)

 

Örnek : İbn-i Mesûd r.a ; “Kim Kur’an-ı Kerimi severse, sevinsin” buyurdu. Sevinmek fiili 3.BAB’dan gelir ve bir SONUÇ’tur. SEBEB ise, Kur’an-ı Kerîm’i sevme sürecinde yaşananların tümüdür. Sebebler, sebebi yaratanın irâdesine bağlı olduğu için, Kur’an-ı Kerimi sevmek Ellah Teala’nın bir lutfudur ve vehbî dir.

 

(c) 3.BAB’dan gelen fiil cümlesindeki,  İlâhi_hüküm – vasıf – mevsûf arasındaki ilişkilere bakarsak, 2.BAB‘ın özellikleri görülür ve dünyada iken Mahlukât hk’da bilgileniriz.

 

Örnek : buraya … dünyada ayetlerimize kör olan, âhirette de kör olur … ayeti konacak

 

(d) Zâhiren 3.BAB dan gelen fiiller, bâtınî olarak 6.BAB dan gelir ve ahirette iken sıfatlanmış veya vasıflanmış sûretimiz hk’da bilgileniriz.  (6.BAB’a bakınız)

İlgili Makaleler