Vasiyet Hakkında ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Nesai Ebu Davud Tirmizi Malik
Başlık: VASİYET BÖLÜMÜ
Konu: Vasiyet Hakkında
Ravi: Sa’d İbnu Ebi Vakkas
Hadisin Arapçası:
عن سعد بن أبي وقاص رَضِيَ اللّهُ عَنه قال: ]جَاءَنِِي رَسُولُ اللّهِ # يَعُودُنِى عَامَ حَجّةِ الْوَدَاعِ مِنْ وَجَعٍ اشْتَدَّ بِي: فَقُلْتُ: يَا رَسُولَ اللّهِ: بَلَغَ بِي مِنَ الْوَجَعِ مَا تَرَى، وَأنَا ذُو مَالٍ، وََ يَرِثُنِي إَّ ابْنَةٌ لِي، أفَأتَصَدَّقُ بِثُلُثْي مَالِي. قَالَ: َ. قُلْتُ: فَالشَّطْرُ؟ قالَ: َ. قُلْتُ: فَالثُّلْثُ؟ قَالَ: الثُلُثُ، وَالثُلُثُ كَثِير، إنَّكَ إنْ تَذَرَ وَرثَتَكَ أغٌنِيَاءَ خَيْرٌ مِنْ أنْ تَذَرَهُمْ عَالَةً يَتَكَفّنُونَ الْنَّاسَ، وإنَّكَ لَنْ تُنْفِقَ نَفَقَةً تَبْتَغِي بِهَا وَجْهَ اللّهِ عَزَّ وَجَلَّ إَّ أُجِرْتَ بِهَا حَتّى مَا تَجْعَلُ في امْرَأتِكَ، قُلْتُ: يَا رَسُولَ اللّهِ! أُخَلَّفُ بَعْدَ أصْحَابِي؟ قَالَ: إنَّكَ لَنْ تُخَلّفَ فَتَعْمَلَ عَمًَ تَبتَغِي بِهِ وَجْهَ اللّهِ إَّ ازْدَدْتَ بِهِ دَرَجَةً وَرِفْعَةً، وَلَعَلّكَ أنْ تَخلّفَ حَتّى يَنْفَعَ اللّهُ بِكَ أقْوَاماً وَيَضُرَّ بِكَ آخَرِينَ. اللّهُمَّ امْضِ ‘صْحَابِي هِجْرَتَهُمْ وََ تَرُدَّهُمْ عَلى أعْقَابِهِمْ، لكِنِ الْبَائِسُ سَعْدُ بْنُ حَوْلَةَ يَرْثِي لَهُ رَسُولُ اللّهِ # أنْ مَاتَ بِمَكَّةَ[. أخرجه الستة.قوله: »يرثى لَهُ الى آخِرهِ« مدرج في الحديث .
Hadisin Anlamı:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) Veda Haccı senesinde, bende şiddet peyda eden bir ağrı sebebiyle yatmakta olduğum hastalığım için bana geçmiş olsun ziyaretine geldi. “Ey Allah’ın Resulü” dedim, “gördüğünüz gibi ağrım çok şiddetlendi. Ben mal mülk sahibi bir kimseyim. Bana varis olacak tek kızımdan başka kimsem yok. Malımın üçte ikisini tasadduk etmek istiyorum!” dedim. Hemen “Hayır, olmaz!” buyurdular. “Yarısı?” dedim. Yine “olmaz!” buyurdular. “Üçte biri?” dedim. “Üçte birini mi? Üçte bir de çok. Senin varislerini zenginler olarak bırakman, halka ihtiyaçlarını açan fakirler olarak bırakmandan daha hayırlıdır. Sen aziz ve celil olan Allah’ın rızasını arayarak her ne harcarsan -hatta bu, hanımının ağzına koyduğun bir lokma bile olsa- mutlaka onun sebebiyle mükafaatlanacaksın” buyurdular. Ben: “Ey Allah’ın Resulü” dedim. “Ben arkadaşlarımdan sonra burada kalacak mıyım?” dedim. “Eğer geri kalır, kendisiyle Allah’ın rızasını düşündüğün bir amel yapacak olursan bu ameller sebebiyle mutlaka derecen artacak, merteben yükselecektir. Şunu da söyleyeyim. Sen daha yaşayacaksın. Öyle ki Allah seninle bir kısım kavimlere hayır ulaştıracak, diğer bir kısımlarına da şer” buyurdular. Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) sonra şöyle dua ettiler: “Allahım! Ashabımın hicretini tamama erdir. Onları gerisin geri (başarısızlıkla) çevirme!” Ve sözlerini [Hicret evi olan] Mekke’de ölmüş olan Sa’d İbnu Havle hakkında sarfettikleri “Lakin zavallı, Sa’d İbnu Havle’dir!” mersiyesiyle tamamladılar.
Kaynak: Buhari, Cenaiz 37, Vasaya 2, 3, Fezai-lu’l-Ashab 49, Megazi 77, Nafakat 1, Marza 13, 16, 43, Feraiz 6, Müslim, Vesaya 5, (1628), Muvatta, 4, (2, 763), Tirmizi, 6, (975), Ebu Davud, Vesaya 2, (2864), Nesai, Vesaya 3, (6, 241, 243)