Gıybet Ve Nemime (Söz Taşıma) Hakkında ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Ebu Davud Tirmizi
Başlık: GIYBET VE NEMİME BÖLÜMÜ
Konu: Gıybet Ve Nemime (Söz Taşıma) Hakkında
Ravi: Aişe
Hadisin Arapçası:
وعَنْ عَائِشَةَ رَضِيَ اللّهُ عَنْها قَالَ: ]قُلْتُ يَا رَسُولَ اللّهِ؟ حَسْبُكَ مِنْ صَفِيَّةَ قِصَرُهَا. قَالَ: لَقَدْ قُلْتِ كَلِمَةً لَوْ مُزِجَ بِهَا الْبَحْرُ لَمَزَجَتْهُ. قَالَتْ: وَحَكَيْتُ لَهُ إنْسَاناً. فَقَالَ: مَا أُحِبُّ أنِّى حَكَيْتُ إنْسَاناً وَإنَّ لِى كَذَا وَكذَا[. أخرجه أبو داود والترمذي .
Hadisin Anlamı:
Ey Allah’ın Resulü, sana Safiyye’deki şu şu hal yeter! demiştim. (Bundan memnun kalmadı ve): “Öyle bir kelime sarfettin ki, eğer o denize karıştırılsaydı (denizin suyuna galebe çalıp) ifsad edecekti” buyurdu. Hazreti Aişe ilaveten der ki: “Ben Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’e bir insanın (tahkir maksadıyla) taklidini yapmıştım. Bana hemen şunu söyledi: “Ben bir başkasını (kusuru sebebiyle söz ve fiille) taklid etmem. Hatta (buna mukabil) bana, şu şu kadar (pek çok dünyalık) verilse bile.”
Kaynak: Ebu Davud, Edeb 40, (4875), Tirmizi, Sıatu’l-Kıyame 52, (2503, 2504)