Gazveler – Huneyn ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Tirmizi
Başlık: GAZVELER BÖLÜMÜ
Konu: Gazveler – Huneyn
Ravi: Enes
Hadisin Arapçası:
وَعَنْ أنَسٍ رَضِيَ اللّهُ عَنْه قَالَ: ]لَمَّا كَانَ يَوْمُ حُنَيْنٍ أقْبَلَتْ هَوَازِنُ وَغَطَفَانَ وَغَيْرُهُمْ بِذَرَارِيِّهِمْ وَنَعَمِهِمْ؛ وَمَعَ رسُول اللّهِ # يَوْمَئِذٍ عَشْرَةُ آَفٍ. وَمَعَهُ الطَّلَقَاءُ. فَأدْبَرُوا عَنْهُ حَتّى بَقِيَ وَحْدَهُ. فَنَادَى يَوْمَئِذٍ نِدَاءَيْنِ، لَمْ يَخْلِطْ بَيْنَهُمَا شَيْئاً. قَالَ: اِلْتَفَتَ عَنْ يَمينِهِ. فقَالَ: يَا مَعْشَرَ ا‘نْصَارِ. فقَالُوا لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللّهِ، نَحْنُ مَعكَ، أبْشِرْ. ثُمَّ الْتَفَتَ عَنْ يَسَارِهِ. فقَالَ يَا مَعْشَرَ ا‘نْصَارِ فقَالُوا: لَبَّيْكَ يَا رَسُولَ اللّهِ، أبْشِرْ نَحْنُ مَعَكَ، وَهُوَ عَلى بَغْلَةٍ بَيْضَاءَ. فَنَزَلَ فقَالَ: أنَا عَبْدُاللّهِ وَرَسُولُهُ. فَانْهَزَمَ الْمُشْرِكُونَ، وَأصَابَ غَنَائِمَ كَثِيرَةً فَقَسَّمَهَا بَيْنَ الْمُهَاجِرِينَ وَالطُّلَقَاءِ، وَلَمْ يُعْطِ ا‘نْصَارَ مِنْهَا شَيْئاً. فَقَالُوا: إذَا كَانَتِ الشِّدَّةُ فَنَحْنُ نُدْعَى، وَيُعْطِي الْغَنَائِمَ غَيْرَنا. فَبَلَغَهُ ذلِكَ فَجَمَعَهُمْ وَقالَ: يَا مَعْشَرَ ا‘نْصَارِ، مَا شَىْءٌ بَلَغَنِي عَنْكُمْ؟ فَسَكَتُوا. فقَالَ: يَا مَعْشَرَ ا‘نْصَارِ، أمَا تَرْضَوْنَ أنْ يَذْهَبَ النَّاسُ بِالدُّنْيَا وَتَذْهَبُونَ بِمُحَمَّدٍ # تَحُوزُونَهُ إلى بُيُوتِكُمْ. قَالُوا: بَلى يَا رَسُولَ اللّهِ رَضِينَا. فَقَالَ #: لَوْ سَلَكَ النَّاسُ وَادِّياً وَسَلَكَتِ ا‘نْصَارُ شِعْباً لَسَلَكْتُ شِعْبَ ا‘نْصَارِ[. أخرجه الشيخان والترمذي.»اَلْطُّلَقَاءُ« جَمْعُ طَلِيقٍ هُوَ الَّذِى خَلّى سَبِيلَهُ، وَهُمْ أهْلُ مَكَّةَ الَّذِينَ أسْلَمُوا بَعْدَ الْفَتْحِ قَالَ # ‘هْلِ مَكَّةَ يَوْمَئِذٍ: اِذْهَبُوا فَأنْتُمُ الطُّلَقَاءُ .
Hadisin Anlamı:
Huneyn gününde, Hevazin, Gatafan ve diğerleri çocukları ve develeriyle birlikte (savaş yerine) geldiler. O gün Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’ın ordusunda da 10 bin kişi vardı. Mekkeli Tuleka’da Resulullah’ın safında idi. (Savaş başlar başlamaz) hepsi geri kaçtı. Aleyhissalatu vesselam yalnız kaldı. O gün iki defa nida etti. İkisi arasına bir başka söz karıştırmadı. Şöyle ki: Sağ tarafına yönelip: “Ey Ensar cemaati!” diye bağırdı. O taraftakiler: “Buyurun ey Allah’ın Resulü! Biz seninle beraberiz! Müjde” dediler. Aleyhissalatu vesselam sonra da soluna döndü: “Ey Ensar cemaati!” diye bağırdı. O taraftakiler de: “Buyur ey Allah’ın Resulü! Müjde, biz seninleyiz!” dediler. Aleyhissalatu vesselam beyaz bir katırın üstünde idi. Katırdan indi ve: “Ben Allah’ın kulu ve elçisiyim!” dedi. (Müslümanlar toparlanıp mukabil hücuma geçince) müşrikler hezimete uğradı. Aleyhissalatu vesselam çok ganimet elde etti. Onu Muhacirler ve Tuleka arasında taksim etti. Ondan Ensar’a hiçbir şey vermedi. Bunun üzerine Ensariler Radıyallahu Anh (serzenişte bulunup): “Sıkıntı olunca biz çoğalıyoruz: Ama ganimeti bizden başkasına veriyor!” dediler. Bu sözleri Aleyhissalatu vesselamın kulağına ulaşmıştı, hemen Ensar’ı topladı. “Ey Ensar cemaati! Herkes dünyalıkla dönerken, siz Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’la dönmekten, evinizde onunla beraber olmaktan razı ve memnun değil misiniz?” dedi. Ensar: “Elbette ey Allah’ın Resulü, razıyız, memnunuz!” dediler. Aleyhissalatu vesselam: “İnsanlar bir vadiye yürüseler, Ensar da bir geçide yürüse, ben Ensar’ın geçidinde giderim” buyurdular.
Kaynak: Buhari, Megazi 56, Humus 19, Menakıb 14, Menakıbu’l-Ensar 1, Feraiz 34, Müslim, Zekat 135, (1059), Tirmizi, Menakıb, (3897)