ARAPÇADA CİNSİYET YÖNÜNDEN İSİMLER Müzekker- Müennes – Açıköğretim İlahiyat Arapça Dersleri
Cinsiyet Yönünden İsimler (Müzekker- Müennes)
Türkçenin gramerinde doğadaki erkek ve dişi canlıların adlandırılmalarındaki bazı ayrımlar dışında erillik-dişillik kategorilerine rastlanmaz. Bu adlan¬dırmalar da dilbilgisi kurallarını etkilemez. İngilizcede üçüncü şahıs zamirlerinde olduğu gibi sınırlı düzeyde cinsiyet ayrımı gözlenir. Arapça ise cinsiyet ayrımının neredeyse bütün dilbilgisi kural ve yapılarında etkili olduğu bir dildir.
Arapçada isimler ve sıfatlar cinsiyet açısından müzekker (eril) ve müennes (dişil) olmak üzere ikiye ayrılır. Doğal olarak erkeklik özelliğine sahip canlılar müzekker, dişilik özelliğine sahip canlılar ise müennes kategorilerini oluştururlar. Bu sınıflama genişleyerek canlı cansız bütün varlıkları kapsar. Örneğin kapı kelimesi eril iken pencere kelimesi dişildir. Hangi ölçüte göre böyle bir ayrıma gidildiğine ilişkin net ve bilimsel bir gerekçe ortaya konamamıştır. Bu durumda, müennes ve müzekker isimleri birbirinden nasıl ayıracağız? Gayet basit: Arapçada isim ve sıfatların sonlarına eklenen ve “alâmet” olarak adlandırılan son ekler kelimenin müennes mi müzekker mi olduğunu kolayca anlamamızı sağlayacaktır. Bir de sonunda hiçbir müenneslik alameti bulunmadığı halde müennes kategorisine giren isimler vardır. Bunlar sınırlı sayıda olup, öğrenilmesi işitme ve ezbere dayalı olduğu için “semâî müennes” olarak adlandırılır.
Müzekker-müennes ayrımını neden öğrenmemiz gerektiğini merak ettiniz değil mi? Bu ayrımı öğrenmek durumundayız, çünkü Arapçada şahıs zamirleri, işaret isimleri, ilgi zamirleri ismin cinsiyetine göre değişmektedir. Fiillerin şahıslara göre çekiminde form cinsiyete göre şekillenir. Özne ile yüklem, sıfat ile nitelediği isim arasında cinsiyet açısından uyum aranır. Daha bunun gibi cinsiyeti ilgilendiren başka konuların da varlığı düşünüldüğünde müzekker-müennes ayrımının ne derece önemli bir konu olduğu anlaşılır.
Arapçada isimler cinsiyet yönünden müzekker (eril) ve müennes (dişil) olarak ikiye ayrılır.
MÜZEKKER (ERİL)
Erkek canlılarla, gramer bakımından erkek kabul edilen varlıklara delalet eden isim ve sıfatlar müzekkerdir (erildir) . Müzekker isimler, hakîkî (gerçek) ve mecâzî (itibarî) olmak üzere ikiye ayrılır:
1. Hakîkî Müzekker: Fizyolojik açıdan erkek olan varlıklar için kullanılan isim ve sıfatlardır. Aşağıdaki hakiki müzekker kelime örneklerini ve cümle içerisindeki kullanımlarını inceleyiniz:
رَجُلٌ، وَلَدٌ، عَمٌّ، أَبٌ، مُدَرِّسٌ، دِيكُ، خَالٌ، أَخٌ، جمََلٌ، تِلْمِيذٌ، أَحمَْدُ، جَدٌّ، وَالِدٌ،ثَوْرٌ، مُهَنْدِسٌ، أَسَدٌ،مُدِيرٌ، عَامِلٌ،طِفْلٌ، حِصَانٌ، كَلْبٌ، قِطٌّ،سَيْفٌ، تِيسٌ
Çocuk küçüktür. . الوَلَدُ صَغِيرٌ Adam uzundur. . الرَّجُلُ طَوِيلٌ
Babası fakirdir. . أَبُوهُ فَقِيرٌ Amca baba yarısıdır. . العَمُّ نِصْفُ الوَالِدِ
Horoz güzeldir. . الدِّيكُ جمَِيلٌ Öğretmen başarılıdır. . المدَُرِّسُ نَاجِحٌ
Kardeşi hastadır. . أَخُوهُ مَرِيضٌ Dayısı emeklidir. . خَالُهُ مُتَقَاعِدٌ
Öğrenci zekidir. . التِّلْمِيذُ ذكَِيٌّ Bu, güzel bir devedir. . هَذَا جمََلٌ جمَِيلٌ
Dede mutludur. . الجَدُّ سَعِيدٌ Ahmet bir öğretmendir. . أَحمَْدُ مُدَرِّسٌ
Öküz güçlüdür. . الثَّوْرُ قَوِيٌّ Babası memurdur. . وَالِدُهُ مُوَظَّفٌ
Aslan cesurdur. . الأَسَدُ شُجَاعٌ Halit mühendistir. . خَالِدٌ مُهَنْدِسٌ
Müdür konuşuyor. . المدُِيرُ يَتَكَلَّمُ O, Allah’a inanır. . هُوَ يُؤْمِنُ بِاللهِ
Çocuk uyuyor. . الطِّفْلُ يَنَامُ İşçi çalışıyor. . العَامِلُ يَعْمَلُ
Geçen cümlelerdeki mübteda-haber arasındaki cinsiyet uyumuna dikkat ediniz. Mübteda müzekker olduğu zaman haber de müzekker olur.
Kedi kovalayan bir köpek gördüm. . رَأَيْتُ كَلْبًا يُطَارِدُ قِطًّا
O, keçi gibi inatçı bir adamdır. . هُوَ رَجُلٌ عَنِيدٌ كَالتَّيسِ
Kurban bayramında bir koç kestik. . ذَبَحْنَا كَبْشًا فِي عِيدِ الأَضْحَى
At binenin kılıç kuşananındır. . الحِصَانُ لِمَنْ يَرْكَبُهُ والسَّيْفُ لِمَنْ يَتَقَلَّدُهُ
حمَْزَةُ، طَلْحَةُ، عُرْوَةُ، خَلِيفَةٌ gibi bazı isimler müstesna, müzekker isimlerin sonunda te’nis alameti (dişilik alameti) bulunmaz. Bu tür isimler sadece sonlarındaki müenneslik alametinden dolayı “lafzi müennes” kategorisine dâhil edilse de,
dilbilgisi yönünden müzekkerdir. Talha çalışkan bir öğrencidir.. طَلْحَةُ طَالِبٌ مُجْتَهِدٌ Hamza geldi. . جَاءَ حمَْزَةُ
2. Mecâzî Müzekker: Fizyolojik açıdan erkek olmadığı halde dilbilgisi yönünden eril kabul edilen varlıklara delalet eden isimlerdir.
Örnek Kelime ve Cümleler
بَيْتٌ، بَحْرٌ، صَفٌّ، كِتَابٌ، سُؤَالٌ، جَوٌّ، دَرْسٌ، عِلْمٌ، بَابٌ، مَفْتُوحٌ، مَسْجِدٌ، قَلَمٌ، اِمْتِحَانٌ، قَمَرٌ، جَبَلٌ، جِدَارٌ، وَقْتٌ، مِفْتَاحٌ، مَصْنَعٌ، أُسْبُوعٌ، شَهْرٌ، عَامٌ
Deniz derindir. . البَحْرُ عَمِيقٌ Ev büyüktür. . البَيْتُ كَبِيرٌ
Kitap kalındır. . الكِتَابُ سَمِيكٌ Sınıf geniştir. . الصَّفُّ وَاسِعٌ
Hava soğuktur. . الجَوُّ بَارِدٌ .Bu kolay bir sorudur. . هَذَا سُؤَالٌ سَهْلٌ
İlim faydalıdır. . العِلْمُ نَافِعٌ Üçüncü ders bitti. . اِنْتَهَى الدَّرْسُ الثَّالِثُ
Mescit temizdir. . المسَْجِدُ نَظِيفٌ Evin kapısı açıktır. . بَابُ البَيْتِ مَفْتُوحٌ
Kalem uzundur. . القَلَمُ طَوِيلٌ Küçük anahtar nerede? ؟ أيْنَ المِفْتَاحُ الصَّغِيرُ
Ay uzaktır. . القَمَرُ بَعِيدٌ Sınav yakındır. . الاِمْتِحَانُ قَرِيبٌ
Duvar beyazdır. . الجِدَارُ أَبْيَضُ Dağ yüksektir. . الجَبَلُ مُرْتَفِعٌ
Sınıfta okuyoruz. . نَدْرُسُ فِي الصَّفِّ Vakit geçiyor. . الوَقْتُ يَمُرُّ
Ali küçük bir fabrikada çalışıyor. . عَلِيٌّ يَعْمَلُ فِي مَصْنَعٍ صَغِيرٍ
Geçen hafta köydeydim. . كُنْتُ فِي القَرْيَةِ فِي الأُسْبُوعِ المَاضِي
Gelecek ay Kahire’de olacağım. . سَأَكُونُ فِي القَاهِرَةِ في الشَّهْرِ القَادِمِ
Geçen yıl büyük bir dağa tırmandık. . تَسَلَّقْنَا جَبَلاً كَبِيرًا فِي العَامِ المَاضِي
Hakiki müzekker isimlerde olduğu gibi, mecâzî müzekker isimler de cümle içerisinde müzekker ism-i işaretler, zamirler ve ism-i mevsullerle kullanılırlar.
Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.
Bu, eski bir evdir. . هَذَا بَيْتٌ قَدِيمٌ Bu, fakir bir adamdır. . هَذَا رَجُلٌ فَقِيرٌ Birinci cümlede hakiki müzekker olan رَجُلٌ ismi, müzekker ism-i işaret olan هَذَا ile kullanılmıştır. İkinci cümlede mecâzî müzekker olan بَيْتٌ isminin
de müzekker ism-i işaret olan هَذَا ile kullanıldığına dikkat ediniz. Dün gördüğüm adam geldi. . جَاءَ الرَّجُلُ الَّذِي رَأَيْتُهُ أَمْسِ Senden aldığım kitabı okudum. . قَرَأْتُ الكِتَابَ الَّذِي أَخَذْتُهُ مِنْكَ
Birinci cümlede hakiki müzekker olan الرَّجُلُ ismi, müzekker ism-i mevsul olan الَّذِي ile kullanılmıştır. رَأَيْتُهُ ifadesinde ki “hû” zamiri de müzekker olan الرَّجُلُ isminin yerine kullanıldığı için müzekker gelmiştir. İkinci cümlede
mecâzî müzekker olan الكِتَابَ isminin müzekker ism-i mevsul olan الَّذِي ile kullanıldığına, أَخَذْتُهُ ifadesindeki müzekker “hû” zamirinin de mecazi müzekker olan الكِتَابَ isminin yerine kullanıldığına dikkat ediniz.
Boşlukları parantez içindeki uygun kelimelerle doldurunuz.
(الفَقِيرُ – ضَرُورِيٌّ – المجُْتَهِدُ – وَفِيٍّ – ذَاهِبٌ- حَيَوَانٌ – جمَِيلاً، كَبِيرٌ)
1. الطَّالِبُ ……… نَاجِحٌ. 2. الرَّجُلُ ……. يَحْتَاجُ إلى المسَُاعَدَةِ.
3. الماَءُ………. لِلْحَياةِ. 4. الثَّوْرُ………قَوِيٌّ.
5. اِشْتَرَيْتُ جمََلاً……….. 6. الطَّبِيبُ………. إِلَى المسُْتَشْفَى.
7. المصَْنَعُ……………… 8. كُلُّ إِنْسَانٍ يَحْتَاجُ إِلى صَدِيقٍ……..