Cennet Ve Cehennem ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Tirmizi
Başlık: KIYAMET VE KIYAMETLE İLGİLİ MESELELER BÖLÜMÜ
Konu: Cennet Ve Cehennem
Ravi: Ebu Hüreyre
Hadisin Arapçası:
عن أبي هريرة رَضِيَ اللّهُ عَنْه قال: ]قَالَ رَسُولُ اللّهِ #: قَالَ اللّهُ تَعالى: أعْدَدْتُ لِعِبَادِي الصّالِحِينَ، مَاَ عَيْنٌ رَأتْ، وََ أُذُنٌ سَمِعَتْ، وََ خَطَرَ عَلى قَلْبِ بَشَر. قَال أبُو هُريْرَةَ اِقْرَءُوا إنْ شِئْتُمْ: )فََ تَعْلَمُ نَفْسٌ مَا أُخْفِىَ لَهُمْ مِنْ قُرَّةِ أعْيُنٍ([. أخرجه الشيخان والترمذي .
Hadisin Anlamı:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: “Allah Teala hazretleri ferman etti ki: “Ben Azimu’ş-Şan, salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayal ve hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım.” Ebu Hureyre ilaveten dedi ki: “Dilerseniz şu ayet-i kerimeyi okuyun, (Mealen): “Yaptıklarına karşılık Allah katında onlar için göz aydınlığı olacak ne mükafaatların saklandığını kimse bilemez” (Secde 17).
Kaynak: Buhari, Bed’ül-Halk 8, Tefsir Secde 1, Tevhid 35, Müslim, Cennet 2, (2824), Tirmizi, Tefsir, (3195)