Kıyamet Suresi ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Nesai Tirmizi
Başlık: TEFSİR BÖLÜMÜ – ESBAB-I NÜZULE DAİR
Konu: Kıyamet Suresi
Ravi: İbnu Abbas
Hadisin Arapçası:
عن ابن عباس رَضِىَ اللّهُ عَنْهُما ]في قَوْلِهِ تَعالى َ تُحَرِّكْ بِهِ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِ. قَالَ كانَ النَّبيُّ # يُعَالِجُ مِنَ التَّنْزِيلِ شِدَّةً. فَكانَ يُحَرِّكُ بِهِ شَفَتَيْهِ فَنَزَلَ: َ تُحَرِّكْ بِهِ لِسَانَكَ لِتَعْجَلَ بِهِ إنَّ علَيْنَا جَمْعَهُ وَقُرآنَهُ. قَالَ: جَمْعَهُ في صَدْرِكَ ثُمَّ تَقْرَؤُهُ. فَإذَا قَرَأنَاهُ فََاتَّبِعْ قُرآنَهُ. قالَ: فَاسْتَمِعْ وَانْصِتْ: ثُمَّ إنَّ عَلَيْنَا أنْ تَقْرَأهُ فَكَانَ # إذَا أتَاهُ جِبْرِيلُ بَعْدَ ذلِكَ استَمَعَ: فَإذَا انْطَلقَ جِبْرِيلُ قَرَأ النَّبِىُّ # كَمَا أقْرَأهُ[. أخرجه الخمسة إ أبا داود .
Hadisin Anlamı:
Ey Muhammed! Cebrail sana Kur’an okurken, unutmamak için acele edip onunla beraber söyleme (sadece dinle) (Kıyamet 16) mealindeki ayet hakkında şu açıklamayı yaptı: “Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) vahiy geldiği zaman büyük bir şiddet (ve ağırlık) hissederdi. Bunun tesiriyle dudaklarını kımıldatırdı. Bunun üzerine şu ayet indi. (mealen): “(Ey Muhammed, Cebrail sana Kur’an okurken acele edip onunla beraber söyleme (sadece dinle). Onu toplamak ve okutmak bize aittir” (Kıyamet 16). İbnu Abbas devamla der ki: “Ayette geçen “onun toplanması” tabirinden murad “(yeni nazil olan) ayetin Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)’in kalbinde toplanması, yerleşmesi, sonra da Hazreti Peygamber (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) tarafından okunmasıdır.” “Biz vahyi okuduğumuz zaman, sen onun kıraatine uy” (18. ayet) ayetinde de, “Dinle ve sus, sonra onu sana biz okuturuz” denmektedir. Bu vahiyden sonra, Cibril (a.s.) vahiyle gelince, sadece dinlerdi. Cibril gidince yeni gelen vahyi, kendisine nasıl okunmuş ise, öylece okurdu.”
Kaynak: Buhari, Tefsir, Kıyamet 1, 2, Bed’ü’l-Vahy 4, Fedailu’l-Kur’an 28, Tevhid43, Müslim, Salat 147, (448), Tirmizi, Tefsir, Kıyamet, (3326), Nesai, Salat 37, (2, 149, 159)