Bakara Suresi ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Tirmizi
Başlık: TEFSİR BÖLÜMÜ – ESBAB-I NÜZULE DAİR
Konu: Bakara Suresi
Ravi: Ebu Hüreyre
Hadisin Arapçası:
وعن أبي هريرة رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ قال: ]قال رسُولُ اللّهِ #: نَحنُ أحقُّ بِالشَّكِّ مِنْ إبرَاهِيمَ عَلَيْهِ السََّمُ إذْ قَالَ رَبِّ أرِنِى كَيْفَ تَُحْيِى الْمَوْتَى قَالَ أوَلَمْ تُؤْمِنْ؟ قَالَ بَلَى. وَلكِنْ لِيَطْمَئنَّ قَلْبِى؛ وَيَرْحَمُ اللّهُ لُوطاً لَقَدْ كَانَ يأوِى إلى رُكْنٍ شَدِيدٍ، وَلَوْ لَبِثْتُ في السِّجْنِ طُولَ لُبْثِ يُوسُف ‘جَبْتُ الدَّاعِى[. أخرجه الشيخان والترمذى، وهذا لفظ الشيخين .
Hadisin Anlamı:
Resulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: “Hazreti İbrahim (a.s.)’in şu sözleriyle ifade ettiği şüpheyi yaşamaya biz ondan daha layıkız: “Ey Rabbim ölüleri nasıl dirilteceğini bana göster” demiş, (Allah: “Buna) inanmadın mı yoksa” demiş, o da: “İnandım, fakat kalbimin, (gözümle görerek) yatışması için (istedim, diye) söylemiştir (Bakara, 260). Allah, Lut (a.s.)’a rahmetini bol kılsın, aslında o çok muhkem bir kaleye sığınmıştı. Eğer, Hazreti Yusuf (a.s.)’un kaldığı müddetçe hapiste ben kalsaydım, davete icabet ederdim.”
Kaynak: Buhari, Enbiya 11, 15, 19, Tefsir, Yusuf 5, Tazir 9, Müslim, İman 238, (151), Fedail 152, (151), Tirmizi, Tefsir, Yusuf 12, (3115)