Başlık: KUR’AN’IN TİLAVETİ VE KIRAATI BÖLÜMÜ
Konu: Tilavet Adabı
Ravi: Huzeyfe
Hadisin Arapçası:
وعن حذيفة رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ. قال: ]قال رسولُ اللّهِ #: اقْرَءُوا الْقُرْآنَ بِلُحُونِ الْعَرَبِ وَأصْوَاتِهَا، وَاِيَّاكُمْ وَلُحُونَ أهْلِ الْعِشْقِ وَلُحُونَ أهْلِ الْكِتَابَيْنِ، وَسَيَجِئُ بَعْدِى قَوْمٌ يُرَجِّعُونَ بِالْقُرآنِ تَرْجِيعَ الْغِنَاءِ وَالنَّوْحِ َ يُجَاوِزُ حَنَاجِرَهُمْ مَفْتُونَةٌ قُلُوبُهُمْ وَقُلُوبُ الَّذِينَ يُعْجِبُهُمْ شَأنُهُمْ[. أخرجه رزين .
Hadisin Anlamı:
Huzeyfe (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki: “Kur’ân’ı Arap lahn’ı ve Arap sesleri üzere okuyun. Sakın ha ehl-i aşk ve ehl-i kitabeyn’in lahn’ı üzere okumayın. Bilesiniz, benden sonra bir kavm gelecek ki, onlar Kur’ân’ı okurken, şarkı ve mâtem tercîi gibi terci’ ile okuyacaklar. Onların (imanları laftadır) gırtlaklarından öte geçmez. Kalbleri fitne ve fesada uğramıştır. Böylelerinden hoşlanan kimselerin kalpleri de fitne ve fesad içindedir.”
Kaynak: Rezîn rivayet etmiştir. (Suyutî, Câmiu’s-Sağîr’de kaydeder (Feyzu’l-Kadir 2, 65).