Bakara Suresi ARAPÇA TÜRKÇE HADİS Buhari Müslim Nesai Ebu Davud Tirmizi
Başlık: TEFSİR BÖLÜMÜ – ESBAB-I NÜZULE DAİR
Konu: Bakara Suresi
Ravi: Seleme İbnu’l-Ekva
Hadisin Arapçası:
وعن سلمة بن ا‘كوع رَضِىَ اللّهُ عَنْهُ قال: ]لَمّا نَزَلَتْ هذِهِ اŒيةُ: وَعَلَى الَّذِينَ يُطيقُونَهُ فِدْيَةٌ طَعامُ مِسْكِينٍ كَانَ مَنْ أرَادَ أنْ يُفْطِرَ وَيَفْتَدِىَ حَتَّى نَزَلَتِ اŒيةُ الَّتِى بَعْدَهَا فَنَسَخَتْهَا، يَعْنِى فَمَنْ شَهِدَ مِنْكُمْ الشَّهْرَ فَلْيَصُمْهُ[. أخرجه الخمسة.
Hadisin Anlamı:
Oruca takat getiremeyenler, bir fakire yetecek kadar fidye vermesi gerekir ayeti indiği zaman orucu yiyip fidye verenler vardı. Bu hal müteakip ayetin inmesine kadar devam etti. Bu ayet öncekini neshetti. Yani asıl hüküm şudur: “Kim Ramazan ayında hazır bulunursa orucunu tutsun”
Kaynak: Buhari, Tefsir, Bakara 2, 26, Müslim, Sıyam 149 (1145), Ebu Davud, Savm 2 (2315), Tirmizi, Savm 75, (798), Nesai, Sıyam 63, (4, 190)