Arapça Türkçe Dualar

Uyku Öncesi Okunabilecek Dualar

Ayet Ve Hadislerde Uygu Öncesi Dualar

Uyku Öncesi Okunabilecek Dualar
* Berâ İbn Âzib (r.a.) diyor ki; Resûlullah (s.a.s.) yatmadan
önce abdest alıp şöyle dua edilmesini tavsiye etti:

اَللّٰهُمَّ أَسْلَمْتُ نَفْسٖي إِلَيْكَ وَوَجَّهْتُ وَجْهٖي إِلَيْكَ وَفَوَّضْتُ أَمْرٖي
إِلَيْكَ وَأَلْجَأْتُ ظَهْرٖي إِلَيْكَ رَغْبَةً وَرَهْبَةً إِلَيْكَ لَا مَلْجَأَ وَلَا مَنْجٰى
مِنْكَ إلَِاّ إلِيَْكَ آمنَْتُ بِكتَِابِكَ الذَّٖي أنَْزلَتَْ وبَِنَبِيِّكَ الذَّٖي أرَْسَلْتَ
Okunuşu: “Allâhümme eslemtü nefsî ileyke ve veccehtü
vechî ileyke ve fevvadtü emrî ileyke ve elce’tü zahrî
ileyke, rağbeten ve rehbeten ileyke, lâ melcee ve lâ mencâ
minke illâ ileyke. Âmentü bi-kitâbike’l-lezî enzelte ve binebiyyike’l-
lezî erselte.”

Anlamı: “Allah’ım! Kendimi sana teslim ettim. Yüzümü
sana çevirdim. İşimi sana ısmarladım. Rızanı isteyerek, azabından
korkarak sırtımı sana dayadım, sana sığındım. Sana
karşı yine senden başka sığınak yoktur. İndirdiğin kitaba ve
gönderdiğin peygambere inandım.” (Buhârî, De’avât, 6, 7, 9; Müslim, Zikir
ve Dua, 56-57; Ebû Dâvud, Edeb, 98; Tirmizî, De’avât 16; İbn Mâce, Dua, 15)
* Hz. Âişe (r.a.) diyor ki; “Resûlullah (s.a.s.), her gece
yatağına yatacağı zaman avuçlarını birleştirir, besmele çekerek
sırasıyla;
قُلْ هُوَ الٰهّلُ اَحَدٌ. اَلٰهّلُ الصَّمَدُ لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُوًا اَحَدٌ
Okunuşu: “Kul hüvallâhü ahad. Allâhü’s-samed. Lem
yelid ve lem yûled. Ve lem yekün lehû küfüven ahad.”
Anlamı: “De ki: O, Allah’tır, bir tektir. Allah Samed’dir.
(Her şey O’na muhtaçtır, O, hiçbir şeye muhtaç değildir.)
O’ndan çocuk olmamıştır (Kimsenin babası değildir.) Kendisi
de doğmamıştır (kimsenin çocuğu değildir.) Hiçbir şey
O’na denk ve benzer değildir.” (İhlâs, 112/1-4)

قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ الْفَلَقِ. مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَ. وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَ. وَمِنْ
شَرِّ النَّفَّاثَاتِ فِي الْعُقَدِ. وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ
Okunuşu: “Kul e’ûzü bi-Rabbi’l-felak.
Min şerri mâ halak.
Ve min şerri ğâsikın izâ vekab.
Ve min şerri’n-neffâsâti fi’l-‘ukad.
Ve min şerri hâsidin izâ hased.”
Anlamı: “De ki: Yarattığı şeylerin şerrinden, karanlığı
çöktüğü zaman gecenin şerrinden, düğümlere üfleyenlerin şerrinden,
haset ettiği zaman hasetçinin şerrinden, sabah aydınlığının
Rabbine sığınırım.” (Felâk, 113/1-5)
قُلْ اَعُوذُ بِرَبِّ النَّاسِ. مَلِكِ النَّاسِ. اِلٰهِ النَّاسِ. مِنْ شَرِّ الْوَسْوَاسِ
الْخَنَّاسِ. اَلَّذٖيِ يُوَسْوِسُ فٖي صُدُورِ النَّاسِ. مِنَ الْجِنَّةِ وَالنَّاسِ.
Okunuşu: “Kul e’ûzü bi-Rabbi’n-nâs.
Meliki’n-nâs. İlâhi’n-nâs.
Min şerri’l-vesvâsi’l-hannâs.
Ellezî yüvesvisü fî sudûri’n-nâs.
Mine’l-cinneti ve’n-nâs.”
Anlamı: “De ki: Cinlerden ve insanlardan olup, insanların
kalplerine vesvese veren sinsi vesvesecinin şerrinden, insanların
Rabbine, insanların Melik’ine, insanların İlâh’ına
sığınırım.” (Nâs, 114/1-6)

Sûrelerini okur, ellerine üfler, sonra da ellerinin uzanabildiği
yere kadar vücuduna sürerdi. Bu işlemi yapmaya
önce başından başlar, yüzüne ve vücudunun ön taraflarına
mesh ederdi. Bunu üç defa yapardı.”
* Yine Hz. Âişe (r.a.) diyor ki; Resûlullah bu sûreleri
(Muavvizeteyn) gerek kendisi için gerekse herhangi bir ağrı ve
acısı olan diğer insanlar için de okur ve Allah’tan şifa dilerdi.” (Buharî,
De’avât, 12; Müslim, Selâm, 50-51; Ebû Dâvud, Edeb, 98)
* Ebû Hüreyre (r.a.) diyor ki; Resûlullah (s.a.s.) şöyle buyurdu:
“Biriniz istirahat için yatacağı zaman şöyle dua etsin:

بِاسْمِكَ رَبّٖي وَضَعْتُ جَنْبٖي وَبِكَ أَرْفَعُهُ إِنْ أَمْسَكْتَ نَفْسٖي
فَارْحَمْهَا وَإِنْ أَرْسَلْتَهَا فَاحْفَظْهَا بِمَا تَحْفَظُ بِهٖ عِبَادَكَ الصَّالِحٖينَ

Okunuşu: “Bismike Rabbî veda’tü cenbî ve bike
erfe’uhû, in emsekte nefsî ferhamhâ ve in erseltehâ fehfazhâ
bimâ tehfezu bihî ‘ıbâdeke’s-sâlihîn.”
Anlamı: “Rabbim! Senin isminle yanımı yatağa koydum.
Ve yine senin isminle yanımı yataktan kaldıracağım. Eğer uykuda
canımı alacaksan, bana merhamet edip bağışla! Şayet
hayatta bırakacaksan, salih kullarını koruduğun şeylerle beni
de fenalıklardan koru!” (Buhârî, De’avât 13; Müslim, Zikir ve Dua, 98)
* Peygamberimizin damadı dördüncü halife Hz. Ali
(r.a.) diyor ki; “Resûlullah (s.a.s.), bana ve Hz. Fâtıma
(r.a.)’ya şöyle buyurdu.
“Yatağınıza girdiğiniz zaman veya istirahate çekildiğiniz
zaman; otuz üç defa “Allâhü ekber (Allah en büyüktür)”, otuz
üç defa “Sübhânallâh (Allah’ı noksan sıfatlardan tenzih ederim)”,

otuz üç defa da “Elhamdülillâh (Allah’a hamd olsun,
her türlü övgü O’na mahsustur) deyiniz.” (Buhârî, De’avât 11; Müslim,
Zikr, 80; Ebû Davud, Edeb, 100)
* Sahabeden Huzeyfe (r.a.) diyor ki; Resûlullah (s.a.s.)
uyumak istediği zaman sağ elini yanağının altına koyarak
şöyle derdi:
اَللّٰهُمَّ قِنٖي عَذَابَكَ يَوْمَ تَبْعَثُ عِبَادَكَ
Okunuşu: “Allâhümme kınî ‘azâbeke yevme teb‘asü
‘ıbâdeke.”
Anlamı: “Allah’ım! Kullarını yeniden dirilttiğin gün beni
azabından koru!” (Ebû Davud, Edeb, 98; Tirmizî, De’avât, 18; İbn Mâce, Dua,
15),

اَللّٰهُمَّ بِاسْمِكَ أَمُوتُ وَأَحْيَا

Okunuşu: “Allâhümme bismike emûtü ve ahyâ.”
Anlamı: “Allah’ım! Senin isminle ölür, senin isminle dirilirim.”
(Buhârî, De’avât, 7-8; Müslim, Zikr, 59; Ebû Davud, Edeb, 98)
* Hz. Ali (r.a.) diyor ki; Resûlullah (s.a.s.) yatacağı sırada
şu duayı okurdu:

اَللّٰهُمَّ إِنّٖي أَعُوذُ بِوَجْهِكَ الْكَرٖيمِ وَبِكَلِمَاتِكَ التَّامَّاتِ مِنْ شَرِّ كُلِّ
دَابَّةٍ أَنْتَ اٰخِذٌ بِنَاصِيَتِهَا اَللّٰهُمَّ أَنْتَ تَكْشِفُ اْلمَغْرَمَ وَالْمَأْثَمَ
اَللّٰهُمَّ لَايُهْزَمُ جُنْدُكَ وَلاَ يُخْلَفُ وَعْدُكَ وَلَا يَنْفَعُ ذَا اْلجَدِّ مِنْكَ
اْلجَدُّ سُبْحَانَكَ اَللّٰهُمَّ وَبِحَمْدِكَ

Okunuşu: “Allâhümme innî e’ûzü bi-vechike’l-kerîm

ve bi kelimâtike’t-tâmmâti min şerri külli dâbbetin, ente
âhizün bi-nâsıyetihâ.
Allâhümme ente tekşifü’l-meğreme ve’l-me’seme.
Allâhümme lâ yühzemü cündüke ve lâ yühlefü va’düke
ve lâ yenfe’u ze’l-ceddi minke’l-ceddü.
Sübhâneke’l-lâhümme ve bi-hamdike.”
Anlamı: “Allah’ım! Kerim olan Zât’ın adına, eksiği olmayan
kelimelerin adına, alınlarından tutmuş olduğun hayvanların
şerrinden sana sığınırım.
Allah’ım! Sen borcu giderir, günahı kaldırırsın. Allah’ım,
senin ordun mağlup edilemez, va’dine muhalefet edilemez.
Servet sahibine serveti fayda etmez, servet sendendir.
Allah’ım! Seni hamdinle tesbih ederim.” (Ebû Dâvud, Edeb, 98;
bk. İbn Mâce, Dua, 15)

İlgili Makaleler