Çabucak حَثِيثاً |
Çabuk olan, pesin olan, acil عَاجِلَةَ |
Çabuk, hızlı سَرِيْعُ |
Çadırlar خِيَامِ |
Çağıracağız سَنَدْعُ |
Çağırdı, dua etti دَعَا |
Çağırdım دَعَوْتُ |
Çağırılacaksınız سَتُدْعَوْنَ |
Çağırıldı دُعِيَ |
Çağırıldılar دُعُوا |
Çağırıldınız دُعِيتُمْ |
Çağırılır تُدْعَى |
Çağırılır, davet edilir يُدْعَى |
Çağırılırlar, davet edilirler يُدْعَوْنَ |
Çağırılırsınız تُدْعَوْنَ |
Çağırır mısınız, dua eder misiniz اَتَدْعُونَ |
Çağırır mıyız, dua eder miyiz اَنَدْعُوا |
Çağırır, nida eder يُنَادِي |
Çağırırız, dua ederiz نَدْعُوْا 4 نَدْعُو |
Çağırırsınız تَدْعُونَ |
Çağırısma تَنَادِ |
Çağırman, dua etmen, dua etmesi (ds) تَدْعُ |
Çağırmanız, dua etmeniz تَدْعُوا 4 تَدْعُو |
Çağırsın, dua etsin فَلْيَدْعُ |
Çağlar, devirler, çok uzun süreler اَحْقَاباً |
Çağlayan, akan مَسْكُوْب |
Çakılıp kaldınız اِثَّاقَلْتُمْ |
Çalar يَسْرِقُ |
Çalarlar (ds, çğ) يَسْرِقْنَ |
Çaldı اِسْتَرَقَ |
Çaldı, hırsızlık yaptı سَرَقَ |
Çalı çırpı gibi كَهَشِيمِ |
Çalılık yer بُقْعَةِ |
Çalısır, kosar (ds) تَسْعَى |
Çalısır, yapar يَعْمَلُ |
Çalısırlar, yaparlar يَعْمَلُونَ |
Çalısma سَعْيًا 4 سَعْيُ |
Çalısmanız سَعْيَكُم 4 سَعْيُكُم |
Çalısması için لِسَعْيِهِ |
Çalısması için لِسَعْيِهَا |
Çalısması, yapması يَعْمَلْ |
Çalıstı, yaptı, isledi عَمِلَ |
Çalıstı, yaptı, isledi عَمِلَتْ |
Çalkalanır تَمُورُ |
Çalkalanır, sallanır يَمُوْرُ |
Çalkalanıs مَوْراً |
Çalkalar, sarsar تَمِيدَ |
Çalması يَسْرِق |
Çaprazlama خِلاَفَ |
Çare öğrettik كِدْنَا |
Çare حِيلَةً |
Çaresiz, hasret çeken مَحْسُوراً |
Çaresizlik ذَرْعًا 4 ذَرْعٌ |
Çarp, vur اُرْكُضْ |
Çarpar يَتَخَبَّطُ |
Çarpıldı كُبِتَ |
Çarpıldılar كُبِتُواْ |
Çarpma دَكَّةً |
Çarptı اعْتَرٰي |
Çarptırıldı (ikil) دُكَّتَا |
Çarptırıldı دُكَّتْ |
Çarsılar اَسْوَاقِ |
Çatladı اِنفَطَرَتْ |
Çatlak صَدْعِ |
Çatlak فُطُورٍ |
Çatlamıs مُتَصَدِّعًا |
Çatlar تَمَيَّزُ |
Çatlar يَتَفَجَّرُ |
Çatlarlar (ds, çğ) يَتَفَطَّرْنَ |
Çatlayan هَارٍ |
Çekenler نَازِعَاتِ |
Çeker يَجُرُّ |
Çekerler, atarlar, def ederler يَكُفُّونَ |
Çekildi غِيضَ |
Çekildi فَانْتَبَذَتْ |
Çekildi, geri çekildi اِنْتَبَذَ |
Çekildi, uzaklastı اِنتَبَذَتْ |
Çekildiler خَلَصُوا |
Çekin كُفُّوا |
Çekindi اِسْتَنْكَفَ |
Çekindiler اِسْتَنكَفُواْ |
Çekinir يَسْتَنْكِف |
Çekinir, utanır يَسْتَحْيِ |
Çekinirsiniz تَحْذَرُونَ |
Çekinmesi يَسْتَنكِفَ |
Çekinmesi يَسْتَنكِفْ |
Çekip alanlar نَاشِطَاتِ |
Çekip alırız نَسْلَخُ |
Çekip alırsın تَنْزِعُ |
Çekip alma, serbest bırakmak نَشْطاً |
Çekip gitmesi يُصْدِرَ |
Çekirdek نَوَى 4 نَوَا |
Çekirge جَرَادٌ |
Çekisirdiniz لَتَنَازَعْتُم |
Çekisirler يَخْتَصِمُونَ |
Çekisirler يَخِصِّمُونَ |
Çekisirler يُنَازِعُنَّ |
Çekisirler, tartısırlar يَتَنَازَعُونَ |
Çekisirsiniz تَخْتَصِمُون |
Çekismeniz تَخْتَصِمُوا |
Çekismeniz تَنَازَعُوا |
Çekistiler فَتَنَازَعُواْ |
Çekistiniz تَنَازَعْتُمْ |
Çekmeleri يَكُفُّوا |
Çekmesi, def etmesi يَكُفَّ |
Çekmesi, görmezden gelmesi يَعْشُ |
Çekti كَفَّ |
Çektim, def ettim كَفَفْتُ |
Çeneler اَذْقَانِ |
Çenelere لِلأَذْقَانِ |
Çer-çöp غُثَاءً |
Çesitli, dağınık لَشَتَّى |
Çetin, zor قَمْطَرِيرًا |
Çevirdiler قَلَّبُوا |
Çevirdiler لَوَّوْا |
Çevirir, döndürür يَصْرِفُ |
Çeviririz نُقَلِّبُ |
Çevirirsin, vazgeçirirsin, vazgeçirir (ds) تَاْفِكُ |
Çevirirsiniz, engellersiniz تَصُدُّونَ |
Çevirmeleri يَصُدُّوا |
Çevirmemiz için لِنَصْرِفَ |
Çevreleyen حَافِّينَ |
Çevrildi اُفِكَ |
Çevrilen مَصْرُوفاً |
Çevrilir يُؤْفَكُ |
Çevrilir, döner تَقَلَّبُ |
Çevrilir, saptırılır يُصْرَفُ |
Çevrilirler يُؤْفَكُونَ |
Çevrilirler, saptırılırlar يُصْرَفُونَ |
Çevrilirsiniz تُؤْفَكُونَ |
Çevrilirsiniz تُصْرَفُونَ |
Çevrilmesi تَقَلُّبَ |
Çevrilmesi, يُصْرَفْ |
Çğ: Çoğul |
Çığlık صَرَّةٍ |
Çığlık صَيْحَةٌ |
Çık اُخْرُجْ |
Çıkan خَارِجٍ |
Çıkanlar خَارِجِينَ |
Çıkar اَخْرِجْ |
Çıkar اِخْلَعْ |
Çıkar فَاخْلَعْ |
Çıkar يَخْرُجُ |
Çıkar يَصْدُرُ |
Çıkar, yetisir, yükselir تَطَّلِعُ |
Çıkar, yükselir يَطَّلِعُ |
Çıkar, yükselir يَظْهَرُ |
Çıkaran مُخْرِجٌ |
Çıkaran مُزَحْزِحَ |
Çıkardı اِسْتَخْرَجَ |
Çıkardı اَخْرَجَ |
Çıkardı لَبَرَزَ |
Çıkardı, elinden aldı, giderdi نَزَعَ |
Çıkardı, ileri getirdi اَخْرَجَ |
Çıkardı, yerinden oynattı اسْتَفَزَّ |
Çıkardık اَخْرَجْنَا |
Çıkarılanlar مُخْرَجُونَ |
Çıkarılanlar مُخْرَجِينَ |
Çıkarıldı اُخْرِجَ |
Çıkarıldı اُخْرِجَتْ |
Çıkarıldılar اُخْرِجُواْ |
Çıkarıldınız اُخْرِجْتُمْ |
Çıkarılır يُخْرَجُ |
Çıkarılırım اُخْرَجُ |
Çıkarılırlar يُخْرَجُونَ |
Çıkarılırsınız تُخْرَجُونَ |
Çıkarılman تَخْرُج |
Çıkarın اَخْرِجُواْ |
çıkarın, |
çıkarın. |
Çıkarır يُخْرِجُ |
Çıkarır, çıkarmak ister يَسْتَخْرِجُ |
Çıkarırız نُخْرِجُ |
Çıkarırlar يُخْرِجُونَ |
Çıkarırsın تُخْرِجُ |
Çıkarırsınız تُخْرِجُونَ |
Çıkarırsınız تَسْتَخْرِجُونَ |
Çıkarlar (ds, çğ) يَخْرُجْنَ |
Çıkarlar يَخْرُجُونَ |
Çıkarma اِخْرَاجًا 4 اِخْرَاجُ 4 اِخْرَاجٍ |
Çıkarmak ister (ikil) يَسْتَخْرِجَا |
Çıkarmak ister يَسْتَفِزَّ |
Çıkarmaları için لِتُخْرِجُوا |
Çıkarmamız için لِنُخْرِجَ |
Çıkarman için لِتُخْرِجَ |
Çıkarman تُخْرِجَ |
Çıkarmanız تُخْرِجُوا |
Çıkarmanız تَسْتَخْرِجُوا |
Çıkarması için لِيُخْرِجَ |
Çıkarması يُخْرِجَ |
Çıkarması يُخْرِجْ |
Çıkarsın, çıkar (ds) تَخْرُجُ |
Çıkarsın, yükselirsin تَرْقَى |
Çıkarsınız تَخْرُجُونَ |
Çıkın اخْرُجُوا |
Çıkıs için لِلْخُرُوجِ |
Çıkıs yeri مَخْرَجاً |
Çıkıs خُرُوجٍ |
Çıkıs مُخْرَجَ |
Çıkma, ayrılma حِوَلاً |
Çıkmaları يَخْرُجُواُ |
Çıkman تَخْرُجَ |
Çıkman تَخْرُجْ |
Çıkmanız تَخْرُجُوا |
Çıkması يَخْرُجْ |
Çıkması, yok olması تَزْهَقَ |
Çıksınlar, yükselsinler فَلْيَرْتَقُوا |
Çıktı خَرَجَ |
Çıktı, aldı, serbest bıraktı اَصْدَرَ |
Çıktı, yok oldu زَهَقَ |
Çıktık خَرَجْنَا |
Çıktık لَخَرَجْنَا |
Çıktılar (ds, çğ) خَرَجْنَ |
Çıktılar خَرَجُوا |
Çıktın خَرَجْتَ |
Çıktınız خَرَجْتُمْ |
Çılgın ates سَعِيْراً 4 سَعِيرِ |
Çılgınlık سُعُرٍ |
Çıplak kalman تَعْرَى |
Çıplak يَعْرَى |
Çift yapar, eslestirir يُزَوِّجُ |
Çift شَفْعِ |
Çiğnem et مُضْغَةٍ |
Çiğnenme, mahrum edilme هَضْمًا |
Çiğnerler, zapt ederler يَطَؤُونَ |
Çirkin gösterdi 3 كَرَّ َ |
Çirkin, kötü نُكْراً |
Çirkin, tuhaf فَرِيّاً |
Çirkinlik, ahlaksızlık فَاحِشَة |
Çiviler دُسُرٍ |
Çobanlar رِعَاءٌ |
Çocuğu ve ana-babası olmayan كَلاَلَةِ 4 كَلالَةً |
Çocuk صَبِيًّا 4 صَبِيّ |
Çocuk وَلَدًا 4 وَلَدٌ |
Çocuk, bebek طِفْلاً 4 طِفْلٌ |
Çocukken وَلِيداً |
Çocuklar اَطْفَالُ |
Çocuklar, evlatlar اَوْلاَدًا 4 اَوْلادٌ |
Çoğaldı اَكْثَرَ |
Çoğaldı كَثُرَ |
Çoğaldı كَثُرَتْ |
Çoğaldı, çokluk istedi اِسْتَكْثَرَ |
Çoğaltırdım لَاسْتَكْثَرْتُ |
Çoğalttı كَثَّرَ |
Çoğalttılar, ileri gittiler اَكْثَرُوا |
Çoğalttın, ileri gittin اَكْثَرْتَ |
Çoğu için, çoğuna لِكَثِيرٍ |
Çoğunuz اَكْثَرُكُمْ 4 اَكْثَرَكُمْ |
Çok كَثِيرًا 4 كَثِيرٌ |
Çok aceleci عَجُولاً |
Çok affedici عَفُوًّا 4 عَفُوٌّ |
Çok ağır davranır لَيُبَطِّئَنَّ |
Çok bağıslayan غَفَّارًا 4 غَفَّارٌ |
Çok bağıslayan غَفُورًا 4 غَفُورٌ |
Çok bağıslayan لَغَفَّارٌ |
Çok bağıslayan لَغَفُورٌ |
Çok bilen عَلاَّمُ |
Çok bulursun تَسْتَكْثِرُ |
Çok cahil جَهُولاً |
Çok cimri قَتُوراً |
Çok çetin, katı, sert اَشِدَّاءُ |
Çok ettin اِسْتَكْثَرْتُ |
Çok ettiniz, çok uğrastınız اِسْتَكْثَرْتُم |
Çok güçlü, Cebbâr جَبَّارُ |
Çok günahkâr اَثِيمًا 4 اَثِيمٌ |
Çok nankör كُفَّارًا 4 كَفَّارٌ |
Çok nankör كُفُورًا 4 كَفُورٌ |
Çok nankör لَكَنُودٌ |
Çok sabırlı صَبَّارٍ |
Çok sasılacak sey عَجِيبٌ |
Çok sayıda ثُلَّةٌ |
Çok seven وَدُودٌ |
Çok sevinen لَفَرِحٌ |
Çok sükreden, sükrün karsılığını veren شَكُوراً 4 شَكُورٌ |
Çok tevbe eden مُنِيبًا 4 مُنِيْبٌ |
Çok tevbe eden, tevbeleri çok kabul eden تَوَّابًا 4 تَوَّابٌ |
Çok tevbe edenler مُنِيبِينَ |
Çok tuhaf عُجَابٌ |
Çok yalancı كَذَّابٌ |
Çok yemin eden حَلَّافٍ |
Çok yiyenler اَكَّالُونَ |
Çok yüce مُتَعَالِ |
Çok zalim ظَلُومًا 4 ظَلُومٌ |
Çok zalim, zulümkar ظَلاَّمٍ |
Çok كَثِيرَةٌ |
Çok, daha çok, en çok اَكْثَرَ 4 اَكْثَرُ |
Çokluğunuz كَثْرَتُكُمْ |
Çokluk كَثْرَةُ |
Çokluk, çokluk kuruntusu تَكَاثُرٌ |
Çöl بَدْوِ |
Çöp حُطَاماً |
Çöz اُحْلُلْ |
Çözüldünüz, korktunuz فَشِلْتُمْ |
Çözülme, korkma تَفْشَلاَ |
Çözülmeniz تَفْشَلُواْ |
Çukur حُفْرَةٌ |
Çünkü biz بِاَنَّا |
Çünkü biz بِاَنَّنَا |
Çünkü o بِاَنَّهُ |
Çünkü onlar بِاَنَّهُمْ |
Çünkü siz بِاَنَّكُمُ |
Çürümüs نَخِرَةً |
Çürümüs, toz رَمِيْمٌ |