Türkçe Arapça Sözlükler

A Harfi – Türkçeden Arapça Sözlüğü

 

A’raf اَعْرَافِ
Abes, bos yere عَبَثاً 4 عَبَثٌ
Abesle uğrastı, bos seylerle eğlendi  عَبِثَ
Abidler için, kulluk edenler için لِلْعَابِدِينَ
Acayip, garip عَجَبًا 4 عَجَبٌ
Acele eder, kosar يُهْرَعُ
Acele ederdi, çabuk verirdi لَعَجَّلَ
Acele et عَجِّلْ
Acele etmen için لِتَعْجَلَ
Acele etmen تَعْجَلْ 4 تَعْجَلَ
Acele etti اِسْتَعْجَلَ
Acele etti تَعَجَّلَ
Acele etti عَجِلَ
Acele ettik عَجَّلْنَا
Acele ettim عَجِلْتُ
Acele ettiniz عَجِلْتُمْ
Acele ettirdi اَعْجَلَ
Acele ettirdi, çabuklastırdı عَجَّلَ
Acele istediniz اِسْتَعْجَلْتُم
Acele istemeleri اسْتِعْجَالَهُمْ
Acele istemen تَسْتَعْجِلْ
Acele ister يَسْتَعْجِلُ
Acele isterler يَسْتَعْجِلُونَ
Acele istersiniz تَسْتَعْجِلُونِ
Acele mi ettiniz اَعَجِلْتُم
Acele verir يُعَجِّلُ
Acele عَجَلٍ
Aceleye getirerek بِدَاراً
Acı çekti اَلِمَ
Acı duyar, elem duyar يَاْلَمُ
Acı su اُجَاجًا 4 اُجَاجٌ
Acı, buruk meyve خَمْطٍ
Acıkman تَجُوعَ
Acılar, ızdıraplar غَمَرَاتِ
Acıma, sefkat رَأْفَةٌ
Aciz bırakan مُعْجِزٍ
Aciz bırakanlar مُعْجِزِي
Aciz bırakanlar مُعْجِزِينَ
Aciz bırakanlar, bırakmaya çalısanlar مُعَاجِزِينَ
Aciz bırakır يُعْجِزُ
Aciz bırakırlar يُعْجِزُونَ
Aciz bırakmamız نُعجِزَ
Aciz bıraktı, kaçtı اَعْجَزَ
Aciz kaldı عَجِزَ
Aciz kaldım عَجَزْتُ
Aciz mi oldum اَعَجَزْتُ
Aciz خَاسِئًا
Aç اِفْتَحْ
Aç, kaldır, gider اِكْشِفْ
Açan, açıcı فَتَّاحُ
Açan, gideren (ds) كَاشِفَةٌ
Açan, gideren كَاشِفَ
Açanlar فَاتِحِينَ
Açanlar, kaldıranlar, giderenler كَاشِفُو
Açar, açığa vurur (ds) تُبْدِي
Açar, genisletir يَشْرَحُ
Açar, giderir, kaldırır يُكْشِفُ
Açar, zafer verir يَفْتَحُ
Açardık لَفَتَحْنَا
Açarsın تَبْسُطُ
Açığa çıkar يَتَبَيَّنُ
Açığa çıkarması يُظْهِرَ
Açığa çıkması يَتَبَيَّنَ
Açığa çıktı (ds) تَبَيَّنَت
Açığa çıktı حَصْحَصَ
Açığa çıktı, açıklandı  تَبَيَّنَ
Açığa vurdu, yüksek sesle konustu  جَهَرَ
Açığa vurdunuz اَعْلَنتُمْ
Açığa vurmanız تُبْدُوا
Açığa vurması يُبْدِ
Açığa vurun اِجْهَرُوا
Açığa vurur يُبْدِىَ
Açığa vururlar (ds, çğ) يُبْدِينَ
Açığa vururlar يُبْدُونَ
Açığa vurursunuz تُبْدُونَ
Açığa vurursunuz تُعْلِنُونَ
Açığınız, açığa vurduğunuz جَهْرَكُمْ
Açık ifadeli مُسْتَبِينَ
Açık بَيِّنٍ
Açık, çırıl çıplak, açıkça بَارِزَةً
Açık, uzatılmıs (ikil) مَبْسُوطَتَانِ
Açıkça söyledi صَدَعَ
Açıkça جِهَاراً
Açıkça عَلاَنِيَةً
Açıkladı  اَبَانَ
Açıkladı صَرَّفَ
Açıkladı فَصَّلَ
Açıkladı, açığa çıktı اِسْتَبَانَ
Açıkladık بَيَّنَّا
Açıkladık صَرَّفْنَا
Açıkladık فَصَّلْنَا
Açıkladılar بَيَّنُوا
Açıklama تِبْيَاناً
Açıklamam için لأُبَيِّنَ
Açıklamamız için لِنُبَيِّنَ
Açıklaman için لِتُبَيِّنَ
Açıklaması için لِيُبَيِّنَ
Açıklaması يُبَيِّنَ
Açıklaması يُبَيِّنْ
Açıklandı تُبَيِّنَ
Açıklandı فُصِّلَتْ
Açıklanır, gösterilir تُبْدَ
Açıklanmıs (ds, çğ) مُفَصَّلاَتٍ
Açıklanmıs مُفَصَّلاً
Açıklar يُبَيِّنُ
Açıklar يُفَصِّلُ
Açıklar, bildirir يُطْلِعَ
Açıklardı لَتُبْدِي
Açıklarız  نُصَرِّفُ
Açıklarız نُفَصِّلُ
Açıkta olan, görünen ظَاهِرًا 4 ظَاهِرٌ
Açıkta olan, görünen ظَاهِرَةً
Açıkta olanı ُ3 ظَاهِرُ
Açıkta, avret عَوْرَةٌ
Açıktan, açıkça, açık جَهْرَ
Açıktan, açıkça, açık جَهْرَةً 4 جَهْرًا
Açıldı (ds) فُتِحَتْ
Açıldı كُشِطَ
Açıldı كُشِطَت
Açıldı نُشِرَتْ
Açılın, genisleyin فَافْسَحُوا
Açılıp saçıldı تَبَرَّجَ
Açılıp saçıldılar (ds, çğ) تَبَرَّجْنَ
Açılıp saçılma, süslenme تَبَرُّجَ
Açılır تُفَتَّحُ
Açılır, giderilir يُكْشَفُ
Açılmıs مُفَتَّحَةً
Açılmıs مُنَشَّرَةً
Açılmıs مَنشُورًا 4 مَنشُورٍ
Açlık جُوعٌ
Açlık مَخْمَصَةٌ
Açlık مَسْغَبَةٍ
Açma نَشْراً
Açması için لِيُبْدِيَ
Açması يَشْرَح
Açması يَفْتَحْ
Açtı (ds) كَشَفَتْ
Açtı, açıkladı, bildirdi, gösterdi اَظْهَرَ
Açtı, genisletti شَرَحَ
Açtı, ortaya çıkardı, giderdi كَشَفَ
Açtı, zafer verdi فَتَحَ
Açtık فَتَحْنَا
Açtık, giderdik كَشَفْنَا
Açtılar فَتَحُوا
Açtın كَشَفْتَ
Ad kavmi عَادًا 4 عَادٌ
Ad kavmine بِعَادٍ
Ad kavmine لِعَادٍ
Adadı نَذَرَ
Adadı نَذَرَ
Adadım نَذَرْتُ
Adadınız نَذَرْتُمْ
Adağı, sözü نَحْبَهُ
Adak  نَذْرٍ
Adaklar نُذُورَ
Adalet ederim اَعْدِلُ
Adalet yaparlar, esit tutarlar, saparlar يَعْدِلُونَ
Adalet yapmam için, adalet yapmakla لِاَعْدِلَ
Adalet yapmanız تَعْدِلُوا
Adalet قِسْطٌ
Adalet, denge عَدْلاً 4 عَدْلٌ
Adaletli davranmanız تُقْسِطُوا
Adaletli olanlar مُقْسِطِينَ
Adaletli olun اَقْسِطُوا
Adaletsiz جَنَفاً
Adaletsiz ضِيزَى 4 ضِيْزَا
Adaletsizlik yapar يَعُولُ
Adaletsizlik yaptı  عَالَ
Adaletsizlik yaptı اَشَطَّ
Adaletsizlik شَطَطاً
Adaletten ayrılmanız تَعُولُوا
Adam رَجُلاً 4 رَجُلٌ
Adam مَرْءٌ
Adamlar için, erkekler için لِلرِّجَالِ
Adamlar رِجَالاً 4 رِجَالٌ
Adamlarınız رِجَالِكُمْ
Adas سَمِيّاً
Adem اٰدَمَ 4 اٰدَمُ
Adem’e, Adem için (AS) لِاٰدَمَ
Adet dönemi (çoğul) قُرُوَءٍ
Adet görürler يَحِضْنَ
Adet üzere دَاَباً
Adım atarlar يَطَأُونَ
Adımlar خُطُوَاتِ
Adına kesildi اُهِلَّ
Adına kesti اَهَلَّ
Adil oldu اَقْسَطَ
Adil olun اعْدِلُواْ
Adil olun فَاعْدِلُوا
Adil, daha adil اَقْسَطُ
Adn cenneti عَدْنٍ
Af عَفْوَ
Affedenler عَافِينَ
Affeder يَعْفُو
Affederler, vazgeçerler يَعْفُونَ
Affedildi عُفِيَ
Affedin  اُعْفُواْ
Affedin فَاعْفُوا
Affet اُعْفُ
Affet فَاعْفُ
Affetmeleri عَفَواْ
Affetmemiz نَعْفُ
Affetmeniz تَعْفُوا
Affetmesi يَعْفُ
Affetmesi يَعْفُوَا 4 يَعْفُوَ
Affetsinler وَلْيَعْفُوا
Affetti عَفَا
Affettik عَفَوْنَا
Afiyetle هَنِيئاً
Ağaç gibi كَشَجَرةٍ
Ağaç gövdesi جِذْعٌ
Ağaç شَجَرَتَ 4 شَجَرَةٌ
Ağaç, ot شَجَرٌ
Ağardı (ds) اِبْيَضَّتْ
Ağardı اِبْيَضَّ
Ağarır (ds) تَبْيَضُّ
Ağarır يَبْيَضُّ
Ağıl bekçisi مُحْتَظِرِ
Ağır ceza اَثَاماً
Ağır geldi (ds) ثَقُلَتْ
Ağır gelir يَنُوءُ
Ağır gelirdi لَتَنُوأُ
Ağır yük اِصْرًا 4 اِصْرٌ
Ağır ثَقِيلاً
Ağır, dolu هَضِيمٌ
Ağır, siddetli وَبِيلاً
Ağır, zor, sert غَلِيظًا 4 غَلِيظٌ
Ağırlanırsınız تُحْبَرُونَ
Ağırlastı, ağır geldi (ds) اَثْقَلَتْ
Ağırlığı çöktü, çatırdattı اَنْقَضَ
Ağırlık ثِقَالاً 4 ثِقَالَ
Ağırlık مِثْقَالٌ
Ağırlık, ciddiyet  وَقْرًا 4 وَقْرٌ
Ağırlıklar اَثْقَالاً 4 اَثْقَالٌ
Ağız, ağzı ُ3 فَا
Ağızlar 3 أفْوَا
Ağızlarınız اَفْوَاهِكُمْ
Ağladı (ds) بَكَتْ
Ağlarlar يَبْكُونَ
Ağlarsınız تَبْكُونَ
Ağlasınlar وَلْيَبْكُوا
Ağlattı اَبْكَى
Ağlayarak بُكِيّاً
Ahdettik عَهِدْنَا
Ahdi, sözü بِعَهْدِ
Ahdiniz عَهْدِكُمْ
Ahid, söz عَهْدًا 4 عَهْدٌ
Ahiret, son اٰخِرَةٌ
Ahirete بِالأَخِرَةِ
Ahit verdi, sözlesti عَهِدَ
Ahitlesti عَاهَدَ
Ahitlestiler عَاهَدُوا
Ahitlestin عَاهَدتَّ
Ahitlestiniz عَاهَدتُّمْ
Ahlak خُلُقٌ
Ahlaksız, fuhus فَحْشَاء
Ahlaksızlıklar فَوَاحِشَ
Ahmed اَحْمَدُ
Aile, akrabalar, insanlar, ümmet اٰلِ 4 اٰلَ 4 اٰلُ
Aile, kabile رَهْطٌ
Aileleriniz اَهْلِكُمْ
Ailesine لِاَهْلِهِ
Ak saçlı شِيبًا 4 شَيْبًا
Ak saçlılık شَيْبَةً
Akan kum, dağılmıs مَهِيلاً 4 مَهِيْلٌ
Akan جَارِيَةٌ
Akan, pınardan akan يَنْبُوعاً
Akanlar جَارِيَاتِ
Akanlar جَوَارِ
Akar تَجْرِىَ 4 تَجْرِي
Akar, gider يَجْرِي
Akarlar (ds, çğ) جَرَيْنَ
Akarlar (ikil) تَجْرِيَانِ
Akdetti, bağladı, düğümledi عَقَدَ
Akdettiniz عَقَّدتُّمُ
Akıl, kuvvet مِرَّةٍ
Akın akın gider يُوْفِضُ
Akın akın giderler يُوفِضُونَ
Akın akın iner تَتَنَزَّلُ
Akın akın شُرَّعاً
Akın ederler يَنسِلُونَ
Akın edin اَفِيضُواْ
Akın ettiler اِنْفَضُّوا
Akıttı, döktü اَسَالَ
Akıttı, tamamladı اَسْبَغَ
Akitler عُقُودِ
Akleder, anlar يَعْقِلُ
Aklederiz, anlarız نَعْقِلُ
Aklederler يَعْقِلُونَ
Akledersiniz تَعْقِلُونَ
Aklettiler, anladılar عَقَلُو
Aklı giderildi, sarhos oldu اَنْزَفَ
Aklı giderme غَوْلٌ
Akmak, sel سَيْلَ
Akması için لِتَجْرِيَ
Akrabalık اِلاًّ
Aksam edersiniz, gecelersiniz تُمْسُونَ
Aksam eve getirdi اَرَاحَ
Aksam getirirsiniz تُرِيحُونَ
Aksam اٰصَالِ 4 اَصَالِ
Aksam اَصِيلا
Aksam عِشَاءً 4 عِشَاءٌ
Aksam عَشِيَّةً
Aksam عَشِيّاً 4 عَشِىِّ
Aksamladı اَمْسٰي
Aksamlar اٰصَالِ
Aksine, hayır, fakat بَلْ
Aktı, akın etti, döndü اَفَاضَ
Aktı, akıttı, fıskırdı اِنْبَجَسَ
Aktı, sel oldu سَالَ
Al, tut خُذْ
Alaca شِيَةَ
Alametler, belirtiler عَلامَاتٍ
Alay edenler سَاخِرِينَ
Alay edenler مُسْتَهْزِءُونَ
Alay edenler مُسْتَهْزِءِينَ
Alay eder يَسْتَهْزِئُ
Alay eder يَسْخَرُ
Alay eder, çekistirir يَلْمِزُ
Alay ederiz نَسْخَرُ
Alay ederler يَسْتَسْخِرُونَ
Alay ederler يَسْتَهْزِءُونَ
Alay ederler يَسْخَرُونَ
Alay ederler يَلْمِزُونَ
Alay edersin تَسْتَهْزِئُ
Alay edersiniz تَسْتَهْزِئُونَ
Alay edersiniz تَسْخَرُونَ
Alay edildi اُسْتُهْزِئَ
Alay edilir يُسْتَهْزَأُ
Alay edin اِسْتَهْزِئُواْ
Alay etmeniz تَسْخَرُوا
Alay etmesi يَسْخَر
Alay etti اِسْتَسْخَرَ
Alay etti اِسْتَهْزَاَ
Alay etti, maskara etti سَخِرَ
Alay etti, satastı, kınadı طَعَنَ
Alay ettiler سَخِرُوا
Alay ettiler طَعَنُوا
Alay سِخْرِيًّا
Alay سَخْرِيّاً
Alay طَعْنًا 4 طَعْنٌ
Alaycı, alay eden مُسْتَهْزِء
Alçak gönüllü, asağılanmıs, küçük düsürülmüs اَذِلَّةً 4 اَذِلَّةٌ
Alçak gönüllüler مُخْبِتِينَ
Alçak, en alçak اَسْفَلُ
Alçaldı, düstü خَشَعَتْ
Alçalt, indir اُغْضُضْ
Alçaltıcı خَافِضَةٌ
Alçaltma هُونِ
Aldandı, azdı غَوَى
Aldanıs تَغَابُنِ
Aldanıs غُرُورًا 4 غُرُورٌ
Aldatan خَادِعُ
Aldatır, saptırır يَغِرُّ
Aldatması يَغْرُرْ
Aldatmaya çalısır يُخَادِعُ
Aldatmaya çalısırlar يُخَادِعُونَ
Aldattı  غَرَّ
Aldattı غَرَّتْ
Aldı تَلَقَّى
Aldı, kaldırdı, topladı اِلْتَقَطَ
Aldı, tuttu, yakaladı اَخَذَ
Alemler için, alemlere لِلْعَالَمِينَ
Alev aldı, parladı, tutustu (ağardı) اِشْتَعَلَ
Alev saçar تَلَظَّى
Alev شِهَابًا 4 شِهَابٌ
Alev شُوَاظٌ
Alev لَهَبٍ
Alevlendirildi سُعِّرَتْ
Alevler شُهُباً
Alevli ates لَظَا
Alevli ates لَظَى
Alıkonulan مَعْكُوفاً
Alıkonuldular صُدُّوا
Alıkoyanlar مُعَوِّقِينَ
Alıkoyar, engeller يَصُدُّ
Alıkoyarlar, çevirirler, engellerler يَصُدُّونَ
Alıkoydu تَلَّ
Alıkoydu, mesgul etti شَغَلَ
Alıkoydu, mesgul etti شَغَلَتْ
Alıkoydular صَدُّوا
Alıkoyma صَدِّ
Alıkoyması يَصُدَّ
Alın جَبِيْنُ
Alın هَاؤُمُ
Alın, tutun خُذُوا
Alınır, yakalanır يُؤْخَذُ
alınmamıstır.
Alınması يُؤْخَذْ
Alınmıs مَقْبُوضَةٌ
Alır, çıkarır يَلْتَقِط
Alırdın لَتَّخَذْتَ
Alıs veris yaptınız بَايَعْتُمْ
Alısmıstılar, direndiler مَرَدُواْ
Alıstır صُرْ
Alıstırma, ısındırma يلَافِ Œ لِا
Alıs-veris yaptınız تَبَايَعْتُمْ
Alıs-veris, satıs بَيْعٌ 4 بَيْعُ 4 بَيْعَ
Alıs-verisiniz بَيْعِكُمُ
Âlim, bilen عَالِمٌ
Alim, bilen عَلِيمًا 4 عَلِيمٌ
Alimler için, bilenler için لِلْعَالِمِينَ
Alimler عُلَمَاؤُا
Âlimler, bilenler عَالِمُونَ
Âlimler, bilenler عَالِمِينَ
Allah adına, Allah’a and olsun ِQ تَا ّ
Allah için, Allah’a ait ِQَِّ
Allah korusun, Allah’a sığınırım ِQ‡ ا مَعَاذَ
Allah münezzehtir, yücedir ِQ ا َّ  سُبْحَانَ
Allah Q اَ َّ
Allah Q اٰ َّ
Allah’a and olsun ِQ وَا َّ
Allah’a mı ِQ اَبِا َّ
Allah’a, Allah ile ِQ بِا ّ
Allah’tan baska الله  اِلَّا
Almamız نَقْتَبِس
Alması için, tutması için لِيَأْخُذَ
Alnı üzerine yatırdı تَلَّهُ
Alnına لِلْجَبِينِ
Alt, asağı سُفْلَى
Altı سِتَّةِ
Altıda bir سُدُسُ
Altın ذَهَباً 4 ذَهَبٌ
Altın زُخْرُفًا 4 زُخْرُفٌ
Altmıs سِتِّينَ
Alt-üst olan مُؤْتَفِكَةَ
Alt-üst olanlar (sehirler) مُؤْتَفِكَاتٌ
Amcalarınız اَعْمَامِكُمْ
Amcan عَمِّكَ
Amel olarak, is bakımından عَمَلاً
Amelleriniz için, isleriniz için لِعَمَلِكُم
Ana yol üzerinde لَبِاِمَامٍ
Ana وَالِدَةٌ
Ana-baba için لِلْوَالِدَيْنِ
Ana-baba وَالِدَانِ
Ana-baba وَالِدَيْنِ
Ana-babası için لأَبَوَيْهِ
Ana-babası وَالِدَيْهِ
Ana-babaya بِالْوَالِدَيْنِ
Ana-babaya لِوَالِدَيَّ
Anacaksınız سَتَذْكُرُونَ
Anahtarlar مَفَاتِحُ
Anahtarlar مَقَالِيدُ
Analım, zikredelim نَذْكُرَ
Anam-babam وَالِدَيَّ
Anan-baban وَالِدَيْكَ
Anarlar يَذْكُرُونَ
Anarsın, zikredersin تَذْكُرُ
Ancak, yalnız اِنَّمَا
And veririm, ahit veririm اَعْهَدُ
Andılar, zikrettiler ذَكَرُوا
Anılan, zikredilen مَذْكُورًا
Anıldı, hatırlandı ذُكِرَ
Anılmam için, zikrim için لِذِكْرِي
Anılması için لِذِكْرِ
Aniden بَغْتَةً
Anladı عَثَرَ
Anladı فَقَهَ
Anladı فَهِمَ
Anladı, akletti عَقَلَ
Anladı, kavradı, yetisti, yakaladı اَدْرَكَ
Anladı, suur etti شَعَرَ
Anlamaları يَفْقَهُوا
Anlar يَفْقَهُ
Anlar, suur eder يَشْعُرُ
Anlarız نَفْقَهُ
Anlarlar ederler, suur ederler يَشْعُرُونَ
Anlarlar يَفْقَهُونَ
Anlarsınız تَفْقَهُونَ
Anlasıldı, ortaya çıktı عُثِرَ
Anlasın أْتَمِرُواْ
Anlasmazlık çıktı شَجَرَ
Anlastılar, rızalastılar تَرَاضَوْا
Anlastınız, rızalastınız تَرَاضَيْتُم
Anlat اُقْصُصِ
Anlat فَاقْصُصِ
Anlat, söyle حَدِّثْ
Anlatır يَقُصُّ
Anlatırız نَقُصُّ
Anlatırlar يَقُصُّونَ
Anlatmamız نَقْصُصْ
Anlatman تَقْصُصْ
Anlattı قَصَّ
Anlattı, açıkladı اَطْلَعَ
Anlattık قَصَصْنَا
Anlayabilenler مُتَوَسِّمِينَ
Anlayıs sahipleri الْالبَابِ  اُوْلِى
Anlayıs, akıl اَلْبَابِ
Anlayıs, akıl نُهَى
Anmaları için لِيَذْكُرُوا
Anmaları يَذْكُرُواْ
Anmanız gibi كَذِكْرِكُمْ
Anmanız, zikretmeniz تَذْكُرُوا
Anne اُمَّ 4 اُمُّ 4 اُمِّ 4 اُمٌّ
Anneler اُمَّهَاتُ
Anneler وَالِدَاتُ
Anneleriniz اُمَّهَاتِكُمْ 4 اُمَّهَاتُكُمُ
Annem وَالِدَتِى
Annen (ds) اُمِّكَ 4 اُمُّكِ
Annen وَالِدَتِكَ
Annesi (ds) اُمِّهَا
Annesi 3 وَالِدِ ِ
Annesi اُمَّهُ 4 اُمِّهِ 4 اُمُّهُ
Annesine, annesi için فَلِأُمِّهِ
Apaçık (ds) مُبَيِّنَةٍ
Apaçık ayet, delil بَيِّنَتٍ 4 بَيِّنَةٌ
Apaçık ayetler, deliller بَيِّنَاتٌ
Apaçık olanlar (ds, çğ) مُبَيِّنَاتٍ
Apaçık, açıklayan مُبِينًا 4 مُبِينٌ
Ara bulmak, uyum, basarı تَوْفِيقًا
Ara verirler, bıkarlar يَفْتُرُونَ
Ara, arası خِلاَلٌ
Aradı, istedi  الْتَمَسَ
Aradı, istedi اِبْتَغَى
Aradı, yöneldi, geldi اَمَّ
Aradılar, istediler ابْتَغُوا 4 اِبْتَغَوُا
Aradın اِبْتَغَيْتَ
Arafat عَرَفَاتٍ
Aralık, mesafe قَابَ
Arama, isteme ابْتِغَاءَ
Arama, isteme طَلَبًا
Aramamız نَبْغِ
Aramanız için لِتَبْتَغُوا
Araması, istemesi يَبْتَغِ
Aramızda بَيْنِنَا 4 بَيْنَنَا
Aranan kelimenin bulunamaması halinde asağıdaki değisiklikleri yaparak
Aranızda بَيْنِكُم 4 بَيْنَكُم
Arapça عَرَبِيًّا 4 عَرَبِيٌّ
Arar يَبْغِي
Arar, ister يَبْتَغِي
Ararım اَبْتَغِي
Ararım, isterim اَبْغِي
Ararız نَبْغِي
Ararız, isteriz نَبْتَغِي
Ararlar تَحَرَّوْا
Ararlar, isterler يَبْتَغُونَ
Ararlar, isterler يَبْغُونَ
Arasında بَيْنِ 4 بَيْنَ
Arastırın تَبَيَّنُوا
Arastırmanız تَجَسَّسُوا
Araya girdi حَالَ
Arayın اِبْتَغُوا
Arayın اِلْتَمِسُوا
Arayın فَالْتَمِسُوا
Ardı ardına getirdik اَتْبَعْنَا
Ardı ardına تَتْرَى 4 تَتْرَا
Ardına düsmen تَقْفُ
Ardından عَقِبِهِ
Arındırır يُمَحِّص wِ
Arındırması için لِيُمَحِّصَ
Arınır, temizlenir يَتَزَكَّى
Arka çıkan تَبِيعاً
Arka وَرَاءِ 4 وَرَاءَ
Arka, art دَابِرٌ
Arka, art دُبُرٌ
Arkadan çekistiren هُمَزَةٍ
Arkadas edindi صَاحَبَ
Arkadas رَفِيقًا 4 رَفِيْقٌ
Arkadas, es صَاحِبَةٌ
Arkadas, grup صَاحِبٌ
Arkadas, nesil قَرِينًا 4 قَرِينٌ
Arkadas, nesil, zaman, boynuz قَرْنًا 4 قَرْنٍ
Arkadası قَرِينُهُ
Arkadasınız صَاحِبُكُمْ 4 صَاحِبِكُم
Arkadaslar, halk, topluluk اَصْحَابٌ
Arkadasları için, ehli için لِاَصْحَابِ
Arkadasları, topluluğu بِاَصْحَابِ
Arkadaslarım صَاحِبَيِ
Arkalar اَدْبَارَ
Arkaları خَلْفِهِمْ 4 خَلْفَهُمْ
Arkalarınız اَدْبَارِكُمْ
Arkam اَزْرِي
Arkam وَرَاءِي
Arkamız خَلْفَنَا
Arkan خَلْفَكَ
Arkanız خَلْفَكُمْ
Arkanız وَرَائِكُم 4 وَرَاءَكُم
Arkanıza dönmeniz تَرْتَدُّوا
Arkası (ds) خَلْفَهَا
Arkası خَلْفِهِ
Arkası, ardı ُ3 دُبُرَ
Arkasına dönenler مُدْبِرِينَ
Arkasına dönerek مُدْبِراً
Arkasına dönüp bakması يَلْتَفِتْ
Arkasından geldi خَلَفَ
Arkasından geldi رَدِفَ
Arkasını döndü نَكَصَ
Arkaya baktı اِلْتَفَتَ
Arkaya baktı عَقَّبَ
Arkaya ظِهْرِيّاً
Ars, taht عَرْشٌ
Art arda gelen iki مُتَتَابِعَيْنِ
Art arda gelenler مُرْدِفِينَ
Art arda gelip toplandı ادَّارَكَ
Art arda gelip toplandılar اِدَّارَكُوا
Art arda gelmesi, çeliski, ihtilaf اخْتِلاَفًا 4 اخْتِلاَفٌ
Artar يَرْبُو
Artar, arttırır يَزِيدُ
Artarlar يَزِيدُونَ
Artıs زِيَادَةٌ
Artma, faiz رِباً
Artmaları يَزْدَادُوۤاْ
Artması için لَيَرْبُوَا
Arttı, arttırdı زَادَ
Arttı, çoğaldı رَبَى
Arttır زِدْ
Arttıracağız سَنَزِيدُ
Arttırdı (ds) زَادَتْ
Arttırdı اَرْبٰي
Arttırdı, çoğalttı اِزْدَادَ
Arttırdılar اِزْدَادُوا
Arttırır تَزْدَادُ
Arttırır يُرْبِي
Arttırır يَزْدَادُ
Arttırırız نَزْدَادُ
Arttırmamız نَزِدْ
Arttırmamız نَزِيدَ
Arttırman تَزِدِ
Arttırması يَزِدْ
Arttırması يَزْدَادَ
Arttırsınlar لِيَزْدَادُوا
Arz edildi عُرِضَ
Arz edildiler عُرِضُوا
Arz etme, gösterme عَرْضاً
Arz etti, sundu عَرَضَ
Arz ettik عَرَضْنَا
Arz olunursun, arz olunur (ds) تُعْرَضُ
Arz olunursunuz تُعْرَضُونَ
Arzu eder, bos olur, yok olur يَهْوَي
Arzu etmeniz تَتَمَنَّوْا
Âsa عَصَا
Asağı düser تَرَدَّى
Asağı iner يَهْبِطُ
Asağı, alt تَحْتِ 4 تَحْتَ
Asağıladı اَهَانَ
Asağılar سَافِلِينَ
Asağılatır, zelil kılar يُهِنِ
Asağılıklar خَاسِئِينَ
Âsan عَصَاكَ
Asası, değneği مِنسَأَتَهُ
Asık (yüz), üzüntülü بَاسِرَةٌ
Asık suratlı عَبُوساً
Asılayıcı وَاقِحَ
Asılayıcılar, döllendiriciler لَوَاقِحَ
Asılı olan, embriyo عَلَقٍ
Asılı olan, embriyo عَلَقَةٌ
Asılı مُعَلَّقَةٌ
Asılır يُصْلَبُ
Asılır يُصَلَّبُ
Asılmaları يُصَلَّبُوا
Asır, zaman, ikindi vakti عَصْرٌ
Asırı davranması يَفْرُطَ
Asırı gider يَغْلُ
Asırı giderler, haddi asarlar يَعْتَدُونَ
Asırı gidildi بُغِيَ
Asırı gitmeniz تَعْتَدُوا
Asırı gitmeniz تَغْلُوا
Asırı gitti اِعْتَدٰي
Asırı gittiler اَسْرَفُوا
Asırılık yapar, israf eder يُسْرِفُ
Asırılık بَغْيِ 4 بَغْيُ 4 بَغْيَ
Asırılık فُرُطاً
Asırılıkla بَغْياً
Asi oldu, isyan etti عَصَى
Âsi عَصِيّاً
Asiret, cemiyet, savasçı نَفِيراً
Askıda gibi كَالْمُعَلَّقَةِ
Aslan قَسْوَرَةٍ
Asma kabağı يَقْطِينٍ
Asmalı مَعْرُوشَاتٍ
Asmanız تَطْغَوْا
Asmanız تَعْدُواْ
Asması, geçmesi يَتَعَدَّ
Assın, uzansın فَلْيَمْدُدْ
Astı صَلَبَ
Astı صَلَّبَ
Astılar صَلَبُو
At (emir) اَلْقِي
At, atlı خَيْلٌ
At, bırak اَلْقِ
At, bildir فَانْبِذْ
Atacağım سَأُلْقِي
Atacağız, bırakacağız سَنُلْقِي
Atalarım اٰبَاٰئِي
Atalarımız اٰبَائِنَا 4 اٰبَاؤُنَا 4 اٰبَاءَنَا
Ataların اٰبَائِكَ
Atalarına ait, babalarına ait olarak لِاٰبَائِهِمْ
Atalarınız اٰبَائِكُم 4 اٰبَاؤُكُم 4 اٰبَاءَكُم
Atamız, babamız اَبَانَا
Atan, atar, hoplar وَاجِفَةٌ
Atanlar مُلْقُونَ
Atanlar مُلْقِينَ
Atar يرْمِي
Atar, fırlatır يَطْرَح
Atar, yerlestirir يُلقِي
Atardamar, sah damarı وَتِيْنَ
Atarız نَقْذِفُ
Atarlar يَرْمُونَ
Atarlar يُلْقُونَ
Atarsın, atar (ds) تَرْمِي
Atarsınız تُلْقُونَ
Ates  نَارًا 4 نَارٌ
Ates aldı اِقْتَبَسَ
Ates saçanlar مُورِيَاتِ
Atese girecek سَيَصْلَى
Atese girecekler سَيَصْلَوْنَ
Atese giren, girecek olan صَالِ
Atese girenler, girecek olanlar صَالُوا
Atese girer تَصْلَى
Atese girer يَصْلَى
Atese girmeleri يَصْلُو
Atese sokacağım سَأُصْلِي
Atese soktu, yaktı اَصْلَي
Atesin sesi زَفِيرًا 4 زَفِيْرٌ
Atılan دَافِقٍ
Atıldı mı ءَاُلْقِىَ
Atıldı mı, verildi mi اَءُلْقِيَ
Atıldı اُلْقِيَ
Atıldı كُبَّ
Atıldı, astı, kendini attı  اِقْتَحَمَ
Atıldılar اُلْقُوا
Atılır تُلْقَى
Atılır يُلْقَى
Atılır يُنْبَذ
Atılır, dökülür يُمْنَى
Atılırlar يُقْذَفُونَ
Atılma تَصْلِيَةُ
Atılmamız, çıkarılmamız نُتَخَطَّفْ
Atılmıs yün gibi كَالْعِهْنِ
Atılmıs مَنفُوشِ
Atın (ikil) اَلْقِيَا
Atın اِطْرَحُو
Atın اَلْقُوا
Atıstı, çekisti اِدَّارَاَ
Atıstınız, çekistiniz فَادَّارَءْتُم
Atlar جِيَادُ
Atlıların خَيْلِكَ
Atmaları يُلْقُواْ
Atmanız تُلْقُوا 4 تُلْقُو
Atmanız, vermeniz, rüsvet vermeniz تُدْلُوا
Atması يَرْمِ
Attı (ds) اَلْقَتْ
Attı اَلْقَا
Attı اَمْنٰي
Attı رَمَى
Attı, düsürdü اَوْقَعَ
Attı, yerlestirdi اَلْقَى
Attık اَلْقَيْنَا
Attık قَذَفْنَا
Attılar اَلْقَوْا
Attılar اَلْقَوُاْ 4 ألْقَوْا
Attım اَلْقَيْتُ
Attın رَمَيْتَ
Avcı hayvanlar مُكَلِّبِيْنَ
Avcı جَوَارِحٌ
Avlandı اِصْطَادَ
Avlandı صَادَ
Avlanın اِصْطَادُوا
Avlanın فَاصْطَادُوا
Avlanma, av صَيْدٌ
Avret yerleri عَوْرَاتٌ
Avuç قَبْضَةً
Avuçladı اِغْتَرَفَ
Avurdunu sisirdi, böbürlendi صَعَّرَ
Ay (zaman) شَهْرًا 4 شَهْرٌ
Ay hali مَحِيضِ
Ay için لِلْقَمَرِ
Ay قَمَرًا 4 قَمَرُ
Ayağa kalkar يَقُومُ
Ayağa kalkarsın, kalkar, gelir, olur تَقُومُ
Ayağa kalkman, kalkması تَقُومَ
Ayağa kalkmanız, olmanız تَقُومُواْ
Ayağa kalktı, kıldı قَامَ
Ayağın رَجِلِكَ
Ayak bileği كَعْبَيْنَ
Ayak قَدَمٌ
Ayak, bacak سَاقُ
Ayaklar اَرْجُلٌ
Ayaklar اَقْدَامَ
Ayakları (ds, çğ) اَرْجُلِهِنَّ
Ayakları اَرْجُلِهِم 4 اَرْجُلُهُمْ
Ayaklarımız اَقْدَامِنَا 4 اَقْدَامَنَا
Ayaklarınız اَرْجُلِكُم 4 اَرْجُلَكُمْ
Ayaklarınız اَقْدَامَكُمْ
Ayakta duran, kılan قَائِمَةٌ
Ayakta duran, kılan, ayakta durarak قَائِمًا 4 قَائِمٌ
Ayakta duranlar, kılanlar قَائِمُونَ
Ayakta duranlar, kılanlar قَائِمِينَ
Ayakta durman, namaz kılman تَقُمْ
Ayakta قِيَاماً
Ayarlamaları için لِيُوَاطِئُوا
Ayarttı, sasırttı (ds) اِسْتَهْوَتْ
Ayarttı, sasırttı اِسْتَهْوَي
Aydın olsun قَرِّي
Aydınlanır تَقَرَّ
Aydınlatan, nur veren مُنِيرًا 4 مُنِيرٍ
Aydınlattı اَضَاءَ
Aydınlattı اَضَاءتْ
Aydınlık قُرَّتُ 4 قُرَّةِ 4 قُرَّةَ
Ayet, isaret, delil اٰيَةٌ
Ayetler اٰيَاتٌ
Ayetler, isaretler اٰيَاتٌ
Ayetlerimiz, isaretlerimiz اٰيَاتِنَا
Ayetlerimizi بِآيَاتِنَا
Ayıldı, kendine geldi اَفَاقَ
Ayıplamanız تَلْمِزُوا
Ayıplı kıldı, kusurlu kıldı عَابَ
Ayır اُفْرُقْ
Ayır فَافْرُقْ
Ayıranlar, ayırt edenler فَاصِلِينَ
Ayıranlar, seçenler فَارِقَاتِ
Ayırdı, ayrıldı  فَصَلَ
Ayırdı, ayrıldı فَصَلَتْ
Ayırdık زَيَّلْنَا
Ayırdık, yardık فَرَقْنَا
Ayırdılar فَرَّقُواْ
Ayırılması فِصَالُهُ
Ayırır يُفَرِّقُ
Ayırır يَفْصِلُ
Ayırırlar يُفَرِّقُونَ
Ayırma فَرْقًا
Ayırma فِصَالاً 4 فِصَالٌ
Ayırma, fark, ayırım, tafsilat فَصْل
Ayırmaları يُفَرِّقُوا
Ayırman, çevirmen تَعْدُ
Ayırt ederiz نُفَرِّقُ
Ayırt edilir يُفْرَقُ
Ayırt etmesi için لِيَمِيزَ
Ayırt etmesi, seçmesi يَمِيزَ
Aykırılık, uygunsuzluk تَفَاوُتٍ
Aylar اَشْهُرٌ
Aylar شُهُورِ
Aynı, esit سَوَاءً 4 سَوَاءٌ
Ayrı ayrı, parça parça, bölükler halinde اَشْتَاتًا
Ayrılanlar مُنفَكِّينَ
Ayrıldı اِمْتَازَ
Ayrıldı عَنْ  ذَهَبَ
Ayrıldı, gitti, dısarıda bıraktı غَادَرَ
Ayrılığa düsmeniz تَتَفَرَّقُوا
Ayrılığa düsmeniz تَفَرَّقُواْ
Ayrılığa düstü تَفَرَّقَ
Ayrılığa düstü فَاخْتَلَفَ
Ayrılığa düstüler فَاخْتَلَفُوا
Ayrılığa düsüldü فَاخْتُلِفَ
Ayrılık تَفْرِيقاً
Ayrılık فِرَاقُ
Ayrılın, çekilin اِمْتَازُوا
Ayrılın, gidin اُغْدُوا
Ayrılırlar (ikil) يَتَفَرَّقَا
Ayrılırlar يَتَفَرَّقُونَ
Ayrılıs هَجْراً
Ayrılma zamanı-yeri مُسْتَوْدَعٌ
Ayrılmamız, gitmemiz نُغَادِرْ
Ayrılmıs مَقْسُومٌ
Az  قَلِيلاً 4 قَلِيلٌ
Az (çğ) قَلِيلُونَ
Az önce, demin اٰنِفاً
Az قَلَّ
Az قَلِيلَةٌ
Az نَكِدًا
Azabı baslarına geçirdi, mahvetti دَمْدَمَ
Azabı gibi كَعَذَابِ
Azabım عَذَابِي
Azabımızı mı اَفَبِعَذَابِنَا
Azalma, kayıp نَقْصٍ
Azaltır, az gösterir يُقَلِّلُ
Azaltır, eksiltir يُخْسِرُ
Azaltması يَلِتْ
Azalttı اَخْسَرَ
Azalttı اَلَتَ
Azap edeceğiz سَنُعَذِّبُ
Azap eden مُعَذِّبَ
Azap edenler مُعَذِّبِينَ
Azap eder يُعَذِّبُ
Azap ederdi لَعَذَّبَهُم
Azap ederdik لَعَذَّبْنَا
Azap ederim اُعَذِّبُ
Azap edersin, cezalandırırsın تُعَذِّبُ
Azap etmemiz نُعَذِّبْ
Azap etmen تُعَذِّبَ
Azap etmesi için لِيُعَذِّبَ
Azap etmesi يُعَذِّبَ
Azap etti, cezalandırdı عَذَّبَ
Azap ettik عَذَّبْنَا
Azap عَذَابًا 4 عَذَابٌ
Azap, ceza رِجْزًا 4 رِجْزٌ
Azar, azgınlık yapar يَطْغَى
Azarlaman تَنْهَرْ
Azatlı, hür kılınmıs مُحَرَّراً
Azdı عَتَتْ
Azdı غَوٰى
Azdı, istedi, aradı, haddi astı بَغَى
Azdı, isyan etti طَغَا
Azdı, isyan etti طَغَى
Azdık غَوَيْنَا
Azdılar طَغَوْا
Azdılar, dısına çıktılar, karsı geldiler عَتَوْا 4 عَتَوْ
Azdırdı اَطْغٰي
Azdırdı اَغْوٰي
Azdırdık اَغْوَيْنَا
Azdırdım اَطْغَيْتُ
Azer اٰزَرَ
Azgın  غَوِيٌّ
Azgın vaka, korkunç ses طَاغِيَةِ
Azgın مَرِيدًا 4 مَرِيدٍ
Azgın, siddetli عَاتِيَةٍ
Azgınlar için لِلطَّاغِينَ
Azgınlar için لِلْغَاوِينَ
Azgınlar طَاغُونَ
Azgınlar طَاغِينَ
Azgınlar غَاوُونَ
Azgınlar غَاوِينَ
Azgınlığı طَغْوَاهَا
Azgınlığımız شِقْوَتُنَا
Azgınlığınız بَغْيُكُمْ
Azgınlık ederlerdi لَبَغَوْا
Azgınlık yapmanız için لِتَعْتَدُوا
Azgınlık عُتُوًّا 4 عُتُوٍّ
Azgınlık, tuğyan طُغْيَانًا 4 طُغْيَانٌ
Azgınlıkları طُغْيَانِهِمْ
Azık زَاد
Azıklanın تَزَوَّدُوا
Azim, azim isteyen عَزْمًا 4 عَزْمِ
Aziz edersin تُعِزُّ
Aziz, üstün, güçlü, zor عَزِيزًا 4 عَزِيزٌ
Azletti, kenara bıraktı عَزَلَ
Azmetmeniz تَعْزِمُواْ
Azmetti عَزَمَ
Azmettiler عَزَمُوا
Azmettin عَزَمْتَ

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu