Açıköğretim İlahiyat Arapça 2. Dönem DersleriAöf İlahiyat

İşaret İsimleri- Açıköğretim İlahiyat Arapça Dersleri

 

Türkçeye “İşâret İsimleri” olarak çevirdiğimiz “İsmi İşâretler”, aslında Türkçe gramerindeki “İşâret Sıfatları” veya “İşâret Zamirleri” yerinde kullanılırlar. Ne var ki, Arapça öğrencisinin zihninde ‘sıfat’ veya ‘zamir’ kavramı nahiv bakımından başka bazı çağrışımlar yaptığından, biz bu ünitede “İşâret SıfatlarıZamirleri” tabiri yerine Arapça lafza da bağlı kalarak “İşâret İsimleri” ifadesini kullanacağız.

Türkçede ve Arapçada sıfat ve isim tamlamalarındaki öğe dizilimi birbirinin tam tersi bir durum arz ederken, Arapça “İşâret İsimleri” ile Türkçe “İşâret SıfatlarıZamirleri” arasında tam bir uyumluluk göze çarpar. Bir başka ifade ile Türkçede de, Arapçada da kendisine işâret edilen sözcük, işâret ismi veya işâret sıfatı veya işaret zamiri adını verdiğimiz sözcükten sonra gelir.

(Bu kitap) هَذَا الْكِتَابُ

(O dergi) تِلْكَ الْمَجَلَّةُ

Arapçadaki “İşâret İsimleri” ile Türkçedeki “İşâret Sıfatları Zamirleri”nin, işâret eden kişi ile işâret edilen varlık arasındaki mesâfenin durumuna göre uzak ve yakın için ayrı ayrı kullanımları vardır. Ancak uzaklık ve yakınlık algılaması görece bir durum olup kişiden kişiye değişebileceğinden, bu ayırım iki dilde de çoğu zaman teoride kalır.

Arapça “İşâret İsimleri” ile Türkçe “İşâret SıfatlarıZamirleri”nin kullanımına ilişkin en temel farklılık tesniyelerde ve erildişil ayırımlarda kendisini gösterir. Türkçe işaret sıfatları ve işaret zamirlerinde erildişil ayrımı olmadığı gibi ikil de yoktur.

Son olarak, Türkçede işaret zamiriişaret sıfatı ayırımı yazı dilinde ‘virgül’ ve konuşma dilinde ‘vurgu’ ile ifade edilirken, Arapçada işaret isimlerinden sonra harfi tarifli bir kelimenin gelip gelmemesi kullanım farkının alametidir. Bu husus, Arapça öğrenenlerin uygulamada en çok hata yaptıkları ve zorlandıkları konulardan biridir. Dolayısıyla, aşağıdaki iki örnek cümle arasındaki temel farka Arapçada her zaman dikkat edilmelidir:

İşâret İsimleri

أَسمَْاءُ اْلإِشَارَةِ

(Onlar, yaralılardır ) أُولَئِكَ مُصَابُونَ

(O yaralılar) أُولَئِكَ الْمُصَابُونَ

 

Dilbilgisi  İşaret  İsimleri

 

Kişi, kavram ya da nesnelere işâret etmek üzere kullanılan isimlerdir. Bu isimler yakın, orta uzaklık ve uzak için kullanılmak üzere üç çeşittir. Ancak biz bunlardan en çok kullanılan yakın ve uzağı gösteren ismi işâretleri ele alacağız. İşaret isimleri işaret olunan varlığın cinsiyetine ve niceliğine göre de farklılık arz eder. Şimdi bunları aşağıdaki tablolarda inceleyelim:

 

26

 

Yukarıdaki tabloda görmekte olduğumuz ismi işâretler, yakınımızda bulunan nesne veya kavramlara işâret eder. Uzakta bulunan nesne veya kavramlara işâret etmek için ayrı bir ismi işâretler tablosu varsa da, günümüz Arapçasında artık tamamı kullanılmayan bu ismi işâretlerin hepsi gösterilmeyerek, sadece yaygın olarak kullanılanlar üzerinde durulacaktır

 

27

 

 

İşaret İsminden Sonra Harfi Tarifli Bir Kelimenin Bulunması

İşaret isminden sonra gelen harfi tarifli sözcüğe müşârun ileyh (işâret edilen) denir ve irâb yönünden ismi işârete uyar. Sözgelimi, ismi işâret fâil veya  mübteda konumunda ise müşârun ileyh de merfû, ismi işâret mefûl konumunda ise müşârun ileyh de mansûb, keza ismi işâret harfi cerle mecrûr veya muzâfun ileyh konumunda ise müşârun ileyh de mecrûr olur.

1. Müşârun İleyhe Sahip İşâret İsminin Mübteda Oluşu

Cümle başlarında kullanılan ismi işâretler isim cümlelerinin mübtedası olurlar. Bu işâret isimlerini takip eden harfi tarifli isimler de onların müşârun ileyhi olurlar ve onlarla aralarında hem irâb bakımından hem de cinsiyet ve sayı bakımından uyum söz konusudur.

Yakın İçin Kullanılan İşaret İsimlerinin Mübteda Oluşu

(Bu öğrenci çalışkandır) . هَذَا الطَّالِبُ مُجْتَهِدٌ

(Bu iki adam doktordur) . هَذَانِ الرَّجُلاَنِ طَبِيبَانِ

(Bu çocuklar dürüsttür) . هَؤُلاَءِ اْلأَوْلاَدُ مُخْلِصُونَ

(Bu kız öğrenci çalışkandır) . هَذِهِ الطَّالِبَةُ مُجْتَهِدَةٌ

(Bu iki otobüs yenidir) . هَاتَانِ الحَْافِلَتَانِ جَدِيدَتَانِ

(Bu bayan mühendisler eskidirler) . هَؤُلاَءِ الْمُهَنْدِسَاتُ قَدِيمَاتٌ

(Bu dergiler ucuzdur) . هَذِهِ الصُّحُفُ رَخِيصَةٌ

Uzak İçin Kullanılan İşâret İsimlerinin Mübteda Oluşu

( Şu öğrenci çalışkandır) . ذَلِكَ الطَّالِبُ مُجْتَهِدٌ

(Şu iki kapı kapalıdır) . ذَانِكَ الْبَابَانِ مُغْلَقَانِ

(Şu işçiler çalışkandır) . أُولَئِكَ الْعُمَّالُ نَشِيطُونَ

( Şu kedi güzeldir) . تِلْكَ الْقِطَّةُ جمَِيلَةٌ

(Şu iki genç kız yenidir) . تَانِكَ الْفَتَاتَانِ جَدِيدَتَانِ

(Şu bayan öğretmenler zengindir) . أُولَئِكَ الْمُدَرِّسَاتُ غَنِيَّاتٌ

(Şu bisikletler pahalıdır) . تِلْكَ الدَّرَّاجَاتُ غَالِيَةٌ

هَذَا الطّالِبُ مُجْتَهِدٌ cümlesinde هَذَا mübtedadır ve onu izleyen harfi tarifli isim olan müşârun ileyh mübtedaya nicelik, cinsiyet ve irâb bakımından uymuştur. مُجْتَهِدٌ sözcüğü de isim cümlesinin haberidir. Tesniyesi olan هَذَانِ الرَّجُلاَنِ طَبِيبَانِ cümlesinde هَذَانِ mübteda olup merfuluk alameti tesniye olduğu için eliftir. الرَّجُلاَنِ sözcüğü de müşârun ileyh olup mübtedaya uymuştur. طَبِيبَانِ
sözcüğü de haberdir ve merfuluk alameti tesniye olması sebebiyle eliftir.

Diğer tesniye örnekleri de aynı şekilde irâb yapılmalıdır. تِلْكَ الدَّرَّاجَاتُ غَالِيَةٌ cümlesinde ise تِلْكَ isim cümlesinin mübtedasıdır. Müşârun ileyh gayri âkil çoğul olduğu için müennes gelmiştir. غَالِيَةٌ sözcüğü de haberdir ve zamme ile merfudur.İşaret İsminden Sonra Harfi Tarifli Bir Kelimenin Bulunması İşaret isminden sonra gelen harfi tarifli sözcüğe müşârun ileyh (işâret edilen)
denir ve irâb yönünden ismi işârete uyar. Sözgelimi, ismi işâret fâil veyamübteda konumunda ise müşârun ileyh de merfû, ismi işâret mefûl konumunda ise müşârun ileyh de mansûb, keza ismi işâret harfi cerle mecrûr veya muzâfun ileyh konumunda ise müşârun ileyh de mecrûr olur.

1. Müşârun İleyhe Sahip İşâret İsminin Mübteda Oluşu Cümle başlarında kullanılan ismi işâretler isim cümlelerinin mübtedası olurlar. Bu işâret isimlerini takip eden harfi tarifli isimler de onların müşârun ileyhi olurlar ve onlarla aralarında hem irâb bakımından hem de cinsiyet ve  sayı bakımından uyum söz konusudur.

Yakın İçin Kullanılan İşaret İsimlerinin Mübteda Oluşu

(Bu öğrenci çalışkandır) . هَذَا الطَّالِبُ مُجْتَهِدٌ

(Bu iki adam doktordur) . هَذَانِ الرَّجُلاَنِ طَبِيبَانِ

(Bu çocuklar dürüsttür) . هَؤُلاَءِ اْلأَوْلاَدُ مُخْلِصُونَ

(Bu kız öğrenci çalışkandır) . هَذِهِ الطَّالِبَةُ مُجْتَهِدَةٌ

(Bu iki otobüs yenidir) . هَاتَانِ الحَْافِلَتَانِ جَدِيدَتَانِ

(Bu bayan mühendisler eskidirler) . هَؤُلاَءِ الْمُهَنْدِسَاتُ قَدِيمَاتٌ

(Bu dergiler ucuzdur) . هَذِهِ الصُّحُفُ رَخِيصَةٌ

Uzak İçin Kullanılan İşâret İsimlerinin Mübteda Oluşu

( Şu öğrenci çalışkandır) . ذَلِكَ الطَّالِبُ مُجْتَهِدٌ

(Şu iki kapı kapalıdır) . ذَانِكَ الْبَابَانِ مُغْلَقَانِ

(Şu işçiler çalışkandır) . أُولَئِكَ الْعُمَّالُ نَشِيطُونَ

( Şu kedi güzeldir) . تِلْكَ الْقِطَّةُ جمَِيلَةٌ

(Şu iki genç kız yenidir) . تَانِكَ الْفَتَاتَانِ جَدِيدَتَانِ

(Şu bayan öğretmenler zengindir) . أُولَئِكَ الْمُدَرِّسَاتُ غَنِيَّاتٌ

(Şu bisikletler pahalıdır) . تِلْكَ الدَّرَّاجَاتُ غَالِيَةٌ

هَذَا الطّالِبُ مُجْتَهِدٌ cümlesinde هَذَا mübtedadır ve onu izleyen harfi tarifli isim olan müşârun ileyh mübtedaya nicelik, cinsiyet ve irâb bakımından uymuştur. مُجْتَهِدٌ sözcüğü de isim cümlesinin haberidir. Tesniyesi olan هَذَانِ الرَّجُلاَنِ طَبِيبَانِ cümlesinde هَذَانِ mübteda olup merfuluk alameti tesniye olduğu için eliftir. الرَّجُلاَنِ sözcüğü de müşârun ileyh olup mübtedaya uymuştur. طَبِيبَانِ
sözcüğü de haberdir ve merfuluk alameti tesniye olması sebebiyle eliftir.

Diğer tesniye örnekleri de aynı

 

 

İşaret  İsimlerinin  Cümlede Kullanımı

 

Gerek isim cümlelerinde gerekse fiil cümlelerinde işâret isminin iki çeşit kullanımı vardır. Bunlardan biri işâret isminden sonra harfi tarifli bir ismin kullanılması diğeri de kullanılmamasıdır. Eğer işâret isminden sonra harfi tarifli bir isim kullanılmıyorsa bu işaret ismi tek başına cümlenin bir ögesi olur. Tersi olduğu durumlarda yani işaret isminden sonra harfi tarifli bir ismin gelmesi söz konusu ise işaret ismi yine cümlenin bir öğesidir. Peşinden gelen harfi tarifli isim de irâb bakımından işâret ismine uyar.

 

İşâret İsminin Tek Başına Kullanılması

 

1. İşâret İsminin Mübteda Oluşu İsmi işâret cümle başında gelip onu takip eden sözcük de nekre veya özel isim veyahutta isim tamlaması şeklinde gelirse bu durumda işâret ismi mübteda ve kendisini takibeden sözcük de haber olur.

 

a. İşâret isminin haberinin nekre bir isim olması:

 

Yakın İçin Kullanılan İşâret İsimleri

 

(Bu bir kız öğrencidir). هَذِهِ طَالِبَةٌ (Bu bir öğrencidir). هَذَا طَالِبٌ

 

(Bu ikisi kız çocuğudur) . هَاتَانِ طِفْلَتَانِ (Bu ikisi çocuktur) . هَذَانِ طِفْلاَنِ

 

(Bunlar kadınlardır) . هَؤُلاَءِ نِسَاءٌ (Bunlar adamlardır) . هَؤُلاَءِ رِجَالٌ

 

Uzak İçin Kullanılan İşâret İsimleri

 

(Şu bir kız öğrencidir). تِلْكَ طَالِبَةٌ (Şu bir öğrencidir). ذَلِكَ طَالِبٌ

 

(Şu ikisi dergidir) . تَانِكَ مَجَلَّتَانِ (Şu ikisi kitaptır) . ذَانِكَ كِتَابَانِ

 

(Şunlar müslümanlardır) . أُولَئِكَ مُسْلِمُونَ. /أُولَئِكَ مُسْلِمَاتٌ

 

Yukarıdaki örneklerin hepsinde başta bulunan ismi işâretler isim cümlesinin ilk ögesi olması bakımından mübteda ve onu izleyen nekre isimler de haberdir. İsmi işâretler mebnîdir. Yani cümlenin hangi ögesi olurlarsa olsunlar sonları hiç değişmez. İşaret isimlerinin ikilleri tesniyenin irâbına tabidirler. Merfuluk alametleri elif, mansûbluk ve mecrûrluk alametleri de yâ harfidir.

 

(Bu ikisi Hatice’dir) . هَاتَانِ خَدِيجَتَانِ (Bu ikisi Muhammet’tir) . هَذَانِ مُحَمَّدَانِ

 

(Bunlar Zeyneplerdir) . هَؤُلاَءِ زَيْنَبَاتٌ (Bunlar Halitlerdir) . هَؤُلاَءِ خَالِدُونَ

 

Yukarıdaki örneklerde başta bulunan ismi işâret isim cümlesinin ilk ögesi olması bakımından mübteda ve onu izleyen özel isim de haberdir. Tesniyelerdeki هَذَانِ sözcüğü mübteda merfuluk alameti de elif harfidir. Ondan sonra gelen مُحَمَّدَانِ sözcüğü de haberdir, tesniye olduğu için merfuluk alameti elif harfidir.

 

c. İşâret isminin haberinin isim tamlaması olması:

 

(Bu, Ali’nin arkadaşıdır) . هَذَا صَدِيقُ عَلِيٍّ

 

(Bu ikisi, Ali’nin oğullarıdır) . هَذَانِ ابْنَا عَلِيٍّ

 

(Bunlar, Ali’nin arkadaşlarıdır) . هَؤُلاَءِ زُمَلاَءُ عَلِيٍّ

 

(Bu, kız öğrencinin arkadaşıdır) . هَذِهِ صَدِيقَةُ الطَّالِبَةِ

 

(Bu ikisi, kız öğrencinin arabalarıdır) . هَاتَانِ سَيَّارَتَا الطَّالِبَةِ

 

(Bunlar, kız öğrencinin arkadaşlarıdır) . هَؤُلاَءِ صَدِيقَاتُ الطَّالِبَةِ

 

Yukarıdaki örneklerde başta bulunan ismi işâret isim cümlesinin ilk ögesi olması bakımından mübteda ve onu izleyen muzaf durumdaki isim de haberdir. İsim tamlaması konusunda, tesniye isimler başka bir sözcüğe muzaf olduklarında sonlarındaki nun harfinin düşmesi gerektiği vurgulanmıştı. Bu hususa özellikle dikkat edilmelidir.

 

Bunlar babamın kitaplarıdır) . هَذِهِ كُتُبُ أَبِي

 

(Şunlar dekanın arabalarıdır) . تِلْكَ سَيَّارَاتُ الْعَمِيدِ

 

2. İşâret İsminin Mübteda Dışında Başka Bir Öge Oluşu

 

Kendisinden sonra gelen isimde harfi tarif olmadığında ismi işâret cümlenin mübteda dışında başka bir ögesi de olabilir. Örneğin: جَاءَ هَذَا مِنْ سُورِيَا (Bu, Suriye’den geldi) cümlesinde işâret ismi fâildir. رَأَيْتُ هَذَا فِي السُّوقِ (Bunu çarşıda gördüm) cümlesinde ise işâret ismi, mef’ûlün bihdir. قُلْتُ لِهَذَا (Buna söyledim) cümlesinde ise mecrûr konumundadır. سَيَّارَةُ هَذَا جمَِيلَةٌ (Bunun arabası güzel) cümlesinde de işâret ismi muzâfun ileyh olduğu için mecrûrdur.

 

 

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu