Dökümanlar

Arapça Türkçe Hadisi Şerif – 100 Hadis Yarışması

60

كُلُّابْنِآدَمَخَطَّاءٌوَخَيْرُالْخَطَّائِينَالتَّوَّابُونَ
Her insan hata eder
Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir

 

 

61

عَجَبًالأمْرِالْمُؤْمِنِإِنَّأمْرَهُكُلَّهُخَيْرٌوَلَيْسذَاكَلأحَدٍإِلاَّلِلْمُؤْمِنِ: إِنْأصَابَتْهُسَرَّاءُشَـكَرَفَـكَانَخَيْرًالَهُوَإِنْأصَابَتْهُضَرَّاءُصَبَرَفَـكَانَخَيْرًالَهُ
Mü’minin başka hiç kimsede bulunmayan ilginç bir hali vardır; O’nun her işi hayırdır Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur

Müslim, Zühd, 64; Dârim”, Rikâk, 61

62

لاَيَدْخُلُالْجَنَّةَنَمَّامٌ
Söz taşıyanlar (cezalarını çekmeden ya da affedilmedikçe)
cennete giremezler

Müslim, Îmân, 168; Tirmizî, Birr, 79

63

أعْطُواالأجِيرَأجْرَهُقَبْلَأنْيَجِفَّعَرَقُهُ
İşçiye ücretini, (alnının) teri kurumadan veriniz

İbn Mâce, Ruhûn, 4

 

64

مَامِنْمُسْلِمٍيَغْرِسُغَرْسًاأوْيَزْرَعُزَرْعًافَيَـأكُلُمِنْهُ
طَيْرٌأوْإِنْسَانٌأوْبَهِيمَةٌإِلاَّكَانَلَهُبِهِصَدَقَةٌ
Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır

Buhârî, Edeb, 27; Müslim, Müsâkât, 7, 10

65

إِنَّفِيالْجَسَدِمُضْغَةًإِذَاصَلَحَتْصَلَحَالْجَسَدُكُلُّهُ
وَإِذَافَسَدَتْفَسَدَالْجَسَدُكُلُّهُألاَوَهِيَالْقَلْبُ
İnsanda bir organ vardır Eğer o sağlıklı ise bütün vücut sağlıklı olur; eğer o bozulursa bütün vücut bozulur Dikkat edin! O, kalptir

Buhârî, Îmân, 39; Müslim, Müsâkât, 107

66

اِتَّقُوااللَّهَرَبَّـكُمْوَصَلُّواخَمْسَـكُمْوَصُومُواشَهْرَكُمْوَأدُّوازَكَاةَأمْوَالِكُمْوَأطِيعُواذَاأمْرِكُمْتَدْخُلُواجَنَّةَرَبِّـكُمْ
Rabbinize karşı gelmekten sakının, beş vakit namazınızı kılın, Ramazan orucunuzu tutun, mallarınızın zekatını verin, yöneticilerinize itaat edin (Böylelikle) Rabbinizin cennetine girersiniz

Tirmizî, Cum’a, 80

“Size iki esas bırakıyorum; onlara sıkı sarıldığınız sürece yolunuzu sapıtmazsınız: Allah’ın kitabı ve Resulü’nün sünneti.”

                                                                           

 
 

قَالَ رَسُولُ اللَّهِ مَنْ تَابَ قَبْلَ أَنْ تَطْلُعَ الشَّمْسُ مِنْ مَغْرِبِهَا تَابَ اللَّهُ عَلَيْهِ   

 

67

 

 

67: Ebû Hureyre (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu: “Güneş batıdan doğmazdan önce kim tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder.” (Müslim, Zikir 43)

 

           

إنَّ رَسُولَ اللَّهِ قَالَ لَوْ أَنَّ لاِبْنِ آدَمَ وَادِيًا مِنْ ذَهَبٍ أَحَبَّ أَنْ يَكُونَ لَهُ وَادِيَانِ وَلَنْ يَمْلَأَ فَاهُ إِلاَّ التُّرَابُ وَيَتُوبُ اللَّهُ عَلَى مَنْ تَابَ

 

                                                                       

68:   İbn Abbâs ve Enes bin Mâlik (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu:Adem oğlunun bir vadi dolusu altını olsa bir vadi daha ister, onun ağzını topraktan başka bir şey doldurmaz. Allah tevbe edenin tevbesini kabul eder.” (Buhârî, Rikâk 10; Müslim Zekat 116 119)

 

                                                          

 
 

قَالَ رَسُولُ اللَّهِ مَنْ يُرِدِ اللَّهُ بِهِ خَيْرًا يُصِبْ مِنْهُ

 

 

69:  Ebû Hureyre (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu: “Allah hayırını dilediği bir kimseyi günahlarını bağışlamak ve derecesini yükseltmek için onu sıkıntıya sokar”(Buhârî, Merda 1)

 

                                                

 
 

إنَّ رَسُولَ اللَّهِ قَالَ لَيْسَ الشَّدِيدُ بِالصُّرَعَةِ إِنَّمَا الشَّدِيدُ الَّذِي يَمْلِكُ نَفْسَهُ عِنْدَ الْغَضَبِ

 

 

                                                             

70: Ebû Hureyre (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu:“Güçlü kimse insanları güreşte yenen kimse değil, öfkelendiği zaman kendine hâkim olan kimsedir.” (Buhârî, Edeb 102; Müslim, Birr 106) 

 

                                                             

 
 

قَالَ رَسوُلُ اللهِ نِعْمَتَانِ مَغْبُونٌ فِيهِمَا كَثِيرٌ مِنَ النَّاسِ اَلصِّحَّةُ وَالْفَرَاغُ

 

 

                                                                 

71:  İbn Abbâs (Allah Onlardan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu: “İki nimet vardır ki; insanların pek çoğu bu nimetleri kullanmakta aldanmışlardır: SIHHAT ve BOŞ VAKİT.” (Buhârî, Rikâk 1)

 

                                                                                                                                                           

رَسُولُ اللَّهِ يَتْبَعُ الْمَيِّتَ ثَلاَثَةٌ أَهْلُهُ وَمَالُهُ وَعَمَلُهُ فَيَرْجِعُ اثْنَانِ وَيَبْقَى

وَاحِدٌ يَرْجِعُ أَهْلُهُ وَمَالُهُ وَيَبْقَى عَمَلُهُ

 

                                                                                                                                               

 
 

72:  Enes (Allah Ondan razı olsun)’den Rasûlullah (sallallahu aleyhivesellem)’in  şöyle buyurduğu rivayet edilmiştir: “Ölüyü kabre kadar üç  şey  takib eder; çoluk çocuğu, malı ve ameli. Bunlardan ikisi geri döner, ameli ölüyle baş başa kalır.” (Buhârî, Rikak 42).

 

 

قاَلَ رَسوُلُ الله: حَقُّ الْمُسْلِمِ عَلَى الْمُسْلِمِ سِتٌّ : إِذَا لَقِيتَهُ فَسَلِّمْ عَلَيْهِ وَإِذَا دَعَاكَ فَأَجِبْهُ وَإِذَا اسْتَنْصَحَكَ فَانْصَحْ لَهُ وَإِذَا عَطَسَ فَحَمِدَ اللَّهَ فَشَمِّتْهُ وَإِذَا مَرِضَ فَعُدْهُ وَإِذَا مَاتَ فَاتْبَعْهُ

 

                                              

73:     Resulullah (a.s.) şöyle buyurdu: “Müslümanın müslüman üzerindeki hakkı altıdır. Karşılaştığın zaman ona selam ver, seni davet ederse davetine git,nasihat isterse nasihat et, aksırır da Allah’a hamdederse yerhamukallah de,hastalandığında onu ziyaret et, vefatında cenazesinin ardından git.” (Müslim, Selam)

 

                                                    

قَالَ رَسُولُ الله: اَكْمَلُ الْمُؤْمِنِينَ اِيمَانًا اَحْسَنُهُمْ خُلُقًا، وَخِيَارُكُمْ خِيَارُكُمْ          لِنِسَائِهِمْ

 

                                                

74: Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)den bildirildiğine göre Rasulullah(sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Mü’minlerin iman bakımından en iyi olanları ahlaken en iyi olanıdır. Hayırlınız hanımlarına karşı hayırlı olanlardır.”(Tirmizi , Rada 11)

 

                                             

النَّبِىُّ قَالَ: كُلُّكُمْ رَاعٍ وَكُلُّكُمْ مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ، وَاْلأَمِيرُ رَاعٍ، وَالرَّجُلُ رَاعٍ عَلَى أَهْلِ بَيْتِهِ، وَالْمَرْأَةُ رَاعِيَةٌ عَلَى بَيْتِ زَوْجِهَا وَوَلَدِهِ،فَكُلُّكُمْ رَاعٍ وَكُلُّكُمْ  مَسْئُولٌ عَنْ رَعِيَّتِهِ

 

                                             

75: İbni Ömer (Allah Onlardan razı olsun)’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu:Hepiniz çobansınız, hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Amir memurlarının çobanıdır. Erkek, aile ve çocuklarının çobanıdır. Kadın da evinin ve çocuklarının çobanıdır. O halde hepiniz birer çobansınız ve hepiniz idareniz altında bulunanlardan sorumlusunuz.” (Buhari,Cuma 11, Müslim, İmara 20)

 

                                                                                                                                                           

عَبْداللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ قَالَ سَأَلْتُ النَّبِيَّ أَيُّ الْعَمَلِ أَحَبُّ إِلَى اللَّهِ قَالَ الصَّلاَةُ عَلَى وَقْتِهَا قُلْتُ ثُمَّ أَيٌّ قَالَ بِرُّ الْوَالِدَيْنِ قُلْتُ ثُمَّ أَيٌّ قَالَالْجِهَادُ فِي سَبِيلِ اللَّهِ

 

                                                                     

76: Ebu Abdurrahman Abdullah ibni Mes’ud (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem)’e Allah’ın en çok sevdiği amel hangisidir ? diye sordum.                                                                                                                                       –Vaktinde kılınan namazdır, buyurdular. Sonra hangisi gelir dedim.                                                                                                               -Ana babaya iyilik ve itaat etmek buyurdu. Daha sonra deyince:                                                                                                                            -Allah yolunda cihad etmektir, buyurdular. (Buhari, Mevakıt 5, Müslim, İman 137)

              قَالَ رَسُولُ اللَّهِ وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ لاَ تَدْخُلُونَ الْجَنَّةَ حَتَّى تُؤْمِنُوا وَلاَ تُؤْمِنُوا حَتَّى تَحَابُّوا أَوَلاَ أَدُلُّكُمْ عَلَى شَيْءٍ إِذَا فَعَلْتُمُوهُ تَحَابَبْتُمْ أَفْشُوا السَّلاَمَ بَيْنَكُمْ

 

 

77: Ebu Hüreyre (Allah Ondan razı olsun)’dan rivayet edildiğine göre Rasulullah (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdu: “Canım  elinde olan Allah’a yemin ederim ki sizler iman etmedikçe cennete giremezsiniz. Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız. Yaptığınız zaman birbirinize sevgi ve saygınızın artacağı bir  şey söyleyeyim mi? Aranızda selamı ve selamlaşmayı yayınız.” (Müslim, İman 93)

 

                                              

قاَلَ رَسُولُ اللَّهِ خَيْرُ النَّاسِ مَنْ طَالَ عُمُرُهُ وَحَسُنَ عَمَلُهُ

 

                                            

     
 

78: Ebû Safvân Abdullah ibn Büsr el Eslemî (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre Rasûlullah (sallallahu aleyhi vesellem)  şöyle buyurdu: “İnsanların en hayırlısı ömrü uzun olup ameli güzel olandır.” (Tirmîzî, Zühd 21)

 

 
 

 قال النَّبِيُّ لاَ تَحْقِرَنَّ مِنَ الْمَعْرُوفِ شَيْئًا وَلَوْ أَنْ تَلْقَى أَخَاكَ بِوَجْهٍ طَلِيق     

 

 
 

79: Ebû Zerr (Allah Ondan razı olsun) şöyle demiştir: Peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) bana  şöyle dedi: “Kardeşini güler yüzle karşılamaktan ibaret bile olsa hiçbir iyiliği küçük görme!” (Müslim, Birr 144) 

 

 

                                                                        

80: Enes (Allah Ondan razı olsun)’den rivayet edildiğine göre

peygamber (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurdular:

“Sizden biriniz kendisi için arzu edip istediği şeyi din kardeşi için de arzu edip istemedikçe iman etmiş olamaz.”

(Buhari, İman, 7, Müslim, İman 71)

النَّبِىُّ قَالَ: لاَ يُؤْمِنُ اَحَدُكُمْ حَتَّى يُحِبَّ لأِخِيهِ مَا يُحِبُّ لِنَفْسِهِ

                 

Önceki sayfa 1 2 3 4 5Sonraki sayfa