Türkçe Arapça Sözlükler

D Harfi – Türkçeden Arapçaya Sözlük

 

 

Dağ gibi كَالطَّوْدِ
Dağ جَبَلٍ
Dağ طَوْدَ
Dağ طُورَ
Dağ, bağlantı, gelip çatma مُرْسَا
Dağa لِلْجَبَلِ
Dağıldı اِنْفَضَّ
Dağıldı مُزِّقَ
Dağıldınız مُزِّقْتُمْ
Dağılın, yayılın اِنتَشِرُوا
Dağılır يَنفَضُّ
Dağılırlardı لَانْفَضُّوا
Dağılmaları يَنْفَضُّواْ
Dağılmıs مُنْبَثّاً
Dağınık شَتَّى
Dağıt شَرِّدْ
Dağıt, ver اُمْنُنْ
Dağıttı شَرِّدَ
Dağıttı مَزَّقَ
Dağıttık مَزَّقْنَا
Dağlanır تُكْوَا
Dağlanır تُكْوَى
Dağlar gibi كَالاَعْلاَمِ
Dağlar gibi كَالْجِبَالِ
Dağlar اَعْلاَمِ
Dağlar جِبَالٌ
Dağlar رَوَاسِيَ
Daha az اَقَلَّ 4 اَقَلُّ
Daha azgın اَطْغَى
Daha aziz, daha kıymetli اَعَزُّ
Daha büyük اَعْظَمُ
Daha büyük, en büyük اَكْبَرُ
Daha çok مَزِيدٍ 4 مَزِيدٌ
Daha çok, daha fazla اَرْبَى
Daha doğru yolda اَهْدَى
Daha doğru اَصْدَقُ
Daha doğru, en doğru اَقْوَمَ 4 اَقْوَمُ
Daha fasih, güzel konusan اَفْصَحُ
Daha fazla hak eden, daha layık اَحَقَّ 4 اَحَقُّ
Daha gizli اَخْفَى
Daha güzel, en güzel  اَحْسَنُ
Daha iyi bilen, en iyi bilen اَعْلَمُ
Daha kalıcı, baki اَبْقَى
Daha kolay اَهْوَنُ
Daha kötü  سُواَى
Daha küçük اَصْغَرُ
Daha layık, daha yakın iki kisi اَوْلَيَانِ
Daha müthis اَدْهَى
Daha sapık اَضَلُّ
Daha serefli, daha güçlü اَعِزَّةَ 4 اَعِزَّةٍ
Daha sevimli, daha sevgili اَحَبَّ 4 اَحَبُّ
Daha siddetli, en siddetli اَشَدِّ 4 اَشَدَّ 4 اَشَدُّ
Daha temiz اَزْكَى
Daha temiz اَطْهَرُ
Daha yakın اَقْرَبَ 4 اَقْرَبُ
Daha yakın, daha alçak, az  اَدْنَى
Daha yakın, daha üstün, layık اَوْلَى
Daha yakına لِاَقْرَبَ
Daha yatkın اَجْدَرُ
Daha yüksek, üstün  اَعْلَى
Daha zalim اَظْلَمُ
Daha zayıf اَضْعَفُ
Daha zor, daha çetin اَشَقُّ
Daha, en düsük, alçak اَرْذَلِ
Dalanlar خَائِضِينَ
Daldılar خَاضُوا
Daldınız خُضْتُمْ
Dalga مَوْجٌ
Dalgalanır يَمُوجُ
Dalgıç, dalan غَوَّاصٍ
Dalgıçlık yaparlar يَغُوصُونَ
Dallar اَفْنَانٍ
Dallar جُذُوعِ
Dallı, benzer صِنْوَانٍ 4 صِنْوَانٌ
Damgalayacağız, isaretleyeceğiz سَنَسِمُ
Damla, meni, sperm نُطْفَةٌ
-dan dolayı, için اَجْلِ
Danısma, istisare تَشَاوُرٍ
Danıstı, istisare etti تَشَاوَرَ
Daralan ضَائِقٌ
Daraldı ضَاقَ
Daraldı ضَاقَتْ
Daralır يَضِيقُ
Daralttı, azalttı قَدَرَ
Darlık veren, sıkıntılı ضَيِّقاً
Darlık, fakirlik مُزْجَاةٍ
Darlık, sıkıntı ضَيْقٍ
Darmadağın مُمَزَّقٍ
Davet, çağrı دَعْوَةٌ
Davetçi, çağıran, davet eden دَاعِيَدَاعِياً
Davud (AS) دَاوُودَ 4 دَاوُدُ
Davud’a (AS) لِدَاوُدَ
Dayanırım, yaslanırım اَتَوَكَّا
Dayılarınız اَخْوَالِكُمْ
Dayın خَالِكَ
De (ds) قُولِي
De, söyle قُلْ
Dedi (ds) قَالَتْ
Dedi, söyledi قَالَ
Dedik قُلْنَا
Dediler (ds, çğ) قُلْنَ
Dediler (ikil, ds) قَالَتَا
Dediler (o ikisi) قَالاَ
Dediler قَالُوا
Dedim قُلْتُ
Dedin قُلْتَ
Dediniz  قُلْتُم
Def etme, savma دَفْعُ
Değer ver, ikram et (ds) اَكْرِمِي
Değerli, serefli olanlar  كِرَامًا 4 كِرَامٍ
Değil mi  اَلَيْسَ
Değil mi اَفَلا
Değil mi اَوَلاَ
Değil misin اَلَسْتَ
Değil miyim اَلَسْتُ
Değil لَيْسَ
Değil لَيْسَتْ
Değil, baska غَيْرِ 4 غَيْرَ 4 غَيْرُ
Değil, olmadı (geçmis zaman) لَمْ
Değil, yok, olumsuzluk edatı لاَ
Değilim لَسْتُ
Değilim لَسْتُ
Değiller لَيْسُوا
Değilsin لَسْتَ
Değilsin لَسْتَ
Değilsiniz (ds, çğ) لَسْتُنَّ
Değilsiniz (siz kadınlar) لَسْتُنَّ
Değilsiniz لَسْتُمْ
Değilsiniz لَسْتُمْ
Değisiklik, dönüsme تَحْوِيلاً 4 تَحْوِيل
Değisir, satar يَشْتَرِي
Değisiriz نَشْتَرِي
Değisirler, satarlar يَشْتَرُونَ
Değismek istersiniz تَسْتَبْدِلُونَ
Değismeleri يَشْتَرُواْ
Değismeniz için لِيَشْتَرُوا
Değismeniz تَشْتَرُوا
Değismesi, değistirmesi يَتَبَدَّلِ
Değismesi, satması يَشْتَرُ
Değismis مَسْنُونٍ
Değistirdi  اَبْدَلَ
Değistirdi بَدَّلَ
Değistirdi غَيَّرَ
Değistirdik بَدَّلْنَا
Değistirdiler بَدَّلُوا
Değistiren مُغَيِّراً
Değistiren, değistirecek olan مُبَدِّلَ
Değistirilir يُبَدَّلُ
Değistirir يُبَدِّلُ
Değistirir يُغَيِّرُ
Değistirir, yerine baskasını getirir يَسْتَبْدِلُ
Değistirme اِسْتِبْدَالَ
Değistirmek istedi اِسْتَبْدَلَ
Değistirmek ister misiniz اَتَسْتَبْدِلُونَ
Değistirmeleri يُبَدِّلُواْ
Değistirmeleri يُغَيِّرُوا
Değistirmemiz نُبَدِّلَ
Değistirmeniz تَتَبَدَّلُوا
Değistirmesi تَبَدَّلَ
Değistirmesi يُبَدِّلَ
Değistirmesi يُبْدِلَ
Değistirmesi يَسْتَبْدِل
Değistirsinler فَلَيُغَيِّرُنَّ
Değnek vurun اجْلِدُوا
Değnek جَلْدَةً
Delici ثَاقِبٌ
Delikanlı فَتَا
Delil بُرْهَانٌ
Delil دَلِيلاً 4 دَلِيلٌ
Delil, yemin حِجْرٌ
Deliliniz بُرْهَانَكُمْ
Delme نَقْباً
Demeleri için لِيَقُولُوا
Demeleri يَقُولُوا
Dememiz نَقُولَ
Demen تَقُل
Demen تَقُولَ
Demeniz تَقُولُوا
Demesi için لِيَقُولَ
Demesi يَقُلْ
Demesi يَقُولَ
Demet ضِغْثاً
Demir حَدِيدٌ
-den baska دُونِ 4 دُونَ
-den baska, hariç اِلاَّ
-den, -dan, hiç, bazıları مِنْ
-den, hakkında عَنْ
Denedi, imtihan etti اَبْلَي
Denedi, sınadı اِبْتَلَا 4 ابْتَلَى
Denemek için لِيَبْتَلِيَ
Denemek için لِيُبْلِيَ
Denemesi için لِيَبْلُوَا
Denenir, sınanır تُبْلَى
Dener, sınar (ds) تَبْلُوا
Deneyin, imtihan edin اِبْتَلُواْ
Denildi قِيلَ
Denir, söylenir يُقَالُ
Deniz, büyük nehir بَحْرِ 4 بَحْرُ 4 بَحْرَ
Denizler اَبْحُرٍ
Denizler بِحَارُ
Denk قَوَاماً
Denk, benzer كُفُواً
Denk, orta سُوًى
Denklestirmen تَعْدِلْ
Der misiniz اَتَقُولُونَ
Der, söyler يَقُولُ
Derdi, söylerdi لَقَالَ
Derdik, söylerdik لَقُلْنَا
Derece derece yaklastırdı اِسْتَدْرَجَ
Derece دَرَجَةٌ
Dereceler دَرَجَاتٌ
Deriler جُلُوْدٌ
Derileriniz جُلُودُكُمْ
Derim, söylerim اَقُولُ
Derin düsündü تَدَبَّرَ
Derin su لُجَّةً
Derin عَمِيقٍ
Derin لُجِّيٍّ
Deriz, söyleriz نَقُولُ
Derledik, seçtik اِجْتَبَيْنَا
Derledin, seçtin اِجْتَبَيْتَ
Derlendi, toplandı, dolunay oldu اتَّسَقَ
Derler (ikil) يَقُولاَ
Derler يَقُولُونَ
Derlerdi, söylerlerdi لَقَالُوا
Ders aldılar, okudular دَرَسُوا
Ders aldın دَرَسْتَ
Ders alırlar, öğrenirler يَدْرُسُونَ
Ders görürsünüz تَدْرُسُونَ
Dersin, söylersin تَقُولُ
Dersiniz, söylersiniz تَقُولُونَ
Dert غُمَّةً
Dert, sıkıntı ضُرٌّ
Desinler وَلْيَقُولُوا
Destek رُكْنٍ
Destek مَرْفُودُ
Destekçi  ظَهِيرًا 4 ظَهِيرٌ
Destekledi اَيَّدَ
Destekledi, tahkim etti اَحْكَمَ
Destekledik اَيَّدْنَا
Destekledim اَيَّدتُّ
Desteklemeniz تُعَزِّرُو
Desteklenirler, sahip çıkılırlar يُصْحَبُونَ
Destekler يُؤَيِّدُ
Destekli, iyi giyimli مُسَنَّدَةٌ
Devam eden, süregelen مُسْتَمِرٌّ
Devam ederiz نَظَلُّ
Devam ederlerdi لَظَلُّوا
Devam ettiler, olakaldılar ظَلُّوا
Devamlı indirilir يُنَزَّلُ
Devamlı indirilmesi يُنَزَّلَ
Devamlı indirilmesi يُنَزِّلْ
Devamlı indirir يُنَزِّلُ
Devamlı olanlar دَائِمُونَ
Devamlı, sürekli  وَاصِبًا 4 وَاصِبٌ
Devamlı, sürekli حُسُوْمًا
Devamlı, sürekli دَائِمٌ
Deve yavrusu جِمَالَتٌ
Deve بَعِيرٍ
Deve جَمَلٌ
Deve, binek رِكَابٌ
Deve, bulut اِبِلٌ
Deve, seyahat aracı ضَامِرٍ
Devir, dönem فَتْرَةٍ
Devirir يُزْلِقُ
Devsirdi, hasat etti صَرَمَ
Devsirdi, topladı جَنَى
Devsirenler, kesenler صَارِمِينَ
Devsirirler يَصْرِمُنَّ
Deyin (ikil) قُولاَ
Deyin قُولُوا
Deyisçe, söyleyisçe قِيلاً
Dısarı çıkardı اَخْرَجَتْ
Didinen كَادِحٌ
Didinme, didinerek كَدْحاً
Diğer (ds) اُخْرَا
Diğer (ds) اُخْرَى
Diğer iki اٰخَرَانِ
Diğer اٰخَرِ 4 اٰخَرُ 4 اٰخَرَ
Diğer, baska اُخَرُ 4 اُخَرَ
Diğerleri اٰخَرُونَ
Diğerleri اٰخَرِينَ
Dikensiz مَخْضُوْدٍ
Dikerek مُقْنِعِى
Dikildi نُصِبَتْ
Dikili taslar اَنصَابُ
Dikili taslar نُصُبٍ
Dikkat edin اَلاَ
Dikkatli olsun, inceliklere baksın وَلْيَتَلَطَّفْ
Dil, lisan لِسَانًا 4 لِسَانٌ
diler
Dilerim اَشَاءُ
Dili dısarıda solur يَلْهَثْ
Dilim dilim قِدَداً
Diller, lisanlar اَلْسِنَةٍ
Dilleriniz اَلْسِنَتُكُمُ 4 اَلْسِنَتِكُمْ
Dilsiz اَبْكَمُ
Dilsiz بُكْمًا 4 بُكْمٌ 4 بُكْمُ
Din edinirler يَدِينُونَ
Din için لِلدِّينِ
Din olarak kabul ettiler شَرَعُوا
Din دِينًا 4 دِينٌ
Dinar دِينَارٍ
Dindi (ds) خَبَتْ
Dini بِالدِّيْنِ
Dininiz دِينِكُم 4 دِينُكُم 4 دِينَكُمْ
Dinle اِسْتَمِعْ
Dinle فَاسْتَمِع
Dinledi اِسْتَمَعَ
Dinlediler اِسْتَمَعُو
Dinlemek için لِلسَّمْعِ
Dinlemesi يَسْتَمِعِ
Dinlenirsin, sakinlesirsin تَسْكُنُ
Dinlenirsiniz, sakinlesirsiniz تَسْكُنُونَ
Dinlenme yeri مَقِيلاً
Dinlenme yeri/zamanı سَكَناً
Dinlenmeniz, sakinlesmeniz تَسْكُنُوا
Dinler يَسْتَمِعُ
Dinlerler يَسْتَمِعُونَ
Dinlersin تَسْتَمِعُ
Dinlersiniz تَسْتَمِعُونَ
Dinleyenler سَمَّاعُونَ
Dinleyin اِسْتَمِعُوا
Dinleyin فَاسْتَمِعُوا
Dip غَيَابَت
Direk عَمَدٍ
Direkler عِمَادِ
Direkler, kazıklar اَوْتَاداً
Direnip durdular لَجُّوا
Dirhemler دَرَاهِمَ
Diri diri gömülen kız مَوْؤُدَةُ
Diri olan için لِلْحَيِّ
Diri, canlı (çğ) اَحْيَاءٍ 4 اَحْيَاءً 4 اَحْيَاءٌ
Dirilten, yasatan مُحْىِ
Diriltilenler مُنشَرِينَ
Diriltilenler, diriltilecek olanlar مَبْثُوثِ
Diriltilenler, diriltilecek olanlar مَبْعُوثُونَ
Diriltilenler, diriltilecek olanlar مَبْعُوثِينَ
Diriltilir, gönderilir يُبْعَثُ
Diriltilirim اُبْعَثُ
Diriltilirler, gönderilirler يُبْعَثُونَ
Diriltilirsiniz تُبْعَثُونَ
Diriltilmeleri, gönderilmeleri يُبْعَثُواْ
Diriltilmeniz بَعْثُكُمْ
Diriltir, gönderir يَبْعَثُ
Diriltirim اُحْيِ
Diriltiriz, hayat veririz  نُحْيِ 4 نُحْيِي
Diriltme, kabirden çıkarma نُشُوراً 4 نُشُورُ
Diriltmemiz için لِنُحْيِىَ
Diriltmesi, göndermesi يَبْعَثَ
Diriltti, kaldırdı اَنْشَرَ
Diriltti, yasattı, hayat verdi اَحْيَا
Dirilttik اَنشَرْنَا
Dirsekler مَرَافِقِ
Dis سِنِّ
Disi deve نَاقَةٌ
Disi gibi كَالأُنْثَىٰ
Disi اُنْثَى
Disi, disiler اِنَاثًا 4 اِنَاثٌ
Diyeceğiz سَنَقُولُ
Diyecek  سَيَقُولُ
Diyecekler  سَيَقُولُونَ
Diyet, kan parası دِيَةٌ
Diz çökmüs جَاثِيَةً
Diz çökmüs جِثِيًّا
Diz üstü olanlar جَاثِمِينَ
Dizilmis مَصْفُوفَةٌ
Doğan, doğarken بَازِغًا
Doğan, doğarken بَازِغَةً
Doğar, yükselir, çıkar تَطْلُعُ
Doğdu طَلَعَتْ
Doğdum وُلِدتُّ
Doğru erkekler صَادِقُونَ
Doğru erkekler صَادِقِينَ
Doğru erkekler صِدِّيقُونَ
Doğru erkekler صِدِّيقِينَ
Doğru hareket eder يَصْلَحُ
Doğru kadın صِدِّيقَةٌ
Doğru kadınlar صَادِقَاتٌ
Doğru oldu, doğru gitti اِسْتَقَامَ
Doğru oldu, doğru söyledi صَدَقَ
Doğru oldular, doğru gittiler اِسْتَقَامُواْ
Doğru olur يَرْشُدُ
Doğru olur, doğru gider يَسْتَقِيمُ
Doğru olur, doğru söyler يَصْدُقُ
Doğru olurlar يَرْشُدُونَ
Doğru söyledi (ds) صَدَقَتْ
Doğru söylediler صَدَقُوا
Doğru söyledin mi اَصَدَقْتَ
Doğru söyledin صَدَقْتَ
Doğru yola ermis  مُهْتَدِي
Doğru yola ermis olanlar مُهْتَدُونَ
Doğru yola ermis olanlar مُهْتَدِينَ
Doğru yola ermis مُهْتَدِ 4 مُهْتَدٍ
Doğru yola götürürler يَهْدُونَ
Doğru yolda olanlar رَاشِدُونَ
Doğru yolu buldu اِهْتَدَى
Doğru yolu bulur يَهْتَدِي
Doğru yolu bulur يَهِدِّيَ 4 يَهِدِّي
Doğru رَشِيدٌ
Doğru سَدِيْدًا
Doğru, doğru olarak صَوَاباً
Doğru, dosdoğru مُسْتَقِيمًا 4 مُسْتَقِيْمٌ
Doğrul, giris, uğras, ise koyul اِنصَبْ
Doğruladı صَدَّقَ
Doğruladı, tasdik etti (ds) صَدَّقَتْ
Doğruladın, tasdik ettin صَدَّقْتَ
Doğrular, tasdik eder يُصَدِّقُ
Doğrulayan, tasdik eden  مُصَدِّقًا 4 مُصَدِّقٌ
Doğrulayanlar, tasdik edenler مُصَدِّقِينَ
Doğruldu, dikildi فَاسْتَوَى
Doğruluğu ُ3 رُشْدَ
Doğruluk رَشَادٌ
Doğruluk رُشْدًا 4 رُشْد
Doğrulukla رَشَداً
Doğrulukla صِدِّيقاً
Doğruya iletirdi لَهَدَى
Doğruyu yanlısı ayırt eden فُرْقَانًا 4 فُرْقَانٌ
Doğu مَشْرِقُ
Doğular مَشَارِقَ
Doğulu, doğuda شَرْقِيًّا
Doğulu, doğuda شَرْقِيَّةٍ
Doğum sancısı مَخَاضُ
Doğurdu وَلَدَ
Doğurdular (ds, çğ) وَلَدْنَ
Doğurmaları يَلِدُوا
Doğurması يَلِدْ
Doğurması, koyması تَضَعَ
Doğurulan مَوْلُودٌ
Doğuruldu وُلِدَ
Doğurulması يُولَدْ
Doğurulur يُوْلَدُ
Doğurur muyum ءَاَلِدُ
Doğurur يَلِدُ
Doğurur, koyar (ds) تَضَعُ
Doğururlar (ds, çğ) يَضَعْنَ
doğururum اَٰلِدُ
Doğus طُلُوعِ
Doğus, doğus yeri, doğus zamanı مَطْلِعَ
Doğustan kör اَكْمَهَ
Doksan تِسْعُونَ
Dokundu لَمَسَ
Dokundu مَسَّ
Dokunduk لَمَسْنَا
Dokundunuz لَمَسْتُمُ
Dokundunuz, temas ettiniz لاَمَسْتُمُ
Dokundunuz, temas ettiniz لٰمَسْتُمُ
Dokunma مَسِّ
Dokunma مِسَاسَ
Dokunması يَمْسَسْ
Dokunulmaz حِجْرٌ
Dokunur تَمَسَّ
Dokunur يَمَسُّ
Dokunur, temas eder يَطْمِثُ
Dokuz  تِسْعًا 4 تِسْعٌ
Dokuz تِسْعَةُ
Dolanır, tavaf eder يَطُوفُ
Dolanırlar, tavaf ederler يَطُوفُونَ
Dolar, tasar, akar تَفِيضُ
Dolardı لَمُلِئْتَ
Dolasan sey دُولَةً
Dolasanlar طَوَّافُونَ
Dolasılır, dolastırılır يُطَافُ
Dolasın, seyahat edin سِيحُوا
Dolasır, gezinir تَقَلُّبُ
Dolasmaları, gezmeleri يَسِيروُاْ
Dolasman, gezmen تَقَلُّبَكَ
Dolastı اِلْتَفَّ
Dolastığınız yer مُتَقَلَّبَكُمْ
Dolastırır, gezdirir يُسَيِّرُ
Doldun (ds) اِمْتَلَأْتِ
Doldun مُلِئْتَ
Dolduranlar مَالِؤُونَ
Dolduranlar, dolduracaklar فَمَالِئُونَ
Dolduruldu مُلِئَتْ
Doldururum اَمْلأنَّ
Dolu (yağıs cinsi) بَرَدٍ
Dolu مِلْئُ
Domuz خِنْزِيْرٌ
Domuzlar خَنَازِيرَ
Donakalmıs شَاخِصَةٌ
Donmus, sabit جَامِدَةً
Donup kalır, belerir تَشْخَصُ
Dopdolu, temiz دِهَاقاً
Dosdoğru kılarlar, ayağa kaldırırlar يُقِيمُونَ
Dosdoğru kılın, ayağa kaldırın اَقِيمُوا
Dosdoğru ol اِسْتَقِمْ
Dosdoğru olun (ikil) اِسْتَقِيمَا
Dosdoğru olun اِسْتَقِيمُوا
Dosdoğru قَيِّمًا 4 قَيِّمٌ
Dosdoğru قَيِّمَةٌ
Dost edinir يَتَوَلَّى
Dost خَلِيلاً 4 خَلِيلٌ
Dost صَدِيقٍ
Dost مَوْلَى 4 مَوْلًى
Dost, koruyucu  وَلِيًّا 4 وَلِيٌّ
Dostlar اَخِلاَّءُ
Dostlar مَوَالِيَ
Dostlar, veliler اَوْلِيَاءَ 4 اَوْلِيَاءُ
Dostlarınız اَوْلِيَائِكُم 4 اَوْلِيَاٰؤُكُمْ
Dostlarınız مَوَالِيكُمْ
Dostluk خِلاَلٌ
Dostluk خُلَّةٌ
Dostumuz مَوْلاَنَا
Dostumuz, velimiz وَلِيُّنَا
Dostunuz صَدِيقِكُمْ
Dostunuz مَوْلاَكُمْ
Dostunuz, veliniz وَلِيُّكُمُ
Doyurdu, besledi اَطْعَمَ
Doyurma, yiyecek verme اِطْعَامٌ
Doyurulması فَإِطْعَامُ
Doyurun اَطْعِمُوا
Dökersiniz تَسْفِكُونَ
Dökersiniz تُمْنُونَ
Dökme صَبّاً
Döktü صَبَّ
Döktü, yağdırdı, bosalttı اَفْرَغَ
Döktük صَبَبْنَا
Döküldü, atıldı تُمْنَى
Döküldü, hızla gitti اَفَضَ
Dökülen, akan مَسْفُوحاً
Dökülen, bosalan مُنْهَمِرٍ
Dökülmesi تُسَاقِطْ
Dökülür يُصَبُّ
Dökün صُبُّوا
Dön (ds) اِرْجِعِي
Dön تَوَلَّ
Dön وَلِّ
Dön, geri dön اِرْجِعْ
Döndü (ds) فَاءَتْ
Döndü وَلَّىَ
Döndü, ayrıldı, gitti اِنْصَرَفَ
Döndü, geri döndü اِنْقَلَبَ
Döndük رَجَعْنَا
Döndük عُدْنَا
Döndüler اِنْقَلَبُوا
Döndüler رَجَعُوا
Döndüler نُكِسُوا
Döndüler وَلَّوُا 4 وَلَّوْا
Döndüler, dinden çıktılar ارْتَدُّوا
Döndün وَلَّيْتَ
Döndünüz اِنْقَلَبْتُمْ
Döndünüz رَجَعْتُمْ
Döndünüz عُدتُّمْ
Döndünüz وَلَّيْتُم
Döndür فَارْجِعِ
Döndürdü صَدَفَ
Döndürdü, sevk etti صَرَفَ
Döndüreceğim سَاَصْرِفُ
Döndüreceğiz, iade edeceğiz سَنُعِيدُ
Döndürme, çevirme صَرْفاً
Döndürmeniz تَرْجِعُو
Döndürmeniz تُوَلَّوا
Döndürüldü صُرِفَتْ
Döndürüldü, sarhos edildi سُكِّرَتْ
Döndürüldüm رُجِعْتُ
Döndürüldüm, çevrildim رُدِدْتُ
Döndürüleceksiniz سَتُرَدُّونَ
Döndürülen, geri çevrilen مَرْدُودٍ
Döndürülenler لَمَرْدُودُونَ
Döndürülenler مَرْدُودُونَ
Döndürülme تَصْرِيْفٌ
Döndürülmesi تَصْرِيفِ
Döndürülür, çevrilir تُقَلَّبُ
Döndürülürsün, döndürülür (ds) تُرْجَعُ
Döndürülürsünüz تُرْجَعُونَ
Döndürülürsünüz تُرَدُّونَ
Döndürülürsünüz, çevrilirsiniz تُقْلَبُونَ
Döndürülürüz نُرَدُّ
Döndürür يَلْفِتَ
Döndürür, dolastırır يُقَلِّبُ
Döndürürsünüz تَرْجِعُونَ
Döndürürüz نُوَلِّي
Döndürürüz, devrederiz نُدَاوِلُ
Dönecek yer مَصْرِفاً
Dönen مُوَلِّي
Dönenler لَمُنقَلِبُونَ
Dönenler مُنقَلِبُونَ
Dönenler, dönecekler رَاجِعُونَ
Döner يَحُورُ
Döner يُوَلِّي
Döner, geri döner يَنْقَلِبُ
Döner, yüz çevirir يَصْدِفُ
Dönerdin لَوَلَّيْتَ
Dönerim اَرْجِعُ
Dönerler تَدُورُ
Dönerler يَعُودُونَ
Dönerler يُوَلُّونَ
Dönerler, dönüp giderler, yüz çevirirler يَتَوَلَّوْا 4 يَتَوَلَّوا
Dönerler, geri dönerler يَنقَلِبُونَ
Dönerlerdi لَعَادُوا
Dönerlerdi لَوَلَّوُا
Dönerlerdi لَوَلَّوْا
Dönersin تَنقَلِبُ
Dönersiniz تَعُودُونَ
Dönersiniz تَنكِصُونَ
Dönersiniz تُوَلُّونَ
Dönme صَدٌّ
Dönmeleri يَتَفَيَّأُ 4 يَتَفَيَّؤُا
Dönmeleri يَعُودُواْ
Dönmeleri يَنقَلِبُواْ
Dönmemiz نَعُدْ
Dönmemiz نَعُودَ
Dönmeniz تَتَوَلَّوْا
Dönmeniz تَعُودُوا
Dönmeniz تَنْقَلِبُوا
Dönmesi تَفِيءَ
Dönün اِرْجِعُوا
Dönün وَلُّواْ
Dönün, yönelin اَنِيبُوا
Dönüp bakar, döndürür يَلْوُ
Dönüp bakarsınız تَلْوُنَ 4 تَلْوُونَ
Dönüp bakmanız تَلْوُواْ
Dönüs yeri مَرَدٍّ 4 مَرَدَّ
Dönüs yeri مَعَادٍ
Dönüs yeri, dönülecek yer مَئَابًا 4 مَئَابٌ
Dönüs yeri, gidilecek yer مَصِيرًا 4 مَصِيرُ
Dönüs yerimiz مَرَدَّنَا
Dönüs yeriniz مَرْجِعُكُمْ
Dönüs رَجْعٌ
Dönüs رُجْعَى
Dönüs, değisim مُنقَلَبٍ
Dönüs, dönüs yeri مَرْجِع
Dönüsleri اِيَابَهُمْ
Dönüstürdü, seklini değistirdi  مَسَخَ
Dönüstürdük مَسَخْنَا
Dönüstürme, değistirme تَبْدِيلاً 4 تَبْدِيل
Dönüstürülür, değistirilir تُبَدَّلُ
Dönüstürür, değistirir تَبَدَّلُ
Dönüsünüz مَصِيرَكُمْ
Dörder رُبَاعَ
Dördüncüleri رَابِعُهُمْ
Dört اَرْبَعٍ 4 اَرْبَعُ 4 اَرْبَعَ
Dört اَرْبَعَةَ 4 اَرْبَعَةٌ
Dörtte bir رُبُعُ
Dösedim, imkan verdim مَهَّدتُّ
Dösek مِهَادٌ
Dösekler فُرُشٍ
Döseyenler مَاهِدُونَ
Döseyis تَمْهِيداً
Dövülerek öldürülmüs مَوْقُوْذَةٌ
Ds: Disil (Müennes)
Dua edelim نَبْتَهِلْ
Dua eder, davet eder, çağırır يَدْعُوا 4 يَدْعُو
Dua ederler, çağırırlar يَدْعُونَ
Dua edin فَادْعُوا
Dua edin, çağırın, davet edin اُدْعُوا
Dua et, çağır اُدْعُ
Dua etmemiz نَدْعُ
Dua etmesi, çağırması يَدْعُ
Dua etsin, çağırsın وَلْيَدْعُ
Dua etti, niyaz etti اِبْتَهَلَ
Dua ettiler (ikil) دَعَوَا
Dua ettiler دَعَوُا
Dua ettiler, çağırdılar, isnat ettiler دَعَوْا
Dua, çağrı دُعَاءٌ
Duam دُعَائِي
Duan دُعَائِكَ
Duanız دُعَاؤُكُم 4 دُعَاءَكُمْ
Duası gibi كَدُعَاء
Duası, duaları دُعَاؤُا
Dullar ثَيِّبَاتٍ
Duman دُخَانٌ
Dumansız ates مَارِجٍ
Dura dura مُكْثٍ
Duracak yer  مُقَامًا 4 مُقَامَ
Durakalırlar (ds, çğ) يَظْلَلْنَ
Durdu, dikildi وَقَفَ
Durdu, oturdu (ds) اِسْتَوَتْ
Durdukça, oldukça (çğ) دَامُوا
Durdukça, oldukça (ds) دَامَتْ
Durdukça, oldukça دَامَ
Durdurulanlar مَوْقُوفُونَ
Durduruldular وُقِفُوا
Durdurun وَقِفُو
Durman تَفْتَؤُا 4 تَفْتَأُ
Duruldu, dikilindi وُقِفُ
Durum, gidis دَأْبِ
Durum, hal, mesele بَالُ
Durum, suret سِيرَتَ
Durumu gibi كَدَاْبِ
Durun, bekleyin اُمْكُثُوا
Dururlar, dikilirler (ikil) يقُومَانُ
Dururum, dinlenirim اَبْرَحُ
Duvar جِدَارًا 4 جِدَارُ
Duvarı asar تَسَوَّرُ
Duvarı asmaları تَسَوَّرُواْ
Duvarlar جُدُرٍ
Duyarak سَمْعاً
Duydu (ds) سَمِعَتْ
Duyduk, isittik سَمِعْنَا
Duydular سَمِعُوا
Duydunuz سَمِعْتُمْ
Düğüm عُقْدَةٌ
Düğümledi, bağladı, akdetti عَقَدَتْ
Düğümler عُقَدٌ
Dümdüz edildi مُدَّتْ
Dümdüz صَفْصَفًا
Dün اَمْسِ 4 اَمْسُ
Dünya, alem عَالَم
Dünya, yakın دُنْيَا
Dünyalar, alemler عَالَمِين
Dürer يُكَوِّرُ
Düreriz نَطْوِي
Dürme طَيِّ
Dürüldü كُوِّرَتْ
Dürülenler مَطْوِيَّاتٌ
Dürülmesi gibi كَطَىِّ
Düsen سَاقِطاً
Düsenler مُوَاقِعُو
Düser تَسْقُطُ
Düser يَسْقُطُ
Düser, kapanır يَخِرُّ
Düserek ölen مُتَرَدِّيَة
Düsman oldu حَادَّ
Düsman oldunuz عَادَيْتُم
Düsman عَدُوًّا 4 عَدُوٌّ
Düsman, kin besleyen شَانِئَ
Düsmanlar اَعْدَاءً 4 اَعْدَاءُ
Düsmanlık ettiniz, muhalefet ettiniz تُشَاقُّونَ
Düsmanlık تَخَاصُمُ
Düsmanlık خِصَامِ
Düsmanlık عَدَاوَةٌ
Düsmanlık عُدْوَانًا 4 عُدْوَانَ
Düsmesi تَقَعَ
Düstü (ds) وَجَبَتْ
Düstü سَقَطَ
Düstü, söndü, bulanıklastı اِنْكَدَرَ
Düstü, vaki oldu وَقَعَتْ
Düstü, vaki oldu, vazife oldu وَقَعَ
Düstü, yıkıldı فَانْهَارَ
Düstüler سَقَطُوا
Düsük, az بَخْسًا 4 بَخْسٌ
Düsük, düskün خُشَّعاً
Düsün, kapanın قَعُوا
Düsündü, hesap etti, zannetti حَسِبَ
Düsündü, kurdu, yıldı هَمَّ
Düsündü, kurdu, yıldı هَمَّتْ
Düsündü, tefekkür etti  تَفَكَّرَ
Düsündü, zannetti ظَنَّ
Düsündüler, kurdular, yıldılar هَمُّوا
Düsündüler, zannettiler حَسِبُوا
Düsündün, zannettin حَسِبْتَ
Düsündünüz, zannettiniz حَسِبْتُمْ
Düsünen مُدَّكِرٍ
Düsünmeleri يَتَفَكَّرُواْ
Düsünür, hesabeder يَحْسَبُ
Düsünür, tefekkür eder يَتَفَكَّرُ
Düsünür, zanneder, inanır يَظُنُّ
Düsünürdü, kurardı لَهَمَّتْ
Düsünürler يَتَفَكَّرُونَ
Düsür اَسْقِطْ
Düsürdü اَسْقَطَ
Düsürmesi يُوقِعَ
Düsürüldü سُقِطَ
Düsürülür تُسْقِطَ
Düsürürüz نُسْقِطْ
Düz arazi, çöl قِيعَةٍ
Düz arazide بِقِيعَةٍ
Düz سَوِيِّ
Düz, çıplak صَلْدًا
Düz, dik, doğru حَنِيفًا 4 حَنِيْفٌ
Düzeltilirler, yerle bir edilirler تُسَوَّى
Düzen kurarım اَكِيدُ
Düzen kurdu, plan yaptı مَكَرَ
Düzen, plan  مَكْرًا 4 مَكْرٌ
Düzenledi سَوَّا
Düzenledi سَوَّى
Düzenledi, düzeltti فَسَوَّى
Düzenledim سَوَّيْتُ
Düzgün سَوِيّاً
Düzler, doğrular حُنَفَاءَ

 

İlgili Makaleler